Jump to content

Öz eleştiri


Recommended Posts

4 dakika önce, Türk Ateist yazdı:

O nazi düşmanı Almanlar da dibine dek milliyetçidir emin ol.

Naziler dışında milliyetçilikten beslenen bir akım var mıydı o dönem bilmiyorum. Varsa siz söyleyin. Benim bildiğim nazilere karşı örgütlü mücadele komünistler tarafından yapılmıştır. Tabi ki ırkçılık ile milliyetçilik kesinlikle aynı şey değildir. Dediğiniz gibi miliyetçi biri benim milletim dünyanın en üstün milletidir diğerleri onun altındadır vs. demez. Genel anlamda dil, tarih, kültür birliğinden bahseder. Sorun şu, bu sadece milliyetçilerle ilgili bir durum da değil, milliyetçiler ırkçılara karşı sert bir mücade vermiyorlar. Almanyada da nazilere karşı mücade yerel alman milliyetçisi örgütlerce vs. yapılmadı. Benzer şekilde ümmetçilerde yeri geldiğinde gerçek islam bu değil diye yanlış uygulamaları eleştirken o uygulamaların yapılıdğı yerlere yaptırım uygulanınca müslümana karşı yapılan zülum diyebiliyor. Yani hem eleştiriyor hem de tekfir etmiyor. Her zaman olduğu gibi bugün de milliyetçilik başlığı altında ırkçılık yapanlar var. Evet gerçek milliyetçilik kesinlikle bu değil. peki milliyetçiler bu yanlışlara ırkçılara karşı ciddi bir tavır alıyorlar mı?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 104
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

Posted Images

7 saat önce, Aspergers yazdı:

Eminim surada Ataturk olsaydi, beni anlardi. Benim demek istedigimi anladigini sanmiyorum. Ataturk diger insanlar mutlu yasasin diye neden olum riskine giriyor? Onun da huzurlu yasamaya hakki var. Ama buyuk bir is basarmak istedi, kendini olum riskine atti ama basardi da. Ama yaptigi mantiksizdi.

 

 

Atatürk şurada olsa sana ne derdi, onu bilemem, bu muhabbeti de hiç sevmem ama senin, onun bize "kahramanca" gelen davranış ve düşüncelerini mantıksız bulman tamamen senin dünyanın küçüklüğünden, bilgisizliğinden geliyor. 

Birincisi, senin mantık çerçeven seni bağlar. Bana göre de yaptıkları ve onu motive eden değerler inanılmaz gerçekçi, mantıklı ve tam da bu yüzden çok değerli.

 

Kendi yaşamını sürü için tehlikeye atmak davranışı genlerimizde var zaten. Bazı insanların zeka ve aklı averajın epeyi üstünde olabilir, bu özellikleri doğru gelişen bir kişilik ve bilgiyle destekleyince ortaya bazen inanması zor insan tipleri çıkabilir. Daha da iyisi, bunlar fazlaca doğal ve gerçek insanlar haline gelebilir. 

Sen de kavramlarla kavga eden tiplerden olduğun ve felsefe yaptığın için ortaya böyle abuk sabuk düşünceler çıkıyor.

 

Ayrıca yaptığın şey etik değil. Atatürk için de Latte ile tartışırken kurmaya çıktığın mantık için de aynısını söylüyorum.

Bir de senin mantığın ne kadar sağlam, onu biliyor muyuz? Aslında akıl yürütme biçimine bakınca hiç de sağlam olmadığı görülüyor.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Aklim neden saglam degilmis? Latte gibi "bazen ulke icin canini vermek gerekebilir" diye dusunursem, aklim yerinde mi olacakti?

 

Insanlar neden baskalari icin canini versin ya? Neden canimi baskalari icin verecekmisim? Ulke dediginiz seyi cok abartiyorsunuz. Aslinda siz de ulkeyi dusunurken kendinizi dusunuyorsunuz. 

 

Sehit dediginiz kisiler icin guzel sozler soylemeyi biliyorsunuz ama 2 gun sonra olen kisileri unutup gidiyorsunuz. Onlar bir istatistik olarak kaliyor. Cogu insanin da umurunda olmuyor. Neden senin cocugun olmuyor ama digerlerinin cocugu oluyor? Ben boyle dusunuyorum diye beynim mantikli calismiyorsa, iyi ki de calismiyor oyleyse. Zaten sizin cocugunuzu filan "olum riskine" attiginiz da yok. Ancak her sey lafta. Hic sevmem boyle insanlari. Insanlarin soylediginden cok yaptiklarina bakmak daha dogru.

Link to post
Sitelerde Paylaş
4 dakika önce, ck789 yazdı:

Naziler dışında milliyetçilikten beslenen bir akım var mıydı o dönem bilmiyorum. Varsa siz söyleyin. Benim bildiğim nazilere karşı örgütlü mücadele komünistler tarafından yapılmıştır. Tabi ki ırkçılık ile milliyetçilik kesinlikle aynı şey değildir. Dediğiniz gibi miliyetçi biri benim milletim dünyanın en üstün milletidir diğerleri onun altındadır vs. demez. Genel anlamda dil, tarih, kültür birliğinden bahseder. Sorun şu, bu sadece milliyetçilerle ilgili bir durum da değil, milliyetçiler ırkçılara karşı sert bir mücade vermiyorlar. Almanyada da nazilere karşı mücade yerel alman milliyetçisi örgütlerce vs. yapılmadı. Benzer şekilde ümmetçilerde yeri geldiğinde gerçek islam bu değil diye yanlış uygulamaları eleştirken o uygulamaların yapılıdğı yerlere yaptırım uygulanınca müslümana karşı yapılan zülum diyebiliyor. Yani hem eleştiriyor hem de tekfir etmiyor. Her zaman olduğu gibi bugün de milliyetçilik başlığı altında ırkçılık yapanlar var. Evet gerçek milliyetçilik kesinlikle bu değil. peki milliyetçiler bu yanlışlara ırkçılara karşı ciddi bir tavır alıyorlar mı?

 

Bizde, yani Türkiye'de bahsini ettiğin türden sert bir ırkçılık olmadı ki. Hala da yok. Bir avuç sapkın var ırkçı. Ülkücüler çok milliyetçidir güya, ama nazilerin falan yanına yaklaşmaz. Atsızcılar bile yaklaşamaz. İşin daha da ilginci, kendine Türkçü diyen kitle bile çok değişti bu ülkede. Benim gördüğüm o. Kendilerini İslam'la mücadeleye vakfetmiş görünüyorlar.

O yüzden bizim milliyetçilerimizin, ırkçılarla mücadele etmesini gerektiren bir durum yok, olmadı. Biz bir topluma soykırım yapmış değiliz mesela, veya teşebbüs etmiş ve hayata geçiremesek bile teşebbüs etmiş değiliz.

