Jump to content

Zeynep ve Muhammed Peygamber Konusu


Recommended Posts

Şimdi, akılsızşuursuzatom yazdı:

Kuranı  duyanların  kabahatı  yoksa  duymayanların  kabahatı  nedir? Sadece  tembel  müslümanlar  mı  yoksa  birçok  insana  ulaşamayacak  bir  yöntemle  kitap  gönderen  Allah  mı? Kime  soruyorum  ki  Allah'ı  aklamak  için  insanlar  suçlu  diyeceksiniz  doğru. 

Bende bir sorun yok, sorun sorduğun soruda .

Bu dediklerini doğru saysak, benim dediklerimi tümüyle yanlış saysak bile şu ayet kesindir.

 

“Onlar, Allah’ın nûrunu ağızlarıyla üfleyerek söndürmek isterler. Fakat kâfirlerin hoşuna gitmese de, Allah nûrunu tamamlayacak."(Saff, 61/8),,

 

O kadar açıklama yaptım ama konunun kolayına kaçıp, diğer soruların içinde şöyle diyeyim; Hesaplarını hesap gününde Allah görecektir. 

Üzerine konuşmaya gerek kalmadığını düşünüyorum. Sorular aynı, cevaplar aynı. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 117
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

8 saat önce, EbûTürâb yazdı:

Bende bir sorun yok, sorun sorduğun soruda .

Bu dediklerini doğru saysak, benim dediklerimi tümüyle yanlış saysak bile şu ayet kesindir.

 

“Onlar, Allah’ın nûrunu ağızlarıyla üfleyerek söndürmek isterler. Fakat kâfirlerin hoşuna gitmese de, Allah nûrunu tamamlayacak."(Saff, 61/8),,

 

O kadar açıklama yaptım ama konunun kolayına kaçıp, diğer soruların içinde şöyle diyeyim; Hesaplarını hesap gününde Allah görecektir. 

Üzerine konuşmaya gerek kalmadığını düşünüyorum. Sorular aynı, cevaplar aynı. 

bencede  gerek  yok  artık  konuşmaya 

Link to post
Sitelerde Paylaş
10 hours ago, EbûTürâb said:

“Onlar, Allah’ın nûrunu ağızlarıyla üfleyerek söndürmek isterler. Fakat kâfirlerin hoşuna gitmese de, Allah nûrunu tamamlayacak."(Saff, 61/8),,

 

Yahu şuraya bak, kudreti sınırsız koskoca tanrı, kendi yarattığı aciz insanla sidik yarışına girmiş, sonunda benim dediğim olacak diye böbürlenip duruyor. Tam komedi!

Link to post
Sitelerde Paylaş
6 dakika önce, sağduyu yazdı:

 

Yahu şuraya bak, kudreti sınırsız koskoca tanrı, kendi yarattığı aciz insanla sidik yarışına girmiş, sonunda benim dediğim olacak diye böbürlenip duruyor. Tam komedi!

adama  başka  soru  soruyorum  o  ise  Allah  nurunu  tamamlayacak  diyor. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
11 saat önce, EbûTürâb yazdı:

“Onlar, Allah’ın nûrunu ağızlarıyla üfleyerek söndürmek isterler. Fakat kâfirlerin hoşuna gitmese de, Allah nûrunu tamamlayacak."(Saff, 61/8),,

 

Allahın nurunu tamamladığı ülkeler:

Mauritanya, Somali, Sudan, Afganistan, Burunei, İran, Irak, Pakistan, Katar, S.Arabistan, Endonezya, Malezya, Nijerya..

 

Yani dünyanın en rezil, insani değerlerden en uzak, vahşetin, cehaletin kol gezdiği adeta dünyadaki cehennemler!

Sizin bu allah sakın takiyye yapan şeytan çıkmasın!! Bu ihtimali ciddi düşünün derim..

