Jump to content

Videodaki ateist kadar inatçısı burada yoktur herhalde


Recommended Posts

25 dakika önce, akılsızşuursuzatom yazdı:

Tesadüf deyip amaç-erek belirlemesek bile organlar sistemler uzuvlar bir amaca hizmet ettiği için haliyle bir teist için bir amaca yönelik oluşturulmuş (yaratılmış denecek) Haliyle her defasında her olan olayda (amaçsızlığı ve düşük olasılık ihtimalini düşünemeyecek çünkü; her an karşısında gerçekleştiği için )

 

Occam'ın usturası ile ilgili en uygun kitabı satın alıp gördüğünüz yerde bunların suratına çarpı çarpıverin, yoksa anlamayacaklar!

tarihinde John_Ahmet tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 78
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

16 saat önce, John_Ahmet yazdı:

Occam'ın usturası ile ilgili en uygun kitabı satın alıp gördüğünüz yerde bunların suratına çarpı çarpıverin, yoksa anlamayacaklar!

 

Ateistlerin suratına çarpın dedim. Yanlış anlaşılmasın. Occam'ın Ustrası referans alındığında karmaşık sistemlerin ya da maddenin bilinç dışı oluşumunu ihtimaller arasında değerlendirmek tamamen hezeyandır. Bu nedenle sistemlerin ve yapı taşlarının oluşumlarına bilincin eşlik etmemesi neredeyse olanaksız olarak görülmelidir. Bugün ateist ve teist kutuplaşmaların taraflı görüşleri bu gibi önemli konuların doğru şekilde değerlendirilmesinden çok uzak.

tarihinde John_Ahmet tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Merhametlilerin merhametlisi neler yaratıyor böyle. Leyleklere yavrularını öldürten, yedirten bir merhametten söz ediyoruz burada. Sakın bunu da eleştirmeyin. Eleştirirseniz merhametlilerin merhametlisi sizi sonsuza dek yakar, size zakkum yedirip, irin içirir.

 

 

 

tarihinde Buzul tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
On 03.01.2020 at 00:59, akılsızşuursuzatom yazdı:

Cevap verebilirsiniz  elbet ama  karşı tarafı  tatmin eder mi  bilemem o  yüzden  cevap  veremez  dedim.

Terside var bunun onun cevaplarından buradakiler tatmin olmuyor, demekki oda cevap veremiyor, mighty one, videodaki adam...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bildiğiniz gibi yüce Allah her canlının ilkini tasarlayarak yoktan, var etmiştir. Örnek olarak ilk leyleklerin yaratılış sayısı da 20.000 dir. Bu görüntülerde de yüce Allah'ın, merhametlilerin merhametlisinin merhametini ve amacını görmekteyiz. Ne o amaç? Her doğum zaten bir ölüm. Tasarlanarak yoktan var edilen leyleklerin soyundan olan bu leylek de tasarımına ve yaratılış amacına uygun olarak da üremiş, acı cekecek, yoksunluk çekecek ve ölecek canlılar var etmiş. Tabi etmiş diyoruz da, bunun sorumlusu da kendi değil, tasarımcı kendini böyle tasarlamış. Bu leylek ne yapıyor burada şimdi. Zaten bir gün ölecek olan yavrusunu yuvadan atıyor. Neden atıyor? Diğer yavruların yaşamda kalma olasılığını arttırmak için. Sonra da bu yavrular büyüyüp, ürüyorlar ve daha fazla acı, ölüm yaşanıyor. Ve tabi ki gün sonunda da kendileri de ölüyorlar, yuvadan atılan kardeşleriyle aynı sonu paylaşıyorlar. Biraz daha yaşadın da ne oldu, annen kardeşini yuvadan attı da ne oldu. Kardeşin gibi öldün lan. Olacak iş mi ?  Merhametlilerin merhametlisinin amacı da şu. Yaşamın sürmesini sağlayarak, daha fazla acıya, ızdıraba, kedere neden olarak, yaşama içgüdüsü olan, ölümden korkan canlılara ölüm sürecini ve psikolojisini yaşatarak bize şefkatini, merhametini göstermek. Aynı zamanda da bize ne kadar yetenekli bir tasarımcı olduğunu gösteriyor ve övülmek istiyor tabi kendileri. Ama bu ateyizler işte bu yüce amacı takdir edemiyorlar, Allahın yaratılışını yüceltemiyorlar. Ateyizler, çocuğumun ölmesini istemem diyip, onu var ederek öldüren, ölü çocuğunun başında gözyaşı döküp, ağıt yakarken de sizi öldüreceğim, ölüm nerede olursanız olun sizi bulur diyen allaha tapınarak zihinsel uyumsuzluğun dibine vuran anne ve babayı, bu kusursuz tasarımı övemiyorlar. Neden, çünkü bunların kalpleri mühürlenmiş. 

