Jump to content

Kuran'ın yanlışlarını açıkça bilim ispatlıyor.


Recommended Posts

  • İleti 71
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

dağlar sabit mi der Kur'an haşa ve kella 

az meale bakan bile görür

27:88: "

وَتَرَى الْجِبَالَ تَحْسَبُهَا جَامِدَةً وَهِيَ تَمُرُّ مَرَّ السَّحَابِۜ صُنْعَ اللّٰهِ الَّذ۪ٓي اَتْقَنَ كُلَّ شَيْءٍۜ اِنَّهُ خَب۪يرٌ بِمَا تَفْعَلُونَ

Sen dağları görürsün de, yerinde durur sanırsın. Oysa onlar bulutun yürümesi gibi yürümektedirler. Bu, her şeyi sapasağlam yapan Allah'ın sanatıdır. Şüphesiz ki O, yaptıklarınızdan tamamıyla haberdardır.

"

جَامِدَةً  kelimesi manası camid cansız donuk demektir 

zaten cemed arapçada suyun donmuş hali yani hareketsiz ölü hali olan buz demektir.

malumdur ki su hareketli canlı buz onun ölü donuk soğuk halidir

 

buhar bulut ise suyun sıcaklıkla canlanmış ruhani hareketli halidir

nasıl ki  canlı kişi koşar yürür bedeni sıcaktı 

ama ölür cansız hale hareketsiz hale gelir bedeni buz gibi soğuk hale gelir

dağlar camid donuk ölü sabit değildir

belki bulut gibi hareketli canlıdır.

bu ayet aynı zamanda dünyanın dönüşüne işarettir zira dağın bulut gibi gitmesi için dünyanın hareket etmesi gerekir zira dağ dünyaya bağlıdır nasıl bir gürzün başındaki dağ gibi çıkıntılar gürze bağlı o gürz hareket ettikçe o çıkıntılar hareket eder

buna benzer şekilde dünya hareketi ile dağda hareket etmiş olur

 

**

cemed kelimesi taş gibi büyümeyen hareket etmeyen  cansız her şeyin umumu içinde kullanılır

mecazi manada gözlerinden yaş akmayan katı kalpli zalim kişiler içinde cemed gözlü denir

veya öyle keskin kılıç ki bir vuruşta kişiyi öldürür hareketsiz kılar manasında cemed kullanılır

 

yine arabi aylarda  CEMÂZİYELEVVEL ve ahir diye iki ay vardır ki başındaki cemaz aslında cemad dır  yani suların donduğu sabitlendiği ayların adıdır.

 

.

tarihinde nogodbutAllah tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
11 dakika önce, nogodbutAllah yazdı:

dağlar sabit mi der Kur'an haşa ve kella 

 

 

Evet bir çok ayette sabit der, sende çelişkili ayeti getirmişsin tebrikler beyin bedava galiba. Boşuna orda öyle demek istemedi diye kıvırtık cevaplar yazma zaten öyle demek zorundasın yoksa putun çöpe gidiyor!

 

Muhammedin ayetleri 23 yılda Yassı taş parçaları, taş kapakları, kemik, hurma dalı, papirüs, tuğla, deri, bez parçalarına yazdığı için unutkanlık olabiliyor normaldir yani çelişki olması insanlık hali...

tarihinde lawrenceKrauss tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

bir örnek ayet verin de bakalım

benim bildiğim ki arapça Kur'anı az çok biliriz orda sabitleme diye dağlar yani cebel geçmez ravasi geçer ki kökü mursi dir yani geminin demir atması manasında bunlar dağ diye çevrilmiş ordaki dağların köklerinin yerin derinliğinde olduğu ve ağırlığı ile yeri sabitleyip depremlerden koruduğudur.yoksa külli manada dağlar sabittir geçmez.

tarihinde nogodbutAllah tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

tefsirlerde:

31:10: "{ خَلَقَ ٱلسَّمَٰوَٰتِ بِغَيْرِ عَمَدٍ تَرَوْنَهَا وَأَلْقَىٰ فِي ٱلأَرْضِ رَوَاسِيَ أَن تَمِيدَ بِكُمْ وَبَثَّ فِيهَا مِن كُلِّ دَآبَّةٍ وَأَنزَلْنَا مِنَ ٱلسَّمَآءِ مَآءً فَأَنْبَتْنَا فِيهَا مِن كُلِّ زَوْجٍ كَرِيمٍ }

