Jump to content

Hadislere Göre Namaz Kılınır Mı ?


Recommended Posts

Sadece Kur’an diyenlere getiren eleştirilerden birisi de “hadisler olmadan namaz kılınmaz” diyorlar. Tam tersi olarak kendi hadis kitaplarına göre namaz kılamazsınız. Birkaç örnek verelim.

 

Namaza besmele ile başlamak

 “Ben, Resulullah (sav), Hz. Ebu Bekr, Hz. Ömer, Hz. Osman (ra) ile birlikte namaz kıldım. Onlardan hiçbirinin bismillahirrahmanirrahim'i okuduklarını işitmedim.”

Ravi: Enes

Kaynak: Buhari, Ezan 89; Müslim, Salat 50, (399); Muvatta, Salat 30, (1, 81); Ebu Davud, Salat 124, (782)

 

“Resulullah (sav) kıraatini bismillahirrahmanirrahim ile başlatıyordu.”

Ravi: İbnu Abbas

Kaynak: Tirmizi, Salat 181, (245)

 

Yukarıdaki hadise göre peygamber namaza besmele ile başlamamış. Başka bir hadise göre Peygamber namaza besmele ile başlamış.

 

Namazı uzun mu kısa mı kılacağız ?

Ebu Said (radıyallahu anh) anlatıyor: "Öğle namazı başlardı, bu anda bir kimse Baki'ye gider, ihtiyacını görür, sonra abdest alır, gelir ve uzunluğu sebebiyle Resulullah'ın birinci rek'atine yetişirdi."

Kaynak:  Müslim, Salat 161, (454); Nesai, İftitah 56, (2, 164).

 

Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Sizden kim halka namaz kıldırırsa namazı(kısa) tutsun. Zira cemaatte zayıf, sakat, hasta ve ihtiyaç sahibi vardır. Müstakil kılınca dilediği kadar uzatsın."

Kaynak:  Buhari, Ezan 62 ; Müslim, Salat 186, (467) ; Muvatta, Cema' at 13, ( 1,134) ; Ebu Davud, Salat 127, (794, 795) ; Nesai, İmamet 35, (2, 94) ; Tirmizi, Salat 175, (236).

 

Yukarıdaki hadise göre uzun namaz kılacağız. Diğer hadise göre kısa namaz kılmamız gerekir.

 

 

 

 

 

Cuma günü hutbede konuşmak

Ebû Hureyre (r.a.) Allah’ın Elçisi’nin şöyle dediğini rivayet etmiştir:

 

“Kim güzelce abdest alır, cumaya gider, dinler ve susarsa, o cumadan bir önceki cumaya kadar olan günahları bağışlanır ve buna üç gün de ilave edilir. Kim bir taşa dokunursa boş iş yapmış olur.” (Ebû Davûd, Cuma 1050)

 

Hazreti Ömer, kendisininki ile oğlu Abdullah’ın kumaş hissesini birleştirerek üzerine bir hırka diktirdi.

 

Bir Cuma günü üzerindeki yeni hırkasıyla hutbe irad etmeye çıkıp:

 

_ “Ey mü’minler beni dinleyin ve bana itaat edin” diye seslendiği zaman, ashaptan biri ayağa kalktı ve:

 

_ “Üzerindeki elbisenin hesabını vermedikçe seni dinlemiyor ve sana itaat da etmiyoruz. Çünkü ganimetten bize düşenle bir elbise yapmak imkânsızdı. Sen nasıl oluyor da elbise olabilecek kumaş alabiliyorsun” dedi.

 

Hazreti Ömer o ashabın konuşmasını dinledikten sonra, oğlu Abdullah’a:

 

_ “Ey Ömer’in oğlu kalk cevap ver” dedi. Abdullah bin Ömer, ayağa kalktı:

 

_ “Allah’a yemin ederim ki, babamın üzerindeki kumaşın yarısı benim hisseme düşen kumaştır. Babam ikimizinkini birleştirdikten sonra elbise yaptı” diyerek meseleyi izah etti.

 

Hazreti Ömer’in oğlunu dinleyen sahabe tekrar ayağa kalkarak:

 

_ “Ya Ömer, şimdi konuş. Hem seni dinliyor ve hem de itaat ediyoruz” dedi. Hazreti Ömer de ancak ondan sonra hutbesini okumaya devam etti.