Link to post
Sitelerde Paylaş
8 dakika önce, Ebu Kafir yazdı:

 

Allahın nurunu tamamladığı ülkeler:

Mauritanya, Somali, Sudan, Afganistan, Burunei, İran, Irak, Pakistan, Katar, S.Arabistan, Endonezya, Malezya, Nijerya..

 

Yani dünyanın en rezil, insani değerlerden en uzak, vahşetin, cehaletin kol gezdiği adeta dünyadaki cehennemler!

Sizin bu allah sakın takiyye yapan şeytan çıkmasın!! Bu ihtimali ciddi düşünün derim..

Hayır daha  tamamlamadi  her  yerde  kabul  görülünce  tamamlamış  olacak. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 13.11.2019 at 08:55, EbûTürâb said:

Cahil olduğum doğrudur, yalnız bu cahilliğim sizlerin cahilliği ile yarışacak olsa kimin cahilliğinin açıkça daha fazla olduğu da bellidir! Sizler yorum yapıp, kendi kendiniz yargılamayı çok seversiniz ya! 

 

İhtiyarladığı diye boşadığı diyorsun,i Sevde ile boşanmamıştır bu bir! İkincisi halbuki biraz tarihi karıştırıp baksaydın keşke! Sevde ile Muhammed evlendiğinde Sevde kaç yaşındaymış! Resulullah, Medine’ye hicret edip orada Aişe ile evleninceye kadar Sevde onun üç yıl boyunca tek eşi oldu. Sebepte yaşlandı diye değil. Al sana koskoca bir sahih rivayet. Sen bunu da reddedersin ey cahil.

 

Hz. Sevde, ölen eşinin kardeşi Süheyl b. Amr'ı Bedir savaşı esirleri arasında ve elleri bağlı olarak görünce şöyle dediği nakledilir:

"Ey Ebâ Yezid! Kendinizi nasıl teslim ettiniz? Şerefinizle ölemediniz mi?" Hz. Peygamber bunu duyunca ona:

"Sevde! Sen Allah'a ve Rasûlüne karşı mı geliyorsun?" deyince Sevde:

"Ey Allah'ın Rasûlü! Seni hak peygamber olarak gönderen Allah'a yemin ederim ki, Ebû Yezid'i böyle görünce bunları söylemekten kendimi alamadım." cevabını verdi.

Bunun üzerine Hz. Muhammed (asm) Sevde'yi boşamaya niyetlendi, ancak Sevde ona:

"Ya Rasulallah, beni boşama! Merhameten nikâhında tut! Beni kaybolmakla yüz yüze bırakma." diye yalvardı.

Hz. Peygamber de onun bu ricasını kabul etti.

Kaynak İbn Hişam "es-Sîretü'n-Nebeviyye"

 

İlk ağız mı? :)))) Araştır bakalım, ilk ağızdan kim belirtmiş. Koskoca kaynak bırakıyorum da siz yine göz gezdirmeden, kendi bildiğinize devam.

 

İlk ağızdan belirten taberi. 

 

Ve iyi bak bakalım, sevde olayı böyle mi olmuş, cahil cühela zavallı. Evet, bilemedin, hadisten sıfır aldın, sana ev ödevi, sevde hangi tavizi vererek muhammedin boşamasını önlemiştir?

 

Bu arada, ibn hişam hadis alimi falan değildir ve hadis diye bahsettiğin şeyler de çürüktür, sahih falan değildir. Buhari gibi hadisler arasında yer almazlar. Kaldı ki bu mevzu, ibn hişamın kaynağı olan El meb'aşüvel megazi'de de yer almaz. Yani hem cahilsin, hem fodul, bir bok bilmeden bildiğini sanıyorsun.

 

tarihinde anibal tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
40 dakika önce, anibal yazdı:

 

İlk ağızdan belirten taberi. 

 

Ve iyi bak bakalım, sevde olayı böyle mi olmuş, cahil cühela zavallı. Evet, bilemedin, hadisten sıfır aldın, sana ev ödevi, sevde hangi tavizi vererek muhammedin boşamasını önlemiştir?