Allah, gökleri görebileceğiniz direkler olmaksızın yarattı. Yeryüzüne de, sizi sarsmasın diye sabit dağlar yerleştirdi ve orada her türlü canlıyı yaydı. Gökten de yağmur indirip orada her türden güzel ve faydalı bitki bitirdik.

burda deprem türü sarsıntılarda dağların depremin etkilerini söndürmede ve dengelemede  bir vazife gördüğüdür

bilimsel olarak aynen diş kökü nasıl dişi çeneye sabitler  düşmesini sallanmasını engeller ağaç kökü nasıl rüzgarda devrilmez yere sabitler dağlar dahi yerin derinliklerinde derin kökleri ile

yeri sabitler 

malumdur ki bitkiler ağaçlar kökleri ile toprağı tutar sağlamlaşıtırır rüzgarda selde erezyonu önler çöl gibi değildir.

dağlarda kökleri ile ağaç misal yeri sağlamlaştırır ağırlığı ile dinginlik sukunet verir.

 

 

مِرْسَاةٌ  رَوَاسِيَ  kelimesinden türemiş ve geminin çapası demektir

nedeni ise deniz gibi dalgalı bir zeminde gemiyi demirden ağırlığı ile deniz tabanına sabitleyip kuvvetle gemiyi o dalgalı fırtınalı denizde sabitlemektir

aynı kelime 

11:41 ayetinde " وَقَالَ ارْكَبُوا فِيهَا بِسْمِ اللَّهِ مَجْرَاهَا وَمُرْسَاهَا
"

hz nuhun gemisinin durması  manasında kullanılmıştır.

dağlar da bir nevi şu uzay denizinde yüzen bir dünya gemisinin çapaları olup hem atmosfere tutunmasında hemde kökleri ile yeri sabitlemede mühim vazife görürler

 

dağların bulut gibi gitmesi şudur ki bulutun hareketi zatında değil rüzgar iledir

dağın hareketi ise kendinden değil bağlı olduğu dünyanın dönüşündendir

nasıl çene hareket ettikçe dişler hareket eder ve dişler döküldükçe çene zayıflar gevşer erir aynı babdandır.

tarihinde nogodbutAllah tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Neml Suresinde geçen ''dağların bulut gibi hareket etmesi'' kıyamet gününden bahsediyor. 

 

Neml 83 Ve o gün, her ümmetten, delillerimizi yalanlayan bir topluluğu toplayacağız ve onlar, takımtakım duracaklar.

Neml 84 Hesap yerine geldiklerinde Allah şöyle der: “Siz benim âyetlerimi, onları ilmen kavramamışken yalanladınız öyle mi? Yoksa ne yapıyordunuz ki?!”

Neml 85 Zulümlerinden dolayı sözü edilen azap tepelerine iner de artık konuşamazlar.

Neml 86 Onlar görmüyorlar mı ki, biz geceyi içinde rahat etsinler diye, gündüzü de (her şeyi) gösterici (aydınlık) olarak yarattık. Şüphesiz bunda inanan bir toplum için elbette (Allah varlığını gösteren) deliller vardır.

Neml 87 :  Sûr’a üfürüleceği ve Allah’ın dilediği kimselerden başka göklerdeki herkesin, yerdeki herkesin korkuya kapılacağı günü hatırla. Hepsi de boyunlarını bükerek O’na gelirler.

Neml 88 :   Dağları görürsün, onları hareketsiz sanırsın. Hâlbuki onlar bulutların geçişi gibi hareket ederler. Bunu, her şeyi sağlam ve yerli yerince yapan Allah yapmıştır. Şüphesiz O, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.

Neml 89 :   Her kim iyi amel getirirse, ona ondan daha hayırlısı vardır. Onlar o gün korkudan emindirler.

 

https://kuran.diyanet.gov.tr/tefsir/Neml-suresi/3247/88-ayet-tefsiri

 

 

 

Kuranda , ''dağların kökü vardır'' gibi bir cümle hiç bir yerde demez deseydi bile bu incilden çalıntıdır.  Değiştirildiğini iddaa ettiğiniz bir kitabın  içinden de işinize gelenlere  ''aha bu tanrı sözü'' demek ve işinize gelmeyenlerede  bunlar değiştirildi demek ikiyüzlülüktür.