 

Kaynak: Müslim b. Kuteybe ed-Dineveri, Uyunu’l-ahbar, 1/118; Ebu’l-ferec İbnü’l-cevzi, Sıfetü’s-saffe, 1/203-204)

 

Yukarıdaki birisinde hutbede konuşmak yasaktır. Diğer hadise göre hutbede konuşmak serbest.

 

Akşam Namazı

Zeyd ibnu Sabit (ra) dedi ki: "Sen niye akşam namazında (kısaru'l-mufassal denilen) kısa surelerden okuyorsun? Ben Resulullah (sav)'ın Tula't-Tuleyeyn'i okuduğunu işittim." (Ebu Davud'un rivayetinde şu ziyade var: "...Dedim ki: Tüla't-Tuleyeyn nedir? Bana "el-A'raf, öbürü de "el-En'am" diye cevap verdi.")

Ravi: Mervan İbnu'l-Hakem

Kaynak: Buhari, Ezan 98; Ebu Davud, Salat 132, (812); Nesai, İftitah 67, (2, 169, 170)

 

Resulullah (sav)'ı akşam namazında et-Tur süresini okurken işittim.

Ravi: Cübeyr İbnu Mut'im

Kaynak: Buhari, Ezan 99, Cihad 172, Megazi 11, Tefsir, Tür 1; Müslim, Salat 174, (463); Muvatta, Salat 23,

 

Resulullah (sav), A'raf süresiyle akşamı kıldırdı. Süreyi ikiye bölerek her iki rek'atte bir parçasını okudu.

Ravi: Aişe

Kaynak: Nesai, İftitah 67, (2,170)

 

Hz. Ebu Bekr (ra)'in hilafeti sırasında Medine'ye geldim, arkasında akşam namazını kıldım, ilk iki rek'atinde Fatiha ile (kısaru'l-mufassal denen) kısa sürelerden birer süre okudu. Sonra üçüncü rek'ate kalktı. Ben (ne okuyacağını işitmek için) hemen kendisine -elbisem elbisesine değecek kadar- yaklaştım. Fatiha ve beraberinde "Rabbena la tuziğ kulübena ba'de iz hedeytena veheb lena min ledünke rahmeten inneke ente'l-Vehhab" (Rabbimiz, bize hidayet verdikten sonra kalplerimizi saptırma. Katından bize bir rahmet lutfet. SDen çok lutfedenlerdensin) ayetini okuduğunu işittim.

Ravi: Ebu Abdillah es-Sunabihi

Kaynak: Muvatta, Salat 25 (1,79)

 

İbnu Mes'ud (ra)'un arkasında akşam namazı kılmıştım. Namazda Kulhüvallahü ahad'i okudu.

Ravi: Ebu Osman en-Nehdi

Kaynak: Ebu Davud, Salat 133, (815)

 

İlk 3 hadiste akşam namazında uzun sure okunuluyor ve kısa sure okumak eleştiriliyor. Ama sahabelerin başında gelen  Ebubekir ve İbni Mesud kısa sureler okunuyor ve eleştirilmiyor.  Akşam namazında kısa sure mi yoksa uzun sure mi okuyacağız?

 

Fatiha okumadan namaz olur mu ?

 

Resulullah (sav) gece namazına kalktı ve sabah vakti girinceye kadar namaza devam etti. Namazda tek ayet okudu. O da şu (mealdeki) ayettir: "Onlara azab edersen, doğrusu onlar senin kullarındır. Onları bağışlarsan, güçlü olan, hakim olan şüphesiz ancak sensin" (Maide 118).

Ravi: Ebu Zerr

Kaynak: Nesai, İftitah 79, (2, 177)

 

Ubade bin Samit (Radiyallahu Anh) şöyle dedi: “Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

‘Fatiha okumayan kimsenin namazı yoktur’ buyurdu.”

Buhari 765, Müslim 394, Ebu Avane 2/124, Ebu Davud 822, Nesei 909, Tirmizi 247, İbni Mace 837

 

Hz. Ömer (ra), halka akşam namazı kıldırmıştı. Namazda kıraatte bulunmadı. Namazdan çıkınca kendisine: "Kur'an okumadın!" dendi. "Rükü ve secdeler nasıl oldu?" diye sordu. "İyi oldu!" dediler. "Öyleyse, tamamdır!" dedi. [Rezin tahric etmiştir. Bu hadise Beyhaki Sünen'inde yer vermiştir (2, 381)]

Ravi: Ebu Seleme

Kaynak: Rezin

 

Yukarıdaki namaz hadisinde Muhammed namazını tek ayet okuyarak kılmış. Ama diğer hadiste Fatiha olmadan namaz olmaz demektedir. En son hadiste ise Ömer namazda Kur’an okumamış.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Cuma namazı kime farz  ?