 

VNRJaM.gif

tarihinde Buzul tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
20 hours ago, akılsızşuursuzatom said:

Tesadüf deyip amaç-erek belirlemesek bile organlar sistemler uzuvlar bir amaca hizmet ettiği için haliyle bir teist için bir amaca yönelik oluşturulmuş (yaratılmış denecek) Haliyle her defasında her olan olayda (amaçsızlığı ve düşük olasılık ihtimalini düşünemeyecek çünkü; her an karşısında gerçekleştiği için ) 

 

Şimdi ciğerparem;

 

Teistin vereceği cevabın olumsal olacağını, olgusal bir zorunluluk içeremeyeceğini belirttik ya. O videonun temel kurgusu nedir? Ateistin cevap verememesi üzerine. Hesap bu. E cevap, hem de kapı gibi ortada. Buna karşılık teistin "sadece" ama şöyle de olabilir demesi, resmen yelkenleri suya indirmesi, kurgunun asıl amacının da yerine getirilememesi, bir çuval incirin de berbat olması demektir.  Ne oldu koskoca bir inanç bu noktada, resmen ihtiyari bir opsiyon mertebesine iniverdi. İster onu seç, ister bunu gibi..Onun o ters mantığı da ayrıca gömülür ya, bu aşamada gerek yok. Zaten defalarca kere de yapıldı.

 

O teist çıkıp şunu diyecek: Hayır senin dediğin gibi olamaz, mümkün değil ve de mümkünsüz. Çünkü şu, şu, şu ve bu.. yüzden. Kendi bir cephesine çekilmeyecek. Verilen cevabı ezecek. 

 

Quote

Hiçlik mesela. Sen hiç mutlak hiçliği deneyimledin mi? Ama hiçlik diye bir kavram kullanıyoruz. E demek ki bir kavramı oluşturabilmek için, zıttınında pratikte olması bir zorunluluk değil. 

 

Hiçliği bilmiyoruz demişsiniz muhtemelen varlığı idrak ettiğimiz için hiçliği veya yokluğu (yine zıttıyla bilinir düşüncesiyle ) bilebiliyoruz gibi bir savunma olasıdır.

 

E bak ne denmiş orada kalınlaştırdım. Pratik!...Zaten çok absürd bir konu ve de absürd bir savunu ki, bu olgusal bir zorunluluk içermeyip, opsiyonel bir tercih mertebesine indiriyor direk inanç meselesini. Tanrının kadiri mutlaklığının ve kötülük probleminin bu noktada yaratacağı açmazları bir yerine soksa bile, geriye kalan seçenekleri de bertaraf edemiyor yine. Nedir onlar: Tanrı kötü olabilir? Ya da hiç olmayabilir de..

 

Zıtların yani aslen farkların, farklı nicelik ve niteliklerin olmadığı bir evren mümkün mü? Mümkün oksa nasıl olurdu? Olduğu yerde nasıl düşünülürdü bunu hiç bilmiyoruz. Bu konuda deneyimimiz yok. Ama boyna işkembeden aman da zıttıyla bilinir diye bir attırıkda bulunup geçiyoruz. Buyur sana mutlak hiçlik. Nerede bu? Hiç gördün mü? Ama varlık kavramından direk türetebiliyorsun işte. Hatta gerçek olabileceğini zannedecek kadar. İyiliği kötülüğün varlığı ile biliyorsun da madem çift taraflı; hiçliği nasıl biliyorsun o vakit sadece varlıkla tek taraflı? 