 

Bizdeki ana sorun tam tersidir aslında. Cumhuriyetle ve ona ait bütün değerlerle temelden sorunu olan dinci iktidar, birtakım nedenlerle PKK'yla, ayrılıkçı Kürtlerle işbirliğine koyuldu hatırlarsan. On yıl boyunca ulusal bilinç ve kimliğimizi yerle bir etmek için korkunç propagandalar yapıldı. Tayyip o zaman çıkıp "Biz milliyetçiliği ayaklar altına aldık" demişti mesela, Türküm dediğinde faşist ırkçı oluyordun, ülkenin yarısından TC ibareleri kurumlardan kaldırılmıştı (hala yok çoğunda), TV kanalları Türk bayrağı ve Atatürk gösterince hemen iktidar tarafından uyarı alıyordu vs. Ulusal bilinç sakatlanınca ortaya böyle abuk sabuk felsefe yapan ucube tipler çıktı. Bilgi yok, gerçeklerle bağı kopmuş, her şeyi kendi küçük beyni ve dünyası üzerinden açıklayan yüz binler...

Link to post
Sitelerde Paylaş
5 dakika önce, Aspergers yazdı:

Aklim neden saglam degilmis? Latte gibi "bazen ulke icin canini vermek gerekebilir" diye dusunursem, aklim yerinde mi olacakti?

 

Insanlar neden baskalari icin canini versin ya? Neden canimi baskalari icin verecekmisim? Ulke dediginiz seyi cok abartiyorsunuz. Aslinda siz de ulkeyi dusunurken kendinizi dusunuyorsunuz. 

 

Sehit dediginiz kisiler icin guzel sozler soylemeyi biliyorsunuz ama 2 gun sonra olen kisileri unutup gidiyorsunuz. Onlar bir istatistik olarak kaliyor. Cogu insanin da umurunda olmuyor. Neden senin cocugun olmuyor ama digerlerinin cocugu oluyor? Ben boyle dusunuyorum diye beynim mantikli calismiyorsa, iyi ki de calismiyor oyleyse. Zaten sizin cocugunuzu filan "olum riskine" attiginiz da yok. Ancak her sey lafta. Hic sevmem boyle insanlari. Insanlarin soylediginden cok yaptiklarina bakmak daha dogru.

 

Yıllardır okuduğumuz sığ arabesk zırvalar bunlar.

 

Kimse çocuğunu ölüme göndermek istemez. Aptal değil kimse. Yani alemin akıllısı bir sen değilsin.

İkincisi, savaş hali öyle her dakika gelip bulan bir şey değildir. Latte sana, siyasiyelerin aptalca politikaları yüzünden ortaya çıkan çatışmalı haller için ölmenin aptallık sayılacağını söylemiş.

Sana, gerçek bir savaş halinden bahsediliyor burada. Sivillerin de dahil olmak zorunda olduğu, ülkenin topyekun savunulması gereken bir durumda. Bizim bahsini ettiğimiz hemen hep bu durum olmuştur.

Hatta bu, içeride, ülkenin farklı kesimleri arasında bile olabilir ki buna genelde iç savaş denir, orada bile hayatını tehlikeye atmak gerekebilir. 

 

Sen ölmezsen ölme. Sanki çok umurumuzdaydı... Sana vay kaçak alçak falan da demez kimse. Sen kendini böyle ampul gibi parlatıp saçmalamazsan sana kimse dokunmaz, laf etmez.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
16 saat önce, Tengiz yazdı:

 

O sizin kendi hisleriniz. Türkler savaş sanatının ustalarıdır. 10'luk sistemin mucitleridir. Savaş ise bilimden az zeka gerektiren bir iş değildir. Savaş gerçek bir zeka işidir. Türkler göçebe bir millet olmaları hasebiyle diplomasiyi geç öğrenmişler lakin öğrenmelerinin hemen akabinde Uzak Asya'dan Avrupa'ya kadar birçok devlet kurmuş ve yönetmişlerdir. Türkler tarih başlı başına bir kitap olsa bunun en kalın sayfalarının yazılacağı yerdir. Siz eziklik hissedebilirsiniz o sizin kendi psikolojik durumunuzla alakalı.

Onu  konuyu açan kişiye dedim.

Merak etme milliyetçi biriyim ama boş boş böbürlenen biride değilim.

Savaşma yeteneği ile övünmek saçmalık.

Üretmeyen ülkeler göç eder.Yağmalama ile geçinmeye çalışırlar.

10 luk sistemde övünülecek birşey değil.
10 tane parmağın var.Başka sayı tabanına göre sayma sistemi oluştursan parmakların ile uyum sağlamaz zaten. :)

12 lik sistemi kullananlarda pergelle daireyi 12 bölmek kolay için kullanıyorlar.

Bilgisayar icat olunca 2 li 16 lık sistemi kullanmaya başladık.

10 tabanı ölçme aletleri yapımına uygunda değil.

Elindeki mastarı sürekli ikiye bölerek ölçme birimlerini oluşturmak daha kolaydır.

2 nin katlarını ingiliz ölçme sistemlerinde bu yüzden kullanıyorlar.

 

Her gün kullandığımız ve veya  bağlaçları arapça  ve farsçadan alıntı.Ben bu bağlaçları kullandığımız  için  utanıyorum.

Komşumuz çinliler kağıdı barutu matbaayı pusulayı  bulmuş.

Biz  bunları yüzlerce sene sonra kullanmaya başladık.

Onların yazılı belgeleri olmasa tarihimizide öğrenemeyeceğiz.

 

 
Alıntı

 

ve (II)
bağlaç, Arapça ve

İki kelime veya iki cümle arasına girerek aralarında bir bağ olduğunu anlatan söz:

veya
(ve'ya:), Arapça ve + Farsça yā

1. bağlaç Ayrı olmakla birlikte aynı değerde tutulan iki şeyi anlatan kelimelerden ikincisinin önüne getirilen söz, yahut:
      "Ben Atatürk'le üç veya iki defa karşılaştım." - Burhan Felek

2. bağlaç Olacağı sanılan, seçime bırakılan şeyler ikiden çok olduğunda kullanılan bir söz:
      Sen, ben veya başka birileri.

 

https://sozluk.gov.tr

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
21 dakika önce, Türk Ateist yazdı:

 

Yıllardır okuduğumuz sığ arabesk zırvalar bunlar.

 

Kimse çocuğunu ölüme göndermek istemez. Aptal değil kimse. Yani alemin akıllısı bir sen değilsin.

