Jump to content

Recommended Posts

9 dakika önce, sağduyu yazdı:

 

Güneşin battığı yere varınca ifadesini nerene sokmayı düşünüyorsun? Yahu zaten put bunu Zülkarneyn'in gözünden anlatıyor diyerek bu anlatımın yanlış, saçma olduğunu kabul etmedin mi? Bunu dedikten sonra daha niye düzeltmeye çalışıyorsun? Direkt Zülkarneyn cahilmiş, bilmiyormuş de, geç.

 

 

Allah  hata  etmez  haşa. Haklısınız  

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 53
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

8 saat önce, sağduyu yazdı:

 

Kuranmümini2698 kelimesi de arapçada kıvıran, dansöz, sahtekar anlamına gelir. Zeka ve akıl kelimeleri hangi dilden? Fransızca mı? Adama bak, kalp zeka/akıl anlamına gelir diyor, sanki zeka ve akıl arapça değil. Bir insan nasıl bu kadar salak olabilir? Hangi mal arapçada zeka ve akıl gibi kelimeler varken kalp kelimesini zeka ve akıl yerine kullanır ki?

 

Memeleri yeni çıkmış, tomurcuklanmış bir sohbet arkadaşı. Hurilerle sanal seks mi yapılacak yani?

 

Diyelim ki sohbet arkadaşı, bu demektir ki bu varlıkların aklı, bilinci, duyguları var. Aklı, bilinci ve duyguları olan bir varlığı birilerine köle olarak atamak nasıl bir sapkınlıktır? Sohbet istiyorsanız yok mu cennette karılarınız, çocuklarınız, aileniz, dostlarınız, arkadaşlarınız, diğer müminler? Bunlar dururken bir de özel sohbet arkadaşı atamak ne demek?

Arapça'daki "lub" kelimesi ve "kalp" kelimesi "zeka/akıl/merkez" anlamlara gelir. Bak( râgıb el-isfahânî, ez-zerîa ilâ mekârimi’ş-şerîa, s. 176). Zaten Ateistler'in "düşünme organı kalp" dedikleri ayetlerde "lub" veya "kalp" kelimesi kullanılıyor. Arapça diline bak! Huri sohbet arkadaşıdır. Çoğulu havaridir. Kur'an'da İsa'nın havarilerinden bahsetiyorlar. Bunları cinsellik için mi kullanıyor ? Tabiki hayır. İsa'nın havarileri(sohbet arkadaşları) demektir. Göğüsleri yeni tomurcuklanmış diye bir ayet yoktur. Ayetin anlamını tahrif ettiler. Sapık tefsirciler tarafından.

Link to post
Sitelerde Paylaş
6 dakika önce, KuranMumini2698 yazdı:

Arapça'daki "lub" kelimesi ve "kalp" kelimesi "zeka/akıl/merkez" anlamlara gelir. Bak( râgıb el-isfahânî, ez-zerîa ilâ mekârimi’ş-şerîa, s. 176). Zaten Ateistler'in "düşünme organı kalp" dedikleri ayetlerde "lub" veya "kalp" kelimesi kullanılıyor. Arapça diline bak! Huri sohbet arkadaşıdır. Çoğulu havaridir. Kur'an'da İsa'nın havarilerinden bahsetiyorlar. Bunları cinsellik için mi kullanıyor ? Tabiki hayır. İsa'nın havarileri(sohbet arkadaşları) demektir. Göğüsleri yeni tomurcuklanmış diye bir ayet yoktur. Ayetin anlamını tahrif ettiler. Sapık tefsirciler tarafından.

peki  kalp  hangi  kelime  ile  ifade  edilir  kuranda?

Link to post
Sitelerde Paylaş
10 saat önce, Düşünen Hayvan yazdı:

Ashabı Kehf  de zulkarneyn gibi kurandaki saçmalıklara biridir.

 

Ulan zalumlerden kaciyormus da Allah onları 300 yıl uyutmus da... Korumuş..

 

Zalime ceza verse daha iyi degilmiydi?

 

Burada tanrı zalime yol vermiş ve mazlumu da uyutmus oluyor. 300 yıl boyunca neyi beklemiş olabilir bu tanrı yada tanrılar?

 

Dusunsenize bunları 300 yıl saklamış ama kutsal kitap olan sözde incili 300 yıl koruyamamis... Preh preh...

Müslošlar neden bu güzel yoruma cevap vermiyor anlamiyorum. 

