Jump to content

Emekliye Her Gün Zam!!!


Recommended Posts

AKP borazanlığı yapan ve yandaş diye anılan bazı gazeteler var. Sabah, Güneş, Posta, Star, Akşam gibi...

 

Bu paçavraların en acınası olanı da Takvim denen müsvedde parçasıdır.

 

Bu sözde gazete, neredeyse her gün sürmanşetten (genelde sol üst köşede) "Emekliye zam", "Emekliye müjde", "Memura zam" gibi sahte haberler yapmakta ve halkı göz göre göre kandırmakta, aldatmaktadır. Vatandaşı keriz yerine koymaktan bir farkı yok bu durumun.

 

Hem yandaş medyadaki yalan ve dezenformasyonun en çarpıcı örneklerinden birisi olan ve hem de tam bir kara mizah örneği olan bu konuyu şu linkleri inceleyip siz de görebilirsiniz:

 

https://www.malumatfurus.org/takvim-gazetesinin-emekliye-zam-haberlerinin-ardi-arkasi-kesilmiyor

 

http://www.gazetemanset.com/takvim-gazete

 

https://twitter.com/Erdirbit/status/912929812620218369

 

https://i.hizliresim.com/1Gv97D.jpg

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Onlar vatandaşı keriz yerine koymuyorlar. Vatandaşın keriz olduğunu biliyorlar. O gerçeği biz ya bilmiyoruz, ya da kabul etmiyoruz.

Bu durumda kerizleri aydınlatma sorumluluğu bizim ve yandaş olmayan medyanın omuzlarına düşüyor.

Vatandaş yavaş da olsa aydınlanıyor. O süreci hızlandırmak da bizim sorumluluğumuz.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bir saat önce, haci yazdı:

Vatandaş yavaş da olsa aydınlanıyor. O süreci hızlandırmak da bizim sorumluluğumuz.

 

Sevgili haci, bu aydınlatma işini ben elli yıl yaptım, halkı aydınlatayım derken aslında kendimi kandırdığımı göremedim.

Halkın aydınlanması aydınlanmış olmaktan başka hiç bir şeyi değiştirmiyor, çünkü halkın tek doğrusu gücün peşine takılmaktır.

Aydınlanmış halk sıkışmadığı, çaresiz kalmadığı müddetçe aydınlanmış olmanın etkisini asla göstermez.

Balkan ülkeleri ve buna Rusya da dahil dünyanın en aydın halkına sahiptir ama ülkelerinin ne durumda olduğu malumunuz.

Halkın aydın olması ülke sorunları bazında çözüm getirmiyor, hatta Türkiye'de olduğu gibi daha büyük sorunlar da oluşturabiliyor.

Örneğin bu ülkedeki bütün aydınların yaptığı işlere bakın, bir kaç kişi dışında hepsi gücün çanağını yalıyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
17 saat önce, bilgivehis yazdı:

 

Sevgili haci, bu aydınlatma işini ben elli yıl yaptım, halkı aydınlatayım derken aslında kendimi kandırdığımı göremedim.

Halkın aydınlanması aydınlanmış olmaktan başka hiç bir şeyi değiştirmiyor, çünkü halkın tek doğrusu gücün peşine takılmaktır.

Aydınlanmış halk sıkışmadığı, çaresiz kalmadığı müddetçe aydınlanmış olmanın etkisini asla göstermez.

Balkan ülkeleri ve buna Rusya da dahil dünyanın en aydın halkına sahiptir ama ülkelerinin ne durumda olduğu malumunuz.

Halkın aydın olması ülke sorunları bazında çözüm getirmiyor, hatta Türkiye'de olduğu gibi daha büyük sorunlar da oluşturabiliyor.

Örneğin bu ülkedeki bütün aydınların yaptığı işlere bakın, bir kaç kişi dışında hepsi gücün çanağını yalıyor.