 

Jonah 2:6 To the roots of the mountains I sank down; the earth beneath barred me in forever.But you, Lord my God,brought my life up from the pit.

Job 28:9  People assault the flinty rock with their hands and lay bare the roots of the mountains.

 

 

Evrende ve dünyada hareket etmeyen bir şey yok,kıtalar hareket ediyor dolayısıyla onun üstünde herşey de bir bakıma hareket etmiş kabul edilir. Yani özellikle dağların hareket etmesi söz konusu değil , altındaki tabakalar hareket eder bunlarda dağların kökü değildir... Dağların bir ağaç gibi yada bir çivinin çakılmış hali gibi bir kökü yoktur. Alttaki tabaka bütün kıtadır. Yani dağın hemen altındaki katmanla ondan uzakta olan katman farklı değildir. Ağaç kökü gibi düşünemezsiniz. Sonuç olarak kuranın dediği gibi dağlar çakılmamıştır , levhalar sıkışarak depremleri meydana getirirken aynı anda da  dağları yavaş yavaş oluşturur. Ve dağların yeryüzünün sarsılmasını engellediği veya azalttığı falan yoktur. Dağlık yerler en fazla depremin olduğu yerlerdir. 

 

Namtso-formation-D.jpg

 

https://mapstor.com/articles/all-about-topographic-maps/mountain-formaion.html

tarihinde lawrenceKrauss tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

                                                                                                                Dünya Fiziki Haritası

1i_dunya_fiziki_haritasi.png

 

                                                                                                              Dünya Deprem Haritası

dunya-deprem-haritasi.jpg

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

http://geoscience.wisc.edu/~chuck/Classes/Mtn_and_Plates/mtn_roots.html

 

UNIVERSITY of WISCONSIN–MADISON
DEPARTMENT OF GEOSCIENCE

 

aynı dediğim gibi buzun suya atıldığında nasıl zamanla dengeye geldiğini anlatıp dağların köklerini ispatlıyor.

"

I. Introduction

Over geologic time, the earth's mantle behaves like a highly viscous fluid (i.e. a fluid that flows very slowly). When topography is created on the earth's surface through crustal thickening, the mantle slowly flows out from beneath the thickened region so as to compensate for the change in the weight of the overlying crust. The mantle thus behaves in a manner similar to that of water when a cube of ice is placed on its surface - water beneath the ice flows outward and upward and the ice sinks downward until an equilibrium (steady-state) is reached. There is however one important difference - on earth, the strength of the crust itself helps to support some of the weight of a topographic load. We must then study two processes to develop a better understanding of how topography is "maintained" on our planet. One is buoyancy and the other, flexure.

 

"

britanica da aynı şeyi söyler:

https://www.britannica.com/science/isostasy-geology

buzdağı analojisini kullanır:

" This is analogous to an iceberg floating on water, in which the greater part of the iceberg is underwater."

yani nasıl buzdağı büyük kısmı su altında olup  dağın su üzerinde dengesi sağlanır ise dağların dahi yeraltındaki kök kısmı yer yüzündeki kısımdan daha büyük olmalı ki denge sağlansın

**

Kur'an dağları kazık direk yaptık buyurur.malumdur ki direk kazık belli bir kısmı toprağa gömülüdür yani yerin altındadır asıl kuvvet ve sabitlemede yerin altındaki  ağaç kökü gibi olan kısımdn alır.

bu dönüşümüde ceale fiili ile dönüştürdük der

yeri beşik dağları kazık yaptık geceyi elbise gibi bürüyücü uykuyu sabitleyici sakinleştirici yaptık buyurur.

 

Kur'andaki veriler dağların köklerinin olduğunu ispatlamaya yeterli olup başka bir kaynağa hacet yoktur.

**

hem yerin merkezindeki sarsıcı kuvveteki mağma lavlarının bir nevi baca hükmündeki dağlardan fışkırıp yeri sakinleştirmesi ve dahi yerleşim kısımlarından uzaklaştırması dahi mucizedir.volkanik dağ dediğimiz  dağlar bu türdendir.aksi halde yer içindeki ateşin basıncı ile çatlayıp dağılıp giderdi

demek ki dağlar bir nevi yerin nefes  borularıdır bir yerde direkleri kazıkları ve sabitleştirici çivileridir.

