Jump to content

Peygamber başarılı oldu mu?


Recommended Posts

 500-600 lü yıllarda Allah tarafından bir peygamber seçildi. Tüm insanlığın sınava tabi tutulduğu bir yapıda, Peygamber'in sınavsız olarak seçilmesi çok adil gelmedi bana; evet ayrı bir konu bu. Bu görevi belki çok daha iyi birine verebilir miydi? Sonuçta insanlık Allah'ın tüm emir ve yasaklarına uymuyor, Müslüman olsa da olmasa da ortada yapılması emredilen şeyler ya yapılmıyor yada eksik yapılıyor. Sizce peygamber seçilen kişi bu görevi tam anlamıyla yerine getirdi mi?

tarihinde dursun tarafından düzenlendi
.
Link to post
Sitelerde Paylaş

7. yüzyıl arap çöllerinde garip, şizofrenik davranışlar sergileyen, tanrıdan vahiy aldığını iddia eden insanların ciddiye alınmasını çok yadırgamamak lazım.

Sonuçta temporal lob epilepsi hastalığı tanısı koymaları zamanın ilkel şartlarında henüz mümkün değildi.

Hadislerden de anlaşıldığı üzere vahiy gelirken sara nöbetleri geçirip titreyen, garip sesler çıkarıp ağzından köpükler gelen muhammed gerçekte sara hastası bir zavallıydı.

Günümüzde bu şizofrenik hastalık (tıpta adı peygamberlik sanrısı) için kullanılan antipsikotik ilaçlar sayesinde nöbetlerin önüne geçip hastaların vahiy alması kesilmektedir.

Muhammed (yaşadıysa) bu talihsiz hastalığını avantaja çevirmeyi başarmış yarı kurnaz yarı şizofren bedeviden ibaret birisiydi.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İlginçtir; ilk 10 senedeki misyonerliğin tamamen bir hezimet olduğu ortada. Herşeye gücü yeten taş gibi bir tanrının tüm desteğine rağmen, taş çatlasın sadece 100 civarında kafadarı kendi cenahına çekebilmiş. Bunu ben söylemiyorum, İslam tarihi bunu böyle yazıyor. N´olduysa ondan sonra olanlar olmuş ve peşinden gelenlerde deyimi yerindeyse patlama olmuş. Bunun elbette bir açıklaması olmalı.

Benim spontane aklıma gelenler şunlar:

-  İlk 10 sene hem malum elçinin hem de tanrısının çıraklık devri idi. Gerçi bu menem tanrı bir türlü çıraklık devrinden çıkamıyor, ancak bu başka bir hikaye.

-  İlk 10 senede bunların ikisini pek umursayan olmayınca, ikna yöntemlerini değiştirmişler (yeni yöntemleri, okuyanların hayal gücüne bırakıyorum...)

-  İslam tarihinin ilk yüzyılları sonradan uyarlanmıştır.

 

Sadece günümüzdeki rakamlara bakarsak, bu malum elçinin başarısız olduğu söylenemez. Ancak tanrısı için aynısını söylemek pek mümkün değil, çünkü bir türlü azıcık sevecen olmayı becerememiş.

tarihinde kavak tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 1 month later...

Başarıyı kendi lehine çevirdiği düşünülürse evet başarılı olmuştur. Lakin Allah gözüyle bakıldığında hüsran yaşamış olduğu kesin. Zira dünya nüfusunun büyük bir kısmı islamiyeti kabul etmemiş, edenlerden de sadece %10 luk bir kesim ( iyimser düşünceyle) tam manasıyla bu dine uymaktadır. Dolayısıyla Peygamber bu konuda başarısız görünmektedir. Şahsi düşüncemdir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 4 weeks later...

Hz. Muhammed görevini yapmış ve başarılı olmuştur.
O ki bilgisayarın bir hardiski gibi verileri aktarmıştır. İnsanların onun yaptıkları yaşamlarını uygulamaları nakil ettiği Kuranı anlayıp anlamaları kendilerini bağlar. Peygamberi bağlamaz.
 