Beyin kisa devre yapip sigortayi attiriyor, ardindan isiklar mi kesiliyor nedir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bir saat önce, KuranMumini2698 yazdı:

Arapça'daki "lub" kelimesi ve "kalp" kelimesi "zeka/akıl/merkez" anlamlara gelir. Bak( râgıb el-isfahânî, ez-zerîa ilâ mekârimi’ş-şerîa, s. 176). Zaten Ateistler'in "düşünme organı kalp" dedikleri ayetlerde "lub" veya "kalp" kelimesi kullanılıyor. Arapça diline bak! Huri sohbet arkadaşıdır. Çoğulu havaridir. Kur'an'da İsa'nın havarilerinden bahsetiyorlar. Bunları cinsellik için mi kullanıyor ? Tabiki hayır. İsa'nın havarileri(sohbet arkadaşları) demektir. Göğüsleri yeni tomurcuklanmış diye bir ayet yoktur. Ayetin anlamını tahrif ettiler. Sapık tefsirciler tarafından.

Huri Arapçadan çok önce avesta da geçer ne bükücü insanlarsiniz yok arkadaş demekmiş yesinler yalanınızi sizin

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 hour ago, KuranMumini2698 said:

Arapça'daki "lub" kelimesi ve "kalp" kelimesi "zeka/akıl/merkez" anlamlara gelir. Bak( râgıb el-isfahânî, ez-zerîa ilâ mekârimi’ş-şerîa, s. 176). Zaten Ateistler'in "düşünme organı kalp" dedikleri ayetlerde "lub" veya "kalp" kelimesi kullanılıyor. Arapça diline bak! Huri sohbet arkadaşıdır. Çoğulu havaridir. Kur'an'da İsa'nın havarilerinden bahsetiyorlar. Bunları cinsellik için mi kullanıyor ? Tabiki hayır. İsa'nın havarileri(sohbet arkadaşları) demektir. Göğüsleri yeni tomurcuklanmış diye bir ayet yoktur. Ayetin anlamını tahrif ettiler. Sapık tefsirciler tarafından.

 

Peki Arapça'da kıvırmak için hangi kelime kullanılıyor? Bilelim ki sana bundan sonra o kelime ile hitap edelim, türkçe anlamıyorsun, belki arapça anlarsın.

 

Kalp hiç bir dilde hiç bir zaman akıl veya zeka anlamında kullanılmaz, olsa olsa duygu merkezi olarak kullanılır. Eskiden insanlar kalbin ne işe yaradığını tam olarak bilmedikleri için duygu merkezi sanıyorlarmış, ama senin put daha da cahil çıktı, bu salak put da düşünme organı sanıyor kalbi.

 

Vakıa 22-23. Onlar için saklı inciler gibi, iri gözlü huriler de vardır.

2. hûrun: huriler

 

Duhan 54. İşte böyle. Ayrıca onları iri siyah gözlü hurilerle evlendirmişizdir.

3. bi hûrin: huriler ile

 

Elimizin altında internet ve Kuran yok sanki, yalanınını nereye kadar sürdüreceğini sanıyorsun utanmaz yalancı. Bu ayetler ne, ha? Senin putun mümin erkekleri sohbet arkadaşları ile mi evlendiriyor? Ya bu "sohbet" arkadaşarının tanımını nerene sokmayı düşünüyorsun? Saklı inciler gibi, iri gözlü tanımlamalarını ne yapmayı düşünüyorsun?

 

Bir de hurinin çoğulu havari imiş, peki kuran neden huri kelimesini çoğulu olarak hurun, hurin kullanıyor?

 

Yahu sen ne yüzsüz, utanmaz, pişkin ve yalancı çıktın. Hiç yalan söylemeye utanmıyor musun? Bu kadar mı karaktersizsin, hayatında dürüstlük, onur gibi kavramlardan hiç haberin olmadı mı?

 

O sapık dediğin tefsirciler senin yanında gül suyu ile yıkanmış gibi kalır, onlar hiç olmazsa senin kadar dansöz, yalancı, ikiyüzlü değil, senden daha dürüstler. Kevaibe etraben deyimi de yeni göğüsleri çıkmış kızlar için kullanılan bir tabirdir, herkesi kendin gibi cahil, aptal mı sanıyorsun?

Link to post
Sitelerde Paylaş
8 saat önce, sağduyu yazdı:

 

Peki Arapça'da kıvırmak için hangi kelime kullanılıyor? Bilelim ki sana bundan sonra o kelime ile hitap edelim, türkçe anlamıyorsun, belki arapça anlarsın.