 

Abdullah İbnu Amr İbni 'l-As (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki : "Ezanı her işitene cuma farzdır."

 

Kaynak:  Ebu Davud, Salat 212, (1056).

 

"Cuma namazını cemaatle kılmak her Müslüman üzerine borçtur, vazifedir; ancak başkasının mülkiyetinde olan köle, kadın, çocuk ve hasta müstesnadır; cuma namazı bunlara farz değildir."

Kaynak:  Ebu Davud, Salat 215, (1067).

 

İlk hadiste herkese Cuma namazı farz derken. İkinci hadiste kadına Cuma namazı farz olmuyor.

 

Vitir namazı

 

Resulullah (sav) buyurdular ki: "Vitr namazı haktır. Kim bunu kılmazsa bizden değildir." Bunu Efendimiz üç kere tekrar etti.

Ravi: Büreyde

Kaynak: Ebu Davud,Salat 337, (1419)

 

“Üç şey vardır ki bana farz kılınmıştır, fakat sizin için nâfile hükmündedir: Vitir namazı, kurban kesme ve kuşluk namazı” (Müsned, I, 231)

 

Ali’nin, “Vitir farz olan namazlar gibi zorunlu değildir, bu namaz Resûlullah’ın ortaya koyduğu sünnetidir” şeklindeki sözü (Tirmizî, “Vitir”, 2)

 

İlk hadiste farz yapıp kılmayanları Müslüman görmüyor. İkinci ve üçüncü hadiste nâfile/sünnet olduğu söyleniyor.

 

 

Yolculuk zamanında nafile namazı

Resulullah (sav)'a (Onsekiz defa) refakat ettim. Ancak, sefer sırasında nafile kıldığını hiç görmedim.

Ravi: İbnu Ömer

Kaynak: Buhari, Taksiru's-Salat 11; Müslim, Müsafirin 9, (689); Muvatta, Kasru's-Salat 22, (1, 150); Ebu Davud)

 

Ben, Resulullah (sav)'a onsekiz seferde iştirak ettim. Onun, güneş meyledince öğleden önce kıldığı iki rek'ati terkettiğini görmedim.

Ravi: Bera

Kaynak: Ebu Davud, Salat 276, (1222); Tirmizi, Salat 393, (550)

 

İlkinde seferde nafile namazı kılmadığını söylüyor. Ama ikinci hadiste seferde iken nafile kıldığını söylemektedir. Yolculuk yaparken nafile namazı kılmamız lazım mı yoksa kılmamamız mı gerekir  ?

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 28.12.2019 at 14:50, KuranMumini2698 said:

Namaza besmele ile başlamak

 “Ben, Resulullah (sav), Hz. Ebu Bekr, Hz. Ömer, Hz. Osman (ra) ile birlikte namaz kıldım. Onlardan hiçbirinin bismillahirrahmanirrahim'i okuduklarını işitmedim.”

Ravi: Enes

Kaynak: Buhari, Ezan 89; Müslim, Salat 50, (399); Muvatta, Salat 30, (1, 81); Ebu Davud, Salat 124, (782)

 

“Resulullah (sav) kıraatini bismillahirrahmanirrahim ile başlatıyordu.”

Ravi: İbnu Abbas

Kaynak: Tirmizi, Salat 181, (245)

 

Yukarıdaki hadise göre peygamber namaza besmele ile başlamamış. Başka bir hadise göre Peygamber namaza besmele ile başlamış.

Duruma göre.

Önemli olan Allah'ı hissederek konsantre olmak deği mi?

On 28.12.2019 at 14:50, KuranMumini2698 said:

 

Cuma günü hutbede konuşmak

Ebû Hureyre (r.a.) Allah’ın Elçisi’nin şöyle dediğini rivayet etmiştir:

 

“Kim güzelce abdest alır, cumaya gider, dinler ve susarsa, o cumadan bir önceki cumaya kadar olan günahları bağışlanır ve buna üç gün de ilave edilir. Kim bir taşa dokunursa boş iş yapmış olur.” (Ebû Davûd, Cuma 1050)

 

Hazreti Ömer, kendisininki ile oğlu Abdullah’ın kumaş hissesini birleştirerek üzerine bir hırka diktirdi.

