Jump to content

Evsiz biri nasıl ikametgah adresi alabilir?


Recommended Posts

Acitasyon yapacaklarına, hırsızlık ve torbacılık mesleğini bırakıp. Anadolunun tarım - hayvancılık yapılabilir topraklarına göçebilirler. Ne işleri var İstanbul da? Veya gitsinler edirneye yerleşsin ayçiçeği eksinler.. Bu ne ya.. Bunları kayıt altına almaya kalksanız inanın kendileri karşı çıkacaklar ,  genelleme yapmak istemesem de maalesef meslekleri belli... İstanbul gibi bir şehirde, ne Suriyelisine yer vardır.. Ne de bu tür aşiretlere yer vardır.. 30 milyon İstanbul ' u  köye çevirdiler.. Bugün Beyoğlu gibi bir semtin bile içine ettiler.. Gitsinler cono akrabalarının yanına.. Bunlara AB de çadır baraka, gecekondu bile kurdurmaz.. Sınır dışı da ederler ayrıca.. Demek ki paraleldevlet roman suçta ortak.. Paraleldevletten habersiz madde nasıl bu kadar kolay satılabilir? İmkansız.. Torbacı devlet mi? Yoksa cingen mi? Yoksa ikisi suçta ortakmı? Yok asıl suçlu zehirlenen 10 yaşındaki 15 yaşındaki çocuklardır kesin. Suçlu zehirlenen çocuktur kesin paraleldevlete göre...

 

 

 

 

tarihinde tit@n tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
46 dakika önce, anibal yazdı:

Laf olsun diye konuşuyorsun titan...

 

Edirne'ye gidersen, bir kaç günde yediğin dayaktan ölürsün. Ondan ölmezsen, açlıktan ölürsün. Edirne değil, nerelere gidersen git, bir evsiz olarak başına gelecek olan budur. 

 

Ajitasyona halen devam ediyorsun.. Edirneye ben niye gideyim.. Ben bunlardan rey mi almışım, vaat mi vermişim bunlara , ne alaka dayak? Gitsinler dövebiliyorlarsa çift anahtar vaadcisi orada banane yani .. Zehir sattıramaz - çocukları zehirlenmesine müsaade edemezsin, devlet olarak bunlara seyirci kalınamaz.. Sen ve senin gibiler gidecek bir yere gidilecekse .. Kontrolsüz üremezsen bakacağın kadar çocuk yaparsan prtada sorun morun kalmaz.. Merak etme sen .. Bu tür üreme 50 lerde ve bir sonraki nesilde son buldu. Sene 2019 olmuş sen çetecilik - aşiretcilik ayaklarına çoğalıyorsan.. Ve buda izah ettiğim üzere paraleldevlet çarklarının işine geliyorsa.. Laf olsun diye soruna salça olup, direk çözüm odaklı düşünmeme saldırı yapıyorsan .. Senin bu tutumuna kasıtlı art niyetli paraleltrollük denir. Derdin nedir bilmiyorum ama, ben dert dinleme makamı değilim. Beni hiç mi hiç ilgilendirmiyorsun. Ve yazılarıma karşıt fikrin varsa konuş yoksa sus. Ajitasyon yapma. Evsiz cingene görmedim ben daha.. Halen yalan haber - bilgi kirliliğinde ısrarcısın. Üremesin kardeşim düzinelerce.. Vergili namusu ile çalışan Emekçi üremesini bilmiyor mu? Gerçi suç onlarda değil elbette. Koca ülkede Nüfus ve planlama makamı varsa, demek ki süs için ve sallla baş al mayaş için var demektir.. Devlet içinde çift-üç başlılık görülmektedir. 