 

Kalp hiç bir dilde hiç bir zaman akıl veya zeka anlamında kullanılmaz, olsa olsa duygu merkezi olarak kullanılır. Eskiden insanlar kalbin ne işe yaradığını tam olarak bilmedikleri için duygu merkezi sanıyorlarmış, ama senin put daha da cahil çıktı, bu salak put da düşünme organı sanıyor kalbi.

 

Vakıa 22-23. Onlar için saklı inciler gibi, iri gözlü huriler de vardır.

2. hûrun: huriler

 

Duhan 54. İşte böyle. Ayrıca onları iri siyah gözlü hurilerle evlendirmişizdir.

3. bi hûrin: huriler ile

 

Elimizin altında internet ve Kuran yok sanki, yalanınını nereye kadar sürdüreceğini sanıyorsun utanmaz yalancı. Bu ayetler ne, ha? Senin putun mümin erkekleri sohbet arkadaşları ile mi evlendiriyor? Ya bu "sohbet" arkadaşarının tanımını nerene sokmayı düşünüyorsun? Saklı inciler gibi, iri gözlü tanımlamalarını ne yapmayı düşünüyorsun?

 

Bir de hurinin çoğulu havari imiş, peki kuran neden huri kelimesini çoğulu olarak hurun, hurin kullanıyor?

 

Yahu sen ne yüzsüz, utanmaz, pişkin ve yalancı çıktın. Hiç yalan söylemeye utanmıyor musun? Bu kadar mı karaktersizsin, hayatında dürüstlük, onur gibi kavramlardan hiç haberin olmadı mı?

 

O sapık dediğin tefsirciler senin yanında gül suyu ile yıkanmış gibi kalır, onlar hiç olmazsa senin kadar dansöz, yalancı, ikiyüzlü değil, senden daha dürüstler. Kevaibe etraben deyimi de yeni göğüsleri çıkmış kızlar için kullanılan bir tabirdir, herkesi kendin gibi cahil, aptal mı sanıyorsun?

kevaib etraben  açılmış  bu  forumda  konu  olarak.Denk  yaşıt  eşler  manasında  veya  önceki  ve  sonraki  ayetler  çerçevesinde  üzüm  taneleri  ile  ilgili  olduğu  ortaya  konmuş  tomurcuklanmis  meme  ifadesi  zaten  ayete  hiç  uymuyor  alakaya  maydonoz  gibi 

Link to post
Sitelerde Paylaş
9 saat önce, sağduyu yazdı:

 

Peki Arapça'da kıvırmak için hangi kelime kullanılıyor? Bilelim ki sana bundan sonra o kelime ile hitap edelim, türkçe anlamıyorsun, belki arapça anlarsın.

 

Kalp hiç bir dilde hiç bir zaman akıl veya zeka anlamında kullanılmaz, olsa olsa duygu merkezi olarak kullanılır. Eskiden insanlar kalbin ne işe yaradığını tam olarak bilmedikleri için duygu merkezi sanıyorlarmış, ama senin put daha da cahil çıktı, bu salak put da düşünme organı sanıyor kalbi.

 

Vakıa 22-23. Onlar için saklı inciler gibi, iri gözlü huriler de vardır.

2. hûrun: huriler

 

Duhan 54. İşte böyle. Ayrıca onları iri siyah gözlü hurilerle evlendirmişizdir.

3. bi hûrin: huriler ile

 

Elimizin altında internet ve Kuran yok sanki, yalanınını nereye kadar sürdüreceğini sanıyorsun utanmaz yalancı. Bu ayetler ne, ha? Senin putun mümin erkekleri sohbet arkadaşları ile mi evlendiriyor? Ya bu "sohbet" arkadaşarının tanımını nerene sokmayı düşünüyorsun? Saklı inciler gibi, iri gözlü tanımlamalarını ne yapmayı düşünüyorsun?

 

Bir de hurinin çoğulu havari imiş, peki kuran neden huri kelimesini çoğulu olarak hurun, hurin kullanıyor?

 

Yahu sen ne yüzsüz, utanmaz, pişkin ve yalancı çıktın. Hiç yalan söylemeye utanmıyor musun? Bu kadar mı karaktersizsin, hayatında dürüstlük, onur gibi kavramlardan hiç haberin olmadı mı?

 

O sapık dediğin tefsirciler senin yanında gül suyu ile yıkanmış gibi kalır, onlar hiç olmazsa senin kadar dansöz, yalancı, ikiyüzlü değil, senden daha dürüstler. Kevaibe etraben deyimi de yeni göğüsleri çıkmış kızlar için kullanılan bir tabirdir, herkesi kendin gibi cahil, aptal mı sanıyorsun?