 

Ha türetemesen ne olacak? Gene birşey değişmeyecek. Öte taraftaki kadiri mutlak bir tanrı ve zıtların bulunmadığı bir evrenle ilgili de hiçbir deneyimimiz yok. Kötten sıkmaya da gerek yok o vakit. 

 

Quote

Benim en çok merak ettiğim bu sürekli söylenen atom meselesinde nedensellik nasıl sağlanıyor? Bu kişilere göre atomda şuur bilgi yoksa sürekli Allah tarafından evrilip çevrilmek zorunda ve her an bu olmak zorunda bu anlamda dışarıdan bir kuvvet mi uygulamakta veya bunun tespiti nasıl mümkün olabilir veya olabilir mi ? sizin düşünceniz?

 

Atomdan sonra, atomlarla oluşturulmuş şuur bilgiyi, düşünce terazisinde atomun öncesine getirip onda da aramaya çalışmak hakikaten aşılması güç bir düşünsel handikap.

 

Arkadaş atom matom dediğin şey düşünceyi bilinci, insanı önceliyor zaten. Yani bunlar olmadan önce de atomlar zaten bu işi görmüş. Hemi de bilincine kadar. Sen sonradan gördüğün bilicin amaca yönelik yapıp ettiklerini, getirip atomcağıza da kakmaya çalışıyorsun. Hayır bu evrende hiç bilinç diye birşey olagelmeseydi ne olacaktı?

 

Evrenin doğuşundan takribi 13 milyar yıl sonra bilinç ortaya çıktı diye, öncesinde olmak zorunda değil ki..Son bir kaç yüz milyonluk bir şeyi neden öncesine de dayatıyorsun?

Neden? Çünkü cahilsin. Temel kuvvetleri bilmiyorsun. Termodinamiği, entropiyi, kinetiği bilmiyorsun. Atomaltı kuvvetleri, ısıl titreşimleri, kimyayı ve bunların neler yapabileceğini bilmiyorsun. Kafan herşeyi bir tuğla olarak görmekten öte vizyona sahip değil çünkü. Makro evren mikro evren ayırdında da değilsin. Mikro evren makro evren gibi durmuyor ki yerinde, tuğlalar gibi. Fırtınalar kopuyor o ölçekte her daim. Yerinde durduğu yok. Adam milyonluk hidrotemal menfezlere benzer reaktörleri kuruyor üniversitede, senelerce çalışıyor bunu, ilk canlılığı anlamak için.. Üzerine kitaplar yazıyor, bu mallar tuğladan ötesini göremiyor.

 

Bu şuna benziyor: Rüzgar bir şeyleri hareket ettiriyor. Yaprak, tahta bilmemne..basit bir şey..şunu bunu işte. Sonra bir gün kendisinden daha karmaşık bir şeyi etkiliyor. Başka bir otomobil olabilir, bir televizyon vb..Sonra sen kalkıp etkilediği şey karmaşık, o zaman çeken şeyin de böyle olması (ya da arkasındakinin), hatta daha da karışık olması lazım benzeri bir şey diyorsun..Atomlar canlılığı ve bilinci ancak 13 milyar yılda peydah edebilmişler işte. Arkasında bir bok olmadığını buradan anla işte. Bilinç, insan düzeyinde bilincin 13 milyar yılda yapabileceklerini düşün bir de. (Birileri burasına takılacak ama boşver) Çok daha iyi bir benzetme yapılabilir, teşbihte hata olmaz demişler..

 

O videoların altında niye hiç muhalif bir cevap yok, niye halen yok? Onu merak ediyorum ben de..Watsaptan şurdan burdan hani şeyettirecektin? Hangi bokun soyu olduklarını, düşüncelerinin arkasında ne kadar durabileceklerini burdan anla işte. Mabadı yiyen kalkar buraya da gelir. Önemli olan videodaki adam değil, videonun altındaki yorumlar. Sundance gösterdi bunu sana..

