Jump to content

Ötenazi ve intihar demokratik bir hak mı yoksa cinayet mi?


Recommended Posts

2 saat önce, Ebu Kafir yazdı:
On 11.11.2019 at 17:57, jim-jack yazdı:

@Tiglath fikrine katilmiyorum, cünkü sucsuz insanlarda gümbürtüye gidiyor. Bence daha cok bombayi patlatan kisi cehennemi haketmistir.

 

Suçsuz insanlar neye göre ve kime göre suçsuz?

Radikal islama göre, şer-i hükümlere göre yönetilmeyen topraklar darül harp tir

Bu topraklarda yaşayanların canları, malları ve kadınları müslümlere helaldir.

 

Bir insan canli bomba olarak bir kalabalikta kendini havaya ucurursa hem kendini hemde cevredeki leri öldürüyor. O anda bulunan bebek cocuk hamile kadin yasli genc demeden o insanlarin canina kast ediyorsun. Peki o insanlar sana ne yapti? Belki senin yürüttügün düsünce ideolojiylen hic alakasi yok. Onun icin o insanlar bu durumda inanan veya inanmayan masumdur. O insanlarin canini sen vermedigin icin o bambayi patlatma aninda sen ordaki insanlari muhakeme yapip suclu bulup kendinle birlikte öldürüyorsun. Nasil bir mantik bu? Savas halinde durum degisiktir. Türkiye nin resmi dini yoktur ama her türk istedigi ideolojiye inanabilir. Ben sünnet ve rivayetlere pek sicak bakmiyorum. Kuranlan cok celisenleri var.

Bir saat önce, Ebu Kafir yazdı:

Kuranda her nabza şerbet vardır. Birbirinden 180 derece zıt anlama çekilecek rivayetlere bolca rastlayabilirsin, dediğim gibi bireysel düşüncelerin bir değeri yoktur, önemli olan genel kabul görmüş görüşlerdir.

 

Kurandakilere ayet denir. Kurana ait olmayanlar sonradan söylenenlere aktarilanlara rivayet denir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 55
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

7 saat önce, jim-jack yazdı:

Bir insan canli bomba olarak bir kalabalikta kendini havaya ucurursa hem kendini hemde cevredeki leri öldürüyor. O anda bulunan bebek cocuk hamile kadin yasli genc demeden o insanlarin canina kast ediyorsun. Peki o insanlar sana ne yapti? Belki senin yürüttügün düsünce ideolojiylen hic alakasi yok. Onun icin o insanlar bu durumda inanan veya inanmayan masumdur. O insanlarin canini sen vermedigin icin o bambayi patlatma aninda sen ordaki insanlari muhakeme yapip suclu bulup kendinle birlikte öldürüyorsun. Nasil bir mantik bu? Savas halinde durum degisiktir. Türkiye nin resmi dini yoktur ama her türk istedigi ideolojiye inanabilir. Ben sünnet ve rivayetlere pek sicak bakmiyorum. Kuranlan cok celisenleri var.

 

Dinde mantık arandığını kim söyledi? Nakli bırakır ve mantık & sorgulama işine başlarsan dinden çıkarsın, tıpkı bizim gibi.

 

Maide 101:

Ey iman edenler! Size açıklandığı takdirde, sizi üzecek olan şeylere dair soru sormayın. Eğer Kur'an indirilirken bunlara dair soru sorarsanız size açıklanır. (Halbuki) Allah onları bağışlamıştır. Allah, çok bağışlayandır, halimdir (hemen cezalandırmaz, mühlet verir.)

 

7 saat önce, jim-jack yazdı:

Kurandakilere ayet denir. Kurana ait olmayanlar sonradan söylenenlere aktarilanlara rivayet denir.

 

Ayetlerden değil, ayetlerin çekildiği anlam ve yorumlardan bahsediyoruz, kuranda çoğu ayetin anlamı don lastiği gibi nereye çekersen oraya gider. 
Bizim için önemli olan yüzyıllardır nasıl anlaşılıp uygulana geldiğidir. İstersen başka başka anlamlara çekip geleneksel islam öğretisini çöpe atabilirsin elbet, yalnız bu durumda müslüm olmaktan çıkıp münafık olur ve islam tandanslı deist bir dini yaşarsın. Şer-i düzende katlin vacib dir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
8 saat önce, EbûTürâb yazdı:

Şu yazdığın bakara 207 ile alakalı birbirinden değişik yüzlerce meal sunabilirim. Senin mealin üzerinden yola çıkayım;

204,205,206; İnsanlardan öylesi de vardır ki, dünya hayatına ilişkin sözleri senin hoşuna gider. Bir de kalbindekine (Sözünün özüne uyduğuna) Allah'ı şahit tutar. Halbuki o düşmanlıkta en amansız olandır. O, (senin yanından) ayrılınca yeryüzünde bozgunculuk yapmağa, ekin ve nesli yok etmeğe çalışır. Allah ise bozgunculuğu sevmez. Ona "Allah'tan kork" denildiği zaman gururu onu daha da günaha sürükler. Artık böylesinin hakkından cehennem gelir. O ne kötü yataktır! 