İkincisi, savaş hali öyle her dakika gelip bulan bir şey değildir. Latte sana, siyasiyelerin aptalca politikaları yüzünden ortaya çıkan çatışmalı haller için ölmenin aptallık sayılacağını söylemiş.

Sana, gerçek bir savaş halinden bahsediliyor burada. Sivillerin de dahil olmak zorunda olduğu, ülkenin topyekun savunulması gereken bir durumda. Bizim bahsini ettiğimiz hemen hep bu durum olmuştur.

Hatta bu, içeride, ülkenin farklı kesimleri arasında bile olabilir ki buna genelde iç savaş denir, orada bile hayatını tehlikeye atmak gerekebilir. 

 

Sen ölmezsen ölme. Sanki çok umurumuzdaydı... Sana vay kaçak alçak falan da demez kimse. Sen kendini böyle ampul gibi parlatıp saçmalamazsan sana kimse dokunmaz, laf etmez.

 

Ben gercek hayatta boyle konulari konusmuyorum. Gordugun gibi hemen yanlis anlasiliyorum.

 

Benim sozunu ettigim sey her turlu savas icin gecerli. Bunun arabesklikle ne alakasi var? Burada bir tartisma donuyordu ve fikrimi soyledim. Kendini akilli sanmakla filan da ilgisi yok.

 

Tek dedigim sey ise ulke icin olmenin mantiksiz oldugu. Hepsi bu.

 

Ayni seyi kurtler de yapiyor iste. Ulke kurmanin hayalini kuruyor. LOL. Sanki bir insanin illa ulkesi olmasi gerekiyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
6 hours ago, mirasyedi said:

Savaşma yeteneği ile övünmek saçmalık.

 

Nasıl saçmalık? Yani onbinlerce savaşçıyı bir coğrafyadan diğerine taşımak, savaş sahasını iyi okumak, düşmanı bilmek, binlerce insanı can alıp verilen bir meydanda iyi idare etmek... Bu zeka işi değil mi? Elin adamı "bizim 2 bin çeşit peynirimiz var" deyince "yemek kültürü" oluyor ve bunla da övünüyor da biz savaş tarihinin en deha adamlarını çıkarmış bir ulusuz, bunla neden övünmeyeceğiz?

 

6 hours ago, mirasyedi said:

Üretmeyen ülkeler göç eder.Yağmalama ile geçinmeye çalışırlar.

 

Neyle üreteceksin orta asya şartları bellidir. Inner asia kitabını alın okuyun, orada yaşayan adamın başka çaresi yok. Üretmek zeka istiyorsa o üretileni yağmalamakta zeka istiyor. Hem avcı çoğu zaman avdan daha zekidir.

 

6 hours ago, mirasyedi said:

10 luk sistemde övünülecek birşey değil.
10 tane parmağın var.Başka sayı tabanına göre sayma sistemi oluştursan parmakların ile uyum sağlamaz zaten. :)

12 lik sistemi kullananlarda pergelle daireyi 12 bölmek kolay için kullanıyorlar.

Bilgisayar icat olunca 2 li 16 lık sistemi kullanmaya başladık.

10 tabanı ölçme aletleri yapımına uygunda değil.

 

10'luk sistem dediğimiz ordu dizilimidir. Orta Asya'da ordularda kullanılan 10'luk sistemin ne olduğunu ve nasıl kullanıldığını araştırıp öğreniniz.

 

6 hours ago, mirasyedi said:

Her gün kullandığımız ve veya  bağlaçları arapça  ve farsçadan alıntı.Ben bu bağlaçları kullandığımız  için  utanıyorum.

 

Niye utanıyorsun? İngilizce da öyle. Bir miktar Farsça biliyorum ben ve Arapçadan, Türkçe'den birçok kelime ve ek almıştır. Aynı bizim Türkçe gibi. Biz dışa kapalı bir kabile değiliz. Her köklü millet gibi dilimiz de birçok farklı dilden alıntılar taşıyor, bu dünyanın her yerinde böyledir.

 

6 hours ago, mirasyedi said:

Komşumuz çinliler kağıdı barutu matbaayı pusulayı  bulmuş.

 

Bulurlar çünkü adamlar yerleşik. Coğrafyaları buna uygun. Uygular da yerleşik hayata geçince birçok icat yaptılar. Maymun ne güzel ağaca tırmanıyor ama balık tırmanamıyor diyorsunuz, mantığınız bu. Balık da iyi yüzüyor çünkü.

 

6 hours ago, mirasyedi said:

Onların yazılı belgeleri olmasa tarihimizide öğrenemeyeceğiz.

 

Normal bir şey bu yani bundan neden utanç duyuyorsunuz ben onu anlamıyorum. Tabiatta bir hayatta kalma mücadelesi vardır. Birisi kendi şartlarına göre bir mekanizma geliştirir diğer kendi şartlarına göre bir mekanizma geliştirir. Türklere göre sanatta, bilimde çok daha ileri olan Çin toplumunu Orta Asya kavimleri savaş alanında zekaları ile mahvettiler. Bakın altını çiziyorum ZEKALARI ile. Çünkü orta asya kavimlerinin orduları Çin ordularına göre çok küçük kalıyor hatta 10'da 1'i bile etmiyor. Buna rağmen savaş taktikleri ve coğrafya bilgileri ile galip geldiler. Bu zeka dediğimiz kitap yazmak demek değildir, bunu anlamanız lazım.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Zorunlu askerlik olmasa, maddi uçurum da çok olmasa yani kimse sırf parası için de askerlik, polislik yapma durumunda bugünkü koşullarda ne kadar insan bu meslekleri tercih ederdi ben de merak ediyorum. Bugünkü ordular kurtuluş savaşındaki gibi varoluş mücadelesi vermiyor. Her kararın arkasında politik sebepler var. Bu kararların bir kısmı kafana uyabilir bir kısmı uymayabilir. Emir-komutanın esas olduğu her denilene itaat etmeyi gerektiren bir mesleğe bir insanın kendi hür iradeseyle kabul edeceğini sanmıyorum. Hem canını hem vicdanını iktidarın eline bırakıyorsun. Bu noktada bir de verilen emirleri sindirimeyenlerin "biz de emir kuluyuz" savunması var ki bir insanın söyleceği en acı şeylerdir bu. vicdanın, hür iradenin, değer yargılarının iktidarın eline verildiğinin itirafı. iktidarı kutsallaştırma (kuluyuz), sorgulanamaz bir pozisyona koymanın ifadesi. 

tarihinde ck789 tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
12 saat önce, Aspergers yazdı:

Ayni seyi kurtler de yapiyor iste. Ulke kurmanin hayalini kuruyor. LOL. Sanki bir insanin illa ulkesi olmasi gerekiyor.


