bilgivehis 0 Oluşturuldu: Ocak 17, 2020 Raporla Share Oluşturuldu: Ocak 17, 2020 Oldukça dikkatimi çeken ve aynı zamanda itiraf niteliği olan bir olayı paylaşayım. Önce konuyu oluşturan habere kısaca değineyim. Ahmet Davutoğlu'nun genel başkanı olduğu Gelecek Partisinin sözcüsü Selim Temurci şöyle bir açıklama yapmış: "HDP'nin tutuklu eski eş genel başkanı Selehattin Demirtaş'ın, daha önce terör örgütü PKK ile ilgili yaptığı övücü sözler için özür dilemesi gerekir". Burada pek bir şey yok, siyasilerin birbirleri için söyledikleri sıradan bir ifadeden ibarettir. HDP'nin eski Diyarbakır milletvekili Ziya Pir ise şöyle bir cevap vermiş:"Gelecek Partisi'nden demokrasi beklenmez demiştim. Beklenmez! Yakında faşist ittifakın bir parçası olursa şaşırmam!" ve ardından da şunları söylemiş:"Bir gün mutlaka yine barış masasına oturulacak ve o süreç zarar görmesin diye bazı bildiklerimizi, devletle görüşmelerimizi açıklamıyoruz." İşte ortalığı karıştıran cevap olarak verilen bu iki ifadedir. Kırmızıyla işaretlediğim yerde ne diyor, iktidarı faşist ittifak olarak nitelendiriyor. Peki ardından ne diyor, faşist olarak nitelendirdiği bu iktidarla masaya oturduklarını, bir anlaşma yaparak bir sürece girdiklerini ve bu faşist iktidarla yapmış oldukları anlaşmayı süreç zarar görmesin diye açıklamadıklarını söylüyor. Ayrıca yine anlaşma yapmak için masaya oturacaklarını da ifade ediyor. Bundan daha net ifade edilebilir mi, açıkça bu bir itiraftır. Sayın ahalimiz!!! Devlet, siyasiler ve bu ülkeyi yönetenler tarafından nasıl haraç-mezat satıldığınızı, din ve terörün aslında kimler tarafından yönetildiğini ve ne için sürekli gündemde tutulduğunu artık anlayın!!! Gerçi bu ülkenin yarısı anlasa da çanak yalamaktan vazgeçmez, genlerine işlemiş, bu uyarım hiç olmazsa kararsızlara olsun. Link to post Sitelerde Paylaş
Las Seis Flechas 0 Ocak 17, 2020 gönderildi Raporla Share Ocak 17, 2020 gönderildi AKP'nin PKK ile ittifak yapmış olması zaten bilindik bir gerçek. Böyle bir itirafa gerek yoktu. Fakat benim dikkatimi çeken AKP-MHP'ye faşist denmesi. Faşist öyle her önüne gelen için kullanılmaz. ABD mandacılığı yörüngesinde kurulmuş İslamcı, mufazakar ve sağ partilere faşist denemez mesela. Her ne kadar faşizm kötü bir şey olsa da her kötü şey de faşizm olarak tanımlanmak zorunda değildir. Link to post Sitelerde Paylaş
bilgivehis 0 Ocak 18, 2020 gönderildi Yazar Raporla Share Ocak 18, 2020 gönderildi 21 saat önce, Las Seis Flechas yazdı: AKP'nin PKK ile ittifak yapmış olması zaten bilindik bir gerçek. Böyle bir itirafa gerek yoktu. Fakat benim dikkatimi çeken AKP-MHP'ye faşist denmesi. Faşist öyle her önüne gelen için kullanılmaz. ABD mandacılığı yörüngesinde kurulmuş İslamcı, mufazakar ve sağ partilere faşist denemez mesela. Her ne kadar faşizm kötü bir şey olsa da her kötü şey de faşizm olarak tanımlanmak zorunda değildir. Aslında bu konuları pek tartışasım yok, biraz da bıkkınlık var, elli yıldır tartıştık yine de sürekli geriye gittik, bu ülkeden devrim beklerdik, toplumun uyanmasını ve ülkeyi dincilerden, bağnazlardan, yobazlardan kurtarmasını beklerdik. Lakin ülkenin dinamizmiyle oynandı, şimdi ülkeye kalabalık sürü hakim oldu. AKP ve MHP elbette faşisttir, hem de bu dünyaya gelmiş bir numaralı faşist