 

 

 

 

tarihinde tit@n tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
53 minutes ago, tit@n said:

 

Ajitasyona halen devam ediyorsun.. Edirneye ben niye gideyim.. Ben bunlardan rey mi almışım, vaat mi vermişim bunlara , ne alaka dayak? Gitsinler dövebiliyorlarsa çift anahtar vaadcisi orada banane yani .. Zehir sattıramaz - çocukları zehirlenmesine müsaade edemezsin, devlet olarak bunlara seyirci kalınamaz.. Sen ve senin gibiler gidecek bir yere gidilecekse .. Kontrolsüz üremezsen bakacağın kadar çocuk yaparsan prtada sorun morun kalmaz.. Merak etme sen .. Bu tür üreme 50 lerde ve bir sonraki nesilde son buldu. Sene 2019 olmuş sen çetecilik - aşiretcilik ayaklarına çoğalıyorsan.. Ve buda izah ettiğim üzere paraleldevlet çarklarının işine geliyorsa.. Laf olsun diye soruna salça olup, direk çözüm odaklı düşünmeme saldırı yapıyorsan .. Senin bu tutumuna kasıtlı art niyetli paraleltrollük denir. Derdin nedir bilmiyorum ama, ben dert dinleme makamı değilim. Beni hiç mi hiç ilgilendirmiyorsun. Ve yazılarıma karşıt fikrin varsa konuş yoksa sus. Ajitasyon yapma. Evsiz cingene görmedim ben daha.. Halen yalan haber - bilgi kirliliğinde ısrarcısın. Üremesin kardeşim düzinelerce.. Vergili namusu ile çalışan Emekçi üremesini bilmiyor mu? Gerçi suç onlarda değil elbette. Koca ülkede Nüfus ve planlama makamı varsa, demek ki süs için ve sallla baş al mayaş için var demektir.. Devlet içinde çift-üç başlılık görülmektedir. 

 

 

 

 

 

 

Hala boş laf ediyorsun... Tam gaz boş boş lakırdamaya devam...

 

Sen gitmiyorsun da, niye evsiz olan gidiyor peki?

 

Neymiş, kontrollü üreyecekmişte.. Sen nerede gördün 10 kardeş olanın evsiz olduğunu? 

 

Evsiz olmak, sokakta olmak, senin sandığından başka bir şey.

 

Neyse, boş teneke olduğun belli, boş ve çok gürültüden başka bir şeyin yok.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 saat önce, anibal yazdı:

 

 

Hala boş laf ediyorsun... Tam gaz boş boş lakırdamaya devam...

 

Sen gitmiyorsun da, niye evsiz olan gidiyor peki?

 

Neymiş, kontrollü üreyecekmişte.. Sen nerede gördün 10 kardeş olanın evsiz olduğunu? 

 

Evsiz olmak, sokakta olmak, senin sandığından başka bir şey.

 

Neyse, boş teneke olduğun belli, boş ve çok gürültüden başka bir şeyin yok.

 

Posta kutuma düşen mesaj "Sosyal Haklar" listesinden gelmişti. "Onlar da Aile Hekimlerini İstiyorlar" başlığını taşıyordu; sanki çok istenir bir şeymiş gibi!Ama onlar için durum farklıydı. Mesajda verilen haberin bağlantısını tıkladığım zaman anladım bunu.

Haberin yer aldığı "cingeneyiz.org" sayfasındaki haberin[1] girişi şöyleydi:

"İstanbul Ataşehir'de çadır ve barakalarda yaşayan vatandaşlar ikametgah alamadıkları için aile hekimliği uygulamasından yararlanamıyorlar. Acil rahatsızlıklar dışında devlet hastanelerinde de tedavi göremeyen yurttaşlar yetkililerden destek bekliyorlar."

Haberde bu bölgede kurdukları çadır ve barakalarda zor şartlar altında yaşam mücadelesi veren Abdal ve Roman kökenli yurttaşların "sabit ikâmetgahları" olmadığı için Aralık 2010'da İstanbul'da uygulamaya giren aile hekimliği sisteminden bu gerekçeyle yararlanamadıkları yazıyordu.

Aslında onlar "ikâmetgah"a dayalı hemen hiç bir hizmet ve haktan yararlanamıyorlardı, benzer durumdaki başka pek çok insan gibi!.