 

Bir önceki ayetleri okursan, yahut sonrasına bakalım; 208,209 Ey iman edenler! Hepiniz topluca barış ve güvenliğe (İslam'a) girin. Şeytanın adımlarını izlemeyin. Çünkü o, size apaçık bir düşmandır. Size apaçık deliller geldikten sonra, eğer yine de yan çizerseniz, bilin ki Allah, gerçekten mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir. 

 

Senin şuan telakki etmek istediğin ile alakasız olduğu açıkça belli olmakta. Bunları ayetlerde ki şu kısımlardan rahatlıkla anlayabilirsin;  Ona "Allah'tan kork" denildiği zaman gururu onu daha da günaha sürükler.

Şeytanın adımlarını izlemeyin.

Size apaçık deliller geldikten sonra, eğer yine de yan çizerseniz, bilin ki Allah, gerçekten mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir. 

 

Burada belirtilmek istenen nefsini Allah'a feda etmek, yani Allah'ın emirlerine riayet etmektir. Ama yine ben yalancı, laf çeviren çıkacağım çünkü sen yorumların üstüne görmeyeceksin.

207'i İştişhad konusuna yoran varsa, dilerim Allah tez zamanda kendisine ilim nasip eder.

 

Maalesef din kardeşlerin kurandan ayetlere bakıp istişhad konusuna yoruyorlar, bu konuda herhangi bir tereddütleri de bulunmuyor, gayet netler.

bakara 207 konusunda anlamı yumuşatma gayretleri boştur, tevbe 111. ayette aynı kelime allah tarafından canları cennet karşılığı satın alınmış (ölür ve öldürülürler) müminler için kullanılır.

bakara 207 ise canlarını allaha satmış müminlerden bahseder, durum ortada..

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 dakika önce, Ebu Kafir yazdı:

 

Maalesef din kardeşlerin kurandan ayetlere bakıp istişhad konusuna yoruyorlar, bu konuda herhangi bir tereddütleri de bulunmuyor, gayet netler.

bakara 207 konusunda anlamı yumuşatma gayretleri boştur, tevbe 111. ayette aynı kelime allah tarafından canları cennet karşılığı satın alınmış (ölür ve öldürülürler) müminler için kullanılır.

bakara 207 ise canlarını allaha satmış müminlerden bahseder, durum ortada..

Öyle mi? Kimmiş o din kardeşlerim? Sana ayetin nüzul sebebini vereyim;

“Mekke’den Peygamber Efendimiz’in yanına hicret etmek istediğimde müşriklere: «Ben ihtiyar bir adamım. Burada bulunmam size bir fayda sağlamayacağı gibi, düşmanlarınızın yanında olmam da size bir zarar vermez. Ben İslâm için bir söz verdim, o sözden dönmeyi çirkin görüyorum; bırakın Medine’ye gideyim» dedim. Kureyş: «Ey Suheyb, bize geldiğinde hiçbir şeyin yoktu. Mal olarak ne kazandınsa burada kazandın. Şimdi bunları alıp gitmene müsaade etmeyiz» dediler. Ben: «Peki, malımı sizlere versem, malımla nefsimi sizden satın alsam beni gitmekte serbest bırakır mısınız?» dedim, «olur» dediler. Bunun üzerine malımı onlara verdim ve beni hicret etmem için serbest bıraktılar. Mekke’den çıkıp Medine’ye geldim. Durumumdan haberdar olan Peygamberimiz (s.a.s.)’e: «Suheyb kâr etti, Suheyb kâr etti» buyurdu.” (Taberî, Câmi‘u’l-beyân, II, 437; İbn Kesîr, Tefsîru’l-Kur’ân, I, 247)

Anlatan da Suheyb b. Sinân er-Rûmî .

Sen kendine göre yorumlamışsın ne yazık ki, onu iştişhad konusuna yoran varsa da ilmi sıfırdır! Bak bu kadar kesin söylüyorum, ahirette gelsin benimle hesaplaşsın. İlmi sıfırdır! 

Link to post
Sitelerde Paylaş
8 dakika önce, Ebu Kafir yazdı:

tevbe 111. ayette aynı kelime allah tarafından canları cennet karşılığı satın alınmış (ölür ve öldürülürler) müminler için kullanılır.

Tevbe 111 de şehitlikle alakalıdır doğru da iştişhad dediğimiz konu ile alakası sıfır!

'öldürürler, öldürülürler'' denilir. Yine ben bu iki terimin iştişhad ile alakasını göremiyorum. Onu iştişhad'a yoran kimseyi de göremiyorum.  Sen bu öldürülmeyi, intihar eylemi olarak mı görüyorsun? Öyleyse bir şey diyemem ben sana. Yanlış yoldasın bir tek onu derim.

