Jump to content

Bugün Benim Doğum Günüm


Recommended Posts

28 dakika önce, nogodbutAllah yazdı:

sayın hacı sizi tanımıyorum iyi mesud mutlu nice seneler dilerim

ancak baş yazınızda derin bir hüzün sezinledim

belki de yanlış sezinleme

 

doğmadan önce yoktuk ölümden sonra yok olacağız demeniz

iki sonsuz yokluk arasında kısacık parlayıp sönen bir kıvılcım gibi hayatı tarif edişiniz gerçekten  karamsar olmak için yeterli

 

oysa iman edenler için tam tersidir 

doğmadan önce de vardık doğum ile ölüm arasında da varız öldükten sonrada var olmaya devam edeceğiz

zerre bir karanlık yok bu nurlu ışıltılı hayatta

zerre yokluk yok hep varlık var

kolay olan duruken zor ve yokuşa talip olmak pek mantıklı gelmedi

tekrar iyi seneler.

Bir ateist için ölüm her şeyin sonudur. Gerçek olan bu sondur. Farkında olmadan ya da bilerek ölümü hüzünle anmak elbette mümkündür. Kimse sonunda her şeyi kaybedip yokluğun karanlık dehlizlerinde, geride birşeyler bırakmadan, kaybolup gitmek istemez. Ama dindar olsun olmasın her insan bu katı ve acımasız gerçekten kurtulmanın imkansızlığını da idrak eder. Dindarlar için ölümden sonra varlığı kurgulanan yaşam bir fantezidir. Bunu onlar da bilir ve ölüme direnir. Çoğunluk ölmek istemez. Ölerek ölümsüzlüğe kavuşmak yalnız dindarların inandığı bir inanç değildir. Ateistler için de bir inançtır. Yazılarımda ben bu inancı belirtmek istemişimdir. Bu inancın Müslüman inancından farkı yalnız insanları değil, bütün canlıları ilgilendirmesidir. Ölümü düşünmeyin. O düşünce size bu dünyadaki yaşamınızın bir sonu olduğunu hatırlatacaktır. Onun bir fantezi olduğunu siz de biliyorsunuz, ya da bir tür hissediyorsunuz ama kabul etmek istemiyorsunuz. Bir insanın kendini kandırması din inancı ile kandırılmak kadar kötü değildir belki ama, yine de ortada bir bilinmezlik var. Mevcut koşullarda ne kadar çabalarsanız çabalayın, o bilinmezlikle bir sonuca varmanız mümkün değildir.

Mutluluklar dilerim.

Link to post
Sitelerde Paylaş

iman sahibi dindarların ölümle bir problemi olduğunu sanmıyorum

mevlana ölüm anına düğün gecesi der islamda rabıta ı mevt  yani ölmeden mezarını kazıp kefenini giyip mezarına yatan geceleri orda ölmüş gibi geçirip empati yapanlar var

kabir ziyaretleri ölümü hatırlattığı için teşvik edilmiştir 

 

eski cami avlularına bakın mezarlarla doludur

 

ölümden korkmak daha çok modern pozitivist hayatın mantığıdır

sayın hacı siz dahi yukarıda:

"

 Ölümü hatırlattığım için aranızda bana kızanlar bile olabilir. Onun da canı sağolsun.

Öte dünya olsaydı ne iyi olurdu, değil mi?

"

diyorsunuz ki haklısınız ölümü hatırlatmaktan  ve hatırlamaktan korkuyoruz  

 

esasen ölümü doğum gibi doğal kabul ediyorum

zira ölmemek için doğmamak gerekir veya taş gibi can taşımamak gerekir ölüm canlı şuurlu olan içindir

her nefis ölümü tadar 

 

siz itikadınızca ölümden sonrasına fantazi dersiniz

ancak dediğiniz doğru olsa bile farzı muhal iman eden ve ölümden sonra dirilmeye ebedi hayata iman eden kişinin bu dünyadaki yaşamı dahi inanmayan için daha rahat daha sakin daha mutlu olacağı kesindir yani bu dünyadaki hayatı dahi güzelleştirir.

 

ancak hakiki iman eden için ise zaten hem bu dünya hayatı hem ahireti ebedi hayatı nurlanır güzelleşir tatlılaşır

 

zira ebedi hiçlik yokluk düşüncesi  ,daimi ebedi yaşama isteği fıtratına derc edilmiş insan için çok ağırdır

 

bu susaması mutlak olan ve bu yüzden suya muhtaç birini ebedi sınırsız susuz bir kızgın çöle bırakmak gibidir

 

evet fıtraten susayacağımızı kızgın kumlarda kavrulacağımız mukader ve kesindir ancak suyun hiç olmaması ve ebediyen suyun hiçliği zaten o susuzluk ateşinden daha derin yakar ve daha acıtıcıdır.

 

saygılar.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 11 months later...