Duhan 54'de "iri göz" ifadesi geçmez. Sadece "göz" ifadesi geçer. Ayette  eşleştirmişizdir. Yani ayette sohbet arkadaşınla eşleştireleceksin ve onun gözünün içine bakacaksın. 

56:22-23'de Sohbet arkadaşların temiz olduğu geçmektedir. 

61:14, 58:1, 56:22, 55:72, 52:20, 44:54, 18:37, 18:34, 3:52, 5:111, 5:112, 84:14 Bu ayetlerde "huri" kelimesi geçer.

58:1: allah, kocası hakkında seninle tartışan ve allah'a şikayette bulunan kadının sözlerini işitti. allah ikinizin tüm konuştuklarını işitmiştir. allah işitendir, bilendir.

 

58:1.ayetinde geçen "havari" kelimesi konuşmak anlamına gelmektedir.

 

3:52: isa, onların küfrünü* sezince: "bana, allah yolunda kim yardımcı olacak?" dedi. havariler: "biz allah'ın yardımcılarıyız, allah'a iman ettik, bizim müslümanlığımıza şahit ol." dediler.

 

yukarıdaki ayette "huri" kelimesinin çoğulu kullanılıyor. "havari" kelimesi 58:1. ayette olduğu gibi konuşmak olarak geçiyor. isa'nın havarileri(sohbet arkadaşları). 3:52.ayetinde belli oluyor "huri" kelimesinin "kadın" olmadığı ortaya çıkıyor.

 

18:34: ve onun serveti oldu. arkadaşı ile konuşurken: "ben malca senden daha zenginim, insan sayısınca da senden daha güçlüyüm." dedi.

 

yukarıdaki ayette "huri" kelimesinin türevi kullanılmıştır ve konuşmak anlamında kullanılmıştır.

 

18:37: kendisiyle konuşan arkadaşı ona dedi ki: 'seni topraktan, ufak bir damladan yaratıp seni bir adam biçimine sokan rabbini mi inkar ediyorsun?

 

yukarıdaki ayette "huri" kelimesinin türevi kullanılıyor ve konuşmak anlamında kullanılıyor.

 

61:14: ey inananlar, allah'ı destekleyenler olun. nasıl ki meryem oğlu isa, öğrencilerine, 'allah yolunda kim benim destekçilerim olur?' diye sormuştu. öğrencileri, 'biz allah'ın destekçileriyiz,' demişlerdi. israil oğullarından bir grup inandı, bir grup da inkar etti. inananları düşmanlarına karşı destekledik; onlar üstün geldiler.

 

5:112: havariler, 'meryem oğlu isa, rabbin bize gökten bir ziyafet çekebilir mi,' demişlerdi. 'inanıyorsanız allah'a saygı gösterin,' demişti.

 

yukarıdaki ayetlerde geçen "huri" kelimesinin çoğulu olan "havari" yukarıdaki gösterdiğim ayetlerdeki gibi sohbet arkadaşı olarak kullanılmıştır.

 

kur'an'da geçen "huri" kelimesi "kadın" değildir. kur'an'da "nisa" kelimesi kadın olarak kullanılıyor. "huri" kelimesi sohbet arkadaşı/konuşmak anlamına gelmektir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
9 saat önce, sağduyu yazdı:

 

Peki Arapça'da kıvırmak için hangi kelime kullanılıyor? Bilelim ki sana bundan sonra o kelime ile hitap edelim, türkçe anlamıyorsun, belki arapça anlarsın.

 

Kalp hiç bir dilde hiç bir zaman akıl veya zeka anlamında kullanılmaz, olsa olsa duygu merkezi olarak kullanılır. Eskiden insanlar kalbin ne işe yaradığını tam olarak bilmedikleri için duygu merkezi sanıyorlarmış, ama senin put daha da cahil çıktı, bu salak put da düşünme organı sanıyor kalbi.

 

Vakıa 22-23. Onlar için saklı inciler gibi, iri gözlü huriler de vardır.

2. hûrun: huriler

 

Duhan 54. İşte böyle. Ayrıca onları iri siyah gözlü hurilerle evlendirmişizdir.

3. bi hûrin: huriler ile

 

Elimizin altında internet ve Kuran yok sanki, yalanınını nereye kadar sürdüreceğini sanıyorsun utanmaz yalancı. Bu ayetler ne, ha? Senin putun mümin erkekleri sohbet arkadaşları ile mi evlendiriyor? Ya bu "sohbet" arkadaşarının tanımını nerene sokmayı düşünüyorsun? Saklı inciler gibi, iri gözlü tanımlamalarını ne yapmayı düşünüyorsun?