 

Bu arada, ibn hişam hadis alimi falan değildir ve hadis diye bahsettiğin şeyler de çürüktür, sahih falan değildir. Buhari gibi hadisler arasında yer almazlar. Kaldı ki bu mevzu, ibn hişamın kaynağı olan El meb'aşüvel megazi'de de yer almaz. Yani hem cahilsin, hem fodul, bir bok bilmeden bildiğini sanıyorsun.

 

Sevde konusunda diğer belirttiğin rivayetlere bakalım o zaman? 

Buyur, kaynakları paylaş ve görelim. İbni Hişam, Hadis alimi olarak normalde ismen geçmez doğrudur. Kendisi daha çok İslam Tarihçisi olarak anılır. 

Paylaştığı rivayette bunun doğrultusunda ortaya çıkan bir bilgidir. İbni Hişamın kaynağı olan değil(evet temel aldığı doğrudur), İbni İshak'ın kitabını tertip edip, üzerine de ekleyerek Sîretü İbn Hişâm adı ile anılmasını sağlamıştır.

Kıftî, Zehebî, İbn Kesîr, İbnü’l-İmâd, İbn Hallikân ve Sehâvî gibi müellifler, bu eseri Hz. Peygamber’in hayatına dair en sağlam ve en iyi siyer kitabı olarak kabul etmişlerdir. (TDV İslam Ansiklopedisi)

Ayrıca İbni Hişam, senin bahsettiğin gibi hadisçi olarak anılmamasına rağmen eserlerinde ayet ve hadisler konusunda çok mühim açıklamalar yapar. Ki ayrıca Hişam ile Taberi arasında ki zaman farkını da bilip esas almak mühimdir. Taberinin hadis konusunda daha otoriter olduğu, Hişam'a göre kesindir. Bu yinede Taberi'nin bu konuda ki sözlerini, Hişam'ın üzerine doğrulamayı sağlatmaz. Çünkü üstte kaynak verdiğim bilgide, Hişam bir çok otoritere göre, en sağlam ve en iyi siyer kitabını bizlere bırakmıştır. 

Kısaca Sevde konusunda Hişamdan daha büyük bir kaynak yoktur, Taberi de bunun tersinde bir şey söylemez. 

tarihinde EbûTürâb tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
8 hours ago, EbûTürâb said:

Sevde konusunda diğer belirttiğin rivayetlere bakalım o zaman? 

Buyur, kaynakları paylaş ve görelim. İbni Hişam, Hadis alimi olarak normalde ismen geçmez doğrudur. Kendisi daha çok İslam Tarihçisi olarak anılır. 

Paylaştığı rivayette bunun doğrultusunda ortaya çıkan bir bilgidir. İbni Hişamın kaynağı olan değil(evet temel aldığı doğrudur), İbni İshak'ın kitabını tertip edip, üzerine de ekleyerek Sîretü İbn Hişâm adı ile anılmasını sağlamıştır.

Kıftî, Zehebî, İbn Kesîr, İbnü’l-İmâd, İbn Hallikân ve Sehâvî gibi müellifler, bu eseri Hz. Peygamber’in hayatına dair en sağlam ve en iyi siyer kitabı olarak kabul etmişlerdir. (TDV İslam Ansiklopedisi)

Ayrıca İbni Hişam, senin bahsettiğin gibi hadisçi olarak anılmamasına rağmen eserlerinde ayet ve hadisler konusunda çok mühim açıklamalar yapar. Ki ayrıca Hişam ile Taberi arasında ki zaman farkını da bilip esas almak mühimdir. Taberinin hadis konusunda daha otoriter olduğu, Hişam'a göre kesindir. Bu yinede Taberi'nin bu konuda ki sözlerini, Hişam'ın üzerine doğrulamayı sağlatmaz. Çünkü üstte kaynak verdiğim bilgide, Hişam bir çok otoritere göre, en sağlam ve en iyi siyer kitabını bizlere bırakmıştır. 

Kısaca Sevde konusunda Hişamdan daha büyük bir kaynak yoktur, Taberi de bunun tersinde bir şey söylemez. 