partilerdir. Öldürdükleri, ocağını yıktıkları, perişan bıraktıkları, geleceğiyle oynadıkları ve hatta asimile ettikleri insanların sayısı belirsiz. Kendinden olmayan herkesi düşman gören ve bunu sözde bırakmayan katil partilerdir. Bu ülkede normal olmayan bütün ölümlerin sorumlusudurlar. Ellilerden beri bu ülkede yüz binlerce insan öldürüldü, en az yüz katı da perişan bırakıldı, hepsinin arkasında AKP-MHP-PKK-Perinçek-Feto ve onların zihniyeti var. CHP onlardan geri kalmaz, Atatürk'ün adını kullanarak bütün bunlara ya seyirci kaldı ya da ortak oldu, şimdi açıkça Y-CHP adında rengini gösterdi. Bu ülkeyi yönetenler, devlet katında etkin olan tarikatlar, ülkücü mafyalar havadan gelmedi, hepsi farklı alanda ama bir proje altında hareket etti. Bu ülke 22'de taşla-sopayla alındı, 1938-10 Kasım günü saat dokuzu beş geçe masa başında teslim edildi. Artık bu ülkenin başına getirilenlere veya faşistmiş dinciymiş pek ilgilenmiyorum, böyle halka böyle yönetim çok bile. Lakin başlıktaki konuyu biliyor olmak başkadır, bunu itiraf etmek başkadır. Bugün AKP-MHP'nin PKK ile işbirliği yapmış olmasına, doksanlarda bitmiş PKK'yi canlı tutmasına ve bunun itiraf edilmesine bir şey demiyorsun, daha önemli olan bunları es geçiyorsun, adamın faşist demesine laf söylüyorsun. Haydi faşist sözünü hiç denmemiş gibi konudan çıkaralım, peki konu için söyleyeceğin bir şey yok mu? Bak seni yönetenler PKK ile masaya oturuyor, anlaşma gereği bir süreç oluşturuluyor, kendi oluşturdukları bu süreç içinde daha masaya oturacaklarını itiraf ediliyor, yani açık ve net olarak sen ve ülken pazarlanıyor, peşkeş çekiliyor, buna bir şey demeyecek misin? Link to post Sitelerde Paylaş
Smile Buddha 0 Ocak 18, 2020 gönderildi Raporla Share Ocak 18, 2020 gönderildi 23 saat önce, bilgivehis yazdı: Oldukça dikkatimi çeken ve aynı zamanda itiraf niteliği olan bir olayı paylaşayım. Önce konuyu oluşturan habere kısaca değineyim. Ahmet Davutoğlu'nun genel başkanı olduğu Gelecek Partisinin sözcüsü Selim Temurci şöyle bir açıklama yapmış: "HDP'nin tutuklu eski eş genel başkanı Selehattin Demirtaş'ın, daha önce terör örgütü PKK ile ilgili yaptığı övücü sözler için özür dilemesi gerekir". Burada pek bir şey yok, siyasilerin birbirleri için söyledikleri sıradan bir ifadeden ibarettir. HDP'nin eski Diyarbakır milletvekili Ziya Pir ise şöyle bir cevap vermiş:"Gelecek Partisi'nden demokrasi beklenmez demiştim. Beklenmez! Yakında faşist ittifakın bir parçası olursa şaşırmam!" ve ardından da şunları söylemiş:"Bir gün mutlaka yine barış masasına oturulacak ve o süreç zarar görmesin diye bazı bildiklerimizi, devletle görüşmelerimizi açıklamıyoruz." İşte ortalığı karıştıran cevap olarak verilen bu iki ifadedir. Kırmızıyla işaretlediğim yerde ne diyor, iktidarı faşist ittifak olarak nitelendiriyor. Peki ardından ne diyor, faşist olarak nitelendirdiği bu iktidarla masaya oturduklarını, bir anlaşma yaparak bir sürece girdiklerini ve bu faşist iktidarla yapmış oldukları anlaşmayı süreç zarar görmesin diye açıklamadıklarını söylüyor. Ayrıca yine anlaşma yapmak için masaya oturacaklarını da ifade ediyor. Bundan daha net ifade edilebilir mi, açıkça bu bir itiraftır. Sayın ahalimiz!!! Devlet, siyasiler ve bu ülkeyi yönetenler tarafından nasıl haraç-mezat satıldığınızı, din ve terörün aslında kimler tarafından yönetildiğini ve ne için sürekli gündemde tutulduğunu artık anlayın!!! Gerçi bu ülkenin yarısı anlasa da çanak yalamaktan vazgeçmez, genlerine işlemiş, bu uyarım hiç olmazsa kararsızlara olsun. İttifakın ne olduğu önemli değil. Faşist İttifak ile anlaşma yapıldıysa anlaşma maddeleri ne? Akp mhp hdp bu anlaşmaya uymuş mu? Bunları söylemedikten sonra boşyere konuşup dururuz. Link to post Sitelerde Paylaş