Ama haberde benim için çok daha önemli olan küçük bir ayrıntı vardı; bu durum yeni ortaya çıkmıştı:

"Yurttaşlar daha önce kullandıkları Küçükbakkalköy Sağlık Ocağı'na tedavi ve teşhiş amacıyla gittiklerinde sağlık ocağının aile hekimliği kapsamında Küçükbakkalköy Aile Hekimliği'ne dönüştürüldüğünü öğrendiler. İkametgahları olmadığı için aile hekimliği hizmetinden yararlanamayan yurttaşlar diğer devlet hastanelerine acil olmayan hastalıklar için başvurduklarında ise en yakınlarındaki aile hekimliği merkezine başvurmaları önerisi ile karşılaştılar.

Bu durum yurttaşların fiilen sağlık hizmetinden yoksun kalması anlamına geliyor. Zira çadır ve barakalarda yaşayan yurttaşların uzun zamandır devam eden ikametgah sorunu çözülmeden aile hekimliğinden faydalanmaları mümkün gözükmüyor."

Doğrudan söylersem, daha önce de sabit ikâmetgâhları olmadığı halde bölgedeki "Küçükbakkalköy Sağlık Ocağı"ndan yararlanırken aile hekimliğine geçildikten sonra bu haklarını yitirmişlerdi.

Başka bir deyişle ülkenin tümünde olduğu gibi "sosyalizasyon" bitmiş, "sağlık hizmetinden yararlanma hakkı" da sona ermişti.

Mevzuat böyle!

Biliyordum aslında ama yanılmayayım diye yeniden baktım aile hekimliği ile ilgili mevzuata.

Uygulamaya konulan yasada böyle bir durum öngörülmemişti. Çünkü herkesin "sabit ikâmetgâhı" olacağı varsayımından hareket edilmişti. Özeti şu: "sabit ikâmetgâhı" olmayan sağlık hizmeti açısından "yurttaş" sayılmıyor. Aslında bunun tam karşılığı bu gruba karşı "ayrımcılık" yapıldığı gerçeği.

Aslında yalnız sağlık açısından bakmamak gerekli bu "yakıcı gerçeğe".

Kapitalizm bir eşitsizlikler sistemidir ve bu sisteme dahil olmayanlar da gerçekte "var" olsalar da "yok" sayılırlar. İkâmetgâhı, adına düzenlenmiş nüfus kağıdı, banka cüzdanı, elektrik, su, telefon faturası olmayanlar "yok" hükmündedirler bu sistemde.

ABD kapitalist sistemin kalbidir; bu ülke mevcut verilere göre "evsiz" nüfusun en yoğun olduğu ülkeler arasında ön sıralardadır. Mevcut verilere göre bir milyona yakın insan "sokaklarda yaşamakta"dır.[2]

Ülkemiz "Küçük Amerika" olduğu için bu sayı o kadar yüksek değildir. Ama burada net verilere sahip olunmadığını da ifade etmek gerekir.

Sabit ikâmetgâhı olmayanların arasında doğu ve güneydoğudan göçler, başka ülkelerden gelen göçmenler de vardır. Bunların hemen hiç birisinin sabit bir ikâmetgâhları olamayacağı açıktır. Onlar durumları değişmedikçe "mevcut aile hekimliği modelinden" asla yararlanamayacaklar.

Romanlar geçmişte de bütün çabalarına karşılık ikâmetgâh alamamışlar. Dolayısıyla onların da bu model çerçevesinde sağlık hizmetinden yararlanmaları olanaklı değildir.

Zaten çok zor şartlar altında yaşama tutunmaya çalışan bu yurttaşların sadece bir "model değişikliği" nedeniyle sağlık hizmetlerinden yoksun kalmalarının kabul edilemeyeceği açıktır.

İtiraf!

Şubat ayı sonlarında İstanbul'daki "aile hekimliği" uygulamasına dair kamuoyuna bilgi vermek üzere yapılan bir toplantıda[3] İstanbul Sağlık Müdürü Prof. Dr. Ali İhsan Dokucu, söz konusu "aile hekimliği'" uygulamasıyla ilgili olarak "'Tüm yapı dikkate alındığında yüzde 99'larda hizmetin rahatlıkla verildiği, çok az bazı noktalarda zorlandığımız bir sistem söz konusu" demiş.