 

Hala cehalette ayak diretiyorsun ki, normal. Sen gibi bir bedevi putuna tapandan daha başka ne beklenir başka?

 

İbn hişam, siyer kaynağıdır, hadis kaynağı değil. Eğer bakacaksan, hadis kaynaklarına bak, güvenilir, sahih olan, senedi sepedi olan.

 

Ve ödevini yapmamışsın, ondan da bir sıfır sana. 

 

Git adam gibi ödevini yap, sevde, hangi tavizi verip muhammedin kendini boşamasını önlemiştir? 

Link to post
Sitelerde Paylaş
Şimdi, anibal yazdı:

 

Hala cehalette ayak diretiyorsun ki, normal. Sen gibi bir bedevi putuna tapandan daha başka ne beklenir başka?

 

İbn hişam, siyer kaynağıdır, hadis kaynağı değil. Eğer bakacaksan, hadis kaynaklarına bak, güvenilir, sahih olan, senedi sepedi olan.

 

Ve ödevini yapmamışsın, ondan da bir sıfır sana. 

 

Git adam gibi ödevini yap, sevde, hangi tavizi verip muhammedin kendini boşamasını önlemiştir? 

Sanırım, ödevini yapmamakta direten sizsiniz. Siyer kaynağı diyorsun ağzın ile, bir peygamberin hayatı anlatılırken, Kuran bir yana Hadisler temel alınmalı zaten. 

Bu konuda kim olursa olsun bunu inkar edemez. Bu yüzden en sağlam siyer olarak anılan Hişam'ın siyeri, bizler için Sevde konusunda Taberi'den daha değerlidir. Taberinin de bunun aksini söyleyen bir lafı yok zaten. 

 

Boşanmasını önlemek konusunda demek istediğin şu;

Hayatının ilerleyen dönemlerinde Hz. Peygamber’in kendi yanında geceleme sırasını Âişe’ye bırakmış, onun bu davranışı benzeri durumlar için delil olarak kullanılmıştır (Buhârî, “Hibe”, 15)

Ve eğer gerçekten buysa, yazdıklarına gülmekten başka bir şey yapmam :) Sevde, Muhammed Peygamber ile  kaç yaşında evlenmiş biraz araştır. Ki Muhammed Peygamberin, daima Ayşe'nin yanında olmak istemesi bilinen bir gerçektir. Öyle ki ölümü bile onun yanındadır, ama yinede sen burada Sevde'nin yaş haddini hesaba katmaz, Hişam'ın rivayetini ciddiye almaz, kendi bildiğini okutursun. 

 

—Ya Rasûlullah! Bana ayırdığın gün Aîşe'ye aittir. O gün de onun yanında kalabilirsin.

Beni nikâhında tut. Vallahi benim kocaya ihtiyacım ve hırsım yok. Ancak kıyamet gününde Allah'ın beni senin zevcen olarak diriltmesi­ni istiyorum.

Rasûlüllah (S.A.V) bunu kabul etti. Bir konuda şu ayet-i kerime nazil oldu:

“Eğer kadın kocasının serkeşliğinden veya aldırmazlığından en­dişe ederse, aralarında anlaşmaya çalışmalarında kendilerine bir en­gel yoktur. Anlaşmak daha hayırlıdır.» Kur'an-ı Kerîm, Nisa Sûresi 128

 

Kaldı ki bunu İslamiyette sorun eden kimse yoktur, şimdi bu konuyu senin dillendirmen acizliğini gösterir. Yaşlılığı konusunda kimsenin reddedemeyeceği bir gerçek vardır. Ayrıca senin bahsettiğin taviz bir yana boşanma sebebinde Hişam'ın rivayeti doğrudur. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
8 hours ago, EbûTürâb said:

Sanırım, ödevini yapmamakta direten sizsiniz. Siyer kaynağı diyorsun ağzın ile, bir peygamberin hayatı anlatılırken, Kuran bir yana Hadisler temel alınmalı zaten. 