 

Bir de hurinin çoğulu havari imiş, peki kuran neden huri kelimesini çoğulu olarak hurun, hurin kullanıyor?

 

Yahu sen ne yüzsüz, utanmaz, pişkin ve yalancı çıktın. Hiç yalan söylemeye utanmıyor musun? Bu kadar mı karaktersizsin, hayatında dürüstlük, onur gibi kavramlardan hiç haberin olmadı mı?

 

O sapık dediğin tefsirciler senin yanında gül suyu ile yıkanmış gibi kalır, onlar hiç olmazsa senin kadar dansöz, yalancı, ikiyüzlü değil, senden daha dürüstler. Kevaibe etraben deyimi de yeni göğüsleri çıkmış kızlar için kullanılan bir tabirdir, herkesi kendin gibi cahil, aptal mı sanıyorsun?

Arapça "kıvırmak" kelimesi "avvece"dir. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 hours ago, KuranMumini2698 said:

Duhan 54'de "iri göz" ifadesi geçmez. Sadece "göz" ifadesi geçer. Ayette  eşleştirmişizdir. Yani ayette sohbet arkadaşınla eşleştireleceksin ve onun gözünün içine bakacaksın. 

56:22-23'de Sohbet arkadaşların temiz olduğu geçmektedir.

 

 

Tam 1400 yıldır cennette erkek müminlere verilecek güzel kadın anlamında kullanılan huri kelimesinin anlamını mı tartışacağız artık? Huri kelimesin anlamı tartışmaya açık değil, anlamı apaçık ortada olan bir kelime.

 

Duhan 54. İşte böyle. Ayrıca onları iri gözlü hurilerle evlendirmişizdir.

 

Neymiş, ayette "iri göz" ifadesi değil de "göz" ifadesi geçermiş, be salak herif, koy bakalım göz kelimesini cümleye nasıl bir cümle ortaya çıkıyor gör.

 

Ayrıca onları gözlü hurilerle evlendirmişizdir. Al, oldu mu şimdi? Ortaya ne kadar saçma bir cümle çıkıyor, gördün mü? Yahu bu kadar basit bir şeyi düşünemeyecek kadar aptal mısın?

 

Bir dilde bir kökten sürüyle kelime üretilebilir, bu örnekte hvr kökünden üretilen tüm kelimelerin aynı anlama mı gelmesi gerekiyor? Bir kelimenin anlamı bağlamına, cümle içinde kullanımına, aldığı eklere, birlikte kullanıldığı sıfatlara, şekle vs göre değişir. Daha bu basit kuralı bile bilmeyen cahil birisin, hayatında semantik( anlambilim) diye bir şey duymadın mı sen?

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 hours ago, akılsızşuursuzatom said:

kevaib etraben  açılmış  bu  forumda  konu  olarak.Denk  yaşıt  eşler  manasında  veya  önceki  ve  sonraki  ayetler  çerçevesinde  üzüm  taneleri  ile  ilgili  olduğu  ortaya  konmuş  tomurcuklanmis  meme  ifadesi  zaten  ayete  hiç  uymuyor  alakaya  maydonoz  gibi 

 

Yahu 1400 yıldır memeleri yeni tomurcuklanmış, yeni çıkmış yaşıt kızlar anlamına gelen bir deyimin anlamını bu saatten sonra tartışmanın anlamı ne? 1400 yıldır anlamı oturmuş, apaçık ortada olan deyimlerin anlamını değiştireceğinizi mi sanıyorsunuz? Bu anlama geldiğini gösteren İslami belgeler ortadayken neyi gizleyeceğinizi sanıyorsunuz?

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 saat önce, sağduyu yazdı:

 

Yahu 1400 yıldır memeleri yeni tomurcuklanmış, yeni çıkmış yaşıt kızlar anlamına gelen bir deyimin anlamını bu saatten sonra tartışmanın anlamı ne? 1400 yıldır anlamı oturmuş, apaçık ortada olan deyimlerin anlamını değiştireceğinizi mi sanıyorsunuz? Bu anlama geldiğini gösteren İslami belgeler ortadayken neyi gizleyeceğinizi sanıyorsunuz?

ayetlerden  delil  getirmek  yerine  1400  yıldir  ifadesine  siginmaniz  çok  ironik 

Link to post
Sitelerde Paylaş
24 minutes ago, akılsızşuursuzatom said:

ayetlerden  delil  getirmek  yerine  1400  yıldir  ifadesine  siginmaniz  çok  ironik 

 

1400 yıldır anlamı belli olan bir deyimi yok bu deyim o anlama gelmiyor demek saçmalığın daniskası. Hangi üstün(!) arapça bilgine dayanarak bu deyimin yanlış çevirildiğini iddia ediyorsun? Bir bok bildiğiniz yok, sadece keçi gibi inat ediyor, inkar ediyorsunuz.