Hala salak salak konuşuyorsun. Kürtlerin değil, PKK’lı pisliklerin hayalidir devlet kurmak. Vatansever Kürtlerin zaten bir yurtları var, Türkiye. Herhangi bir aidiyet sorunu da yaşamıyorlar. Getire getire PKK’lıları mı getirdik örnek olarak, rezilsin rezil.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
18 dakika önce, Latte yazdı:


Hala salak salak konuşuyorsun. Kürtlerin değil, PKK’lı pisliklerin hayalidir devlet kurmak. Vatansever Kürtlerin zaten bir yurtları var, Türkiye. Herhangi bir aidiyet sorunu da yaşamıyorlar. Getire getire PKK’lıları mı getirdik örnek olarak, rezilsin rezil.

 

Salak salak konusan sensin.

 

Uzerine bomba yagan Suriyelilerin bile ulkesinde durup savasmasini bekliyorsunuz. Baya geri kalmissiniz siz.

 

Neyse. Sizlerle bu tur konulari duzgunce konusmak mumkun degil. Mantikli bir sey soylemiyorsunuz cunku.

Link to post
Sitelerde Paylaş
9 saat önce, Tengiz yazdı:

 

Nasıl saçmalık? Yani onbinlerce savaşçıyı bir coğrafyadan diğerine taşımak, savaş sahasını iyi okumak, düşmanı bilmek, binlerce insanı can alıp verilen bir meydanda iyi idare etmek... Bu zeka işi değil mi? Elin adamı "bizim 2 bin çeşit peynirimiz var" deyince "yemek kültürü" oluyor ve bunla da övünüyor da biz savaş tarihinin en deha adamlarını çıkarmış bir ulusuz, bunla neden övünmeyeceğiz?

yemek kültürü önemli bir özellik değil.
Bilimde teknolojde  yer alan kaç Türk var?

Alıntı

 

Neyle üreteceksin orta asya şartları bellidir. Inner asia kitabını alın okuyun, orada yaşayan adamın başka çaresi yok. Üretmek zeka istiyorsa o üretileni yağmalamakta zeka istiyor. Hem avcı çoğu zaman avdan daha zekidir.

Avcılık zeka işi değildir.
Askerlikte öğrenmedin mi pusu kuranın fazla düşünmesi gerekmiyor.

Ama savunma yapanın herşeyi detaylı düşünmesi gerekiyor.Nereden saldıracağı belli değil avcının.

 

Alıntı

 

 

10'luk sistem dediğimiz ordu dizilimidir. Orta Asya'da ordularda kullanılan 10'luk sistemin ne olduğunu ve nasıl kullanıldığını araştırıp öğreniniz.

Ne kastettiğini biliyoruz.Askerlikte onlu sistemin 12 sisteme göre bir avantajı yada dezavantajı yok.

 

Alıntı

 

Niye utanıyorsun? İngilizce da öyle. Bir miktar Farsça biliyorum ben ve Arapçadan, Türkçe'den birçok kelime ve ek almıştır. Aynı bizim Türkçe gibi. Biz dışa kapalı bir kabile değiliz. Her köklü millet gibi dilimiz de birçok farklı dilden alıntılar taşıyor, bu dünyanın her yerinde böyledir.

 

 

Bulurlar çünkü adamlar yerleşik. Coğrafyaları buna uygun. Uygular da yerleşik hayata geçince birçok icat yaptılar. Maymun ne güzel ağaca tırmanıyor ama balık tırmanamıyor diyorsunuz, mantığınız bu. Balık da iyi yüzüyor çünkü.

 

 

Normal bir şey bu yani bundan neden utanç duyuyorsunuz ben onu anlamıyorum. Tabiatta bir hayatta kalma mücadelesi vardır. Birisi kendi şartlarına göre bir mekanizma geliştirir diğer kendi şartlarına göre bir mekanizma geliştirir. Türklere göre sanatta, bilimde çok daha ileri olan Çin toplumunu Orta Asya kavimleri savaş alanında zekaları ile mahvettiler. Bakın altını çiziyorum ZEKALARI ile. Çünkü orta asya kavimlerinin orduları Çin ordularına göre çok küçük kalıyor hatta 10'da 1'i bile etmiyor. Buna rağmen savaş taktikleri ve coğrafya bilgileri ile galip geldiler. Bu zeka dediğimiz kitap yazmak demek değildir, bunu anlamanız lazım.

orta asya kıtlık bölgesi anadolu bolluk bölgesi.

Gene bilimde teknolojide adı geçen Türk adı çok az.

Utanç duymak boşvermek manasına gelmiyor.

Kuru kuruya böbürlenip kasılmanın anlamıda yok.

Atatürk dahil ve sonraki yöneticilerimiz yurt dışından parça alıp montaj ederek yerli malı diye insanlarımıza yutturuyorlar.
Ha yurt dışında mal almışsın ha montaj etmişsin.Montaj etmek üretimden daha pahalıdır.Çünkü herşeyi dışardan alıyorsun. :)

Çine galip gelseler orası şu an Türk toprağı olurdu.

Araplar orta asyaya sefer düzenleyine araplar ile çinlilere saldırdılar.Gene sonuç alamadılar.

Araplar Türkleride asimilasyon etti sonra.

 

ve veya gibi bağlaçlar dilin temel kelimeleridir.Teknolojik bilimsel bir kelime değil ki yurt dışında alıp kullanalım.

 

 

tarihinde mirasyedi tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
7 hours ago, mirasyedi said:

yemek kültürü önemli bir özellik değil.
Bilimde teknolojde  yer alan kaç Türk var?

 

Anlayamadığınız şey, Timur'un çok büyük bir deha olduğudur. Savaşmak bilim ve teknoloji ister.

 

7 hours ago, mirasyedi said:

Avcılık zeka işi değildir.
Askerlikte öğrenmedin mi pusu kuranın fazla düşünmesi gerekmiyor.

Ama savunma yapanın herşeyi detaylı düşünmesi gerekiyor.Nereden saldıracağı belli değil avcının.

 

Bu nasıl bir mantıktır yahu? Koca orduyu bir yerden bir yere taşı, coğrafyayı oku, istihbarat al, lojistiği sağla, taktik ve strateji oluştur... Çok basit şeyleri tartışıyoruz, tartışmanın bir anlamı kalmıyor.

 

7 hours ago, mirasyedi said:

Ne kastettiğini biliyoruz.Askerlikte onlu sistemin 12 sisteme göre bir avantajı yada dezavantajı yok.

 

10 askerden biri öldü, geri kalan 9'na ne olur?