Las Seis Flechas 0 Ocak 18, 2020 gönderildi Raporla Share Ocak 18, 2020 gönderildi (düzenlendi) 6 saat önce, bilgivehis yazdı: Aslında bu konuları pek tartışasım yok, biraz da bıkkınlık var, elli yıldır tartıştık yine de sürekli geriye gittik, bu ülkeden devrim beklerdik, toplumun uyanmasını ve ülkeyi dincilerden, bağnazlardan, yobazlardan kurtarmasını beklerdik. Lakin ülkenin dinamizmiyle oynandı, şimdi ülkeye kalabalık sürü hakim oldu. AKP ve MHP elbette faşisttir, hem de bu dünyaya gelmiş bir numaralı faşist partilerdir. Öldürdükleri, ocağını yıktıkları, perişan bıraktıkları, geleceğiyle oynadıkları ve hatta asimile ettikleri insanların sayısı belirsiz. Kendinden olmayan herkesi düşman gören ve bunu sözde bırakmayan katil partilerdir. Bu ülkede normal olmayan bütün ölümlerin sorumlusudurlar. Ellilerden beri bu ülkede yüz binlerce insan öldürüldü, en az yüz katı da perişan bırakıldı, hepsinin arkasında AKP-MHP-PKK-Perinçek-Feto ve onların zihniyeti var. CHP onlardan geri kalmaz, Atatürk'ün adını kullanarak bütün bunlara ya seyirci kaldı ya da ortak oldu, şimdi açıkça Y-CHP adında rengini gösterdi. Bu ülkeyi yönetenler, devlet katında etkin olan tarikatlar, ülkücü mafyalar havadan gelmedi, hepsi farklı alanda ama bir proje altında hareket etti. Bu ülke 22'de taşla-sopayla alındı, 1938-10 Kasım günü saat dokuzu beş geçe masa başında teslim edildi. Artık bu ülkenin başına getirilenlere veya faşistmiş dinciymiş pek ilgilenmiyorum, böyle halka böyle yönetim çok bile. Lakin başlıktaki konuyu biliyor olmak başkadır, bunu itiraf etmek başkadır. Bugün AKP-MHP'nin PKK ile işbirliği yapmış olmasına, doksanlarda bitmiş PKK'yi canlı tutmasına ve bunun itiraf edilmesine bir şey demiyorsun, daha önemli olan bunları es geçiyorsun, adamın faşist demesine laf söylüyorsun. Haydi faşist sözünü hiç denmemiş gibi konudan çıkaralım, peki konu için söyleyeceğin bir şey yok mu? Bak seni yönetenler PKK ile masaya oturuyor, anlaşma gereği bir süreç oluşturuluyor, kendi oluşturdukları bu süreç içinde daha masaya oturacaklarını itiraf ediliyor, yani açık ve net olarak sen ve ülken pazarlanıyor, peşkeş çekiliyor, buna bir şey demeyecek misin? Faşizm her ne kadar kötü bir şey olsa da AKP-MHP'ye faşist demek iltifat olur, hakaret değil. Zaten Kürtçü-komünist zihniyet vatansever ve milliyetçi insanlara faşist dediği için kalkıp AKP ve MHP gibi Türk milliyetçiliğine düşman ümmetçi ve İslamcı partilere faşist denmesini doğru bulmuyorum. Zaten Kürtçü kesim Kemalistleri de faşist olarak niteleyip onları da AKP ile MHP ile aynı kefeye koyar. Gerçek faşizm Benito Mussolini'nin faşizmidir. Onda da dincilik ve ırkçılık yoktur. İtalyan vatandaşlığına dayanan kültürel bir milliyetçiliktir. Devlet, bayrak ve vatan kutsal sayılır. Ülkesinin ve milletinin çıkarlarını