 

Atomun arkasında da bilinç var. E o bilinç nasıl oluştu o zaman mankafa? Neyi çözdün sen? Başladığın yere işi daha da zorlaştırarak geri dönmekten başka?

tarihinde teflon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
4 hours ago, nogodbutAllah said:

akılsızatom robot gibi.

takiyye yapmak bile bir seviye ister

bu cahil kesimden olduğu için takiyesi sırıtıyor

amaç erek kelimelerini perde yapıp saklanacağını sanıyor 

ama bir yandan da uzuv diyebiliyor

bu robotu asla ciddiye almam

 

 

Sen hiç konuşma. "Herşey mucize ise hiçbir şey mucize değildir" üzerine yazdığın o son cevabı gördüm yeni. Adam gibi alıntılayamadığın için. Ona da yazıp afişe edecem seni bir ara. Sen kendinin ciddiye alındığına dua et burada. 

tarihinde teflon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

 

Herşet zıttıyla bilinirmiş, tanrı o yüzden böyle yapmışmış. Hayır tanrıya mı sordun geldin bir de o var. Boyna tanrı adına atıp tut işkembeden. Onun nasıl düşündüğüne, neyi neden yapıp ettiğine sen karar ver onun adına. Kale boş nasılsa...Tanrı bir yerde "herşey ancak zıttıyla bilinir. Ben de bu duruma mahkumum. Başka türlüsünü beceremiyorum. O yüzden böyle yaptım mı" demiş bir yerde?

 

Tanrı bu tanrı, şunu aciz bir insanmışcasına kurgulamaktan vazgeç artık. Tanrının, hem de hiç söylemediği şeylerle ilgili onun avukatlığını yapmak sana mı düştü!

Link to post
Sitelerde Paylaş
4 saat önce, Buzul yazdı:

Merhametlilerin merhametlisi neler yaratıyor böyle. Leyleklere yavrularını öldürten, yedirten bir merhametten söz ediyoruz burada. Sakın bunu da eleştirmeyin. Eleştirirseniz merhametlilerin merhametlisi sizi sonsuza dek yakar, size zakkum yedirip, irin içirir.

 

 

 

kendi yavrusu olduğu ne malum başka yuvayı basmış belli ki karnı aç yiyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bir saat önce, teflon yazdı:

 

Şimdi ciğerparem;

 

Teistin vereceği cevabın olumsal olacağını, olgusal bir zorunluluk içeremeyeceğini belirttik ya. O videonun temel kurgusu nedir? Ateistin cevap verememesi üzerine. Hesap bu. E cevap, hem de kapı gibi ortada. Buna karşılık teistin "sadece" ama şöyle de olabilir demesi, resmen yelkenleri suya indirmesi, kurgunun asıl amacının da yerine getirilememesi, bir çuval incirin de berbat olması demektir.  Ne oldu koskoca bir inanç bu noktada, resmen ihtiyari bir opsiyon mertebesine iniverdi. İster onu seç, ister bunu gibi..Onun o ters mantığı da ayrıca gömülür ya, bu aşamada gerek yok. Zaten defalarca kere de yapıldı.

 

O teist çıkıp şunu diyecek: Hayır senin dediğin gibi olamaz, mümkün değil ve de mümkünsüz. Çünkü şu, şu, şu ve bu.. yüzden. Kendi bir cephesine çekilmeyecek. Verilen cevabı ezecek. 

 

 

E bak ne denmiş orada kalınlaştırdım. Pratik!...Zaten çok absürd bir konu ve de absürd bir savunu ki, bu olgusal bir zorunluluk içermeyip, opsiyonel bir tercih mertebesine indiriyor direk inanç meselesini. Tanrının kadiri mutlaklığının ve kötülük probleminin bu noktada yaratacağı açmazları bir yerine soksa bile, geriye kalan seçenekleri de bertaraf edemiyor yine. Nedir onlar: Tanrı kötü olabilir? Ya da hiç olmayabilir de..

 

Zıtların yani aslen farkların, farklı nicelik ve niteliklerin olmadığı bir evren mümkün mü? Mümkün oksa nasıl olurdu? Olduğu yerde nasıl düşünülürdü bunu hiç bilmiyoruz. Bu konuda deneyimimiz yok. Ama boyna işkembeden aman da zıttıyla bilinir diye bir attırıkda bulunup geçiyoruz. Buyur sana mutlak hiçlik. Nerede bu? Hiç gördün mü? Ama varlık kavramından direk türetebiliyorsun işte. Hatta gerçek olabileceğini zannedecek kadar. İyiliği kötülüğün varlığı ile biliyorsun da madem çift taraflı; hiçliği nasıl biliyorsun o vakit sadece varlıkla tek taraflı? 