Bu konuda kim olursa olsun bunu inkar edemez. Bu yüzden en sağlam siyer olarak anılan Hişam'ın siyeri, bizler için Sevde konusunda Taberi'den daha değerlidir. Taberinin de bunun aksini söyleyen bir lafı yok zaten. 

 

Boşanmasını önlemek konusunda demek istediğin şu;

Hayatının ilerleyen dönemlerinde Hz. Peygamber’in kendi yanında geceleme sırasını Âişe’ye bırakmış, onun bu davranışı benzeri durumlar için delil olarak kullanılmıştır (Buhârî, “Hibe”, 15)

Ve eğer gerçekten buysa, yazdıklarına gülmekten başka bir şey yapmam :) Sevde, Muhammed Peygamber ile  kaç yaşında evlenmiş biraz araştır. Ki Muhammed Peygamberin, daima Ayşe'nin yanında olmak istemesi bilinen bir gerçektir. Öyle ki ölümü bile onun yanındadır, ama yinede sen burada Sevde'nin yaş haddini hesaba katmaz, Hişam'ın rivayetini ciddiye almaz, kendi bildiğini okutursun. 

 

—Ya Rasûlullah! Bana ayırdığın gün Aîşe'ye aittir. O gün de onun yanında kalabilirsin.

Beni nikâhında tut. Vallahi benim kocaya ihtiyacım ve hırsım yok. Ancak kıyamet gününde Allah'ın beni senin zevcen olarak diriltmesi­ni istiyorum.

Rasûlüllah (S.A.V) bunu kabul etti. Bir konuda şu ayet-i kerime nazil oldu:

“Eğer kadın kocasının serkeşliğinden veya aldırmazlığından en­dişe ederse, aralarında anlaşmaya çalışmalarında kendilerine bir en­gel yoktur. Anlaşmak daha hayırlıdır.» Kur'an-ı Kerîm, Nisa Sûresi 128

 

Kaldı ki bunu İslamiyette sorun eden kimse yoktur, şimdi bu konuyu senin dillendirmen acizliğini gösterir. Yaşlılığı konusunda kimsenin reddedemeyeceği bir gerçek vardır. Ayrıca senin bahsettiğin taviz bir yana boşanma sebebinde Hişam'ın rivayeti doğrudur. 

 

İşte bu yazdıkların apaçık senin cehaletini gösteriyor. Bedevinin uçkur tanrısının maceraları...

 

Muhammed yaşlandığı için karıyı boşuyor, karı diyor, tamam sıramı senin sevdiğine vereyim...

 

Ortada bir sürü karı falan var, bu kepazeliğe bile hiç bakmıyorsun. Lan, sen kadınsın, seninde olur erkek ihtiyacın denmeyişine hiç bakmıyorsun. Adamın yaşlandığı için karıyı boşamaya çıkmasına hiç bakmıyorsun. Zira sen gözünle, aklına değil, götünle bakmaktan başka bir şey yapmıyorsun.

 

Muhammedin zevk ve hevası için uydurduğu zırvalarla, bedevi tanrıcığına inanıp giderek, acziyetin en büyüğünü de yapıyorsun. O kadar aciz, zavallısın ki, bu amcık tanrısı, muhammedin uçkur tanrısından medet umuyorsun.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
5 dakika önce, anibal yazdı:

 

İşte bu yazdıkların apaçık senin cehaletini gösteriyor. Bedevinin uçkur tanrısının maceraları...

 

Muhammed yaşlandığı için karıyı boşuyor, karı diyor, tamam sıramı senin sevdiğine vereyim...

 

Ortada bir sürü karı falan var, bu kepazeliğe bile hiç bakmıyorsun. Lan, sen kadınsın, seninde olur erkek ihtiyacın denmeyişine hiç bakmıyorsun. Adamın yaşlandığı için karıyı boşamaya çıkmasına hiç bakmıyorsun. Zira sen gözünle, aklına değil, götünle bakmaktan başka bir şey yapmıyorsun.