Modelin İstanbul'da uygulanması 1 Kasım 2010'da başlandı. Henüz 3-4 ay oldu. Böyle "kökten" bir değişiklikle ilgili çeşitli sorunların yaşanması doğal. Ama Romanların yaşadığı söz konusu sorun uygulama sürecindeki sorunlara bağlı değil. Uygulamanın dayandığı "temel" böyle öngörüldüğü için yaşanıyor.

Modelin uygulanması sürecinde başka sorunlar yaşanacağı da açık. Müdür Dokucu "biz 8 ay içinde 4 bin kişiyi eğitmek suretiyle sertifikalandırdık" demiş. Toplantı sırasında "3 bin 395" aile hekiminin hizmet sunduğunu belirtmiş. 15 Şubat'ta yani "üç ay" sonra yapılan ikinci bir değerlendirme toplantısında[4] ise "200 hekim"in sistemden ayrıldığı belirtilmiş. Başka bir deyişle 14 Mart Tıp Haftası'nda Beyoğlu'nda yürüyerek haklarını arayan hekimlerin belirttikleri gibi hizmeti uygulayanlar da bu durumdan "hoşnut" değiller.

Aslında hizmeti sunan cephesinde de sorun olması doğal. Eldeki verilere göre İstanbul'da bir aile hekimine yaklaşık 3 bin 600 kişi  düşüyor. Aile hekimleri ayda "otuz gün" çalışmak zorundalar. Buna göre günde "120 kişi"ye bakmak zorunda. Hastalansalar da hastalanmasalar da her gün kendine kayıtlı 120 kişinin sağlıkla ilgili taleplerine yanıt vermek zorunda aile hekimleri.

Bunun son verilere göre bir kişinin yılda sağlık kurumuna başvuru sayısı 6-8 arasında değişiyor. Sistemin iyi çalıştığını hesaplasak ve hepsinin önce aile hekimine başvurduğunu düşünsek ortalama olarak bir aile hekimi her gün "tanı tedavi amacıyla" başvuran 60 kişiyi muayene etmek, tetkik istemek ve reçete yazmak zorunda olacak.

Başka bir deyişle "hastanelerdeki görüntü" aile hekimlerinin olduğu yerde de rastlanacak. Böyle bir durumda yaşamın her alanında "öteki kılınan" Romanların etkin ve nitelikli sağlık hizmeti alması mümkün olabilir mi?

Ve AB ilerleme raporu

Sağlık alanındaki sorunun varlığının bir başka itirafı da AB'ye bu yıl sunulan ilerleme raporunda da yer alıyor. Rapordaki "Tüketicinin ve Sağlığın Korunması" başlıklı bölümde "aile hekimliğine ilişkin olarak aynen şöyle deniliyor:

"Halihazırda aile hekimliği uzmanlarının sınırlı sayıda olması ve iyi tasarlanmış bir raporlama sisteminin bulunmamasından ötürü kısıtlanmış durumda olan aile hekimliği sisteminin başlatılması, sağlık ihtiyaçlarını daha iyi karşılamayı ve nüfusun sağlık durumunu izlemeyi amaçlamaktadır."

Bunun anlamı ortada henüz bir somut ve doğru sonucun olmadığı yolunda.

Mevcut durum ve duruma dair yaşananlar ve değerlendirmeler böyle. Bir hakkın gereği olan hizmetlere eğer o hakka sahip olan herkes, her durumda ulaşamıyorsa, orada bu hakkın gerçek anlamda varlığından söz edilemeyeceği açıktır.

Abdallar ve Romanlar, ekonomik ve sosyal nedenlerle göç edenlerle, göçmenler, dezavantajlı gruplar olarak sağlık hizmetinden yararlanamıyor. Mevzuat da zaten bu kesimlere hizmeti olanaksız kılıyor. Mevcut sistemde hizmeti sunanlar da bundan hoşnut değil.