 

7 hours ago, mirasyedi said:

Atatürk dahil ve sonraki yöneticilerimiz yurt dışından parça alıp montaj ederek yerli malı diye insanlarımıza yutturuyorlar.

 

Dünyada artık yerli malı denen mefhum çoktan anlamını yitirdi. Okyanuslarda, gemilerde birleştirme yapılıyor. Yerli malı yurdum malı çaresizce uygulanan devletçilik politikasının neticesidir.

 

7 hours ago, mirasyedi said:

Çine galip gelseler orası şu an Türk toprağı olurdu.

 

Yani şimdi tarihte yaşanmış ve sonucu belli olan savaşları yok mu sayacağız? Bunu tartışmam yani, bir anlamı yok. Eğer Orta Asya kavimleri ile Çin arasındaki mücadeleden haberiniz yoksa okuyunuz, öğreniniz.

 

Vakti zamanında Roma tüm akdeniz havzasına sahipti, şimdi Roma yok. Sizin mantığınıza göre her yerde Rum olması lazım. Hem sizin mantığınızla ne alakası var tarihin, tarih pozitif bir bilimdir.

 

7 hours ago, mirasyedi said:

Araplar Türkleride asimilasyon etti sonra.

 

Bunu kim uydurdu? Orta Asyada Türkler savaştı, sonra geri döndü. Türklerin islamı öğrendiği yer Arapların kılıçlarının gölgesi değildir. Türkler İran'a girdi ve oradan öğrendi. İlber Ortaylı'yı okuyup, dinleyebilirsiniz bu hususta.

 

7 hours ago, mirasyedi said:

ve veya gibi bağlaçlar dilin temel kelimeleridir.Teknolojik bilimsel bir kelime değil ki yurt dışında alıp kullanalım.

 

Farsça'da da bağlaçların birçoğu Farsça değil. Belli ki dil bilimcisi değilsiniz, bilmeden konuşuyorsunuz, kusura bakmayın.

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 saat önce, Tengiz yazdı:

 

Anlayamadığınız şey, Timur'un çok büyük bir deha olduğudur. Savaşmak bilim ve teknoloji ister.

 

 

Bu nasıl bir mantıktır yahu? Koca orduyu bir yerden bir yere taşı, coğrafyayı oku, istihbarat al, lojistiği sağla, taktik ve strateji oluştur... Çok basit şeyleri tartışıyoruz, tartışmanın bir anlamı kalmıyor.

 

 

10 askerden biri öldü, geri kalan 9'na ne olur?

 

 

Dünyada artık yerli malı denen mefhum çoktan anlamını yitirdi. Okyanuslarda, gemilerde birleştirme yapılıyor. Yerli malı yurdum malı çaresizce uygulanan devletçilik politikasının neticesidir.

 

 

Yani şimdi tarihte yaşanmış ve sonucu belli olan savaşları yok mu sayacağız? Bunu tartışmam yani, bir anlamı yok. Eğer Orta Asya kavimleri ile Çin arasındaki mücadeleden haberiniz yoksa okuyunuz, öğreniniz.

 

Vakti zamanında Roma tüm akdeniz havzasına sahipti, şimdi Roma yok. Sizin mantığınıza göre her yerde Rum olması lazım. Hem sizin mantığınızla ne alakası var tarihin, tarih pozitif bir bilimdir.

 

 

Bunu kim uydurdu? Orta Asyada Türkler savaştı, sonra geri döndü. Türklerin islamı öğrendiği yer Arapların kılıçlarının gölgesi değildir. Türkler İran'a girdi ve oradan öğrendi. İlber Ortaylı'yı okuyup, dinleyebilirsiniz bu hususta.

 

 

Farsça'da da bağlaçların birçoğu Farsça değil. Belli ki dil bilimcisi değilsiniz, bilmeden konuşuyorsunuz, kusura bakmayın.

 

Tayyip Erdoğan gibi kapı kapı dilenirsin bu kafayla.

Yok amerika silah vermedi rusyadan alalım.Rusya silah vermedi çinden alalım.

Hammadde yoksa alırsın.Ama teknoloji bir sefer alınır.Sürekli alınmaz.

Hazır üretilmiş Yedek parça yerine  onu üretecek takım tezgahı alırsın.Takım tezgahı kendisinide üretir.

Bir daha ona buna dilenmen gerekmez.

Timur deha filan değildir.Üretmediği için sağa sola savaşmak zorunda kalan hıyarın biridir.

Timur devrinden kalmış bir tane matbaada basılmış bir kitap göstersene.

 Komşu çinde kitaplar basılıyordu.

Arapların gölgesi altında değilse  Arap alfabesi neden  kullanıyorlardı?

Yönetici isimleri neden arapça?

O kadar Türk devleti  kurmuşuz ama birleşmiş milletlerde resmi diller içinde Türkçe yok.Arapça var.
Bu asimilasyon değilde nedir?

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
10 saat önce, Aspergers yazdı:

Salak salak konusan sensin.

 

Uzerine bomba yagan Suriyelilerin bile ulkesinde durup savasmasini bekliyorsunuz. Baya geri kalmissiniz siz.

 

Neyse. Sizlerle bu tur konulari duzgunce konusmak mumkun degil. Mantikli bir sey soylemiyorsunuz cunku.


Ülkelerinde mücadele etmeleri, topraklarını korumaları gerekiyor tabii ki, eli silah tutacak güç, kuvvette olanların en azından... Bizon sürüsü gibi kaçışmak mı marifet?
 

Arap ülkelerinin hali ortada, biraz kafaları çalışan bir millet olmuş olsalardı, bugün toprakları pay ediliyor olmazdı herhalde değil mi?

 

Senin mantık dediğin şey ancak bir korkağın mantığı olabilir... Dediğin açıkça şu; ben suya sabuna dokunmam, benim yerime nasıl olsa birileri gider ölür, baktım işler yolunda gitmiyor, ortalık karıştı topuklar kaçarım. Senin mantığına, kalıbına tüküreyim ben. Bu rezil korkaklığını mantık sosuyla servis ediyor bir de haspam!

 

He şunu da söyleyeyim kimse enayi değil, herkesin canı emin ol seninki kadar da kıymetli. Senden farkları, ölümü hiçe sayacak değerleri ve cesaretleri var. Ölümü göze alan ve ölenler sebebiyle bugün Türkiye Cumhuriyeti diye bir devlet var. Senin gibi korkaklar çoğunlukta olsalardı, bugün Anadolu, İngiliz, Fransız yurdu olurdu. 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

 

 

1 hour ago, mirasyedi said:

Yok amerika silah vermedi rusyadan alalım.Rusya silah vermedi çinden alalım.

 

Amerikadan aldığımız silahların uluslararası yapısından bahsediyorum ben ama boşuna uğraşıyorum.