 

Muhammedin zevk ve hevası için uydurduğu zırvalarla, bedevi tanrıcığına inanıp giderek, acziyetin en büyüğünü de yapıyorsun. O kadar aciz, zavallısın ki, bu amcık tanrısı, muhammedin uçkur tanrısından medet umuyorsun.

 

Yaşlandığı için diyorsun hala... İbni Hişamın rivayeti nereye gitti? Havaya mı uçtu? Yada sen görmezden geliyorsun yazılarını doğru çıkarmak için değil mi? Tabi ki ikinci şık.

Ben senin tarih hocan olsaydım, sabaha kadar ezberletirdim zorla bunları. Sevde, bak tekrarlıyorum 3 oldu; Muhammed Peygamber ile evlendiğinde yaşlıydı !!!!!!!!!!!

Peygamber onun ile genç yaşlarında evlenip de, sonra elden ayaktan düşünce boşama durumuna gelmedi!!!!!!!!!!!!!!!!!!!

Yazıyorsun arama yerine, Fatma Şâdiye Zevce-i Muhtereme-i Hazret-i Fahr-i Âlem: Hazret-i Sevde bint Zem’a (İstanbul 1324) 

Alıyorsun bunu.

Sonra Sevde hakkında detaylı bir yaşam buluyorsun. Sonra geliyorsun bu konu altına, sonra bir daha tartışıyoruz bunları.

Göz ile akıl ile bakmıyor muşum, ha ha ha. 

Hey yavrum hey.... Kimlere ne anlatıyorum ben, koskoca adamlar çocuk gibi inat ediyor.. Koskoca rivayetlerde diyor ki bak senden yüzyıllar önce hatta bin yıl önce yaşamış adamların kitaplarında diyor ki, Sevde yaşlı olduğu gerekçesi ve Ebu Yezid konusunda yaptığı hata yüzünden Muhammedin kendisini boşayacağını düşünüyor. Ama sen gel 2019 yılında yaşayan, elinin altında bütün kaynaklar olan bir şahısa bunu anlat.

 

O yüzden şükrediyorum işte. Tek ilişiğimiz forum diye. Yoksa bana da bulaşırdı aman aman.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
8 hours ago, EbûTürâb said:

Yaşlandığı için diyorsun hala... İbni Hişamın rivayeti nereye gitti? Havaya mı uçtu? Yada sen görmezden geliyorsun yazılarını doğru çıkarmak için değil mi? Tabi ki ikinci şık.

Ben senin tarih hocan olsaydım, sabaha kadar ezberletirdim zorla bunları. Sevde, bak tekrarlıyorum 3 oldu; Muhammed Peygamber ile evlendiğinde yaşlıydı !!!!!!!!!!!

Peygamber onun ile genç yaşlarında evlenip de, sonra elden ayaktan düşünce boşama durumuna gelmedi!!!!!!!!!!!!!!!!!!!

Yazıyorsun arama yerine, Fatma Şâdiye Zevce-i Muhtereme-i Hazret-i Fahr-i Âlem: Hazret-i Sevde bint Zem’a (İstanbul 1324) 

Alıyorsun bunu.

Sonra Sevde hakkında detaylı bir yaşam buluyorsun. Sonra geliyorsun bu konu altına, sonra bir daha tartışıyoruz bunları.

Göz ile akıl ile bakmıyor muşum, ha ha ha. 

Hey yavrum hey.... Kimlere ne anlatıyorum ben, koskoca adamlar çocuk gibi inat ediyor.. Koskoca rivayetlerde diyor ki bak senden yüzyıllar önce hatta bin yıl önce yaşamış adamların kitaplarında diyor ki, Sevde yaşlı olduğu gerekçesi ve Ebu Yezid konusunda yaptığı hata yüzünden Muhammedin kendisini boşayacağını düşünüyor. Ama sen gel 2019 yılında yaşayan, elinin altında bütün kaynaklar olan bir şahısa bunu anlat.