Link to post
Sitelerde Paylaş
7 dakika önce, EbûTürâb yazdı:

Öyle mi? Kimmiş o din kardeşlerim? Sana ayetin nüzul sebebini vereyim;

“Mekke’den Peygamber Efendimiz’in yanına hicret etmek istediğimde müşriklere: «Ben ihtiyar bir adamım. Burada bulunmam size bir fayda sağlamayacağı gibi, düşmanlarınızın yanında olmam da size bir zarar vermez. Ben İslâm için bir söz verdim, o sözden dönmeyi çirkin görüyorum; bırakın Medine’ye gideyim» dedim. Kureyş: «Ey Suheyb, bize geldiğinde hiçbir şeyin yoktu. Mal olarak ne kazandınsa burada kazandın. Şimdi bunları alıp gitmene müsaade etmeyiz» dediler. Ben: «Peki, malımı sizlere versem, malımla nefsimi sizden satın alsam beni gitmekte serbest bırakır mısınız?» dedim, «olur» dediler. Bunun üzerine malımı onlara verdim ve beni hicret etmem için serbest bıraktılar. Mekke’den çıkıp Medine’ye geldim. Durumumdan haberdar olan Peygamberimiz (s.a.s.)’e: «Suheyb kâr etti, Suheyb kâr etti» buyurdu.” (Taberî, Câmi‘u’l-beyân, II, 437; İbn Kesîr, Tefsîru’l-Kur’ân, I, 247)

Anlatan da Suheyb b. Sinân er-Rûmî .

Sen kendine göre yorumlamışsın ne yazık ki, onu iştişhad konusuna yoran varsa da ilmi sıfırdır! Bak bu kadar kesin söylüyorum, ahirette gelsin benimle hesaplaşsın. İlmi sıfırdır! 

Tatmin olmazsın diye başka kaynaklarda veriyorum bak; (İbn Sa‘d, III, 228)  

tarihinde EbûTürâb tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

bakara 207 de ki satma satın alma olmak üzere iki manada kullanılmış

bu ayetin suheyb bin sinan veya rumi denilen sahabe hakkında indiği tüm tefsirlerde mevcuttur

burda ölümüde göze alıp malını feda edip mekkeden medineye hicretini anlatır

müşriklere malmı bırakırsam gitmeme izin verirmisiniz derler  onlarda kabul ederler medineye hicret eder.

başta zemahşeri olmak üzere tüm kadim tefsirlerde bu açıkça anlatılır

 

bir -iki tefsirde  HUBEYB (HABÎB) BİN ADÎY ( ra) için indiğini söyleyende vardır ki bu sahabe şehit edilmiştir.

ancak ağırlık suheyb içindir.

 

işte zemahşerinin orjinal keşşaf tefsirinde 2:207 ayet tefsirinde suheyb bin sinanın geçtiği kısım:


image.png.c8cff6192045564f34522502429a83f0.png

 

tabii zemahşeri cihat ve ölünceye kadar münkeri yenme ona galib olmak için savaşmayıda anlatmıştır.

**

bu arada suheyb bin sinan r.a nın müşrikleri ikna için söylediği şeyler adeta Kur'anın merkez kavramlarıdır

müşriklere hitaben: ben yaşlı bir adamım sizinle olsam faydam olmaz,aleyhinize olsam zararım olmaz.malımı alın beni salın demesi müthiştir.

Kur'an genelde müşriklerin putlarına bu hitabı yapar:

o cansız ölü donuk taştan putların size ne faydası ne zararı olur hatta bir sinek ondan bir şey kapsa ona engel olmayacak kadar acizdir

neden onlara taparsınız der.

hz ibrahimin büyük puta balta asması da bunu adeta realize eder

bir insan birine ya faydası yada zararı def için tabii olur  bu iki şey de yok iken tabii olmak akıl işi değildir fıtrata zıttır.

tarihinde nogodbutAllah tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

@EbûTürâb

 