Hz. Muhammed postmodernist bir devrimciydi. Köleliği kaldırmış, insanları put sevdalılığından kurtarmış, kadınlara haklar vermiş, kumar, içki, zina bunların uygulanması müsade etmemiş bunun gibi bir çok Kuran yasasını uygulamıştır döneminde. Sonrasında bunun uygulanıp uygulanmamasını takip edecek hali yok görevini yapmış ve gitmiştir.
 

anibal adlı kişinin; Adam evlatlığının karısı dahil hamuduyla karıları götürmüş, amaçlarına güzelce ulaşmış. Daha nasıl başarılı olmasın ki? şeklindeki görüşü Arap cahiliye döneminden farksız değil.
Zeyd'in eşinin Hz. Muhammed tarafından nikahlanması; Ahzab: 

﴾37﴿

 Bir zaman, Allah’ın kendisine lutufta bulunduğu, senin de lutufkâr davrandığın kişiye, "Eşinle evlilik bağını koru, Allah’tan kork" demiştin. Bunu derken Allah’ın ileride açıklayacağı bir şeyi içinde saklıyordun, kendisinden çekinme hususunda Allah’ın önceliği bulunduğu halde sen halktan çekiniyordun. Zeyd onunla beraber olduktan sonra müminlere, evlâtlıklarının -kendileriyle beraber olup ayrıldıkları- eşleriyle evlenmeleri hususunda bir sıkıntı gelmesin diye seni o kadınla evlendirdik. Allah’ın emri elbet yerine getirilecektir.

Bu ayeti anlamanın yolu Arap kavmi döneminin anlamaktan hatta ayetin öncesini ve sonrasını okumaktan geçer. Sizler kitapların ilk başını, ortasını yada sonunu mu okuyarak karar veriyorsunuz? 
Zemahşerî, III,  de geçen rivayet üzerine taşıma suyu ile değirmen döndürmeye çalışıyorsunuz. İslam adına her yazılan Kuran'ı ve İslamiyeti bağlamaz. Oysa İbni Kesir ve İbni Arabi'nin bu konuda rivayeti kesinlikle reddettiği ve hadisin sahih olmadığı konusunda beyanları var.

Öncelikle Hz. Zeyd'i bir tanıyalım. Köleyken azad olmuş birey vasfı kazanmıştır. Sonrasında peygamberin evlatlığı olmuştur. (evlatlık kan bağı değildir) Zeyd peygamberin önerisiyle evlenmiştir o kadınla. Peygamber o kadınla evlenmek isteseydi zaten evlenirdi. Zeyd'in karısını boşamasından önce ayet nazil olmuş sonrasında gelen bir vahiy değil. Kadınların o dönemde dul kalınca kötü gözle bakıldığını hesaba katınız günümüzde de durum farksız değil. Peygamberin evliliği himaye şeklindedir. Örnek emsal niteliğinde bir uygulama yapılmıştır. Sonrasında karşılaşılabilecek durumlar için ayet ile de desteklenmiştir. Cinsel olarak Hz. Hatice ve Hz. Ayşe dışında bir münasebeti olmadığı zaten tüm kaynaklarda var. Kaynağın doğruluğu esasdır bu konuda. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 23.11.2019 at 23:32, Psikolog666 yazdı:

Hz. Muhammed görevini yapmış ve başarılı olmuştur.
O ki bilgisayarın bir hardiski gibi verileri aktarmıştır. İnsanların onun yaptıkları yaşamlarını uygulamaları nakil ettiği Kuranı anlayıp anlamaları kendilerini bağlar. Peygamberi bağlamaz.

Bu iddiaya göre Eskimolar suçlu diyorsunuz yani? İletişime bile geçilemeyecek kabileleri anlatmıyorum bile..

 

On 23.11.2019 at 23:32, Psikolog666 yazdı:

Hz. Muhammed postmodernist bir devrimciydi. Köleliği kaldırmış, insanları put sevdalılığından kurtarmış, kadınlara haklar vermiş, kumar, içki, zina bunların uygulanması müsade etmemiş bunun gibi bir çok Kuran yasasını uygulamıştır döneminde. Sonrasında bunun uygulanıp uygulanmamasını takip edecek hali yok görevini yapmış ve gitmiştir.

 

Kölelik kalkmadı, kadınlara haklar verilmedi, insanlar halen kabe etrafında dönüyor. Zina yasaklanmış ama tecavüze herhangi bir ceza bulamamış. İçki de daha muallak, tam mana çıkaramıyor hocalar. Lise öğretmenleri gibi "ben maaşımı alırım keyfime bakarım, ister anlayın ister anlamayın beni ilgilendirmez" diyorsunuz resmen.