 

Kurtubi, Taberi, Fahredin Razi, İbn-i Kesir gibi İslam alimleri bu deyimin ne anlama geldiğini bilmiyor da senin gibi zırcahiller mi biliyor?

 

Sen getir bakalım kevaibe etraben ifadesinin memeleri yeni çıkmış yaşıt kızlar anlamına gelmediğine dair ayetlerden delil?

 

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
19 saat önce, sağduyu yazdı:

 

1400 yıldır anlamı belli olan bir deyimi yok bu deyim o anlama gelmiyor demek saçmalığın daniskası. Hangi üstün(!) arapça bilgine dayanarak bu deyimin yanlış çevirildiğini iddia ediyorsun? Bir bok bildiğiniz yok, sadece keçi gibi inat ediyor, inkar ediyorsunuz.

 

Kurtubi, Taberi, Fahredin Razi, İbn-i Kesir gibi İslam alimleri bu deyimin ne anlama geldiğini bilmiyor da senin gibi zırcahiller mi biliyor?

 

Sen getir bakalım kevaibe etraben ifadesinin memeleri yeni çıkmış yaşıt kızlar anlamına gelmediğine dair ayetlerden delil?

 

 

 

 

Eğer ayette göğüs kelimesi olsayıd "sudr" kelimesi olurdu. Huri konusunda "iyn" kelimesi geçer ve göz demektir. Arapça sözlüğe bak! Din adamlarının yalanlarına iman etmişsiniz. Kevaibe kelimesi ayakta tutan şey demektir. Kabe kelimeside buradan gelir. Tefsirciler cinselliklerini kullanmışlar bunu göğüs anlamını vermişler. Göğüs nasıl ayakta tutar. Kabe ile ne alakası var ? Etraben kelimeside toprak anlamına gelir. Yani bu ayette meyveden bashetmektedir. Ayetin bağlamını bakarsan bu uymaktadır. Bu ayeti üzüm olarak yorumlayanlar var. Üzümün salkımını ayakta tutan şey diye yorumlayanlar var. Bu ayette hiç bir şekilde yeni tomurcuklanmış eşlerden bahsetmiyor. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
23 saat önce, sağduyu yazdı:

 

Tam 1400 yıldır cennette erkek müminlere verilecek güzel kadın anlamında kullanılan huri kelimesinin anlamını mı tartışacağız artık? Huri kelimesin anlamı tartışmaya açık değil, anlamı apaçık ortada olan bir kelime.

 

Duhan 54. İşte böyle. Ayrıca onları iri gözlü hurilerle evlendirmişizdir.

 

Neymiş, ayette "iri göz" ifadesi değil de "göz" ifadesi geçermiş, be salak herif, koy bakalım göz kelimesini cümleye nasıl bir cümle ortaya çıkıyor gör.

 

Ayrıca onları gözlü hurilerle evlendirmişizdir. Al, oldu mu şimdi? Ortaya ne kadar saçma bir cümle çıkıyor, gördün mü? Yahu bu kadar basit bir şeyi düşünemeyecek kadar aptal mısın?

 

Bir dilde bir kökten sürüyle kelime üretilebilir, bu örnekte hvr kökünden üretilen tüm kelimelerin aynı anlama mı gelmesi gerekiyor? Bir kelimenin anlamı bağlamına, cümle içinde kullanımına, aldığı eklere, birlikte kullanıldığı sıfatlara, şekle vs göre değişir. Daha bu basit kuralı bile bilmeyen cahil birisin, hayatında semantik( anlambilim) diye bir şey duymadın mı sen?

Sana Kur'an'ın içinden huri kelimesinin geçtiği ayetleri verdim. Sohbet arkadaşı olduğunu Kur'an ayetleri ile ispatladım sen ise 1400 yıldır din adamları diyorsun. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 hour ago, KuranMumini2698 said:

Eğer ayette göğüs kelimesi olsayıd "sudr" kelimesi olurdu. Huri konusunda "iyn" kelimesi geçer ve göz demektir. Arapça sözlüğe bak! Din adamlarının yalanlarına iman etmişsiniz. Kevaibe kelimesi ayakta tutan şey demektir. Kabe kelimeside buradan gelir. Tefsirciler cinselliklerini kullanmışlar bunu göğüs anlamını vermişler. Göğüs nasıl ayakta tutar. Kabe ile ne alakası var ? Etraben kelimeside toprak anlamına gelir. Yani bu ayette meyveden bashetmektedir. Ayetin bağlamını bakarsan bu uymaktadır. Bu ayeti üzüm olarak yorumlayanlar var. Üzümün salkımını ayakta tutan şey diye yorumlayanlar var. Bu ayette hiç bir şekilde yeni tomurcuklanmış eşlerden bahsetmiyor. 