Hacı ağabey geçen sene bugün bu başlığı açmıştı... 6 Kasım yani bugün O'nun doğum günüydü... "Yılları saymaktan usandım artık" diyordu şiirinde ve doğum gününde ölümden bahsediyordu...

 

Bu başlığı güncellemiş bulunuyorum ama ne diyeceğimi de pek bilemiyorum. Bir kaçınılmaz son olan ölüm gerçeği karşısında diller susuyor...


O'nun 15 sene öncesine ait 2 çok çarpıcı şiirini paylaşayım...

 

 

11 Ocak 2005 tarihinde yazmış olduğu ve gençken ölmeyi yaşlıyken ölmeye tercih edeceğini anlattığı "ÖLMEK İSTERDİM" başlıklı şiiri:


Ölmek isterdim gençliğimde,
Yaşlanmadan ölmek, hem de..
Genç ve taze bedenim ve
Çocukca düşlerimle..

 

Boğaz köprüsünden atlayarak,
Martı gibi uçmak isterdim denize,
Ve dalmak, boğazın serin sularına,
Bir daha çıkmamak üzere....

 

Ölmek isterdim gençliğimde,
Genç ve taze bedenim,
Ve masum düşlerimle,
Korkmazdım..

 

Artık çok geç,
Biliyorum...
Yaşlılığa teslim oluyorum...
Gençken verdiğim bir söze,
Yaşlanınca ihanet ediyorum...

 

Düşlerim masumiyetlerini yitireli,
Çok oldu,
Ölmek arzu ve cesaretim,
Onlarla birlikte,
Yok oldu....

 

Yaşlı bir adam oldum,
Yaşlanmaktan korkarken,
Ölmek istemeyen artık,
Ölümden hiç korkmazken..

 

Genç ölemedim bir türlü
Ne yazık!
Yaşlandım...
Aslını inkar eden
Bir hain oldum..

 

HACI

 

 

Ve 18 Eylül 2005 tarihinde yazmış olduğu ve ölümü hissiz olmakla tarif ettiği "ÖLÜMÜ TADIYORUM" başlıklı şiiri:


Gün bana sormuyor günlüğünü...
İşini biliyor,
Geceler de öyle,
Aradan geçen yıllar da.....

 

Yanılsamalar bana ait,
Sonunda ölüm de..

 

Şafakla başlıyor gün,
Durmuyor..
Bir devinimdir gidiyor....

 

Ömür bir gün daha kısalıyor,
Ölüm bir gün daha yaklaşıyor...

 

Ölümü düşlüyorum,
Nasıl bir deneyim, diye...

 

Gözlerini kapat,
Görme.
Duyma kulaklarınla,
Koklama artık,
Dokunma...

 

Ölüm bu olmalı, işte...
Kekre bir tad,
Damağında, dilinde...

 

Buruk lezzetiyle
Ölüm, her yerde..
Her zaman seninle,
İç içe.......

 

HACI

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bugün sabah uyandığımdan beri düşünüyorum onu. Bir türlü vedalaşamadım; yapamadım. Ne zaman becereceğim, bilmiyorum.

Kanser olduğunu öğrendiğinde tek vasiyeti olmuştu, o da blogunu mümkünse iki yıl daha yaşatmamdı. "Parasını sana gönderirim, şifrelerini veririm, yaşatırsın" demişti. Tıp öğrencileri için yazdığı tiroid kitabı çok fazla indiriliyordu, o da bunu çok önemsiyordu. Ve tabii şiirleri...

Sonra löseminin çok yavaş ilerleyen bir tür olduğunu öğrenince bu konuyu kapatmıştık. 

 

Aniden öldü, mantık'a bu durumdan ve blogdan bahsedince hemen onlara (Typepad) yazdı. Hani hiç değilse bize şifrelerini verirlerse birkaç yıl daha yaşatalım dedik.

Şifreleri vermediler, ama para da istemeden siteyi yaşatacaklarını söylediler. Başınız sağolsun dediler...

Öldükten bir hafta kadar sonra oldu bunlar.

 

Blog daha uzun yıllar yaşayacak. İstediği gibi...

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 saat önce, Türk Ateist yazdı:

 

Bugün sizin de doğum gününüz Hulas.

Sağlıkla, huzurlu, mutlulukla daha nice yaşlarınız olsun...

 

Çok teşekkür ederim... Çok naziksiniz. Gerçekten çok ama çok ince düşüncelisiniz. Beni mutlu ettiniz... Tekrar teşekkürler...

 

Hepimiz bir yıl daha yaşlandık ve bizler de ölüme biraz daha yanaştık. Acı gerçek bu...

 

Hacı ağabeyin vefat etmesi, böyle çekip gitmesi canımı çok sıktı... Çok kaliteli, özel, değerli bir insandı. O'ndan geriye, hepimize tek kelimeyle bir "burukluk" kaldı... Tekrar başımız sağolsun...

Link to post
Sitelerde Paylaş

tevfik fikret bir şiirinde;

 

"vatan için ölmek de var

ama borcun yaşamaktır..."

 

der, ne de güzel söyler.