her şeyden üstün tutar, tam bağımsızlığı savunur. Militarizm dokusu da bolca mevcuttur. Ayrıca komünizme karşı olduğu gibi kapitalizme de karşıdır, karma ekonomiden yanadır. Devletçi ve halkçıdır aynı zamanda. Faşizmi kötü yapan emperyalist, saldırgan ve yayılmacı bir görüş olması. Yani bana göre öyle. Faşizm günümüzde totalitarizm ile karıştırılıyor. Diktatörlük, baskı, sansür, özgürlükleri kısıtlama vb. her şey bugün faşizm diye adlandırılıyor ki bu çok yanlış. Çünkü bu tür olumsuz uygulamalar sosyalist rejimlerde de dibine kadar mevcut. O halde sosyalistlere de faşist dememiz lazım. Daha da saçmalayarak artık İslamcılara, ümmetçilere bile faşist demeye başladılar. Ben Tayyip'i Hitler'e benzetenlere de çok kızıyorum zaten. Çünkü bu Hitler'e hakaret olur. Ocak 18, 2020 tarihinde Las Seis Flechas tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
bilgivehis 0 Ocak 18, 2020 gönderildi Yazar Raporla Share Ocak 18, 2020 gönderildi (düzenlendi) Bir saat önce, Las Seis Flechas yazdı: Ben Tayyip'i Hitler'e benzetenlere de çok kızıyorum zaten. Çünkü bu Hitler'e hakaret olur. Evet bu sözün doğru, zira Hitler koyu bir vatanseverdi ve kimsenin kuklası değildi, tayyibin tamamen tersiydi. Lakin faşizmi bildiğinden emin değilim. Irkçılık ve ırkçılığa dayanan baskı, şiddet, katliama faşizm denir. Faşizm kelimesi günümüzde sadece ırkçılığı tanımlamaz, artık baskı-şiddet-katliamla özdeşleşmiştir. Faşizm her ne kadar ırkçılıkla özdeşleşmiş olsa da kendinden olmayan herkesi düşman sayan, baskı, şiddet uygulayan ve katlini vacip gören dincilik de faşizmdir, aynen bugün dinci tayyibin yaptığı gibi. Dincilik ırkçılıkla beslendiği için temelde birleşirler, aynen bugün ırkçı bahçelinin dinciyle birleştiği gibi. Kısaca faşizm, ırkçı-dinci-işgalciyle bir bütündür, baskı-şiddet-katliam ise bu üçlüyü tamamlar. Atatürk ise yurtçu, bağımsızlıkçı, antiemperyalist, devrimci ve aydınlanmacıdır. Halkları ayırt etmeden bir bütün olarak görür. Ülke sınırlarına, ülkenin kalkınmasına, bağımsızlığa el atan herkesin karşısındadır. Bugünün toplumu onu anlayacak kapasitede değildir, çünkü o bugünün toplumunun en az beşyüzyıl sonra anlayabileceği sistemi beşyüzyıl önce getirmiştir. Cumhuriyet, laiklik ve demokrasi, bugünün toplumu bunu anlayamaz, zira Avrupa bu üçlüyü getirebilmek için en az beşyüzyıl mücadele etmişlerdir. Atatürk konumuz değil ama neden anlattım? Çünkü bugün Atatürk'ü anlayamayan bazıları onun yurtçuluğunu faşizmle bir tutma yanlışına düşmektedirler. Ocak 18, 2020 tarihinde bilgivehis tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Las Seis Flechas 0 Ocak 19, 2020 gönderildi Raporla Share Ocak 19, 2020 gönderildi (düzenlendi) 16 saat önce, bilgivehis yazdı: Evet bu sözün doğru, zira Hitler koyu bir vatanseverdi ve kimsenin kuklası değildi, tayyibin tamamen tersiydi. Lakin faşizmi bildiğinden emin değilim. Irkçılık ve ırkçılığa dayanan baskı, şiddet, katliama faşizm denir. Faşizm kelimesi günümüzde sadece ırkçılığı tanımlamaz, artık baskı-şiddet-katliamla özdeşleşmiştir. Faşizm her ne kadar ırkçılıkla özdeşleşmiş olsa da kendinden olmayan herkesi düşman sayan, baskı, şiddet uygulayan ve katlini vacip gören dincilik de faşizmdir, aynen bugün dinci tayyibin yaptığı gibi. Dincilik ırkçılıkla