Alıntı

207-Bununla beraber insanların, bütün bunlardan başka seçkin bir kısmı vardır. Şöyle ki: İnsanlardan bazısı da vardır ki, Allah'ın rızasına ermek için canını bile verir, yahut Allah rızası için dünyasını ve hatta canını bile verir de kendini ebedî olarak satın alır. O bilir ki mülk kendisinin değil Allah'ındır. En üstün gaye mal değil, Allah'ın rızasıdır. Allah rızası için canını veren, kendini ebedî acılardan kurtarmış ve en büyük ticarete ermiş olur. Bunlar, Allah'ın hâs (seçkin) kullarıdır. Din ve ibadet uğrunda sıkıntılara katlanırlar, Allah yolunda harp ve cihad alanlarında canlarını ortaya atarlar veya öldürüleceğini de bilse iyiliği emredip, kötülükten menederler. Bunların, bütün gözettikleri nokta, Allah rızasıdır. Yaptıklarını Allah için yaparlar, istediklerini Allah için isterler. Bunlar, kendilerini ne dünyaya, ne ahirete değil; ancak Allah'a satarlar ve Allah'ın rızasını almakla da kendilerini, Allah'tan başka bütün şeylerden ve nefs-i emmârelerinden (kötülüğü emreden nefislerinden) satın almış, âzâd etmiş olurlar. Bunlar, "Ey Rabbimiz! Bize dünyada bir iyilik, ahirette de bir iyilik ver ve bizi ateş azabından koru!" (Bakara, 2/201) diyenlerden daha mutludurlar. Nefs-i râdiye (Allah'tan razı olan nefis) makamından da geçip, nefs-i merdıyyeye (Allah'ın, kendisinden razı olduğu nefse) ererler. Allah da kullarına çok şefkatlidir. Büyük şefkatinden dolayıdır ki onlara takvayı teklif ve tavsiye etmektedir. Kulların kendi rızaları, onları Allah'ın rızası kadar esirgemez. Kendi rızasını Allah'ın rızasında, kendi iradesini Allah'ın iradesinde fâni kılmış (yok etmiş) olanlar, selamet ve saadetin en yüksek derecesine ererler. Fakat şurası da unutulmamalıdır ki bazı insanlar, şeytanî bir gururla kendi gönüllerinin eğilimlerini, sırf Allah'ın rızası zannederek taassub ve cahiliye gayreti ile Allah'ın şeriatının aksine hareket eder ve kendilerini faydasız yere tehlikeye atarlar. Allah'ın emrettiği yerde ölmeyi istemez yasakladığı yerde gönlünün zorlamasına uyarak intihar etmeye kalkışır. Bu iki durumu ayırd etmek için Resulullah'ın ashabının hâlleri ile hâricîlerin hallerini karşılaştırmak yeterlidir. Meselenin ruhu, sırf Allah rızası için olmaktır ki bu da Allah'ın şeriatına bakarak, hareketleri Allah'ın emirlerine uydurmakla olur. "Kendinizi, ellerinizle tehlikeye atmayınız." (Bakara/ 2/195) âyetine bak.

Bu âyetin nüzul sebebi hakkında üç rivayet vardır:

Birincisi: İbnü Abbas'tan Süheyb b. Sinanı Rûmî hazretleri hakkında indiği rivayet edilmiştir. Mekke müşrikleri bu zatı tutmuşlar, dininden döndürmek için işkencelerle azab etmişlerdi. Suheyb, Mekkelilere karşı: "Ben ihtiyar bir adamım, malım ve servetim de var. Benim sizden veya düşmanlarınızdan olmamın size hiç zararı olmaz. Ben bir söz söyledim, ondan caymayı iyi görmem. Malımı ve servetimi size veririm, dinimi sizden satın alırım." demişti. Onlar da buna razı olmuşlar, salıvermişlerdi. Oradan kalkıp, Medine'ye gelirken bu âyet inmişti. Medine'ye girerken Hz. Ebu Bekir rast gelmiş: "Alışverişin kârlı olsun ey Suheyb!" demişti. O da: "Senin alışverişin de zarar etmesin." demiş, "O ne?" diye sorduğunda: "Allah Teâlâ, senin hakkında bir âyet indirdi." deyip, bu âyeti okumuştu.

İkincisi: Hz. Ömer ve Ali'den iyiliği emredip, kötülükten meneden bir zat hakkında inmiştir, diye rivayet edilmiştir.

Üçüncüsü: Hicret gecesi Resulullah'ın yatağında yatan Hz. Ali hakkında indiği rivayet edilmiştir.

http://www.kuranikerim.com/telmalili/bakara3.htm

 

Mükemmel tanrınız bu anlamlara çekileceğini bilmiyor muydu? Kim bilir kaç masumun parçalanarak ölmesine, sakat kalmasına izin verdiğine göre tanrınız ya kötü niyetli ya da kıçtan uydurma bir masal..

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 saat önce, Ebu Kafir yazdı:

@EbûTürâb

 

 

Mükemmel tanrınız bu anlamlara çekileceğini bilmiyor muydu? Kim bilir kaç masumun parçalanarak ölmesine, sakat kalmasına izin verdiğine göre tanrınız ya kötü niyetli ya da kıçtan uydurma bir masal..

Ben yapacağım açıklamayı üstte yaptım. Allah, intiharı kesinlikle yasaklamıştır.  Bunun üstüne kimsenin açıklaması ne İslamı bağlar, ne de beni bağlar. Sen kendi doğru bildiğine inanabilirsin. Şehit olmak ayrı, intihar ayrı. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 hours ago, EbûTürâb said:

Allah, intiharı kesinlikle yasaklamıştır.

 

Put öyle bir sapık ki, insanın yok olup gitmesine bile izin vermiyor, hayatta tutup çeşitli işkenceler yaparak kendini tatmin ediyor. Yahu bu kadar sapık bir tanrıyı nasıl bir zihin hayal eder acaba? Nasıl bir insan böyle sapık bir tanrı hayal edip tapınır?