 

Bir Cuma günü üzerindeki yeni hırkasıyla hutbe irad etmeye çıkıp:

 

_ “Ey mü’minler beni dinleyin ve bana itaat edin” diye seslendiği zaman, ashaptan biri ayağa kalktı ve:

 

_ “Üzerindeki elbisenin hesabını vermedikçe seni dinlemiyor ve sana itaat da etmiyoruz. Çünkü ganimetten bize düşenle bir elbise yapmak imkânsızdı. Sen nasıl oluyor da elbise olabilecek kumaş alabiliyorsun” dedi.

 

Hazreti Ömer o ashabın konuşmasını dinledikten sonra, oğlu Abdullah’a:

 

_ “Ey Ömer’in oğlu kalk cevap ver” dedi. Abdullah bin Ömer, ayağa kalktı:

 

_ “Allah’a yemin ederim ki, babamın üzerindeki kumaşın yarısı benim hisseme düşen kumaştır. Babam ikimizinkini birleştirdikten sonra elbise yaptı” diyerek meseleyi izah etti.

 

Hazreti Ömer’in oğlunu dinleyen sahabe tekrar ayağa kalkarak:

 

_ “Ya Ömer, şimdi konuş. Hem seni dinliyor ve hem de itaat ediyoruz” dedi. Hazreti Ömer de ancak ondan sonra hutbesini okumaya devam etti.

 

Kaynak: Müslim b. Kuteybe ed-Dineveri, Uyunu’l-ahbar, 1/118; Ebu’l-ferec İbnü’l-cevzi, Sıfetü’s-saffe, 1/203-204)

 

Yukarıdaki birisinde hutbede konuşmak yasaktır. Diğer hadise göre hutbede konuşmak serbest.

Sanırım burada 'susmak' derken 'can kulağıyla dinlemek' kasdediliyor, yoksa dilsiz gibi olmak değil. arasınd

On 28.12.2019 at 14:50, KuranMumini2698 said:

Akşam Namazı

Zeyd ibnu Sabit (ra) dedi ki: "Sen niye akşam namazında (kısaru'l-mufassal denilen) kısa surelerden okuyorsun? Ben Resulullah (sav)'ın Tula't-Tuleyeyn'i okuduğunu işittim." (Ebu Davud'un rivayetinde şu ziyade var: "...Dedim ki: Tüla't-Tuleyeyn nedir? Bana "el-A'raf, öbürü de "el-En'am" diye cevap verdi.")

Ravi: Mervan İbnu'l-Hakem

Kaynak: Buhari, Ezan 98; Ebu Davud, Salat 132, (812); Nesai, İftitah 67, (2, 169, 170)

 

Resulullah (sav)'ı akşam namazında et-Tur süresini okurken işittim.

Ravi: Cübeyr İbnu Mut'im

Kaynak: Buhari, Ezan 99, Cihad 172, Megazi 11, Tefsir, Tür 1; Müslim, Salat 174, (463); Muvatta, Salat 23,

 

Resulullah (sav), A'raf süresiyle akşamı kıldırdı. Süreyi ikiye bölerek her iki rek'atte bir parçasını okudu.

Ravi: Aişe

Kaynak: Nesai, İftitah 67, (2,170)

 

Hz. Ebu Bekr (ra)'in hilafeti sırasında Medine'ye geldim, arkasında akşam namazını kıldım, ilk iki rek'atinde Fatiha ile (kısaru'l-mufassal denen) kısa sürelerden birer süre okudu. Sonra üçüncü rek'ate kalktı. Ben (ne okuyacağını işitmek için) hemen kendisine -elbisem elbisesine değecek kadar- yaklaştım. Fatiha ve beraberinde "Rabbena la tuziğ kulübena ba'de iz hedeytena veheb lena min ledünke rahmeten inneke ente'l-Vehhab" (Rabbimiz, bize hidayet verdikten sonra kalplerimizi saptırma. Katından bize bir rahmet lutfet. SDen çok lutfedenlerdensin) ayetini okuduğunu işittim.

Ravi: Ebu Abdillah es-Sunabihi

Kaynak: Muvatta, Salat 25 (1,79)

 

İbnu Mes'ud (ra)'un arkasında akşam namazı kılmıştım. Namazda Kulhüvallahü ahad'i okudu.