 

1 hour ago, mirasyedi said:

Timur deha filan değildir.Üretmediği için sağa sola savaşmak zorunda kalan hıyarın biridir.

 

Gereksiz bir tartışmanın içindeyim. Belli ki savaş sanatının ne olduğunu, komutanın dehasını falan bilmiyorsunuz. Bilmeyin yani ben bir şey kaybetmem.

 

1 hour ago, mirasyedi said:

Timur devrinden kalmış bir tane matbaada basılmış bir kitap göstersene.

 Komşu çinde kitaplar basılıyordu.

 

Timur ele geçirdiği yerdeki alimlerin hepsini toplamış bir adamdır. Yani belli ki Timur İmparatorluğu hakkında zerre bilginiz yok. Bana sormanıza da gerek yok yani wikipedia ya yazanız bile çıkıyor.

 

The golden age of Persian painting began during the reign of the Timurids.[27] During this period – and analogous to the developments in Safavid PersiaChinese art and artists had a significant influence on Persian art.[8] Timurid artists refined the Persian art of the book, which combines paper, calligraphy, illumination, illustration and binding in a brilliant and colourful whole.[28] The Mongol ethnicity of the Chaghatayid and Timurid Khans was the source of the stylistic depiction of Persian art during the Middle Ages. These same Mongols intermarried with the Persians and Turks of Central Asia, even adopting their religion and languages. Yet their simple control of the world at that time, particularly in the 13th–15th centuries, reflected itself in the idealised appearance of Persians as Mongols. Though the ethnic make-up gradually blended into the Iranian and Mesopotamian local populations, the Mongol stylism continued well after and crossed into Asia Minor and even North Africa.

Timurid architecture

Timurid architecture drew on and developed many Seljuq traditions. Turquoise and blue tiles forming intricate linear and geometric patterns decorated the facades of buildings. Sometimes the interior was decorated similarly, with painting and stucco relief further enriching the effect.[29] Timurid architecture is the pinnacle of Islamic art in Central Asia. Spectacular and stately edifices erected by Timur and his successors in Samarkand and Herat helped to disseminate the influence of the Ilkhanid school of art in India, thus giving rise to the celebrated Mughal (or Mongol) school of architecture. Timurid architecture started with the sanctuary of Ahmed Yasawi in present-day Kazakhstan and culminated in Timur's mausoleum Gur-e Amir in Samarkand. Timur's Gur-I Mir, the 14th-century mausoleum of the conqueror is covered with "turquoise Persian tiles".[30] Nearby, in the center of the ancient town, a "Persian style madrassa" (religious school)[30] and a "Persian style mosque"[30] by Ulugh Beg is observed. The mausoleum of Timurid princes, with their turquoise and blue-tiled domes remain among the most refined and exquisite Persian architecture.[31] Axial symmetry is a characteristic of all major Timurid structures, notably the Shāh-e Zenda in Samarkand, the Musallah complex in Herat, and the mosque of Gawhar Shad in Mashhad. Double domes of various shapes abound, and the outsides are perfused with brilliant colors. Timur's dominance of the region strengthened the influence of his capital and Persian architecture upon India.[32]

 

1 hour ago, mirasyedi said:

Arapların gölgesi altında değilse  Arap alfabesi neden  kullanıyorlardı?

Yönetici isimleri neden arapça?

 

Yani siz gerçekten tarihi mantığınızla mı çözüyorsunuz? Hani tarihi okumak yerine düşünüp "böyle olmalıdır. Mesala Çin'i mağlup etselerdi Çin Türk olurdu. Ya da Türkler Arapça isimler kullanıyorsa asimile edilmiş olmalı." Yani böyle oturup evde kendi kendinize düşünüp tarih hakkında yargılarda mı bulunuyorsunuz?

 

Tarihi okuyun, öğrenin.

 

Türkler Göktürk Kitabelerinde runik alfabe kullanmışlardır ve bunu Çinli ressamlara yaptırmışlardır. Nedeni ise son derece basit, göçebe adamın yazıyla işi olmaz.

Bugün latin alfabesini kullananlar, evladına meryem, maria, adam(edım), joseph(yusuf) ismini veren milyarca insan asimile mi edilmiş?

 

Yanı sıra bizim Osmanlı Türkçesindeki alfabede ekstra harfler vardır ve onu da Farslardan aldık. Niye aldık biliyor musun? Göçebe adam yerleşik düzenin hukukunu, bürokrasisini, iktisadını... bilmez. Eğer anadolu gibi bir coğrafyada yerleşeceksen amerikayı yeniden keşfedemezsin. Vergi toplaman lazım, bürokasiyi inşa etmen lazım, diplomatik bir dile ihtiyacın var, iktisadi bir sistem geliştirmelisin... Biz bunları elbette ihtiyaç gereği devşirdik ve Araplardan değil! Evvela zaten ele geçirdiğimiz İran'dan sonra yine mağlup ettiğimiz Rum'dan devşirdik.  İşine yarayanı alır, kullanırsın. Türkleri tarih sahnesinde çok başarılı yapan özelliklerinden biri de diğer ulusların icatlarını hızlıca devşirebilmeleridir. Bu da hayatta kalma mücadelesinde büyük bir başarıdır, tabiat kanunlarının esasları vardır.

 

Bugün sen Türklerin kadim yaşam yerlerinden çok uzakta, anadoluda yaşıyorsun. Bir düşün bakalım bunu tarih boyunca başarabilmiş kaç millet var?

Link to post
Sitelerde Paylaş
5 dakika önce, Latte yazdı:


Ülkelerinde mücadele etmeleri, topraklarını korumaları gerekiyor tabii ki, eli silah tutacak güç, kuvvette olanların en azından... Bizon sürüsü gibi kaçışmak mı marifet?
 

Arap ülkelerinin hali ortada, biraz kafaları çalışan bir millet olmuş olsalardı, bugün toprakları pay ediliyor olmazdı herhalde değil mi?

 

Senin mantık dediğin şey ancak bir korkağın mantığı olabilir... Dediğin açıkça şu; ben suya sabuna dokunmam, benim yerime nasıl olsa birileri gider ölür, baktım işler yolunda gitmiyor, ortalık karıştı topuklar kaçarım. Senin mantığına, kalıbına tüküreyim ben. Bu rezil korkaklığını mantık sosuyla servis ediyor bir de haspam!

 

He şunu da söyleyeyim kimse enayi değil, herkesin canı emin ol seninki kadar da kıymetli. Senden farkları, ölümü hiçe sayacak değerleri ve cesaretleri var. Ölümü göze alan ve ölenler sebebiyle bugün Türkiye Cumhuriyeti diye bir devlet var. Senin gibi korkaklar çoğunlukta olsalardı, bugün Anadolu, İngiliz, Fransız yurdu olurdu. 