 

 

On 23.11.2019 at 23:32, Psikolog666 yazdı:

Bu ayeti anlamanın yolu Arap kavmi döneminin anlamaktan hatta ayetin öncesini ve sonrasını okumaktan geçer. Sizler kitapların ilk başını, ortasını yada sonunu mu okuyarak karar veriyorsunuz? 

 

O zaman her ayet için aynı şeyi söyleyiniz. Arapça bile yetmez, Kureyş arapçası diyiniz. Dönem kavimleri gibi yaşayıp anlayınız diyiniz. 

 

On 23.11.2019 at 23:32, Psikolog666 yazdı:

Peygamber o kadınla evlenmek isteseydi zaten evlenirdi

İstiyor da zaten ve evleniyor da. İstese evlenmezdi demek daha doğru.

 

On 23.11.2019 at 23:32, Psikolog666 yazdı:

Kadınların o dönemde dul kalınca kötü gözle bakıldığını hesaba katınız günümüzde de durum farksız değil. Peygamberin evliliği himaye şeklindedir. Örnek emsal niteliğinde bir uygulama yapılmıştır.

Düğün yapılmış mıdır bu evlilikte? Siz evlatlığınızın karısı boşandığında evlenirmisiniz yoksa " o benim kızımdır" mı dersiniz. Nolur samimi ve tek yanıt?

 

On 23.11.2019 at 23:32, Psikolog666 yazdı:

Sonrasında karşılaşılabilecek durumlar için ayet ile de desteklenmiştir

Namazın orucun nasıl olduğunu anlatma ama buna ayet indir, olacak işmi?

 

On 23.11.2019 at 23:32, Psikolog666 yazdı:

Cinsel olarak Hz. Hatice ve Hz. Ayşe dışında bir münasebeti olmadığı zaten tüm kaynaklarda var. Kaynağın doğruluğu esasdır bu konuda. 

Zeynep ile sonraki ayetlerde anlaşıldığı üzere, Aişe kıskançlık yapmıştır acaba neden?

 

On 23.11.2019 at 23:32, Psikolog666 yazdı:

Sonrasında karşılaşılabilecek durumlar için ayet ile de desteklenmiştir.

Son olarak katıldığım bir durum. Bugün dünya üzerinde evlatlığının karısı ile evlenen 1 milyarın üzerinde insan vardır. o yüzden ayet ile desteklenmesi iyi olmuştur. :)

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 1 month later...

Hz Muhammed'in ileri görüşlü bir devrimci olduğunu Kur'an'dan anlamak mümkün,

o zamanın ilkel örfünü değiştirmek çabası içinde.

 

O'nu cinsî bir şehvet düşkünü olarak göstermeye çalışmak ta hiç gerçekle bağdaşmıyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
8 hours ago, mmmrkl said:

Hz Muhammed'in ileri görüşlü bir devrimci olduğunu Kur'an'dan anlamak mümkün,

o zamanın ilkel örfünü değiştirmek çabası içinde.

 

O'nu cinsî bir şehvet düşkünü olarak göstermeye çalışmak ta hiç gerçekle bağdaşmıyor.

 

Ama öyle. 

 

Devrimci falan da değil, eski arap adetini sürdüren bir bedeviden ibaret. Yaptığı en büyük devrim, evlatlığının karısıyla evlenme yasağını kaldırmak olup, böylece de zeynebi düzebilmiş olmaktan ibaret.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 23.11.2019 at 15:32, Psikolog666 said:

Hz. Muhammed görevini yapmış ve başarılı olmuştur.
O ki bilgisayarın bir hardiski gibi verileri aktarmıştır. İnsanların onun yaptıkları yaşamlarını uygulamaları nakil ettiği Kuranı anlayıp anlamaları kendilerini bağlar. Peygamberi bağlamaz.
 