 

Halkın aydınlanması ilginç bir olay. Ve çok da önemli. Ayrıca bu çok özel bir aydınlanma.. Halk eğitimle değil, tecrübe ile aydınlanıyor. Nitekim bizim halk da bundan yararlanmaya başladı. Bu çok yavaş ama sağlıklı bir aydınlanma.. Zamanla kültürün bir parçası olan kalıcı bir aydınlanma.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Takvim gazetesinin bu yaptığı, resmen vatandaşla dalga geçmektir, başka bir şey değil... Basın tarihimizde böylesi bir saçmalık, böylesi bir 'trolleme' herhalde daha önce görülmemiştir. Medya yoluyla insanları aldatmak bu kadar kolay olmamalı... Bu suçun bir yaptırımı olmalı. (Son zamanlarda Güneş gazetesi de benzer uydurma haberlere yer vermeye başlamış)

 


Bu arada; Türkiye'deki Yandaş veya Muhalif gazeteler ve televizyon kanallarıyla ilgili ayrıntılı bilgilerin yer aldığı şöyle bir liste var, ilginizi çekebilir:

 

http://www.aynahaber.org/yandas-akp-yanlisi-ve-muhalif-gazete-ve-televizyonlar/517/

Link to post
Sitelerde Paylaş
53 dakika önce, hulas yazdı:

Takvim gazetesinin bu yaptığı, resmen vatandaşla dalga geçmektir, başka bir şey değil... Basın tarihimizde böylesi bir saçmalık, böylesi bir 'trolleme' herhalde daha önce görülmemiştir. Medya yoluyla insanları aldatmak bu kadar kolay olmamalı... Bu suçun bir yaptırımı olmalı. (Son zamanlarda Güneş gazetesi de benzer uydurma haberlere yer vermeye başlamış)

 


Bu arada; Türkiye'deki Yandaş veya Muhalif gazeteler ve televizyon kanallarıyla ilgili ayrıntılı bilgilerin yer aldığı şöyle bir liste var, ilginizi çekebilir:

 

http://www.aynahaber.org/yandas-akp-yanlisi-ve-muhalif-gazete-ve-televizyonlar/517/

 

Batı'da, daha çok ABD'de, yalan haberlerin tolere edildiği, geniş bir basın özgürlüğü var. Yalan haberler suç kabul edilmiyor. Onlar halkın değerlendirmesine sunuluyor.

Halk yeterince aydınsa onları doğru değerlendiriyor. Bu arada yanlış da değerlendirebiliyor. Demokrasi başka türlü işlemiyor. Fedakarlık özgürlükten ve demokrasiden yapılmıyor.

Diğer sosyal olgulardan yapılıyor. Özellikle ABD'de kendini belirtme özgürlüğünü korumak çok önemli. Söyledikleriniz yalan da olsa çekinmeden, korkmadan söyleyebiliyorsunuz.

Bu konuda ABD Avrupa'dan çok ilerde. Bu tür özgürlük bizim için çok fazla. Bu bizim değil kabul etmek anlamakta bile zorluk çekeceğimiz bir özgürlük.

Link to post
Sitelerde Paylaş
18 saat önce, haci yazdı:

 

Batı'da, daha çok ABD'de, yalan haberlerin tolere edildiği, geniş bir basın özgürlüğü var. Yalan haberler suç kabul edilmiyor. Onlar halkın değerlendirmesine sunuluyor.

Halk yeterince aydınsa onları doğru değerlendiriyor. Bu arada yanlış da değerlendirebiliyor. Demokrasi başka türlü işlemiyor. Fedakarlık özgürlükten ve demokrasiden yapılmıyor.

Diğer sosyal olgulardan yapılıyor. Özellikle ABD'de kendini belirtme özgürlüğünü korumak çok önemli. Söyledikleriniz yalan da olsa çekinmeden, korkmadan söyleyebiliyorsunuz.

Bu konuda ABD Avrupa'dan çok ilerde. Bu tür özgürlük bizim için çok fazla. Bu bizim değil kabul etmek anlamakta bile zorluk çekeceğimiz bir özgürlük.

 

Bizdeki öyle bir şey değil ama. hulas'ın bahsini ettiği gazeteler ve o gazetelerin ürettiği haberler direkt Tayyip tarafından kontrol ediliyor; ona bağlı. 

Amerika'da böyle bir şey olabileceğini pek sanmıyorum... ABD ulusal basının en bilinen, en büyük şirketlerini Trump yüzde yüz ele geçirmiş, her gün istediği haberleri yaptırıyor, istemediklerine değindirmiyor diyelim. Bu da halk tarafından da hukukçular vb tarafından da çok net biliniyor ama kimse bir şey yapmıyor, yapamıyor gibi düşününün.

 

Bu sizin değil kabul etmek, anlamakta bile zorluk çekebileceğiniz türden bir özgürlük. Adı yalan söyleme özgürlüğüyse tabii.