 

 

Senin beni anlayabilecek zeka kapasiten yok. Hala dedigimin korkaklikla ilgisi oldugunu saniyorsun.

 

Ulke dedigin nedir ki? Ben ve ailem Afrika'nin bir bolgesinde avlaniyoruz diyelim. 2000 metrekarelik bir alanda yasadigimizi dusun. Baska bir topluluk gelse ve biz oradan ayrilmazsak bizi oldureceklerini soylese, ve bizim de gucumuz bu toplulukla basa cikmaya yetmese, biz oradan ayrilir baska bir bolgede hayatlarimiza devam ederdik. Aman da burasi bizim, baska bolgede yasayacagima olurum daha iyi demek ne demek yahu? 

 

Ulke dedigin sey de buna benziyor iste. Belirli bir bolgede yasiyoruz. Baskalari bizimle savasmak isteyebilir. Karsi koyariz ama gucumuz yetmiyorsa da olmeye gerek yok. Neden olelim ki? Baska bir yerde yasasak ne kaybederiz?

 

Iste sende bunu anlayabilecek kapasite yok.

 

Bu Latte'nin ulkeyi dusunuyor gozuktugune bakmayin. Ulkesini dusunurken, kendisini dusunuyor aslinda.

 

Ve ben bu konulari gercek hayatta kimseyle konusmam. Senin gibi cok salak var. Hemen dedigimi yanlis anlayip beni vatan haini olarak gorebilirler. Anlayabilecek kapasite yok ki.

Link to post
Sitelerde Paylaş
44 dakika önce, Tengiz yazdı:

 

 

 

Amerikadan aldığımız silahların uluslararası yapısından bahsediyorum ben ama boşuna uğraşıyorum.

 

 

Gereksiz bir tartışmanın içindeyim. Belli ki savaş sanatının ne olduğunu, komutanın dehasını falan bilmiyorsunuz. Bilmeyin yani ben bir şey kaybetmem.

 

 

Timur ele geçirdiği yerdeki alimlerin hepsini toplamış bir adamdır. Yani belli ki Timur İmparatorluğu hakkında zerre bilginiz yok. Bana sormanıza da gerek yok yani wikipedia ya yazanız bile çıkıyor.

 

The golden age of Persian painting began during the reign of the Timurids.[27] During this period – and analogous to the developments in Safavid PersiaChinese art and artists had a significant influence on Persian art.[8] Timurid artists refined the Persian art of the book, which combines paper, calligraphy, illumination, illustration and binding in a brilliant and colourful whole.[28] The Mongol ethnicity of the Chaghatayid and Timurid Khans was the source of the stylistic depiction of Persian art during the Middle Ages. These same Mongols intermarried with the Persians and Turks of Central Asia, even adopting their religion and languages. Yet their simple control of the world at that time, particularly in the 13th–15th centuries, reflected itself in the idealised appearance of Persians as Mongols. Though the ethnic make-up gradually blended into the Iranian and Mesopotamian local populations, the Mongol stylism continued well after and crossed into Asia Minor and even North Africa.

Timurid architecture

Timurid architecture drew on and developed many Seljuq traditions. Turquoise and blue tiles forming intricate linear and geometric patterns decorated the facades of buildings. Sometimes the interior was decorated similarly, with painting and stucco relief further enriching the effect.[29] Timurid architecture is the pinnacle of Islamic art in Central Asia. Spectacular and stately edifices erected by Timur and his successors in Samarkand and Herat helped to disseminate the influence of the Ilkhanid school of art in India, thus giving rise to the celebrated Mughal (or Mongol) school of architecture. Timurid architecture started with the sanctuary of Ahmed Yasawi in present-day Kazakhstan and culminated in Timur's mausoleum Gur-e Amir in Samarkand. Timur's Gur-I Mir, the 14th-century mausoleum of the conqueror is covered with "turquoise Persian tiles".[30] Nearby, in the center of the ancient town, a "Persian style madrassa" (religious school)[30] and a "Persian style mosque"[30] by Ulugh Beg is observed. The mausoleum of Timurid princes, with their turquoise and blue-tiled domes remain among the most refined and exquisite Persian architecture.[31] Axial symmetry is a characteristic of all major Timurid structures, notably the Shāh-e Zenda in Samarkand, the Musallah complex in Herat, and the mosque of Gawhar Shad in Mashhad. Double domes of various shapes abound, and the outsides are perfused with brilliant colors. Timur's dominance of the region strengthened the influence of his capital and Persian architecture upon India.[32]

 

 

Yani siz gerçekten tarihi mantığınızla mı çözüyorsunuz? Hani tarihi okumak yerine düşünüp "böyle olmalıdır. Mesala Çin'i mağlup etselerdi Çin Türk olurdu. Ya da Türkler Arapça isimler kullanıyorsa asimile edilmiş olmalı." Yani böyle oturup evde kendi kendinize düşünüp tarih hakkında yargılarda mı bulunuyorsunuz?

 

Tarihi okuyun, öğrenin.

 

Türkler Göktürk Kitabelerinde runik alfabe kullanmışlardır ve bunu Çinli ressamlara yaptırmışlardır. Nedeni ise son derece basit, göçebe adamın yazıyla işi olmaz.

Bugün latin alfabesini kullananlar, evladına meryem, maria, adam(edım), joseph(yusuf) ismini veren milyarca insan asimile mi edilmiş?

 

Yanı sıra bizim Osmanlı Türkçesindeki alfabede ekstra harfler vardır ve onu da Farslardan aldık. Niye aldık biliyor musun? Göçebe adam yerleşik düzenin hukukunu, bürokrasisini, iktisadını... bilmez. Eğer anadolu gibi bir coğrafyada yerleşeceksen amerikayı yeniden keşfedemezsin. Vergi toplaman lazım, bürokasiyi inşa etmen lazım, diplomatik bir dile ihtiyacın var, iktisadi bir sistem geliştirmelisin... Biz bunları elbette ihtiyaç gereği devşirdik ve Araplardan değil! Evvela zaten ele geçirdiğimiz İran'dan sonra yine mağlup ettiğimiz Rum'dan devşirdik.  İşine yarayanı alır, kullanırsın. Türkleri tarih sahnesinde çok başarılı yapan özelliklerinden biri de diğer ulusların icatlarını hızlıca devşirebilmeleridir. Bu da hayatta kalma mücadelesinde büyük bir başarıdır, tabiat kanunlarının esasları vardır.