Ravi: Ebu Osman en-Nehdi

Kaynak: Ebu Davud, Salat 133, (815)

 

İlk 3 hadiste akşam namazında uzun sure okunuluyor ve kısa sure okumak eleştiriliyor. Ama sahabelerin başında gelen  Ebubekir ve İbni Mesud kısa sureler okunuyor ve eleştirilmiyor.  Akşam namazında kısa sure mi yoksa uzun sure mi okuyacağız?

Râviler arasında böyle çelişkili rivayetler olabiliyor;

sanırım içinde bulunulan duruma göre olsa gerek, sıkışık bir durum varsa tabiki kısaltırsın, sana bağlı. Hz Muhammed de bunu kasdetmiştir herhalde, tabi ravi sadece çıplak kelimeyi anlatıyor, o anda kasdedilenin evvelini bilmiyor.

Hadisleri incelerken dikkatli olmalı, dinleyen yanlış veya eksik anlıyor ve anlatıyor olabilir, pekçok uydurma da var.

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 28.12.2019 at 14:50, KuranMumini2698 said:

Fatiha okumadan namaz olur mu ?

 

Resulullah (sav) gece namazına kalktı ve sabah vakti girinceye kadar namaza devam etti. Namazda tek ayet okudu. O da şu (mealdeki) ayettir: "Onlara azab edersen, doğrusu onlar senin kullarındır. Onları bağışlarsan, güçlü olan, hakim olan şüphesiz ancak sensin" (Maide 118).

Ravi: Ebu Zerr

Kaynak: Nesai, İftitah 79, (2, 177)

 

Ubade bin Samit (Radiyallahu Anh) şöyle dedi: “Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

‘Fatiha okumayan kimsenin namazı yoktur’ buyurdu.”

Buhari 765, Müslim 394, Ebu Avane 2/124, Ebu Davud 822, Nesei 909, Tirmizi 247, İbni Mace 837

 

Hz. Ömer (ra), halka akşam namazı kıldırmıştı. Namazda kıraatte bulunmadı. Namazdan çıkınca kendisine: "Kur'an okumadın!" dendi. "Rükü ve secdeler nasıl oldu?" diye sordu. "İyi oldu!" dediler. "Öyleyse, tamamdır!" dedi. [Rezin tahric etmiştir. Bu hadise Beyhaki Sünen'inde yer vermiştir (2, 381)]

Ravi: Ebu Seleme

Kaynak: Rezin

 

Yukarıdaki namaz hadisinde Muhammed namazını tek ayet okuyarak kılmış. Ama diğer hadiste Fatiha olmadan namaz olmaz demektedir. En son hadiste ise Ömer namazda Kur’an okumamış.

Demekki Fatiha veya herhangi kıraat olmadan da oluyor.

 

Ubade bin Samit (Radiyallahu Anh) şöyle dedi: “Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

‘Fatiha okumayan kimsenin namazı yoktur’ buyurdu.”

Buhari 765, Müslim 394, Ebu Avane 2/124, Ebu Davud 822, Nesei 909, Tirmizi 247, İbni Mace 837

 

Birisi sorunca, hz Muhammed de ideal olanı söylemiş olsa gerek.

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 01.01.2020 at 12:08, mmmrkl yazdı:

Duruma göre.

Önemli olan Allah'ı hissederek konsantre olmak deği mi?

Sanırım burada 'susmak' derken 'can kulağıyla dinlemek' kasdediliyor, yoksa dilsiz gibi olmak değil. arasınd

Râviler arasında böyle çelişkili rivayetler olabiliyor;

sanırım içinde bulunulan duruma göre olsa gerek, sıkışık bir durum varsa tabiki kısaltırsın, sana bağlı. Hz Muhammed de bunu kasdetmiştir herhalde, tabi ravi sadece çıplak kelimeyi anlatıyor, o anda kasdedilenin evvelini bilmiyor.

Hadisleri incelerken dikkatli olmalı, dinleyen yanlış veya eksik anlıyor ve anlatıyor olabilir, pekçok uydurma da var.

Ravilerin neyine güveniyorsanız ? Hadis senedlerin güvenilir olduğunu nereden biliyorsunuz. Hutbe olayında "susmak" vardır. Sünniler bu konu hakkında kendileri de böyle diyor. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
19 hours ago, KuranMumini2698 said:

Ravilerin neyine güveniyorsanız ? Hadis senedlerin güvenilir olduğunu nereden biliyorsunuz. Hutbe olayında "susmak" vardır. Sünniler bu konu hakkında kendileri de böyle diyor. 

Ayrıntılarda kaybolmamak lazım. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...