Bu durumda yanıtlanması gereken soru şu: Sağlık gerçekten herkesin hakkı mı? (MS/EÖ)


[1] http://cingeneyiz.org (18.02.2011)

[2] Evsizlik, insani gereksinimlerin karşılandığı, sürekli bir konuta sahip olunamaması durumu olarak tanımlanmaktadır. Evsizlik durumu yoksulluk ile yoğun bir ilişki içindedir. 2005'te yapılan araştırmaya göre ABD nüfusunun %13,3'ü, yani 38,231.521 insan yoksulluk içinde yaşamaktadır. 1980'lerin başlarında 250 bin civarında olan evsizlerin sayısının, 2005 yılı itibariyle 723,968'e yükseldiği yapılan araştırmalarda görülmektedir. Nüfusa oranla evsiz insanların en yoğun bulunduğu eyaletler sırasıyla California (195,637), Texas (39,578), New York'tur (59,456).  Kaynak:

tarihinde tit@n tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
2 saat önce, tit@n yazdı:

 

Ajitasyona halen devam ediyorsun.. Edirneye ben niye gideyim.. Ben bunlardan rey mi almışım, vaat mi vermişim bunlara , ne alaka dayak? Gitsinler dövebiliyorlarsa çift anahtar vaadcisi orada banane yani .. Zehir sattıramaz - çocukları zehirlenmesine müsaade edemezsin, devlet olarak bunlara seyirci kalınamaz.. Sen ve senin gibiler gidecek bir yere gidilecekse .. Kontrolsüz üremezsen bakacağın kadar çocuk yaparsan prtada sorun morun kalmaz.. Merak etme sen .. Bu tür üreme 50 lerde ve bir sonraki nesilde son buldu. Sene 2019 olmuş sen çetecilik - aşiretcilik ayaklarına çoğalıyorsan.. Ve buda izah ettiğim üzere paraleldevlet çarklarının işine geliyorsa.. Laf olsun diye soruna salça olup, direk çözüm odaklı düşünmeme saldırı yapıyorsan .. Senin bu tutumuna kasıtlı art niyetli paraleltrollük denir. Derdin nedir bilmiyorum ama, ben dert dinleme makamı değilim. Beni hiç mi hiç ilgilendirmiyorsun. Ve yazılarıma karşıt fikrin varsa konuş yoksa sus. Ajitasyon yapma. Evsiz cingene görmedim ben daha.. Halen yalan haber - bilgi kirliliğinde ısrarcısın. Üremesin kardeşim düzinelerce.. Vergili namusu ile çalışan Emekçi üremesini bilmiyor mu? Gerçi suç onlarda değil elbette. Koca ülkede Nüfus ve planlama makamı varsa, demek ki süs için ve sallla baş al mayaş için var demektir.. Devlet içinde çift-üç başlılık görülmektedir. 

 

 

 

 

Her evsiz çingene değil.Ayrıca her evsizde uyuşturucu satmıyor.

İstese bile sattırmazlar.

Konuyu sadece çingeneler için açmadım.Denk geldiği için o linki verdim.

Yörüklerinde belli bir adresi yok.

Neyse konu bu değil.

Bazı haklardan (Gss,yeşil kart,yaşlılık aylığı,eğitim vb)faydalanmak için ikametgah  belgesi şartı var.

Herkesin anadan babadan kalan yeride yok.Bu yüzden git  memleketine diyemezsin.

Arsası tarlası olan ekse hayvancılık yapsa   aylık geliri asgari ücret bile etmiyor.

Başıboş yerlerde otlatma devride bitti.Herkes çevirmiş arsasını.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bir tane örnek vereyim.

Adli yardım için istenen belgeler.