 

1 hour ago, KuranMumini2698 said:

Sana Kur'an'ın içinden huri kelimesinin geçtiği ayetleri verdim. Sohbet arkadaşı olduğunu Kur'an ayetleri ile ispatladım sen ise 1400 yıldır din adamları diyorsun. 

 

Sen hiç bok ispatlamadın, sadece cahil cahil sayıklıyorsun, 1400 yıldır anlamı belli olan, herkesin anlamı üzerinde anlaştığı ifadeleri dillerini eğip bükerek, kelimeleri yerinden kaydırarak, tahrif ederek aklamaya çalışıyorsun. Bak, senin gibiler için Kuran ne diyor:

 

Ali imran 78. Onlardan (Kitap ehlinden) bir grup var ki, Kitab’dan olmadığı hâlde Kitab’dan sanasınız diye (okudukları) Kitap’tanmış gibi dillerini eğip bükerler ve, “Bu, Allah katındandır” derler. Hâlbuki o, Allah katından değildir. Bile bile Allah’a karşı yalan söylerler.

 

Nisa 46. Yahudilerden öyleleri var ki, (kelimeleri yerlerinden kaydırıp) tahrif ederek onları anlamlarından uzaklaştırırlar. Dillerini eğip bükerek ve dine saldırarak “İşittik, karşı geldik”, “İşit, işitmez olası!” “Râ’inâ” derler. Hâlbuki onlar, “İşittik ve itaat ettik; dinle ve bize bak” deselerdi, bu kendileri için daha hayırlı olurdu. Fakat Allah, küfürleri yüzünden kendilerini lânetlemiştir. Bu yüzden pek az iman ederler.

 

Sana 5 yaşındaki bir çocuğa anlatır gibi ya da son zamanların moda deyimi olan Bilal'a anlatır gibi anlatayım.

 

Etraben kelimesi trb kökünden gelir, bu kökten üretilen kelimelerin hepsi aynı anlama gelmez, ancak senin cahiller, aptallar aynı anlama geldiğini sanar. Mesela "terâibu" kaburga, göğüs kemikleri, "turâbun" toprak, "etraben" de yaşıt demektir, bunlar sadece Kuran'da kullanılan kelimeler, daha benim bilmediğim kaç kelime üretilmiştir bu kökten.

 

Kevaibe kelimesi de kab kökünden gelir, "ka'beyni" topuk, "ka'beti" Kabe, "kevaibe" göğüsleri çıkmış genç kız demektir. Kab kökünün anlamı şişmek, belirmek, yükselmek, top olmak gibi anlamlara gelir.

 

Duhan 54. İşte böyle. Ayrıca onları iri gözlü hurilerle evlendirmişizdir.

Neymiş, ayette "iri göz" ifadesi değil de "göz" ifadesi geçermiş, be salak herif, koy bakalım göz kelimesini cümleye nasıl bir cümle ortaya çıkıyor gör. 

 

"Ve kevâıbe etrâben" ifadesini senin dediğine göre çevirirsek "ayakta tutan toprak" olur. Uydu mu bu şimdi ayete?

 

 

tarihinde sağduyu tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Şimdi, sağduyu yazdı:

 

 

Sen hiç bok ispatlamadın, sadece cahil cahil sayıklıyorsun, 1400 yıldır anlamı belli olan, herkesin anlamı üzerinde anlaştığı ifadeleri dillerini eğip bükerek, kelimeleri yerinden kaydırarak, tahrif ederek aklamaya çalışıyorsun. Bak, senin gibiler için Kuran ne diyor:

 

Ali imran 78. Onlardan (Kitap ehlinden) bir grup var ki, Kitab’dan olmadığı hâlde Kitab’dan sanasınız diye (okudukları) Kitap’tanmış gibi dillerini eğip bükerler ve, “Bu, Allah katındandır” derler. Hâlbuki o, Allah katından değildir. Bile bile Allah’a karşı yalan söylerler.