Hz. Muhammed postmodernist bir devrimciydi. Köleliği kaldırmış, insanları put sevdalılığından kurtarmış, kadınlara haklar vermiş, kumar, içki, zina bunların uygulanması müsade etmemiş bunun gibi bir çok Kuran yasasını uygulamıştır döneminde. Sonrasında bunun uygulanıp uygulanmamasını takip edecek hali yok görevini yapmış ve gitmiştir.
 

anibal adlı kişinin; Adam evlatlığının karısı dahil hamuduyla karıları götürmüş, amaçlarına güzelce ulaşmış. Daha nasıl başarılı olmasın ki? şeklindeki görüşü Arap cahiliye döneminden farksız değil.
Zeyd'in eşinin Hz. Muhammed tarafından nikahlanması; Ahzab: 

﴾37﴿

 Bir zaman, Allah’ın kendisine lutufta bulunduğu, senin de lutufkâr davrandığın kişiye, "Eşinle evlilik bağını koru, Allah’tan kork" demiştin. Bunu derken Allah’ın ileride açıklayacağı bir şeyi içinde saklıyordun, kendisinden çekinme hususunda Allah’ın önceliği bulunduğu halde sen halktan çekiniyordun. Zeyd onunla beraber olduktan sonra müminlere, evlâtlıklarının -kendileriyle beraber olup ayrıldıkları- eşleriyle evlenmeleri hususunda bir sıkıntı gelmesin diye seni o kadınla evlendirdik. Allah’ın emri elbet yerine getirilecektir.

Bu ayeti anlamanın yolu Arap kavmi döneminin anlamaktan hatta ayetin öncesini ve sonrasını okumaktan geçer. Sizler kitapların ilk başını, ortasını yada sonunu mu okuyarak karar veriyorsunuz? 
Zemahşerî, III,  de geçen rivayet üzerine taşıma suyu ile değirmen döndürmeye çalışıyorsunuz. İslam adına her yazılan Kuran'ı ve İslamiyeti bağlamaz. Oysa İbni Kesir ve İbni Arabi'nin bu konuda rivayeti kesinlikle reddettiği ve hadisin sahih olmadığı konusunda beyanları var.

Öncelikle Hz. Zeyd'i bir tanıyalım. Köleyken azad olmuş birey vasfı kazanmıştır. Sonrasında peygamberin evlatlığı olmuştur. (evlatlık kan bağı değildir) Zeyd peygamberin önerisiyle evlenmiştir o kadınla. Peygamber o kadınla evlenmek isteseydi zaten evlenirdi. Zeyd'in karısını boşamasından önce ayet nazil olmuş sonrasında gelen bir vahiy değil. Kadınların o dönemde dul kalınca kötü gözle bakıldığını hesaba katınız günümüzde de durum farksız değil. Peygamberin evliliği himaye şeklindedir. Örnek emsal niteliğinde bir uygulama yapılmıştır. Sonrasında karşılaşılabilecek durumlar için ayet ile de desteklenmiştir. Cinsel olarak Hz. Hatice ve Hz. Ayşe dışında bir münasebeti olmadığı zaten tüm kaynaklarda var. Kaynağın doğruluğu esasdır bu konuda. 

 

 

Siz nasıl böyle utanmadan, sıkılmadna, arsızca, gözümüze baka baka yalan söyleyebiliyorsunuz? Takdire şayan edepsizliğiniz...

 

Soralım o zaman sana ve o kaynaklarına, muhammedin, cariye olarak alıp, oracıkta yani sahada, meşin çadırda siktiği kız kimdir, kaç yaşındadır, necidir?

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
22 hours ago, anibal said:

 

Ama öyle. 

 

Devrimci falan da değil, eski arap adetini sürdüren bir bedeviden ibaret. Yaptığı en büyük devrim, evlatlığının karısıyla evlenme yasağını kaldırmak olup, böylece de zeynebi düzebilmiş olmaktan ibaret.

 

Büyücü dediler, şair dediler, yalancı dediler;

ama kimse cinsi sapık demedi.

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 07.01.2020 at 10:51, mmmrkl yazdı:

Büyücü dediler, şair dediler, yalancı dediler;

ama kimse cinsi sapık demedi.

Hz.Muhammed'in sapık olduğu doğru değildir. Karısı Hatice'nin otoritesi altında gayet pısırık bir insandı. Para kaynağı yaşlı karısının üzerine kuma ya da cariye alamamıştır. Pısırık olduğunun bir kanıtı da şudur: Hatice öldüğünde yaşlı Sevde'ye kanaat etmesidir. Peki Zeynebler, Cüveyriyeler, Safiyyeler ne o zaman diyebilirsin doğal olarak...