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 23.11.2019 at 20:00, Ebu Kafir yazdı:

Dinde mantık arandığını kim söyledi? Nakli bırakır ve mantık & sorgulama işine başlarsan dinden çıkarsın, tıpkı bizim gibi.

 

Maide 101:

Ey iman edenler! Size açıklandığı takdirde, sizi üzecek olan şeylere dair soru sormayın. Eğer Kur'an indirilirken bunlara dair soru sorarsanız size açıklanır. (Halbuki) Allah onları bağışlamıştır. Allah, çok bağışlayandır, halimdir (hemen cezalandırmaz, mühlet verir.)

 Slm, bu benim kendi fikrim, insan sorgulayinca dinden cikmaz. Cikincada öldürülmez bunlar insanlarin kati ve acimasiz verdigi mezheb kurucularin da arasinda oldugu insanlarin karari. Kuran da bu yazmaz. Sorgulamanin abartmasinida söyle tarif edim. Doktor sana dus al hastaligin icin iyi gelir der. Hasta baska soru normalde sormaz ve uygular. Nedense isin icine din girince abdest olunca baslarlar sag elimlemi baslicam vs. Bunlar fazla abarti.

 

On 23.11.2019 at 20:00, Ebu Kafir yazdı:

Ayetlerden değil, ayetlerin çekildiği anlam ve yorumlardan bahsediyoruz, kuranda çoğu ayetin anlamı don lastiği gibi nereye çekersen oraya gider. 
Bizim için önemli olan yüzyıllardır nasıl anlaşılıp uygulana geldiğidir. İstersen başka başka anlamlara çekip geleneksel islam öğretisini çöpe atabilirsin elbet, yalnız bu durumda müslüm olmaktan çıkıp münafık olur ve islam tandanslı deist bir dini yaşarsın. Şer-i düzende katlin vacib dir.

Burada haklisin yorum isi biraz don lastigine benziyor. Ben aslinda ayet ile rivayetin farkini aciklamistim detaya girmeden. Ben baska düsününce münafik veya deist olmuyorum. Gercekten zor bazen düsünüyorum kurandakilerin hepsi gercekten dogrumu yoksa insanlar katki yaptimi. Orijinali yok cünkü. Herneyse bence fazla abartmamak lazim. Insan biraz kendi yorumunu abartmasiz katmali bence düsünen bir varligiz.

 

Konumuza dönelim: Ötenazi bence ölümcül bir hastaliga yakalanan bir kisi icin dogal ve demokratik bir hak olmali. Intihar a karsiyim. Böyle insanlari topluma kazandirmayi calismaliyiz (tabiiki farkina varabilirsek).

 

Birde sunu aciklamadan gecemicem. Anti depresan haplari insanlarin intihar duygularini tetikliyor. Tehlikeli cünkü iyi veya kötü düsünceyi misli misli tetikliyor. Cok dikkatli alalim mümkünse hic almayalim.

Hoscakal

P.S.: Ebu Kafir nikini ilkönce okuyunca cok güldüm. Allah iyiligini versin derlerya...

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 saat önce, jim-jack yazdı:

 Slm, bu benim kendi fikrim, insan sorgulayinca dinden cikmaz. Cikincada öldürülmez bunlar insanlarin kati ve acimasiz verdigi mezheb kurucularin da arasinda oldugu insanlarin karari. Kuran da bu yazmaz. Sorgulamanin abartmasinida söyle tarif edim. Doktor sana dus al hastaligin icin iyi gelir der. Hasta baska soru normalde sormaz ve uygular. Nedense isin icine din girince abdest olunca baslarlar sag elimlemi baslicam vs. Bunlar fazla abarti.

 

İslam devletinin katı ve keskin kuralları altında yaşamadığınız için size davulun sesi uzaktan hoş geliyor.

Laik bir ülkede yaşayıp kuranı kendi akıl ve mantığı çerçevesinde yorumlayanlar için sorun yok elbet.

Sıkıntı islam devletinde yaşanıldığında su yüzüne çıkıyor! Maalesef şeriat düzeninde ben aklımı rehber alırım, kafama yatmayan dayatmaları tanımam gibi bir seçeneğiniz olmayacaktır. İslami düzende ne yazık ki bireyin şahsi düşüncesinin en ufak kıymeti harbiyesi olmaz. 1400 yıldır pratik edilen geleneksel islam kuralları size zorla dayatılır.

 

Hiç dikkat ettiniz mi bilmiyorum yalnız islam devletinde moderniste rastlayamazsınız, bu işe kalkışanlar yeryüzünde bozgunculuk çıkarmak ithamıyla genelde bedelini canlarıyla öderler.