 

**

himalaya dağlarının köklerinin ortaya çıktığını söyleyen başka bi site:

https://www.livescience.com/6595-depth-himalayan-mountain-roots-revealed.html

 

tarihinde nogodbutAllah tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Boşa kürek çekiyorsun dağların kökü olması için sonradan çakılmış olması gerekir ve böyle bir şey yeryüzünde olmadı. Dağların bir ağaç gibi yada bir çivinin çakılmış hali gibi bir kökü yoktur istediğin kadar ağla. Dağı yapan zaten alttaki 1. katmandır. Bütün kıta boyunca aynı katman devam eder. 

Kuran zaten dağların kökü vardır demiyor.  Çivi gibi çakılmış diyor yani alakası yok bugünki bilimle. Sen bana ne kurandan dağların kökleri vardır gibi bir cümle getirebilirsin nede bilimsel olarak dağların çakıldığını gösterebilirsin... 

 

Kuranın herşeyi çalıntı muhammed tam bir çöpcüymüş.Sağdan soldan ne varsa duyup koymuş. Senin bu çöp kitabından mucize falan çıkmaz.

 

Tevrat’ta Dağlar

 

 

  • Ey dağlar ve yeryüzünün sarsılmaz temelleri, RAB’bin suçlamasını dinleyin. Çünkü RAB halkından davacı, İsrail’den şikâyetçi. Tevrat: Mika 6:2
  • O zaman yeryüzü sarsılıp sallandı, Titreyip sarsıldı dağların temelleri, Çünkü RAB öfkelenmişti. Zebur: Mezmur 18: 7
  • Çünkü size karşı öfkem ateş gibi tutuşup. Ölüler diyarının derinliklerine dek yanacak.Yeryüzünü ve ürününü yutup yok edecek.Ve dağların temellerini tutuşturacak. Tevrat: Yasanın Tekrarı 32:22
  • Yeryüzünü temeller üzerine kurdun, Asla sarsılmasın diyeZebur: Mezmur 104: 5
  • Dağların köklerine kadar battım,Dünya sonsuza dek sürgülendi arkamdan; Ama, ya RAB, Tanrım, Canımı sen kurtardın çukurdan. Tevrat, Yunus 2: 6

İslam Öncesi Şiirlerde Dağlar

 

“Ey halk! Dinleyin, belleyin: Yaşayan ölür. Başa gelen gelir. Gece, karanlık; gündüz, durağan; gök, burçları olan; yıldızlar parlar; denizler kabarır; dağlar birer çivi; yer yayılıp döşenmiş; ırmaklar akağında akmakta. Gökte haber, yerde ‘ibret’ var. insanlar gidiyorlar (ölüyorlar) ve dönmüyorlar. Öyle istedikleri için mi kalıyorlar, yoksa uyusunlar diye mi bırakılıyorlar? Ey güçlü topluluk! Nerde Semûd (toplumu), nerde Ad(toplumu)? Nerede babalar, atalar? Şükürle karşılanmayan iyilik nerede, ne oldu? Yadırganmayan zülüm nerede, ne oldu? Kus gerçek ve içinde günah bulunmayan bir antla ant içer ki, üzerinde bulunduğunuz dininizden daha sevgili bir din vardır ‘Allah kalında.’ (Ali Muhammed Hasen, e’t-Tarihu’l.Ebedi, 1964, s.115.)

 

Türk Mitolojisinde Dağlar

 

“Tengri, tag birle yerig basurdı”. Yani “Tanrı, dağ ile yeri bastırıp daha sağlam yaptı”. “Yeri basan, tutan dağdır; Halkı basan, tutan Handır!“

tarihinde lawrenceKrauss tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

tevrat ve incil Kur'anın doğruladığı kitaplardır. isevilik musevilik esası islamdır kökü birdir.

elbet aynı mimarın elinden çıkan evler benzer

tahirfata rağmen incil ve tevrat ile Kur'an ın hele tevrat ile Kur'anın benzer ayetleri çoktur.