 

On 23.11.2019 at 23:32, Psikolog666 yazdı:

Zemahşerî, III,  de geçen rivayet üzerine taşıma suyu ile değirmen döndürmeye çalışıyorsunuz. İslam adına her yazılan Kuran'ı ve İslamiyeti bağlamaz. Oysa İbni Kesir ve İbni Arabi'nin bu konuda rivayeti kesinlikle reddettiği ve hadisin sahih olmadığı konusunda beyanları var.

Evet Hz.Muhammed sapık değildi ama onu sapıttıran kadın Zeyneb'tir. Peki ellisinden sonra yolda gördüğü kadınlara güzellik yarışması yapan bu adamı(Ahzab-53) Zeyneb nasıl bu hale getirdi?

 

1. Peygamberin gelini vasfı kazanarak peygamberle mahrem yollardan görüşme imkanı sağladı

2. Peygamber gide gele onun kurlarına teslim oldu. Kasabada dedikodular artınca peygamberin şizofrenik arkadaşı Cebrail devreye giriverdi, evliliğe yol açıldı. (Zavallı Salim mevla Ebu Huzeyfe'nin düştüğü durumu sen araştır)

3. Bu durumu kabul etmeyen önemli birisi vardı : Hz.Ayşe

4. Zeyneb, her zaman Ayşe'nin baş düşmanı olmuştur. Hz.Ayşe bunu kendisi itiraf etmiştir.

5. Zeyneb'ten sonra peygamberin sapıklığı artmıştır. Birkaç ay sonra Ayşe'nin koynunda çıktığı Müstalık seferinden Cüveyriye'nin koynunda dönünce Ayşe deliye dönmüş ve İfk hadisesi olmuştur. (Çocuk Ayşe'nin  dikkat çekme çabaları az daha ona çok pahalıya patlayacaktı)

6. İfk hadisesi'nin en büyük dedikoducusu Zeyneb'in kızkardeşi Hamne'dir. Hamne binti Cahş 80 değnek sopa ile cezalandırılır

7. Ayet yoluyla gece sıralamasını bozan peygamber,(Ahzab,51) gecelerde Zeyneb'i çok tercih ettiği için Ayşe ile Hafsa ona kumpas kurmuşlardır. (İla hadisesi)

Son olarak bir Ebu Hureyre hadisi: "Peygamber, yolda güzel bir kadın görse eve döner Zeyneb'i becerirdi."

Diyeceksin ki : "Yahu bu hadis belki uydurmadır"

Cevap : Belki, ama dikkat et Ayşe'yi becerirdi demiyor, Zeyneb'i becerirdi diyor. Yani akla gelen ilk kadın Zeyneb....

 

On 23.11.2019 at 23:32, Psikolog666 yazdı:

Cinsel olarak Hz. Hatice ve Hz. Ayşe dışında bir münasebeti olmadığı zaten tüm kaynaklarda var.

Bu saçmalığı savunmak Hudeybiye antlaşması'nı inkar etmekten daha zordur. Zaten bir kere Kuran'a da aykırı. (Ahzab;50-51) Sayısız örneği vermiyorum ama yine de bir kapak bırakayım: Peygamber'in oğlu İbrahim, Hatice'den miydi, Ayşe'den miydi? Yoksa güzel göğüslü cariye Mariye'den miydi?

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 08.01.2020 at 14:51, saygsayg said:

Hz.Muhammed'in sapık olduğu doğru değildir. Karısı Hatice'nin otoritesi altında gayet pısırık bir insandı. Para kaynağı yaşlı karısının üzerine kuma ya da cariye alamamıştır. Pısırık olduğunun bir kanıtı da şudur: Hatice öldüğünde yaşlı Sevde'ye kanaat etmesidir. Peki Zeynebler, Cüveyriyeler, Safiyyeler ne o zaman diyebilirsin doğal olarak...

 

Evet Hz.Muhammed sapık değildi ama onu sapıttıran kadın Zeyneb'tir. Peki ellisinden sonra yolda gördüğü kadınlara güzellik yarışması yapan bu adamı(Ahzab-53) Zeyneb nasıl bu hale getirdi?