Hayallerinizi yıkmak gibi olmasın ama islam= kuran + akıl + vicdan değildir formülü yanlış kuruyorsunuz,

islam= kuran + sünnet + icma + kıyas dır. Günümüz islam devletleri dahil formül 1400 yıldır böyledir. Dini inancını kendi içinde yaşayıp etrafa zarar vermeyen insanlarla kimsenin derdi yok lakin islam tüm topluma kurallarını zorla dayatma anlayışa sahip olduğu için doğal olarak tepki doğuruyor, üstelik dayattığı hayat tarzı 7. Yy çöl araplarının ilkel adetleri ve günümüz yaşantısına ışık yılları kadar uzak kalıyor.

 

3 saat önce, jim-jack yazdı:

bazen düsünüyorum kurandakilerin hepsi gercekten dogrumu yoksa insanlar katki yaptimi. Orijinali yok cünkü.

 

Kuran'ın insanlar tarafından uydurulduğu bilimsel olarak da kesindir. Yurt dışında yaşıyorsunuz sanırım, Almanca biliyorsanız şurada bir araştırma var

kuranın söylenenden çok daha uzun süreçlerde ve 50+ yazar tarafından yazıldığı %99 gibi kesinlikle analiz edilmiş. (sayfada sağ tıklayıp ingilizceye çevirtebilirsiniz)

https://philosophia-perennis.com/2017/05/28/der-koran-aus-mathematischer-sicht/

 

3 saat önce, jim-jack yazdı:

Ebu Kafir nikini ilkönce okuyunca cok güldüm. Allah iyiligini versin derlerya.

 

Kafir olmak arapların din tezgahını tanımamaksa, niki gururla taşıyorum :D

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
17 saat önce, Ebu Kafir yazdı:

İslam devletinin katı ve keskin kuralları altında yaşamadığınız için size davulun sesi uzaktan hoş geliyor.

Laik bir ülkede yaşayıp kuranı kendi akıl ve mantığı çerçevesinde yorumlayanlar için sorun yok elbet.

Sıkıntı islam devletinde yaşanıldığında su yüzüne çıkıyor! Maalesef şeriat düzeninde ben aklımı rehber alırım, kafama yatmayan dayatmaları tanımam gibi bir seçeneğiniz olmayacaktır. İslami düzende ne yazık ki bireyin şahsi düşüncesinin en ufak kıymeti harbiyesi olmaz. 1400 yıldır pratik edilen geleneksel islam kuralları size zorla dayatılır.

 

Hiç dikkat ettiniz mi bilmiyorum yalnız islam devletinde moderniste rastlayamazsınız, bu işe kalkışanlar yeryüzünde bozgunculuk çıkarmak ithamıyla genelde bedelini canlarıyla öderler.

Hayallerinizi yıkmak gibi olmasın ama islam= kuran + akıl + vicdan değildir formülü yanlış kuruyorsunuz,

islam= kuran + sünnet + icma + kıyas dır. Günümüz islam devletleri dahil formül 1400 yıldır böyledir. Dini inancını kendi içinde yaşayıp etrafa zarar vermeyen insanlarla kimsenin derdi yok lakin islam tüm topluma kurallarını zorla dayatma anlayışa sahip olduğu için doğal olarak tepki doğuruyor, üstelik dayattığı hayat tarzı 7. Yy çöl araplarının ilkel adetleri ve günümüz yaşantısına ışık yılları kadar uzak kalıyor.

Evet, ben 14 yasindan beri Almanya da yasiyorum. Türkiyede ortaokulu bitirip Almanyaya geldim dil ögrenmeye sifirdan baslayip meslek ögrendim ve daha sonra Elektrik mühendisligini bitirdim. Su anda devlet isinde Tünel planlamasinda (daha cok elektrik, bilgisayar agi, visualisation, tünel ekrandan yönetme izleme) calisiyorum. Kisaca gecmisi anlattim :)

Islam devletinin keskin kurallari ile nerede yasaniyor? Suudi arabistanmi? Iran irakmi. Eski Osmanlimi?  Türkiyede de kismen yasaniyor. Zaten problem burda yönetici kisim Kurani sünnetleri istedigi gibi yönlendirmis insanlari istedigi gibi yönetip ve sömürmek icin. Sadece Kurana bakarsak yine biraz daha hüman, mezheplere bakarsak namaz kilmayani dövme, hapis cezasi idam gibi sacma kurallar ortaya cikiyor. Aslinda bugünkü isid bizim sünni mezhebimizin kurallarini aktif olarak uyguluyor. Türkiyede kendine göre bir islam tutturmus islamin sartini bes uygula sorgulama dinden cikarsin. Bunu sunu yapma kafir olursun vs... Türkiyede kendi akrabamda gördügüm kadariyla su zihin var. Din sadece hocalardan kurani okuyup tefsir verenlerden bilgi alinir sorulur. Bir insanin kendi basina arastirmasi genelde söz konusu degil. Bunun icin ben buraya üye oldum yazisiyorum. Insanlar kendi fikrini söylüyor ben bir ateist forumunda bilgi alisverisi yapiyorum. Ha birde su var insanlar bilgilerin dogrulugunu kaynagini arastirmiyor. Falanca birisi sunu dedi körü körüne inaniyorlar.