 

aynı kaynaktan çıkan nehir kollara ayrılsa tadı aynıdır burda şaşılacak şey yok

ancak bazı kollara atıklar dökülmüş kirlenmiş.

 

ateist kesimin ilahi kitaplar arasındaki benzerlikten birbirinden çalıntı demesi ilginçtir

aynı ağaç dahi farklı mevsimde farklı görünür ancak kökü gövdesi aslı değişmemiştir 

islam tek bir dindir isevilik musevilik islam farklı zamanlardaki isimleridir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

:) kalp sadece kan pompalar

yahu ordaki kalb manevi kalp maddi kalp değil be kardeşim

akıl ile beyinde aynı değil biri madde diğeri ona yüklenmiş mana ruhu aslı yazılımı diyebiliriz.

şimdi bir bakır tel ile ondan geçen elektrik aynı şeymidir

bakır tel sadece ileten bir mecra elektrik ise bir çok işi yapan bir kuvvet

ampulde ışık fırında ısı buzdolabında soğuk sobada ateş tezahürleri farklı

ruh le beden de bir nevi buna benzer

akıl bir nurdur bir enerjidir beyin denilen mecrada iletilir ve fiileri ortaya çıkar

kalb mana olarak bir şeyin merkezi içi özü demektir

insan maddi kalbi bile bedenin merkez kuvveti gibi.

 

***

Kur'an da kalp manasında çok kelime geçer

kalb zaten arapça bir kelime ancak lub fuad gibi başka versiyonlarıda geçer

buda gösterir ki kalb bedenin özü olan ruh akıl vb her şeyin merkezi menbaıdır

o yüzden düşünmenin kalbe verilmesi yanlış değildir

 

bizd misal kafanı çalıştır deriz ancak kafa beynide içeren beyinden daha büyük bir şey

o yüzden bir küçük şey bir büyük şeyin içinde ise büyük olanı aynı zamanda küçüğün fonskiyonud görür

misal kalb göğüstedir göğüs kalbide taşıdığı için kalb yerine göğüs denir

zira kalbide barındır.

akletme kalb gibi her şeyi kuşatan bir ruha elbet verilebilir.

tarihinde nogodbutAllah tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
6 dakika önce, nogodbutAllah yazdı:

:) kalp sadece kan pompalar

yahu ordaki kalb manevi kalp maddi kalp değil be kardeşim

 

Şimdi onu bunu geçte bize kuranda dağların kökleri olduğu ayeti getir kardeşiiiiimmm..

tarihinde lawrenceKrauss tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

yıkarıdaki resimde kalb te var bir dünya ayet yazılmış karşısına yeni şeyler yazılmış o yüzden yanlış yer değil

benim dikkatimi ilk başta dağlar çekti onları yazdım

ancak zamanım olsa hepsine ayrı ayrı cevap yazarım

da gerek yok daha önce bunlar bin defa cevap yazılmış

yeni değil bunlar.

 

dileyen dilediği gibi bakar dilediği gibi görür anlar düşünür yapacak bir şey yok

 

evli çiftlerde bile araları iyi iken birbirlerini güzel görürler

aralarını açan bir olay yaşandımı nefretle bakarlar düşman kesilirler  bu sefer çirkin görmeye başlarlar

o yüzden güzel çirkin gibi doğru yanlış hakikat batıl dahi anlayışa duyguya ilme menfaate şehvete bağlıdır

 

bir ayette 6:20: "Kendilerine Kitap verdiğimiz kimseler, Peygamber'i, kendi oğullarını bildikleri gibi, bilirler. Kendilerine yazık edenler var ya! İşte onlar iman etmezler. "

her kes her şeyin farkında ancak bakışlar duygular menfaatler farklı.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 1 month later...
  • 4 months later...
  • 2 weeks later...