 

1. Peygamberin gelini vasfı kazanarak peygamberle mahrem yollardan görüşme imkanı sağladı

2. Peygamber gide gele onun kurlarına teslim oldu. Kasabada dedikodular artınca peygamberin şizofrenik arkadaşı Cebrail devreye giriverdi, evliliğe yol açıldı. (Zavallı Salim mevla Ebu Huzeyfe'nin düştüğü durumu sen araştır)

3. Bu durumu kabul etmeyen önemli birisi vardı : Hz.Ayşe

4. Zeyneb, her zaman Ayşe'nin baş düşmanı olmuştur. Hz.Ayşe bunu kendisi itiraf etmiştir.

5. Zeyneb'ten sonra peygamberin sapıklığı artmıştır. Birkaç ay sonra Ayşe'nin koynunda çıktığı Müstalık seferinden Cüveyriye'nin koynunda dönünce Ayşe deliye dönmüş ve İfk hadisesi olmuştur. (Çocuk Ayşe'nin  dikkat çekme çabaları az daha ona çok pahalıya patlayacaktı)

6. İfk hadisesi'nin en büyük dedikoducusu Zeyneb'in kızkardeşi Hamne'dir. Hamne binti Cahş 80 değnek sopa ile cezalandırılır

7. Ayet yoluyla gece sıralamasını bozan peygamber,(Ahzab,51) gecelerde Zeyneb'i çok tercih ettiği için Ayşe ile Hafsa ona kumpas kurmuşlardır. (İla hadisesi)

Son olarak bir Ebu Hureyre hadisi: "Peygamber, yolda güzel bir kadın görse eve döner Zeyneb'i becerirdi."

Diyeceksin ki : "Yahu bu hadis belki uydurmadır"

Cevap : Belki, ama dikkat et Ayşe'yi becerirdi demiyor, Zeyneb'i becerirdi diyor. Yani akla gelen ilk kadın Zeyneb....

 

Bu saçmalığı savunmak Hudeybiye antlaşması'nı inkar etmekten daha zordur. Zaten bir kere Kuran'a da aykırı. (Ahzab;50-51) Sayısız örneği vermiyorum ama yine de bir kapak bırakayım: Peygamber'in oğlu İbrahim, Hatice'den miydi, Ayşe'den miydi? Yoksa güzel göğüslü cariye Mariye'den miydi?

 

Sevgili saygsayg,

Sonuçta 'Muhammed cinsî sapık değildi' diyorsun, değil mi? Gerisi dedikodu.

Link to post
Sitelerde Paylaş
8 hours ago, mmmrkl said:

 

Sevgili saygsayg,

Sonuçta 'Muhammed cinsî sapık değildi' diyorsun, değil mi? Gerisi dedikodu.

 

Muhammed bugünün kıstasları ile, pedofilin, sapığın tekidir. Ama bu o devrin tipik erkeklerinden biri olduğu gerçeğini değiştirmiyor. 

 

İslam denen şey, arapların kadim amsatanlığından başka bir şey değildir, hepis bu, muhammed zamanında da, bugünde bu aynen böyledir.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
8 hours ago, mmmrkl said:

O günü bugünün değerleriyle değerlendirmemek lazım.

 

Elbette, adamlar geberip gitmiş, neyin yargısı olacak ki bu?

 

Ama sen gidip o devrin sapıklıkları en bir faziletli ahlak diye göstermeye çıkıyorsan, o sapıklıkları bugün de yaşatmaya çalışıyorsan, işte sorun budur. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
4 minutes ago, anibal said:

 

Elbette, adamlar geberip gitmiş, neyin yargısı olacak ki bu?

 

Ama sen gidip o devrin sapıklıkları en bir faziletli ahlak diye göstermeye çıkıyorsan, o sapıklıkları bugün de yaşatmaya çalışıyorsan, işte sorun budur. 

Bunları nereden çıkarıyorsun? 'O sapıklıkları bugün yaşatmak...falan'.

Sosyolojik bir kaideden bahsediyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş
8 hours ago, mmmrkl said:

Bunları nereden çıkarıyorsun? 'O sapıklıkları bugün yaşatmak...falan'.

Sosyolojik bir kaideden bahsediyorum.

 

Ya bir sus allasen, neyin kafasındasın ki sen?

 

1 yaşında kızla evlenilebilir ile ilgili görsel sonucu

 

Git o sosyoloji mosyoloji zımbırtını bunlara anlat..

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...