İkametgah için  cami hastahane mezarlık vb gibi yerleri  gösterseler muhtar ikametgah  belgesi verir mi acaba?:)

 

 

Alıntı

 

  1. Adli Yardım Görüşme Formu (Başvuru Sırasında Doldurulacaktır)
  2. E-DEVLET ÇIKTILI İkametgah
  3. Nüfus Cüzdan Fotokopisi
  4. E-DEVLET ÇIKTILI Vukuatlı Nüfus Cüzdan Örneği
  5. E-DEVLET ÇIKTILI Tapu Sicil Müdürlüğü’nden Gayrimenkulün olmadığına dair Belge
  6. E-DEVLET ÇIKTILI Ticaret Kaydının Olup Olmadığına dair Belge
  7. E-DEVLET ÇIKTILI Araç kaydının olmadığına dair belge
  8. E-DEVLET ÇIKTILI SGK Hizmet Döküm belgesi
E-Devlet Çıktıları Getirmeyenlerin
BAŞVURULARI KABUL EDİLMEMEKTEDİR.

 

http://balikesirbarosu.org.tr/2011/12/27/adl-yardim-goerueme-formu-ve-bavuru-cn-gerekl-belgeler/

 

 
Link to post
Sitelerde Paylaş
7 saat önce, uygur yazdı:

Evsiz  sürekli yer değiştiren biri nasıl ikamatgah adresi alabilir?

 

https://bianet.org/bianet/toplum/128812-eger-bir-ikametin-yoksa-vatandas-ve-esit-degilsin

afrika vatandaşı olman gerekiyor, orda böyle sorunlar yoktur. türkiyede vatandaş demek, yaşıyan ölü kerizlerf demektir, bu kerizler

 sayesinde devlet haracını çatır çatır alır, kerizlerde vatandaş oldugu için, keriz keriz öderler döt korkusundan..

sana tavsiyem iyi dinle beni

1: önce tarla satın al .. 7 dlüm yeter sana.

2: 500 tavuk al yumurtacılık yap.

:3: kuyu açtır.. devlete su vergısı ödeme.

4: güneş paneli yaptır.

5: kendi enerjini üreticek, formüller bul.. 

.:0_80cbc_37a71a73_L:

Link to post
Sitelerde Paylaş
8 dakika önce, uygur yazdı:

Bir tane örnek vereyim.

Adli yardım için istenen belgeler.

İkametgah için  cami hastahane mezarlık vb gibi yerleri  gösterseler muhtar ikametgah  belgesi verir mi acaba?:)

 

 

 

:0_80cbc_37a71a73_L:? yazın iyide kışın dötün donar benden uyarması..  sabret biraz ben seın neden böyle davrandıgını biliyorum, gss haracı yüzünden , hukuk konuşuyor burada, 10 yıl zaman aşımı olucak az sabret gardaşş..

2022 1 ocakta gss borçların ana para dahil sıfırlanıcak.. aynı sorun bendede var.. 

tarihinde karamsarhuman tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
1 dakika önce, karamsarhuman yazdı:

afrika vatandaşı olman gerekiyor, orda böyle sorunlar yoktur. türkiyede vatandaş demek, yaşıyan ölü kerizlerf demektir, bu kerizler

 sayesinde devlet haracını çatır çatır alır, kerizlerde vatandaş oldugu için, keriz keriz öderler döt korkusundan..

sana tavsiyem iyi dinle beni

1: önce tarla satın al .. 7 dlüm yeter sana.

2: 500 tavuk al yumurtacılık yap.

:3: kuyu açtır.. devlete su vergısı ödeme.

4: güneş paneli yaptır.

5: kendi enerjini üreticek, formüller bul.. 

.:0_80cbc_37a71a73_L:

Onların hepsi para.:) 

Link to post
Sitelerde Paylaş
6 dakika önce, uygur yazdı:

Onların hepsi para.:) 

bizim orda 7 dölüm  tarla arsa  değil,  sadece 7 milyar 1000 metre..  dölümü , 1 milyar,  konteynır ev 2+1 10 milyar sıfır. kuyu açma 4 milyar.

güneş paneli 4 milyar.

 

toplam  21 milyar. :)

 

tarihinde karamsarhuman tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
8 dakika önce, uygur yazdı:

Hastahanenin acili kışlık için iyi olur.:0_80cbc_37a71a73_L:

500 tavuk al tanesi 20 tl... toplam 5 milyar. aylık getirisi yumurta: 8000. tl. etinide satarsan 3 ayda 21 milyarlık borcunu rahatlıkla   sıfırlarsın.. 

tarihinde karamsarhuman tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
13 saat önce, uygur yazdı:

Bir tane örnek vereyim.