 

O yüzden şükrediyorum işte. Tek ilişiğimiz forum diye. Yoksa bana da bulaşırdı aman aman.

 

 

İbn hişamın öyle bir rivayeti falan yok, muhammedin karıyı yaşlandığı için boşamadığına dair. İbn hişam, orada böyle bir olay geçtiğini anlatır, o vakit muho karıyı boşamaya çıkmazda zaten, aradan baya bir zaman geçer. 

 

Nesini yazacam bilmem neyin? Neyin ne olduğu ortada işte. Hayatında ibn hişamı bir kez bile okumamış cahilini tekisin. Açıp okusan, orada öyle yazmadığını görürdün kendin.

 

Sevde, yaptığı hatadan sonra muhammedin kendini boşayacağını falan düşünmüyor. Aradan vakit geçiyor, muhammed yeni karılar istiyor, ama yeni karılara zaman kalmıyor. O da yaşlandığı için sevdeyi boşamak istiyor. Sevde'de sıra istemez, benim sıram ayşenin olsun deyip boşanmaktan kurtuluyor. Elinin altında kaynaklar var ama, hangi birini açıp okudun ki. Hepside götünden uydurmaca lafları sağdan soldan bulup yapıştırıyorsun. 

 

Salak mısın, evet, salak olmasan zaten dandik birf pedevi tanrıcığından medet ummazdın. Muhammed karıyı yaşlandığı için değil, boş laf ettiği için boşamaya çıksa, neden genç karı teklif edilince boşamaktan vazgeçsin, bunu düşünemeyecek kadar salak mısın? Evet, salaksın. Hiç okumadın ibn hişam di mi? Üşenme, aç oku, gör neler olmuş serhat, neler...

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 dakika önce, anibal yazdı:

 

İbn hişamın öyle bir rivayeti falan yok, muhammedin karıyı yaşlandığı için boşamadığına dair. İbn hişam, orada böyle bir olay geçtiğini anlatır, o vakit muho karıyı boşamaya çıkmazda zaten, aradan baya bir zaman geçer. 

 

Nesini yazacam bilmem neyin? Neyin ne olduğu ortada işte. Hayatında ibn hişamı bir kez bile okumamış cahilini tekisin. Açıp okusan, orada öyle yazmadığını görürdün kendin.

 

Sevde, yaptığı hatadan sonra muhammedin kendini boşayacağını falan düşünmüyor. Aradan vakit geçiyor, muhammed yeni karılar istiyor, ama yeni karılara zaman kalmıyor. O da yaşlandığı için sevdeyi boşamak istiyor. Sevde'de sıra istemez, benim sıram ayşenin olsun deyip boşanmaktan kurtuluyor. Elinin altında kaynaklar var ama, hangi birini açıp okudun ki. Hepside götünden uydurmaca lafları sağdan soldan bulup yapıştırıyorsun. 

 

Salak mısın, evet, salak olmasan zaten dandik birf pedevi tanrıcığından medet ummazdın. Muhammed karıyı yaşlandığı için değil, boş laf ettiği için boşamaya çıksa, neden genç karı teklif edilince boşamaktan vazgeçsin, bunu düşünemeyecek kadar salak mısın? Evet, salaksın. Hiç okumadın ibn hişam di mi? Üşenme, aç oku, gör neler olmuş serhat, neler...

 

İbn Hişamın kitabına göz gezdiriyorum. Baktıktan sonra bu konuda yazacağım. Ayrıca bir kez bile okumamış demen beni tanımamandan kaynaklı. Okuyorum. Dilersen pdf linkini de buraya atayım. 

İbni Hişam konusunda olayın rivayetini yok saysak bile, şu bir gerçektir;

Sevde kendisi yaşlı olduğu için bu yola başvurmuştur. Evlendiğinde de yaşı 53 ve duldu .