 

Bugün sen Türklerin kadim yaşam yerlerinden çok uzakta, anadoluda yaşıyorsun. Bir düşün bakalım bunu tarih boyunca başarabilmiş kaç millet var?

Link vermene gerek yok.Timur hakkında yazılanları biliyorum.

Timur ve Timurdan önceki yöneticiler akıllı olsalardı,okul açıp alimleri başka ülkelerden toplamaz kendisi yetiştirirdi.

Hazıra konmazdı.

Ondan sonra gelen yöneticilerinde temeli sağlam olurdu.

Bilgi yığılarak çoğalır.

Osmanlı okul açıp muhendis yetiştirseydi süveyş kanalını fransız mühendis açmazdı.

Genelkurmay başkanı alman olmazdı.

Silahları Almanlardan almazdık.
Demiryollarını Almanlar ingilizler yerine Türk mühendisler yapardı.

Taşıma suyla değirmen işletmezdik yani.

Ülkücülerden atsızcılardan farkın yok.Kuru kuruya atalarım şöyle savaşmış böyle savaşmış böbürlenip duruyorsun.

Otomobil icat olalı 100 sene olmuş hala üreteceğiz.
Buji gibi basit bir parçayı bile üreten bir tane fabrikamız yok.

entegre devreler icat edileli 60 sene oldu.hala elektronik parça  üreten fabrikamız yok.

Atatürk ün  devletçilik ilkesi özel sektörün üretemediği şeyleri devlet üretecek demiş elektronik alanında bir hamle bile yapılmamış.

O zamanlar triyot pentot gibi tüpler kullanılıyordu.Onları üretmek için  şimdiki entegreler gibi karmaşık teknolojide gerekmiyor.

microsofta  para vermemek için pardusa daha yeni  geçtik.Ama hala bilgisayarları yurt dışında alıyoruz.Dış borçlanmanın habire artmasının sebebi bu.

 

 

 

 

tarihinde mirasyedi tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
2 saat önce, Latte yazdı:

Arap ülkelerinin hali ortada, biraz kafaları çalışan bir millet olmuş olsalardı, bugün toprakları pay ediliyor olmazdı herhalde değil mi?

Şu an vatansever bir suriyeli kimin yanında kime karşı savaşmalı? Resmi hükümetin yanında muhaliflere karşı mı, muhaliflerin yanında tüm diğer unsurlara karşı mı, konjuktülen davranıp en az kayıpla kısa vadede istikrarı sağlayacak unsurların yanında mı? suriyede 2 kutuplu bir çatışma yok. bu nedenle kurtuluş savaşındaki gibi tek bir bayrak altında mücadele edemiyorlar. o dönem bile saltanat yanlıları vardı. bugünün suriyesinde gerçek vatanseverler kimlerdir mesela? bu soru bile politik. esad demek çözüm değil. bugün esad demek kurtuluş savaşında istanbul hükümeti demeye de denk gelebilir. bugünün koşullarında bunu net göremiyoruz. esad kuzeydeki özerk bölgeyi kabul ediyor gibi duruyor, sallıyorum başka bir muhalif grup bunu vatana ihanet olarak görebilir, görmeyebilir de. dibine kadar politik. bu ortamda nasıl bir vatansever tanımı yapıyorsunuz mesela? bugünün koşullarında vatansever suriyeli kimin yanında kimlere karşı savaşmalı?

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 hours ago, mirasyedi said:

Link vermene gerek yok.Timur hakkında yazılanları biliyorum.

 

Zaten bu bizim toplumun genel sıkıntısı. Her şeyi bildiğini zanneder. Bu yüzden öğrenmeye kapalısınız, öğrenemiyor ve perspektifinizi de geliştiremiyorsunuz. Timur imparatorluğu hakkında zerre bilgi sahibi değilsiniz.

 

3 hours ago, mirasyedi said:

Timur ve Timurdan önceki yöneticiler akıllı olsalardı,okul açıp alimleri başka ülkelerden toplamaz kendisi yetiştirirdi.

 

Tarih hakkında da bir şey bilmiyorsunuz. Ekip biçmeye müsait olmayan çöl nevinden bir bozkır ikliminde okul falan açamazsın. Kışlayacağın yer farklıdır, yazlayacağın yer farklıdır, kuyunun yeri bellidir, sürüyü sürmenin getirdiği bir toplumsal işbirliği vardır. Bunu anlayabilmeniz için Herders toplumlar hakkındaki teorileri önce öğrenmeniz lazım. Yani ekmek yoksa pasta yesinler diyorsunuz da farkında değilsiniz tabi.

 

Bir de şark toplumlarında yöneticiye olan itaat ile batı toplumları arasında yönetici(lere) olan farkı da bilmeniz lazım.

 

3 hours ago, mirasyedi said:

Genelkurmay başkanı alman olmazdı.

 

Almanlar sadece Osmanlı'nın son doneminde mi kurmaylık yaptı zannediyorsunuz? Başka avrupa toplumlarında da birçok görev üstlendiler, ıslahatlar yaptılar aynı dönemde.

 

4 hours ago, mirasyedi said:

Ülkücülerden atsızcılardan farkın yok.Kuru kuruya atalarım şöyle savaşmış böyle savaşmış böbürlenip duruyorsun.

 

Savaş-işi diye bir mefhum vardır bakın. SAVAŞ-İŞİ. Şu an devletlerin dünya ekonomilerinin büyük bir kısmı bu işe ayrılmıştır. Bu tarihte de böyleydi. Bu 'iş'in arkasındaki kompleks yapıyı anlayabilmeniz için meseleyi öğrenmek yani okumak zorundasınız. Ülkücüler-atsızcılar atalarımız iyi savaşırdı diyorsa doğru diyorlardır. Ülkücüler-atsızcılar böyle dedi diye bir şey yanlış mı olacak? Mantığıyla tarih yazan biri için normal tabi.

 

4 hours ago, mirasyedi said:

microsofta  para vermemek için pardusa daha yeni  geçtik.Ama hala bilgisayarları yurt dışında alıyoruz.Dış borçlanmanın habire artmasının sebebi bu.

 

Bu yüzden Türk olmak utanç verici öyle mi? Bir insan bu yüzden etnik kimliğinden utanır mı yahu? Siz ve sizin gibi bir kitle var böyle Türkü çamura batırınca kendisi bataklığın üstüne doğan güneş olacağını zanneden...

 

Kendiniz söyler kendiniz dinlersiniz. Dış borçlanma diyorsunuz ama belli ki bu terimi de bilmiyorsunuz. Aşağıda devletlerin dış borçlarını görebileceğiniz bir tablo var.

 

11-99.jpg

 

 

Dış borçlanmayı gelişmemişlik zannediyorsunuz halen.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...