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 saat önce, Türk Ateist yazdı:

 

Bizdeki öyle bir şey değil ama. hulas'ın bahsini ettiği gazeteler ve o gazetelerin ürettiği haberler direkt Tayyip tarafından kontrol ediliyor; ona bağlı. 

Amerika'da böyle bir şey olabileceğini pek sanmıyorum... ABD ulusal basının en bilinen, en büyük şirketlerini Trump yüzde yüz ele geçirmiş, her gün istediği haberleri yaptırıyor, istemediklerine değindirmiyor diyelim. Bu da halk tarafından da hukukçular vb tarafından da çok net biliniyor ama kimse bir şey yapmıyor, yapamıyor gibi düşününün.

 

Bu sizin değil kabul etmek, anlamakta bile zorluk çekebileceğiniz türden bir özgürlük. Adı yalan söyleme özgürlüğüyse tabii.

 

ABD'de iyi kötü, güzel çirkin, legal illegal her şey mümkün... Tayyip gibi neler var burada... Tayyip'in lafı mı olur?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Buralarda, kızlar hakkında yazıp etmişizdir. Orada bir noktadan bahettim sık sık. Gerçekci, hayalperest. 

 

Hayalperest, hayallerde yaşayandı. Hayale ulaşmak önemli değildi. Hayaline ulaşınca ona ilgisi yokoluyordu.

 

Böyle kızları tavlamak için, onlara bol bol hayal pompalar, gelecekte yaşatırsınız.

 

İşte burada olan da bu. Tonla hayalperest kadın kadar, erkekte var. Onlara hayal pompalayıp, mutlu ediyorlar. Onlarda, bu hayalle avunup gidiyor işte.

 

Şu cennet cehennem mevzusu da, bunun en abartı halidir mesela.

 

Konuyu daha bilimsel açıdan araştırsanız, baya iyi tez, makale konusu çıkar sanıyorum.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Dünyanın hiç bir yerinde basın  özgür değildir, söz konusu kapitalizm ise basın asla özgür olamaz, basın kendine sansür uygulamak zorundadır.

Lakin bizdeki gibi diktatörlük olan ülkelerde bırakın basının özgür olmasını her kelime, her nokta dahi diktatörün isteğine göre yazılır.

Diktatörlüğün basınını ABD basını ile kıyaslayıp bunu normal saymak hangi akla hizmet ediyorsa gerçekten anlamak güç.

Madem ABD'de basın balans ayarlı o halde ona da buradaki dikta basına da karşı olmanız gerekmez mi?

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 saat önce, anibal yazdı:

Buralarda, kızlar hakkında yazıp etmişizdir. Orada bir noktadan bahettim sık sık. Gerçekci, hayalperest. 

 

Hayalperest, hayallerde yaşayandı. Hayale ulaşmak önemli değildi. Hayaline ulaşınca ona ilgisi yokoluyordu.

 

Böyle kızları tavlamak için, onlara bol bol hayal pompalar, gelecekte yaşatırsınız.

 

İşte burada olan da bu. Tonla hayalperest kadın kadar, erkekte var. Onlara hayal pompalayıp, mutlu ediyorlar. Onlarda, bu hayalle avunup gidiyor işte.

 

Şu cennet cehennem mevzusu da, bunun en abartı halidir mesela.

 

Konuyu daha bilimsel açıdan araştırsanız, baya iyi tez, makale konusu çıkar sanıyorum.

 

 

Tartışılan konunun kızlarla alakası yok.

Link to post
Sitelerde Paylaş
8 minutes ago, bilgivehis said:

Dünyanın hiç bir yerinde basın  özgür değildir, söz konusu kapitalizm ise basın asla özgür olamaz, basın kendine sansür uygulamak zorundadır.

Lakin bizdeki gibi diktatörlük olan ülkelerde bırakın basının özgür olmasını her kelime, her nokta dahi diktatörün isteğine göre yazılır.

Diktatörlüğün basınını ABD basını ile kıyaslayıp bunu normal saymak hangi akla hizmet ediyorsa gerçekten anlamak güç.

Madem ABD'de basın balans ayarlı o halde ona da buradaki dikta basına da karşı olmanız gerekmez mi?

 

ABD'de basın, balans ayarlı falan değildir. Baya baya özgürdür. 