Kuran'da atılan bir su-sıvı dan bahsedilir..Sperm hücreleri tek başına sıvıdır diyebilir misiniz? O halde Tarık suresi 5-6-7 ayette bahsedilen sadece sperm olamaz ,bu durumda meni olabilir..Meniyi ve bunun içeriğinde bulunan spermleri oluşturan vitamin, enzim gibi maddeler vücutta kaburga ve bel kemikleri arasında bulunan karaciğer ve böbrek üstü bezlerinde üretilir ya da depo edilir..''Sperm testislerden çıkar,kaburga -bel kemiğiyle ilgisi yok'' gibi bir mantıkla Kuran'da hata olduğunu iddia edemezsiniz..ayette bahsedilen -su-sıvının çok az bir kısmı sperm hücreleridir ve bu spermlere tek başına sıvı-su denemez..bunları oluşturan maddeler karaciğer ve böbrek üstü bezlerinden gelir..

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 10.05.2020 at 15:49, T.TAŞPINAR yazdı:

Kuran'da atılan bir su-sıvı dan bahsedilir..Sperm hücreleri tek başına sıvıdır diyebilir misiniz? O halde Tarık suresi 5-6-7 ayette bahsedilen sadece sperm olamaz ,bu durumda meni olabilir..Meniyi ve bunun içeriğinde bulunan spermleri oluşturan vitamin, enzim gibi maddeler vücutta kaburga ve bel kemikleri arasında bulunan karaciğer ve böbrek üstü bezlerinde üretilir ya da depo edilir..''Sperm testislerden çıkar,kaburga -bel kemiğiyle ilgisi yok'' gibi bir mantıkla Kuran'da hata olduğunu iddia edemezsiniz..ayette bahsedilen -su-sıvının çok az bir kısmı sperm hücreleridir ve bu spermlere tek başına sıvı-su denemez..bunları oluşturan maddeler karaciğer ve böbrek üstü bezlerinden gelir..

 

Böyle zorlama anlamlar çıkartmaya gerek yok. Meni nerede üretiliyor? Testislerde. İşte bu kadar basit ayet boşa düştü. Tarık 7'de "O su, bel ve göğüs kafesi arasından çıkar diyor senin dediğin gibi yok efendim spermleri oluşturan vitamin, enzimler bel ile kaburga arasındaki organlarda üretilirmiş gibi bir ifade geçmiyor ayette. Ayrıca 600'lü yılların çöl bedevisi nereden bilecek enzim nedir, vitamin nedir hiç bunları düşünmüyorsun bile. Sen şimdi modern tıp bilimi sayesinde bu bilgileri bildiğin için ayeti hemen oraya bağlayarak takla attırmaya çalışıyorsun ama yemezler.

 

Senin bu ayete takla attırma şeklin tam olarak şuna benziyor. Şimdi birisi sana gelip, Kızılırmak nehri nereden çıkar diye sorduğu zaman senin de ona Kızılırmak nehrinin içinde şu minareller, bu vitaminler vardır diye cevap vermen gibi bir şey senin şuan yaptığın. Ürolog tanıdığında varsa sor bakalım "Sperm, nerede üretilir/çıkar" diye sana nereyi gösterecek? Kaburgaları mı gösterecek yoksa testisleri mi? Ayetin içerisinde ne enzim geçiyor ne vitamin ayete takla attırıp dini mi kurtaracağım derken çok komik duruma düşüyorsunuz...

Link to post
Sitelerde Paylaş

iste böyleee,

                     Ne diyor DiN,peygamberler Allahi baldirindan taniyacaklar.Baldiri varsa ayaklarida,elleride,CÜKÜDE varmi arkadaslar.insafiniz kurusun.Müslümanlarin tanidigi TANRIYA bakin.Efendim,Muhammet arsda aralarinda pperde olarak koonustular.Sandalyeyemi yoksa kolltuklarami oturdular?Yahu ne perdesi,ne baldiri.Yüce güc tüm evrenlerin heryerinde ayni anda bulunan ve öyle olduguna inanilan bir güctür.

                      Hem Allahha YER,yurt gösteremezsin diyecen hemde falan peygamber Allahlla güresdi deyecek.Yok bana nida gönderdi diyecen.Yere indi deycen.Dua edecenki gönlü olsunda istegini yapsin.Sizin dediginiz TANRI degil ancak insan olabilir.Tanrinin kimsenin övgüsüne,pofpofuna gereksinimi yoktur.O yapacagini zamaninda yapmis yerine koymustur.Yok Allah muhammedi cok seviyormus.Ulan atmayi nekadar cok seviyorsunuz.Allah Muhammedi cok degil az bile sevseydi onu karilarina zehirletmezdi.Aysenin adinin cikmasini engellerdi.Arap sairin siirlerini muhammedin kurana qayet olarak almasina izin vermezdi.Tanrinin hickimseyle isi olmaz.O yapacagini bastan yapmistir.