 

Ha türetemesen ne olacak? Gene birşey değişmeyecek. Öte taraftaki kadiri mutlak bir tanrı ve zıtların bulunmadığı bir evrenle ilgili de hiçbir deneyimimiz yok. Kötten sıkmaya da gerek yok o vakit. 

 

 

Atomdan sonra, atomlarla oluşturulmuş şuur bilgiyi, düşünce terazisinde atomun öncesine getirip onda da aramaya çalışmak hakikaten aşılması güç bir düşünsel handikap.

 

Arkadaş atom matom dediğin şey düşünceyi bilinci, insanı önceliyor zaten. Yani bunlar olmadan önce de atomlar zaten bu işi görmüş. Hemi de bilincine kadar. Sen sonradan gördüğün bilicin amaca yönelik yapıp ettiklerini, getirip atomcağıza da kakmaya çalışıyorsun. Hayır bu evrende hiç bilinç diye birşey olagelmeseydi ne olacaktı?

 

Evrenin doğuşundan takribi 13 milyar yıl sonra bilinç ortaya çıktı diye, öncesinde olmak zorunda değil ki..Son bir kaç yüz milyonluk bir şeyi neden öncesine de dayatıyorsun?

Neden? Çünkü cahilsin. Temel kuvvetleri bilmiyorsun. Termodinamiği, entropiyi, kinetiği bilmiyorsun. Atomaltı kuvvetleri, ısıl titreşimleri, kimyayı ve bunların neler yapabileceğini bilmiyorsun. Kafan herşeyi bir tuğla olarak görmekten öte vizyona sahip değil çünkü. Makro evren mikro evren ayırdında da değilsin. Mikro evren makro evren gibi durmuyor ki yerinde, tuğlalar gibi. Fırtınalar kopuyor o ölçekte her daim. Yerinde durduğu yok. Adam milyonluk hidrotemal menfezlere benzer reaktörleri kuruyor üniversitede, senelerce çalışıyor bunu, ilk canlılığı anlamak için.. Üzerine kitaplar yazıyor, bu mallar tuğladan ötesini göremiyor.

 

Bu şuna benziyor: Rüzgar bir şeyleri hareket ettiriyor. Yaprak, tahta bilmemne..basit bir şey..şunu bunu işte. Sonra bir gün kendisinden daha karmaşık bir şeyi etkiliyor. Başka bir otomobil olabilir, bir televizyon vb..Sonra sen kalkıp etkilediği şey karmaşık, o zaman çeken şeyin de böyle olması (ya da arkasındakinin), hatta daha da karışık olması lazım benzeri bir şey diyorsun..Atomlar canlılığı ve bilinci ancak 13 milyar yılda peydah edebilmişler işte. Arkasında bir bok olmadığını buradan anla işte. Bilinç, insan düzeyinde bilincin 13 milyar yılda yapabileceklerini düşün bir de. (Birileri burasına takılacak ama boşver) Çok daha iyi bir benzetme yapılabilir, teşbihte hata olmaz demişler..

 

O videoların altında niye hiç muhalif bir cevap yok, niye halen yok? Onu merak ediyorum ben de..Watsaptan şurdan burdan hani şeyettirecektin? Hangi bokun soyu olduklarını, düşüncelerinin arkasında ne kadar durabileceklerini burdan anla işte. Mabadı yiyen kalkar buraya da gelir. Önemli olan videodaki adam değil, videonun altındaki yorumlar. Sundance gösterdi bunu sana..

 

Atomun arkasında da bilinç var. E o bilinç nasıl oluştu o zaman mankafa? Neyi çözdün sen? Başladığın yere işi daha da zorlaştırarak geri dönmekten başka?