 

ABD'de asıl olay, basın patronlarının devletten nemalanmak gibi bir hallerinin olmamasıdır. Herşeyden önce, basın, kendi yağıyla kavrulur. Bu yüzden rating toplamak, gazete satmak gibi dertleri vardır. Kavrulur dedikte, öyle kıt kanaat düşünmeyin tabi, baya ciddi paralar kazandırır bu iş. 

 

Böyle olunca, adam gelirini korumak için, devletin yanında değil, okyucunun yanında olmak durumundadır, el mahkum.

 

Okuyucunun yanında olmak teriminide, yanlış anladığınızdan eminim. Ama neyse, gidin biraz ABD gazetesi, TV'si falan izleyin. 

 

Vietman savaşında olan biteni nasıl, ne şekilde aktardıklarına bakarsanız, olayı anlamak güç olmaz.

 

Ve, işte o ciroyu yapabilmek içinde, el mahkum kendine balans ayarı yapar basın. Yalancı olmak istemez, goygoycu görünmek istemez. Hele ABD'de yalan haber yapmak, inthiar gibi bir şeydir. Sizin beyanınızın herşeyden önce geldiği, güvene dayalı bir toplumda, yalancı olarak bilinmek en son isteyeceğiniz şeydir. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
4 minutes ago, haci said:

 

Tartışılan konunun kızlarla alakası yok.

 

Var hacı var...

 

Anıy kızları tavlar gibi, böyle hayal pompalayıp tavlıyorlar işte bu haylaperest kitleyi. 

 

Bu gayet ciddi, işte önümüzde açık açık duran bir hal.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
35 dakika önce, anibal yazdı:

ABD'de basın, balans ayarlı falan değildir. Baya baya özgürdür.

hacı diyor

ABD'de iyi kötü, güzel çirkin, legal illegal her şey mümkün... Tayyip gibi neler var burada... Tayyip'in lafı mı olur?

 

hacı özgür değil diyor sen özgür diyorsun, hanginiz doğru söylüyonuz, anlaşılmıyoır?

tarihinde bilgivehis tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
48 dakika önce, bilgivehis yazdı:

hacı diyor

ABD'de iyi kötü, güzel çirkin, legal illegal her şey mümkün... Tayyip gibi neler var burada... Tayyip'in lafı mı olur?

 

hacı özgür değil diyor sen özgür diyorsun, hanginiz doğru söylüyonuz, anlaşılmıyoır?

 

ABD'de medya özgür olabileceği kadar özgür.

Ya da istediği kadar özgür.

ABD'nin özgürlük kavramını size anlatmak mümkün değil.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bir saat önce, haci yazdı:

 

ABD'de medya özgür olabileceği kadar özgür.

Ya da istediği kadar özgür.

ABD'nin özgürlük kavramını size anlatmak mümkün değil.

 

haci, anlayışım kıt değil, söz konusu para olduktan sonra her şey mümkün diyorsun.

Ee, Türkiyedeki de aynen bu, parayı veren düdüğü çalıyor.

Peki farkı nedir?

Bu ülkede bir dinci ve faşist diktatörlük kurulmuş işte bu farkı yok sayıp da ABD ile kıyaslayıp normal karşılamanı anlamak mümkün değil.

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 hour ago, bilgivehis said:

 

haci, anlayışım kıt değil, söz konusu para olduktan sonra her şey mümkün diyorsun.

Ee, Türkiyedeki de aynen bu, parayı veren düdüğü çalıyor.

Peki farkı nedir?

Bu ülkede bir dinci ve faşist diktatörlük kurulmuş işte bu farkı yok sayıp da ABD ile kıyaslayıp normal karşılamanı anlamak mümkün değil.

 

İşte, anlamadığın şeyde bu.

 

ABD'de herşey para. Ama paran olduğu kadar özgür değilsin. Burada, paran olduğu kadar özgürsün. ABD ise, paran yoksa da özgürsün. 

 

ABD'de, A Haberin yaptığı gibi bir haber çıksa, ertesi gün muhatap dava açarsa, amanda hakaret falan diye içeri girmezsin. Kıçındaki dona kadar alırlar, tazminat olarak. Öyle kişilik haklarını falan yalanla, dolanla, çarpıtarak gasp edemezsin. Ve başkana saydır, küfret, kimse seni mahkemeye falanda vermez, veremez, o kadar da özgürsün.

 

Ve daha hiç bilinmeyen şey, ABD'de para kazanmanın yolları herkese açıktır. En çok anlaşılmayan şey budur.

 

 

 

tarihinde anibal tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...