Bu konuda Muhammed Peygamberin bir isteği yoktur, rivayetlerde Sevdenin kendisinin, bir tereddüt içinde olduğu yazıyor. 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
30 dakika önce, anibal yazdı:

 

İbn hişamın öyle bir rivayeti falan yok, muhammedin karıyı yaşlandığı için boşamadığına dair. İbn hişam, orada böyle bir olay geçtiğini anlatır, o vakit muho karıyı boşamaya çıkmazda zaten, aradan baya bir zaman geçer. 

 

Nesini yazacam bilmem neyin? Neyin ne olduğu ortada işte. Hayatında ibn hişamı bir kez bile okumamış cahilini tekisin. Açıp okusan, orada öyle yazmadığını görürdün kendin.

 

Sevde, yaptığı hatadan sonra muhammedin kendini boşayacağını falan düşünmüyor. Aradan vakit geçiyor, muhammed yeni karılar istiyor, ama yeni karılara zaman kalmıyor. O da yaşlandığı için sevdeyi boşamak istiyor. Sevde'de sıra istemez, benim sıram ayşenin olsun deyip boşanmaktan kurtuluyor. Elinin altında kaynaklar var ama, hangi birini açıp okudun ki. Hepside götünden uydurmaca lafları sağdan soldan bulup yapıştırıyorsun. 

 

Salak mısın, evet, salak olmasan zaten dandik birf pedevi tanrıcığından medet ummazdın. Muhammed karıyı yaşlandığı için değil, boş laf ettiği için boşamaya çıksa, neden genç karı teklif edilince boşamaktan vazgeçsin, bunu düşünemeyecek kadar salak mısın? Evet, salaksın. Hiç okumadın ibn hişam di mi? Üşenme, aç oku, gör neler olmuş serhat, neler...

 

Hişamın kitabına göz gezdirdim, belirtilen rivayet yok. Güvenilir bir kaynaktan almıştım halbuki, yapılan bu hata için forum önünde senden özür diliyorum. 

O rivayeti yok sayarak münakaşaya devam edebiliriz. 

Link to post
Sitelerde Paylaş

İlk mesajda yazdığım konuyu epeyce düzenledim. Buraya aktarmadım metin belgesi olarak durmakta. Sizlerin ve diğer herkesin kafasında ki soru işaretlerini silebilecek şekilde açıklayıcı olarak yeniden ele aldım. Bu konuda ikiye ayrılan İslam alimlerini de dile getirdim. Yakında yaptığım bu çalışmayı biraz daha detaylandırıp paylaşacağım, lakin bu konuya atacak olsam muhtemelen 3 mesaj doldurur en az. Okunur mu bilmiyorum. Zaten hoş diğerleri de okunmuyor da.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ahzab suresi 37. ayetinde "evlat" kelimesi geçmez. Ahzab 37'de  Muhammed, Zeyd'in eşini evlilik konusunda davet etme olayını anlatmaktadır. Çünkü ayette "veled" kelimesi geçmiyor. Ayette geçen ifade "dea" ifadesi Kur'an'ın her yerinde "davet/çağırmak" anlamında geçmektedir. Eğer Muhammed evlatlığının eşi ile evlenseydi "veled" kelimesi geçerdi. Yani ayette Zeyd eş ile ilişkisini bitirmiş, Muhammed Zeyd'in eski eşiyle evlenmek için onu davet ediyor. Ayette bahsedilen olay bu. Hadisçi insanlar  bu ayeti tahrif ettikleri için herkes bu ayette geçen ifade olan "dea" kelimesini "evlatlık" diye çevirerek büyük bir hata yapıyor.  Eğer ayette "evlatlık" kelimesi kesin geçseydi "veled/rabib" kelimesi kullanılırdı. 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Buraya yeniden yazmak yerine imza bölümümde bulunan blog da , konuyu detaylı bir şekilde açıkladım. Dilerseniz oradan, sizler için daha anlaşılabilir ve kafanızdaki soruları silebilecek şekilde okuyabilirsiniz.

Bu konuda İslam alimlerinin görüşlerini küçük bir şekilde ortaya koydum. İleride daha da detaylandırmayı planlıyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...