Adli yardım için istenen belgeler.

İkametgah için  cami hastahane mezarlık vb gibi yerleri  gösterseler muhtar ikametgah  belgesi verir mi acaba?:)

 

 

Baro Adli yardımı için sıfır gelir istiyorlar. Dedim ya bu şahıslar bilerek ve isteyerek kayıtdışı kalıyorlar. İşlkerine gelmiyor ikamet etmek.. Bu ülkede sıfır gelirli insan var mı? Yok. Cingenler üzerinden yürümeyin.. Argümana videolar boşuna koyulmadı, mesleklerinin ne olduğunu cingenin kendisi söylüyor bize... Kanun nizam bu şahıslara uymaz.. Kirasını verip ev tutsa belediye gene oturmazlar.. İşlerine gelmez. İşe koysan gene işlerine gelmez.. Kayıtdışı iş ve ev çoğunluğun geçim kaynağıdır.

Yani baroyu eleştiriceğine halen bu şahısların üzerinden acitasyon yapıyorsun. Ajitasyon yapıyorsun.. 

tarihinde tit@n tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
21 dakika önce, tit@n yazdı:

 

Baro Adli yardımı için sıfır gelir istiyorlar. Dedim ya bu şahıslar bilerek ve isteyerek kayıtdışı kalıyorlar. İşlkerine gelmiyor ikamet etmek.. Bu ülkede sıfır gelirli insan var mı? Yok.

Yani baroyu eleştiriceğine halen bu şahısların üzerinden acitasyon yapıyorsun. Ajitasyon yapıyorsun.. 

hayatımda gördüğüm en boş adamsın, hukuksal , bu ülkede sıfır gelirli  insan sayısı oldukça fazladır. işlerine gelip gelmemesi sizi ilgilendirmez, sizin işiniz baroda ahh bir tane sanık gelsede azıcık para kazansam, 

3-5 dava gelsede sanık kaybetsede bende zengin olsam .. bu mantık kötü bir mantıktır.. hukukun temeli ve kaynagı kötüdür.. yeterince anladınızmı? 

sorun gss de seninle dalga geçiyorsa sistem sende sistemle dalga geç, ikametgahınız anne ve babanın olmadıgı  bir yere aldır,  g1 den c1 ol 

devlet enayı olsun.. 

devlet kendini ajitasyon yapıyorsa, sende kişisel ajitasyonunu kullan, sitemin açıklarından faydalan.

 

eğer yeterince zekiysen, devlet enayi olur sende tanrı olursun.. 

 

gss prim borçları ödenmiyor,çünkü haksız ve hukuksuz bir yasadır,gss 2022  yılında tamamen çökücek   durumda,her an seçimden sonra eski sisteme geri dönmek zorunda kalınıcak,bu borcu ödeyen çok az kısımda parasını geri alamıyacak,2022  yılı gss nin iptal yılıdır,gss bu ülkenin dnasına terstir,dünyanın her ülkesinde saglık ücretsizdir,çünkü saglık demokrasilerde devletin zorunlu hizmetidir, tekrar ediyorum,her an kalkabilir,aklı dengesi yerinde olan bir birey asla bu borcu ödemez.

 

ayrıca ve ayrıca,,Gss prim borcu haciz borcu degildir.gss emeklilik sisteminin parçasıdır.haciz olmaz gss bağkur ve ssk prim borcu dur.haciz yerine bu prim ödenmezse emekli olamazsınız. daha fazlası olmaz 

 olmuyoda zaten, olmazda zaten .. 

 

genel af çıkıcakmış bak bakalım, kimler çıkıcakmış.

1: adam öldürenler.

 2 :eroinciler.

 3: mafyalar. 

4: psikopatlar 

neden bilyormusun?  akpy e ve mhpye oy lazımda ondan.. 

 

ama taciz edenlere af yok1 vayy beee,,, adalete bakın... tacız madde/105/1 en hafif cinsel suçtur.

ama adam öldürene mafyalara af geliyor siz buna adaletmi diyorsunuz ?acınacak halde bir adaletiniz var. 