 

Modernistlerden bahsetmissiniz, birkactane sayayim, Edip Yüksel, Mehmet Okuyan ilk aklima gelenler. Fakat haklisiniz Edip can korkusundan Amerikaya kacti kardesini öldürdüler. Bu Forumun kurulma sebebi olan merhum var. Gerceklerin ortaya cikmasi istenilmiyor. Benim formülümün yanlis oldugunu düsünyorsunuz. Bence su anda dogru ama ileriye dönük degisebilir. Zaten devamli gelismekte okudukca ögrendikce vakit bulabilirsem... Belki bende ilerde ateist olabilirim veya deist ... Bu ayri bir konu. Mühim olan bence neye inanirsan inan ilk olarak insan olmayi yasadigin ülkenin kanunlarina mümkün mertebe uymali. Baska insanlari din irk giyinis ve görünüsten dolayi hor görmemeli. Ondan sonra sahsi fikrim din gelir herkesin kendi bilecegidir.

18 saat önce, Ebu Kafir yazdı:

Kuran'ın insanlar tarafından uydurulduğu bilimsel olarak da kesindir. Yurt dışında yaşıyorsunuz sanırım, Almanca biliyorsanız şurada bir araştırma var

kuranın söylenenden çok daha uzun süreçlerde ve 50+ yazar tarafından yazıldığı %99 gibi kesinlikle analiz edilmiş. (sayfada sağ tıklayıp ingilizceye çevirtebilirsiniz)

https://philosophia-perennis.com/2017/05/28/der-koran-aus-mathematischer-sicht/

Link icin tesekkürler hepsini okuyamadim incelemem lazim yalniz cok iddiali gercekci bir arastirmaya benziyor. Dedimya sorup arastirmak lazim adamda yapmis zaten dikkatli okumam lazim. Kuranin tefsirini okurken zaten kendi kendime soruyordum bazen mantiksiz birbirine uymayan cümleler kurulmus. Hem inis sirasina göre düzenlenmemis oda cok zorlastiriyor anlamasini.

Hoscakal

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 saat önce, jim-jack yazdı:

Türkiyede kendi akrabamda gördügüm kadariyla su zihin var. Din sadece hocalardan kurani okuyup tefsir verenlerden bilgi alinir sorulur. Bir insanin kendi basina arastirmasi genelde söz konusu degil. Bunun icin ben buraya üye oldum yazisiyorum. Insanlar kendi fikrini söylüyor ben bir ateist forumunda bilgi alisverisi yapiyorum. Ha birde su var insanlar bilgilerin dogrulugunu kaynagini arastirmiyor. Falanca birisi sunu dedi körü körüne inaniyorlar.

 

Merhaba, aklınızı araplara rehin vermediğiniz için tebrikler.

Çoğu kişi, ailesi ve çevre tarafından dayatılan dini öğretileri sorgulayacak cesareti bulamıyor yahut sonuna kadar gidecek motivasyonu olmuyor.

 

Sadece Türkiye de değil tüm islam ülkerinde aynı anlayış hakimdir zira bu durum tesadüf değil!

Dini kendi başına öğrenip anlamaya kalkan insanlar saçmalıkları, çelişkileri, bilime ters konuları fark etmeye başlarlar.

Bu sebeple bağnaz dinciler kuran’ın Türkçe ye çevrilmiş olmasından bile müthiş rahatsızlık duyarlar.

Tanrı kelamı, apaçık ve mükemmel olduğu iddiasındaki ayetlerin gerçek anlamlarını insanlardan saklamaya çalışmak oldukça ironiktir. Bir öğreti düşünün gerçek anlamı ortaya konulunca çöksün ve varlığını iyi bilinmemesine, cehalete borçlu olsun!!

Sizce de tuhaf değil mi..

 

3 saat önce, jim-jack yazdı:

Mühim olan bence neye inanirsan inan ilk olarak insan olmayi yasadigin ülkenin kanunlarina mümkün mertebe uymali. Baska insanlari din irk giyinis ve görünüsten dolayi hor görmemeli. Ondan sonra sahsi fikrim din gelir herkesin kendi bilecegidir.

 

İşte tam da bu yüzden dine karşıyım, din ayrıştırır, nifak sokar “bizden olanlar – olmayanlar, kafirler – müminler..” vb. Sırf senin inancına sahip olmadığı için diğer insanları aşağılık görmek, katledilmesinde behis olmadığını düşünmek hatta öldükten sonra bile sonsuza kadar işkence çekmeye layık düşünmek insanlık dışıdır, hatta sapıkçadır, bu sebeple insan olmanın erdemi dini karşısına alır.