Muhalif cevap yoksa siz yazın madem yanıtlarını görmek isterim sizin savlarınıza doğrusu

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 minute ago, akılsızşuursuzatom said:

Muhalif cevap yoksa siz yazın madem yanıtlarını görmek isterim sizin savlarınıza doğrusu

 

Yahu orada yazdrırırlar mı bunu. Hem de bu ülkede, bu hükümetle aleni öyle her yere yazılır mı ulu orta? 

 

Sen o yanıtları oraya aktar, orada muhafaza edip bir de yanıt versinler, söz devamını ben getiricem. Veyahut buraya teşrif ediversinler bir zahmet. Zamanında Edip Yüksel bile yaptı bunu..

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bir saat önce, teflon yazdı:

 

Yahu orada yazdrırırlar mı bunu. Hem de bu ülkede, bu hükümetle aleni öyle her yere yazılır mı ulu orta? 

 

Sen o yanıtları oraya aktar, orada muhafaza edip bir de yanıt versinler, söz devamını ben getiricem. Veyahut buraya teşrif ediversinler bir zahmet. Zamanında Edip Yüksel bile yaptı bunu..

Direk watsap üzerinden konuşun madem seçin bir konu sorun mesela aklınıza takılan şekilleri ortaya çıksın sayenizde.

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 minute ago, akılsızşuursuzatom said:

Direk watsap üzerinden konuşun madem seçin bir konu sorun mesela aklınıza takılan şekilleri ortaya çıksın sayenizde.

 

Watsaptan yazıp tam tüy dikeyim üzerine, numaramla falan birlikte..

Link to post
Sitelerde Paylaş
18 dakika önce, akılsızşuursuzatom yazdı:

kendi yavrusu olduğu ne malum başka yuvayı basmış belli ki karnı aç yiyor.

 

Bak burada da kartal yavrusu başka bir yuvayı basmış, başka bir kartalın yavrusunu parçalıyor. Ama neyse ki başka kartalın yavrusunu parçalıyor. Ya kendi kardeşini felan parçalasaydı. İşte o zaman sorun olurdu yani, Allah açısından. O zaman kendisine merhametsiz, kötülük yapmış diyebilirdik. Yuvadaki iri kartal da kimse artık. Onu anlayamadım. Sen biliyor musun kim bu kartal acaba?

tarihinde Buzul tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Bir saat önce, Buzul yazdı:

 

Bak burada da kartal yavrusu başka bir yuvayı basmış, başka bir kartalın yavrusunu parçalıyor. Ama neyse ki başka kartalın yavrusunu parçalıyor. Ya kendi kardeşini felan parçalasaydı. Yuvadaki iri kartal da kimse artık. Onu anlayamadım.

ölmüş kardeşini parçalıyor işte ölmüş artık yapacak bir şey mi var?

Link to post
Sitelerde Paylaş
7 dakika önce, akılsızşuursuzatom yazdı:

ölmüş kardeşini parçalıyor işte ölmüş artık yapacak bir şey mi var?

Nasıl ölmüş acaba, hastalıktan felan mı? Kesin hastalıktan ölmüştür. Yoksa kartallar hiç kardeşlerini öldürmezler, ebeveynleri de buna izin vermezler. Bak burada da bir leylek canlı leylek yavrusunu yuvadan atıyor. Ölü değil, canlı. Neyse ki ebeveyni değilmiş, başka bir leylekmiş. Annesi ya da babası olsa sorun olurdu. O zaman yüce Allah'a kötülük yapmış, yüce Allah'a merhametsiz zalim diyebilirdik.

VNRJaM.gif

tarihinde Buzul tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Bir saat önce, Buzul yazdı:

Nasıl ölmüş acaba, hastalıktan felan mı? Kesin hastalıktan ölmüştür. Yoksa kartallar hiç kardeşlerini öldürmezler, ebeveynleri de buna izin vermezler. Bak burada da bir leylek canlı leylek yavrusunu yuvadan atıyor. Ölü değil, canlı. Neyse ki ebeveyni değilmiş, başka bir leylekmiş. Annesi olsa sorun olurdu. O zaman yüce Allah'a kötülük yapmış, merhametsiz zalim diyebilirdik.

VNRJaM.gif

annesi olsa bile belki hastalıklı olduğunu anlamıştır veya çok olduğu için diğerlerinin hayatta kalma şansını artırmak için yapmışta olabilir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...