 

Nisa 46. Yahudilerden öyleleri var ki, (kelimeleri yerlerinden kaydırıp) tahrif ederek onları anlamlarından uzaklaştırırlar. Dillerini eğip bükerek ve dine saldırarak “İşittik, karşı geldik”, “İşit, işitmez olası!” “Râ’inâ” derler. Hâlbuki onlar, “İşittik ve itaat ettik; dinle ve bize bak” deselerdi, bu kendileri için daha hayırlı olurdu. Fakat Allah, küfürleri yüzünden kendilerini lânetlemiştir. Bu yüzden pek az iman ederler.

 

Sana 5 yaşındaki bir çocuğa anlatır gibi ya da son zamanların moda deyimi olan Bilal'a anlatır gibi anlatayım.

 

Etraben kelimesi trb kökünden gelir, bu kökten üretilen kelimelerin hepsi aynı anlama gelmez, ancak senin cahiller, aptallar aynı anlama geldiğini sanar. Mesela "terâibu" kaburga, göğüs kemikleri, "turâbun" toprak, "etraben" de yaşıt demektir, bunlar sadece Kuran'da kullanılan kelimeler, daha benim bilmediğim kaç kelime üretilmiştir bu kökten.

 

Kevaibe kelimesi de kab kökünden gelir, "ka'beyni" topuk, "ka'beti" Kabe, "kevaibe" göğüsleri çıkmış genç kız demektir. Kab kökünün anlamı şişmek, belirmek, yükselmek, top olmak gibi anlamlara gelir.

 

Duhan 54. İşte böyle. Ayrıca onları iri gözlü hurilerle evlendirmişizdir.

Neymiş, ayette "iri göz" ifadesi değil de "göz" ifadesi geçermiş, be salak herif, koy bakalım göz kelimesini cümleye nasıl bir cümle ortaya çıkıyor gör. 

 

 

Kevaibe kelimesinden göğüsleri yeni çıkmış genç kız anlaşılmaz. Kevaibe kelimesinin kökeni "ke'b"dir. Hiç bir şekilde göğüs anlamına gelmez. Hep ayakta tutan anlamlara gelir. Etraben ise toprak/yaşıt bu anlamlara gelir. Bunu "genç yaşıt eşler" diye çevirenlerde var. Ben ayetin bağlamına bakarak burda meyvelerden bahsdiyor. Çünkü bir önceki ayette "bağlar bahçeler" kelimesi geçiyor. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
6 minutes ago, KuranMumini2698 said:

Kevaibe kelimesinden göğüsleri yeni çıkmış genç kız anlaşılmaz. Kevaibe kelimesinin kökeni "ke'b"dir. Hiç bir şekilde göğüs anlamına gelmez. Hep ayakta tutan anlamlara gelir. Etraben ise toprak/yaşıt bu anlamlara gelir. Bunu "genç yaşıt eşler" diye çevirenlerde var. Ben ayetin bağlamına bakarak burda meyvelerden bahsdiyor. Çünkü bir önceki ayette "bağlar bahçeler" kelimesi geçiyor. 

 

Nasıl anlaşılmaz, sürüyle İslam alimi, arapça uzmanı, ana dili arapça olanlar bu işi bilmiyor da senin ne idüğü belirsiz cahiller mi biliyor?

 

"Ve kevâıbe etrâben" ifadesini senin dediğine göre çevirirsek "ayakta tutan toprak" olur. Uydu mu bu şimdi ayete?

 

Bize bu ifadeyi çevir bakalım, ortaya ne çıkacak görelim.

 

Ayrıca şu aşağıdaki soruyu görmezlikten gelme.

 

Duhan 54. İşte böyle. Ayrıca onları iri gözlü hurilerle evlendirmişizdir.

Neymiş, ayette "iri göz" ifadesi değil de "göz" ifadesi geçermiş, be salak herif, koy bakalım göz kelimesini cümleye nasıl bir cümle ortaya çıkıyor gör. 

tarihinde sağduyu tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Şimdi, sağduyu yazdı:

 

Nasıl anlaşılmaz, sürüyle İslam alimi, arapça uzmanı, ana dili arapça olanlar bu işi bilmiyor da senin ne idüğü belirsiz cahiller mi biliyor?

 

"Ve kevâıbe etrâben" ifadesini senin dediğine göre çevirirsek "ayakta tutan toprak" olur. Uydu mu bu şimdi ayete?

 

Bize bu ifadeyi çevir bakalım, ortaya ne çıkacak görelim.

Bir önceki ayete göre meyvelerden bahsettiği belli oluyor. Bir önceki ayette üzümden bahsediyor. Onun salkımını ayakta tutmaya benzetiyor. Ayet üzümden bahsediyor. Benim ayeti kıvırdığım falan yok! 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...