 

3 saat önce, jim-jack yazdı:

Link icin tesekkürler hepsini okuyamadim incelemem lazim yalniz cok iddiali gercekci bir arastirmaya benziyor. Dedimya sorup arastirmak lazim adamda yapmis zaten dikkatli okumam lazim. Kuranin tefsirini okurken zaten kendi kendime soruyordum bazen mantiksiz birbirine uymayan cümleler kurulmus. Hem inis sirasina göre düzenlenmemis oda cok zorlastiriyor anlamasini.

Hoscakal

 

Rica ederim, dinle ilgili gerçekleri araştırmak istiyorsanız yardımcı olurum, sitede oldukça donanımlı arkadaşlar var onlarda yardım edeceklerdir.

islamın kulaktan dolma anlatılanlarla alakası olmadığını anlamaya başlamanız için şimdilik aşağıdaki belgeseli izlemenizi tavsiye ediyorum.

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

akıl arabi bir kelimedir türkçe karşılığı us tur. uslu ol filan denilir.

Kur'anı Kerim düşünme manasında çok kelimata havidir.

tefekkür fikirden gelir

taakkul akletme

tezekkür zikretme

tedebbür tebdir etme

tefekkuh fıkh etme

idrak etme gibi 

tefekkuh kökü fıkh tır fıkıh ordan gelir

 

kıyas denilen şey zaten mantıki akli bir terimdir ve aynı zamanda fıkhi terimdir

 

misal  şarab haramdır

sebebi illeti aklı uyuşturmasındandır

esrar afyon kokain alkolde aklı uyuşturur

o halde bunlarda haramdır içilmez öncüllerinden çıkan işte kıyastır

bu olmazsa nasıl islam il devirlerinde olmayan modern alkol haşhaş kokain haram kılınabilir

sadece şarab haram denilirdi gerisi serbest:)

zaten ictihad denilen şey bu kıyas ile yapılır

islam donmuş bir din değil  her asırda kıyamete kadar süren canlı yaşayan bir dindir

 

kıyası aristo yapsa bilimsel islam yapsa gerici oluyor

 

**

hem deniliyor ki islam elastikidilastiklidir

hemde zorla donmuş kalıplar kanunlar her çağa uygulanıyor

bu çelişkidir

 

islamın kesin olan kısmı vardır bunlar değişmez

ancak ahkama yönelik şeyler işte lastikli dediğiniz kısım odur.

oda zaten her çağa o yüzüden uyuyor

 

bu biraz pergele benzer bir ayağı sabit diğeri onun etrafında istediği kadar açılıp döner

 

veya ağaca benzer kökü sabit ancak dalları çok ve sallanır.

 

***

Kur'an da intihar  kesin yasak ötenazi de kıyastan aynı kapıya çıkar

 

misal fakirlik korkusu ile çocuklarınızı öldürmeyin rızkını Allah verir denilir

yani muhtemel olan geleceği düşünüp ümitsiz olup o çocuğu şimdiden öldürmek ile

nasılsa ölümcül hastalık eninde sonunda ölür deyip ötenazi uygulamak aynı zanni nedene dayanır

 

bir zamanlar ölümcül denilen hastalıklar şimdi  basit sıradan hastalıklar oldu

bilinen az şey ile ,bilinmeyen çok şey hakkında kesin mutlak hüküm verilmez 

tıbbın  3 ay ömrü kaldı denilenler 30 sene daha yaşayabiliyor 

kaldı ki ölümcül denilen hastalıkla uzun sene yaşayıp sonra ölebiliyor

 

miras hukukunda gaiplik ve ölüm karinesi diye bir durum var

kişi ölüm tehlikesi ile kaybomuşsa 1 yıl

diğer şartlarda 5 yıl sonra gaiblikten ölüm hükmü verilir

ancak miras ise

5 ile 15 yıl sonra ve hatta en fazla yüz sene yaşar mantığı ile 

diyelim 90 yaşında kayboldu 10 sene geçti bulunamadı 100 yaşına kadar yaşar mantığı ile 100 ünden sonra ölü kabul ediliyor:)

oysa 150 yaşına kadar yaşayan var

burda mecburen bilinmeyen muğlak bir durumda acizlikten yuvarlma yapıyor

 

ölümcül denilen hastalık bünye ye göre kimi onu atlatır kimi 5 sene yaşar kimi 30 sene yaşar

bunun kesin hükmü olmaz

kaldı ki kişi o ölümcül hastalık ile yaşar iken hastalığın çaresi ilacı bulunabilir tamamen iyileşe bilirde

 

kime ve neye göre ölümcül

bilim gibi kıt aciz ve her an değişen yanlışlan bir alet ile mutlak bilinmeyen şeyler hakkında hangi hakkla mutlak hüküm verilebilir

 

bu yüzden islamın dediği gibi kişi son nefesine kadar yaşamalıdır

aynı şey kişi istediği kadar çocuk sahibi de olmalıdır

fakirlik korkusu ile tek çocuk şart değildir.

 

 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...