                      Allah diyorki

Namaz kilan

Oruc tutan

Hacca giden ancak müslüman olur,iman etmis olamaz.Iman etmis olabilmeleri icin beni her yönümle tanimalari gerek.Dini kitaplara baktigimizda Peygamberbile Allahi oldugu gibi taniyamiyor.Nerden biliyoruz?Taanri ayatinda diyorki ben size sah damarinizdan yakinim.Yaniiiiii icinizdeyim diyor.Muhammet ne yapiyor aRSA gidiyor ve orda görüstügünü söylüyür ALLAHLA.Müslümanlar gercekten dinlerinide bilmiyor anlamiyor.Allah diyorki ben sizdeyim,icinizdeyim.Beni surda burda aramayin ,ben heryerdeyim.Ama ne yazikki anlamamiz cok kit.Bazi din adamlarida diyorki muhammet arsa gittigini rüyasinda görmüstür.Bakk bu olabilir.Ama buda olamaz.Niye olamaz?Cünkü TANRI diyorki ben sizin her insanin icindeyim.Madem benim icimde ne isim var suraya buraya gitmeye.Bu kitabi ALLAH degil bence FELLAH yazmistir.

                      Güye ne demis ALLAH biz her canlidan TUFAN gemisine birer cift disili erkekli canli koyduk.HHalbuku bazi canlilar bölünerek cogaliyor bazi canlilarda kendi kendini hamile birakabiliyor.Bunlardan Allahin habari olmazmi kendi yarattigi seylerden.Bunlara benzer cok yanlislar ve hatalar var kuranda.

                      Kuran parcalari 7 kisiye veriliyor,.Verilen kisilerden biri kendisine verilenleri yakiyor.Burdan yirtsinlar deye söyle diyürler.Kuranii daha önce hafizlar ezberlemisti,o bakimdan bir kaybimiz olmamistir.Acabaaaaaa.Muhammedin ögretmenleri ne yazikki cok hatalar yapmislar kuranda.Ama kime sorarsan sor kuran ALLAH kelami.

Meshur din adamlarindan biri kuran icin söyle diyor,KURANIN hepsi budur demeyin hataya düsersiniz.Bukadarina sahibiz derseniz hataya düsmezsiniz.Demekki adam biliyor kuranin eksiklerini,

 

                  Hakka suresi 40 da diyürki ----bu kitap cok muhterem bir nebinin <sözüdür.

                  Hakka suresi 43 dede diyorki -bu kitap ALLAHIN  KELAMIDIR ,SÖZÜDÜR.

Peki simdi soriyim bu kitap kimin sözüdür,MUhammedinmi Allahinmi.Yasar nuri öztür diyorki dünyada akli basindaki dinn adamlari bir araya gelip kurandaki yanlis ve hatalari kurandan ayiklamak gerek.Insanlar bilinclendikce bu hatalar görülecek milletin dine olan inanci sarsilacaktir.Bunu önlecek icin bu hatalar kurandan temizlenmelidir.

 

                Dikkatimi cekki bir ayette ARAP deye yazacagina FELLAH deye ceviriye yazmis ceviri yapan.Arap bütün araplari icine alir.Fellahsa yalniz köylülere verilen addir..Birde ALLAHDAN korkmadan bu kitap ALLAHINDIR deniyor.Peki bu hatalari Allahmi yapiyor,ki HASA.

                        Hem diyoruzki bir yapragin sallanmasi bile Allah izniyle olur.Pekiiiii Allah beni cehennenlik,senide cennetlik yaratirssa bu suc benim nasil olurki.Ayette diyorki ben istediklerimin bir kismini cennetlik yaratiyorum,bir kisminida cehennemlik cehennem bos kalmasin deye.Pekiiiii o zaman sen beni nasil suclayabilirsinki.Sen Allah sin bende kul.Beni cehenneme gönderme diyememki.

Garanti bu söz Allahin olamaz olsa olsa FELLAHIN olur.töbe estafirillah.

Dedeniz

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...