 

hem bu ülke hem de bu gezegen bizim vatanımız.

onlara karşı borcumuz var.

hacı borcunu ödedi, niyeti daha fazla ödemekti.

biz hala borçluyuz...

 

iyi ki doğdun hacı, huzurla uyu.

iyi ki doğdun hulas, mutlulukla yaşa.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ben Hacı'yı yaklaşık on beş senedir tanırım. Ve yaklaşık 12 senedir de onunla aynı ortamda yazışmışılığım vardır. 

 

Ve nedendir bilinmez, belki hemşerihlikten belki de ateistklikten, ya da fenci olmaklığımızdan Hacıyla birebir örtüşen birçok tarafımız olmuştur.

 

Özellikle Hacı'nın bundan 15 sene önceki yazıları tam olarak beni yansıtır. Bunu neye yormalı bilemiyorum.

 

Ve yine Hacıyla çok derin ayrılıklarımız da olmuştur. Ve bunlar hala da da vardır, olacaktır da.

 

Fakat bizler sonuca bakarız. 

 

Hacı bir kurucuydu. Bir öncüydü. Ve bir dava adamıydı. . Kendisini de sorgulayan - şekilsel değil bilimsel düşünmeye çalışan bir fikir

emekçisiydi.

 

Gerçeği bulmaya çabalayan insanlara ne kadar büyük bir değer kattığı, vefatının ilan edildiği başlıkta açıkta ortadadır. 

 

Günahıyla sevabıyla bu dünyadan bir Hacı geçti. Kendi deyimiyle bu zındık dünyayı değiştirmeye çalıştı. 

 

Sadece onun cesareti ve atılımı bile takdire şayandır. 

 

Ama ben Hacıyı her zaman Atatürk sevgisi ve hayranlığıyla anacağım!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
8 saat önce, Geta yazdı:

iyi ki doğdun hacı, huzurla uyu.

iyi ki doğdun hulas, mutlulukla yaşa.

 

 

Çok teşekkür ediyorum sevgili Geta... Eksik olmayın. Ben de size kalan ömrünüzde mutluluklar dilerim. Hayatta her şey gönlünüzce olur umarım...

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 07.11.2020 at 08:41, hulas yazdı:

 

Çok teşekkür ediyorum sevgili Geta... Eksik olmayın. Ben de size kalan ömrünüzde mutluluklar dilerim. Hayatta her şey gönlünüzce olur umarım...

 

Doğum günün Kutlu olsun, YÜCE Insan.Sen hep içimizde olacaksın.Seni,hep yanımızda hissedeceğiz. 

 

Sizinde Doğum gününüz Kutlu olsun Sayın Hulas.

tarihinde Brad pit tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
10 saat önce, Brad pit yazdı:

 

Doğum günün Kutlu olsun, YÜCE Insan.Sen hep içimizde olacaksın.Seni,hep yanımızda hissedeceğiz. 

 

Sizinde Doğum gününüz Kutlu olsun Sayın Hulas.

 

Çok teşekkürler sevgili Brad pit.... Ben de size mutlu, huzur dolu, başarılı bir ömür diliyorum. Sağlıcakla kalın...

 

Dediğiniz gibi, Hacı ağabey elbette ki unutulmayacak. Yazmış olduğu eski yazılarıyla ve birçok kişide bıraktığı izler, hâtıralar aracılığıyla yaşamaya devam edecek en azından...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hacı’yı şahsen tanımadım.. Ama bu forumdaki herkes gibi onun hakkında benim de bir fikrim vardı tabii ki. Var olan her şeye uzaktan bakabildiği ve gözleri gördüğü için hayatın arkasını, dünyanın o kadar da iyi tasarlanmış bir yer olmadığını anlayabilen, yeryüzü üzerinde ne yazıldıysa insan tarafından yazıldığını, ne söylendiyse insan tarafından söylendiğini bilen, ve bildiklerini kendisine saklamayıp başkalarına da öğreten, yazan çizen bir insandı hacı..

 

Son derece donanımlı, reformist, entelektüel, bilime ve sanata değer vererek yaşamış ve kısa zaman önce sonsuzluğa karışmış bu adama sevgilerimle...İyi ki doğdun..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hacı geçmiş doğum günün kutlu olsun. Ölüm gününle değil doğum gününle hatırlamak isterim seni hiç tanışmamış olsak da. 

 

Neden bilmiyorum senin gidişin bana kötü hissettirdi. Sanki bir dostu kaybetmiş gibiydim. Böyle bir his seni tanımadan nasıl oldu bilmiyorum. Yazılarınla benim de yolumu aydınlatacaksın ama bunu biliyorum. Hiç tanışmamış olsak da ve sen olmak istediğim denizlerde olsan da doğum günün kutlu olsun. Her kimsen ve nasıl biriysen bilmiyorum ama bıraktıklarınla merak etme yeni nesillere ışık tutacaksın. Bir fener olacaksın. Ruhun şad olsun. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...