 

derin  devletin oldugu yerde adalet aramak, allahı aramak gibidir, hayaller tehkiledir. gerçeklerse acıdır. 

ve gerçekler her zaman güçlüler ve kötülerden yanadır ne diyoruz buna. kısaca;

 

K.A.P.İ.T.A.L.İ.Z.M.

 

tarihinde karamsarhuman tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

eğer af çıkıcaksa herkes!  bu aftan yararlanır, hukuku hiç kimse keyfi olarak kendi kafasına göre yorumluyamaz..

ya genel af çıkar herkes eşit haklara sahip olur yada  böyle şaibeli af çıkar adalet ölmüş olur...

bu haksizlikları gördükten sonra bana hiç kimse adaletin kutsallıgından bahsetmesin.. :276:

tarihinde karamsarhuman tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Anlamadım çingenlerin oyuna mı talipsiniz. 

32 dakika önce, karamsarhuman yazdı:

genel af çıkıcakmış bak bakalım, kimler çıkıcakmış.

1: adam öldürenler.

 2 :eroinciler.

 3: mafyalar. 

4: psikopatlar 

neden bilyormusun?  akpy e ve mhpye oy lazımda ondan.. 

 

ama taciz edenlere af yok1 vayy beee,,, adalete bakın... tacız madde/105/1 en hafif cinsel suçtur.

ama adam öldürene mafyalara af geliyor siz buna adaletmi diyorsunuz ?acınacak halde bir adaletiniz var. 

 

derin  devletin oldugu yerde adalet aramak, allahı aramak gibidir, hayaller tehkiledir. gerçeklerse acıdır. 

ve gerçekler her zaman güçlüler ve kötülerden yanadır ne diyoruz buna. kısaca;

 

K.A.P.İ.T.A.L.İ.Z.M.

 

 

Ne içtiniz?

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 hour ago, karamsarhuman said:

hayatımda gördüğüm en boş adamsın, hukuksal , bu ülkede sıfır gelirli  insan sayısı oldukça fazladır. işlerine gelip gelmemesi sizi ilgilendirmez, sizin işiniz baroda ahh bir tane sanık gelsede azıcık para kazansam, 

3-5 dava gelsede sanık kaybetsede bende zengin olsam .. bu mantık kötü bir mantıktır.. hukukun temeli ve kaynagı kötüdür.. yeterince anladınızmı? 

sorun gss de seninle dalga geçiyorsa sistem sende sistemle dalga geç, ikametgahınız anne ve babanın olmadıgı  bir yere aldır,  g1 den c1 ol 

devlet enayı olsun.. 

devlet kendini ajitasyon yapıyorsa, sende kişisel ajitasyonunu kullan, sitemin açıklarından faydalan.

 

eğer yeterince zekiysen, devlet enayi olur sende tanrı olursun.. 

 

gss prim borçları ödenmiyor,çünkü haksız ve hukuksuz bir yasadır,gss 2022  yılında tamamen çökücek   durumda,her an seçimden sonra eski sisteme geri dönmek zorunda kalınıcak,bu borcu ödeyen çok az kısımda parasını geri alamıyacak,2022  yılı 

 

genel af çıkıcakmış bak bakalım, kimler çıkıcakmış.

1: adam öldürenler.

 2 :eroinciler.

 3: mafyalar. 

4: psikopatlar 

neden bilyormusun?  akpy e ve mhpye oy lazımda ondan.. 

 

ama taciz edenlere af yok1 vayy beee,,, adalete bakın... tacız madde/105/1 en hafif cinsel suçtur.

ama adam öldürene mafyalara af geliyor siz buna adaletmi diyorsunuz ?acınacak halde bir adaletiniz var. 

 

 

Şimdi böyle okuyunca biraz tuhaf duruyor ama doğru. Adam öldürmüş caniler, her türlü pisliği yapmış mafyozolar çıkıyorsa; pandık atmaktan cezaevine girmiş adam da salıverilsin. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...