beslendiği için temelde birleşirler, aynen bugün ırkçı bahçelinin dinciyle birleştiği gibi. Kısaca faşizm, ırkçı-dinci-işgalciyle bir bütündür, baskı-şiddet-katliam ise bu üçlüyü tamamlar. Atatürk ise yurtçu, bağımsızlıkçı, antiemperyalist, devrimci ve aydınlanmacıdır. Halkları ayırt etmeden bir bütün olarak görür. Ülke sınırlarına, ülkenin kalkınmasına, bağımsızlığa el atan herkesin karşısındadır. Bugünün toplumu onu anlayacak kapasitede değildir, çünkü o bugünün toplumunun en az beşyüzyıl sonra anlayabileceği sistemi beşyüzyıl önce getirmiştir. Cumhuriyet, laiklik ve demokrasi, bugünün toplumu bunu anlayamaz, zira Avrupa bu üçlüyü getirebilmek için en az beşyüzyıl mücadele etmişlerdir. Atatürk konumuz değil ama neden anlattım? Çünkü bugün Atatürk'ü anlayamayan bazıları onun yurtçuluğunu faşizmle bir tutma yanlışına düşmektedirler. Ben de zaten günümüzde faşizm kelimesinin çok yanlış bir manada kullanıldığını söylüyorum. Nazizm ve faşizmin arasında keskin bir fark vardır. Nazizm ırka dayalıdır, faşizm İtalyan vatandaşlığına dayanır. Faşizmde ırkçılık yok yani. Kendini İtalyan hissetmek esas. Senin dediğin baskı, şiddet ve katliam gibi şeyler komünizmde de aynen mevcut mesela. Bu durumda onlara da faşist denmesi lazım sizin düşüncenize göre. Dincilikle ırkçılığın ne ilgisi var? Yahudilik gibi istisnai dinleri bilemem ama din düşüncesi enternasyonal ve milliyetsizdir. Bu en çok İslam'da belirgin. Çünkü İslam'da üstünlük ırkta ya da milliyette değil takvadadır. Ocak 19, 2020 tarihinde Las Seis Flechas tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Las Seis Flechas 0 Mart 5, 2020 gönderildi Raporla Share Mart 5, 2020 gönderildi Pratikte bir faşist ile sosyalist arasında fark olmadığı halde günümüzde faşist sözcüğü en alakasız durumlarda bile hakaret amacıyla kullanılırken sosyalist sözcüğü neredeyse iltifat gibi kullanılıyor. Katil sosyalist diktatörleri savunan insanlar bugün ilginç bir şekilde her fırsatta hümanizm edebiyatı kasabiliyor. Bence bu ciddi bir ikiyüzlülük ve ahlaki sorundur. Link to post Sitelerde Paylaş
Smile Buddha 0 Mart 5, 2020 gönderildi Raporla Share Mart 5, 2020 gönderildi 2 saat önce, Las Seis Flechas yazdı: Pratikte bir faşist ile sosyalist arasında fark olmadığı halde günümüzde faşist sözcüğü en alakasız durumlarda bile hakaret amacıyla kullanılırken sosyalist sözcüğü neredeyse iltifat gibi kullanılıyor. Katil sosyalist diktatörleri savunan insanlar bugün ilginç bir şekilde her fırsatta hümanizm edebiyatı kasabiliyor. Bence bu ciddi bir ikiyüzlülük ve ahlaki sorundur. Faşizm ile sosyalizm arasında fark vardır. Tablo oluşturup çoklu parametreler incele. Taraf tutup tek veya birkaç parametre ile inceleme. Link to post Sitelerde Paylaş
Las Seis Flechas 0 Mart 5, 2020 gönderildi Raporla Share Mart 5, 2020 gönderildi 2 saat önce, mirasyedi yazdı: Faşizm ile sosyalizm arasında fark vardır. Tablo oluşturup çoklu parametreler incele. Taraf tutup tek veya birkaç parametre ile inceleme. Ben düşünce ve ideoloji farkından bahsetmedim. Pratikte ikisinin de aynı derecede totaliter, baskıcı, vahşi ve antidemokratik olmasından bahsettim. Yoksa teorik olarak faşizm bana göre sosyalizmden daha bilimsel ve mantıkidir. Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts