Jump to content

Küçük şeyler...


Recommended Posts

İnsanlar, farkındalıklarının farkına vardıklarından beri epeyi bir zaman geçmesine rağmen, hălă birbirini kesmeye, tecavüz etmeye, öldürmeye, kendi dini inançlarını ve yaşam tarzını başkalarına dikte etmeye devam ediyor. En yakışıklı tanrı didişmesi, en doğru din kavgası ve savaşı günümüzde bile tüm hızıyla devam ediyor ve bu gidişatın devam edeceği de ortada.
Bunlar yetmiyor muş gibi...
Hergün tabiatın ırzına geçiyoruz, anasını ağlatıyoruz ve hayvanların canına okuyoruz; bariz bir şekilde baş göşteren iklim sıcaklığının artışının birincil sorumlusu bizleriz. Dünyanın dört bir yanında küçüklü büyüklü lüzumsüz savaşlar cereyan ediyor.

Bu verilerinin ışığında, kendimizden aşağıda gördüğümüz hayvanlardan da pek bir üstünlüğümüz olmadığı ortada. Hatta bazı hal ve hareketlerimiz, onlarınkinden de geride. Sırf spor/zevk adına hayvanları avlıyoruz, sırf hayali varlıklar uğruna hayvanları boğazlıyoruz.
Yamyamlık ve bencillik genlerimizde var galiba...

İnsanlar gerçek karakterlerini ne zaman gösterirler, hiç düşündünüz mü?
Kendimin de deneyimlediğim ve ilk aklıma gelenler şunlar:
- trafikte araba kullanırken
- hotelde yemek zamanı hazırlananan açık büfenin önünde
- trafik lambasında beklerken
- her hangi bir kuyruk sırasında
- daha fazla gücü eline geçirdiği zaman
- toplu taşıma araçlarına inip binme esnasında

Halbuki insanı insan yapan, küçük şeylerdir aslında.
Bir jest, içten gelen bir gülücük, kendi sırasını başkasına vermek, empati vb.
Unutmayalım bu dünya hiç kimsenin tapulu malı değildir, bilakis hepimizin. Daha da önemlisi, bizden sonra gelecek olan nesillere adam gibi düzgün ve barışcıl bir ortam bırakmak yine bizim elimizde.
tarihinde kavak tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Olayları olduğundan daha karamsar görmek veya dramatikleştirmek, çoğu insana özgü bir alışkanlık galiba ve bu nedenle hayattaki güzel anları ve küçük şeyleri gözden kaçırıyoruz. Başka nedenleri de yok değil. Mesela iş hayatının dayadığı monoton bir düzen, hayatta kalmak için para kazanma zorunluluğu, kariyer yapma derdi, gelecek kaygısı vs.

Halbuki hayatımız milli piyangodaki en büyük ikramiyeyi kazanmaya benziyor; her gün yeni yeni bir durum, her gün yeni şanş. Çünkü her gün evden çıktıktan sonra sağ salim dönüp dönmeyeceğimiz meçhul.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bazen toplu taşıma araçları ile bazen de kendi arabam ile işe gidip gelmekteyim. Direksiyonun başına geçince bazı insanlara bir haller oluyor, gerçek kişilikleri dışa vuruyor diyebilirim. Vurdum duymaz bir şekilde aşırı hız yapan mı dersiniz, sinyal vermeden sağa sola dönen mi dersiniz, aniden önünüze geçen mi dersiniz, habire korna çalarak kafanızı şişirenler mi dersiniz, park yerinizi kapan mı dersiniz ve daha neler.
Herkes de bir koşturmaca; kimsenin aklına acızık soluklanmak, sakinleşmek veya yavaşlamak gelmiyor.
İlginç bir hayvan türüyüz!:D

tarihinde kavak tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
36 dakika önce, kavak yazdı:

Bazen toplu taşıma araçları ile bazen de kendi arabam ile işe gidip gelmekteyim. Direksiyonun başına geçince bazı insanlara bir haller oluyor, gerçek kişilikleri dışa vuruyor diyebilirim. Vurdum duymaz bir şekilde aşırı hız yapan mı dersiniz, sinyal vermeden sağa sola dönen mi dersiniz, aniden önünüze geçen mi dersiniz, habire korna çalarak kafanızı şişirenler mi dersiniz, park yerinizi kapan mı dersiniz ve daha neler.
Herkes de bir koşturmaca; kimsenin aklına acızık soluklanmak, sakinleşmek veya yavaşlamak gelmiyor.
İlginç bir hayvan türüyüz!:D

Toplu taşıma araçlarına binmeye korkmuyor musun? :)

 

Koronaviruslu kişiler ile aynı havayı solumak  riskli.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 saat önce, mirasyedi yazdı:

Toplu taşıma araçlarına binmeye korkmuyor musun? :)

Koronaviruslu kişiler ile aynı havayı solumak  riskli.

 

İyi soru!

Son bir aydır sadece arabayı kullanıyorum.

Harbiden son zamanlarda toplu taşıma araçlarına binmeye gözüm hiç kesmiyor.

tarihinde kavak tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
2 saat önce, kavak yazdı:

sinyal vermeden sağa sola dönen mi dersiniz,

 

Allah onların evlerine ateşler salsın... Her defa hepsine beddua ediyorum.

Bu artık kural çiğnemek, saygısızlık falan da değil, başka bir şey ama resmen akın akın sinyal vermeden dönüp gidiyorlar. 

 

On 12.04.2020 at 17:57, kavak yazdı:

Halbuki insanı insan yapan, küçük şeylerdir aslında.
Bir jest, içten gelen bir gülücük, kendi sırasını başkasına vermek, empati vb.

 

Bu kısım çok güzel. Çünkü çok doğru. 

 

Bu virus nedeniyle evlere kapanmak belki iyi gelir insanlara. Aileleriyle sohbet etmeyi, alanı birlikte kullanmayı, birbirini tolere etmeyi, saygı göstermeyi, sabretmeyi hatırlayacak ve/veya öğrenecekler diye umuyorum. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
18 dakika önce, bilgivehis yazdı:

 

Herkesin aklına geliyor da işte kölelik böyle bir şeydir, durursan köle sahibinin kırbacını yersin.

 

Ona bakarsan, tüm canlılar evrimin kölesi. Yaşamak için enerji almaya mecburuz.

İçinde yaşadığımız sistemlerin dört dörtlük olmadıkları muhakkak.

Peki, ne yapmalı?

En azından, şu sürekli hızlanan ve bilhassa büyük kentlerde gözlemlenen yaşam kavgasının getirdiği  hızlılığı yavaşlatmak, kendi elimizde.

 

tarihinde kavak tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
On 14.04.2020 at 23:54, kavak yazdı:

 

Ona bakarsan, tüm canlılar evrimin kölesi. Yaşamak için enerji almaya mecburuz.

İçinde yaşadığımız sistemlerin dört dörtlük olmadıkları muhakkak.

Peki, ne yapmalı?

En azından, şu sürekli hızlanan ve bilhassa büyük kentlerde gözlemlenen yaşam kavgasının getirdiği  hızlılığı yavaşlatmak, kendi elimizde.

 

 

Kısmen kendi elimizde.

Patron sana koşacaksın diyor, 2 dakikada orada olacaksın diyor, yoksa kovulursun diyor.

Patronu da rekabet zorluyor, yoksa patronluğu biter.

Bütün iş yerlerinde durum aynı, ne kadar hızlısın o kadar yerin oluyor.

Sistemin kendisi böyle, hızlı olmayana ekmek yok.

Saygı gibi bazı değerlere tecavüz edilmesinin başlıca nedeni, zorunlu hızlılık yüzündendir.

Yetmişli yıllara kadar bu derece zorlama yoktu, daha sonra zorlamanın oranı arttıkça aynı oranda saygı gibi değerler de azaldı.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yanılmıyorsam herkes onu istiyor, bazıları buluyor, bazıları ömür boyu arıyor ve peşinden koşuyor. Şans. Evet, şanştan bahsediyorum.
Ancak nedir, bu şans dedikleri?

Zenginlik ve lüks içinde geçen bir hayat mı?
Mesleki başarı mı?
Uzun, sağlıklı ve mutlu mesut bir yaşam mı?
Yoksa güç, şan ve şöhret mi?
Bence bu soruya verilecek cevapların sayısı, herhalde bir hayli kabarık olur.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

şans, daha çok bizim elimizde olmayan durumları ifade eder. zengin bir ailede doğmak/doğmamak, iyi bir eğitim almak/alamamak gibi. bir de şöyle bir ilginçlik var: her şans kendi içinde şanssızlığı, her şanssızlık da kendi içinde şansı barındırabilir. fakir bir ailede doğup mutlu olabilmeyi başarmak ya da zengin bir ailede doğup mutlu olamamak.. şans bazen doğru insan, doğru zaman veya doğru nesne (ihtiyaç duyduğunuz şey ne ise) olabilir. bu üçünün aynı anda denk gelmesine ise biz "ballı olmak" diyoruz:) 

hayatta bazı şeyler büsbütün irademiz dışındadır. ancak olanaksızlıklar içinde başarı hikayeleri çıkartabilmek, işte biz buna da "kendi şansını yaratmak" diyoruz. 

her nereden bakarsak bakalım, şans diye bir şey vardır. ama daha önemli bir şey varsa o da şansa hazırlıklı olmaktır! 

şans, kötü vurduğumuz topun kaleyi bulmasıdır. hayat bazen böyle cilveler yapar. iyi vurduğumuz top da gol olmaz:)

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 2 months later...

2 hafta evvel karantinadaydım...
Sevgili eşim sağolsun, nerden bulaştığı belli olmayan mikrobu kendine bulaştırmış. Sadece kendine olsa yine de iyi...iki kız kardeşinde de test sonuçları positif çıktı. Aslında kimsenin ahını almayayım, çünkü kimin kime bulaştırdığı meçhul. Yine de ailecek ucuz kurtulduk diyebilirim, çünkü eşim mikrobu gayet ılıman bir şekilde def etti. Sadece ilk iki gün biraz ateşi yükselmişti, atesi düştü bu sefer tat alamıyorum diye yakındı.
Hepsi bu...
Ben de ve oğlumda test sonuçları negatif çıkmasına rağmen, kurallar gereği bizim de karantinaya girmemiz şart olmuştu. Karantina derken, ev hapsi. Dışarı çıkmak yasak, tee sağlık kurumu karantinayı kaldırana kadar. Bu arada her bir-iki günde bir sağlık kurumu telefonda sağlık durumuzu sordu. Uzun lafın kısası, insanın başına bir felaket(!) gelmeyince, hayatın değeri pek bilinmiyor galiba.

tarihinde kavak tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
51 dakika önce, kavak yazdı:

2 hafta evvel karantinadaydım...

 

Cok gecmis olsun size ve ailenize.

Zor zamanlardayiz. Dilerim kisa zamanda hersey düzelir.

Karsidan gelen insanlarin tam size yaklastiginda yarim daire cizmesi ilginc geliyor bana, kendimi kötü hissediyorum. Eskiden üzerime üzerime gelirlerdi, yine kötü hissederdim. Bunun bir ortasi yok mu.

tarihinde deadanddark tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
7 saat önce, kavak yazdı:

2 hafta evvel karantinadaydım...
Sevgili eşim sağolsun, nerden bulaştığı belli olmayan mikrobu kendine bulaştırmış. Sadece kendine olsa yine de iyi...iki kız kardeşinde de test sonuçları positif çıktı. Aslında kimsenin ahını almayayım, çünkü kimin kime bulaştırdığı meçhul. Yine de ailecek ucuz kurtulduk diyebilirim, çünkü eşim mikrobu gayet ılıman bir şekilde def etti. Sadece ilk iki gün biraz ateşi yükselmişti, atesi düştü bu sefer tat alamıyorum diye yakındı.
Hepsi bu...
Ben de ve oğlumda test sonuçları negatif çıkmasına rağmen, kurallar gereği bizim de karantinaya girmemiz şart olmuştu. Karantina derken, ev hapsi. Dışarı çıkmak yasak, tee sağlık kurumu karantinayı kaldırana kadar. Bu arada her bir-iki günde bir sağlık kurumu telefonda sağlık durumuzu sordu. Uzun lafın kısası, insanın başına bir felaket(!) gelmeyince, hayatın değeri pek bilinmiyor galiba.

 

çok geçmiş olsun. kavak'sız bir ateistforum düşüneniyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş
10 saat önce, kavak yazdı:

2 hafta evvel karantinadaydım...
Sevgili eşim sağolsun, nerden bulaştığı belli olmayan mikrobu kendine bulaştırmış. Sadece kendine olsa yine de iyi...iki kız kardeşinde de test sonuçları positif çıktı. Aslında kimsenin ahını almayayım, çünkü kimin kime bulaştırdığı meçhul. Yine de ailecek ucuz kurtulduk diyebilirim, çünkü eşim mikrobu gayet ılıman bir şekilde def etti. Sadece ilk iki gün biraz ateşi yükselmişti, atesi düştü bu sefer tat alamıyorum diye yakındı.
Hepsi bu...
Ben de ve oğlumda test sonuçları negatif çıkmasına rağmen, kurallar gereği bizim de karantinaya girmemiz şart olmuştu. Karantina derken, ev hapsi. Dışarı çıkmak yasak, tee sağlık kurumu karantinayı kaldırana kadar. Bu arada her bir-iki günde bir sağlık kurumu telefonda sağlık durumuzu sordu. Uzun lafın kısası, insanın başına bir felaket(!) gelmeyince, hayatın değeri pek bilinmiyor galiba.

Aynı ev içinde yaşadığınız  halde sadece birinizde  hastalık yapması çok ilginç.

 

Üstelik değerlerniz negatif çıkıyor.Hastalık belirtisi göstermeyip virus taşıyan süper taşıyıcıda değilsiniz. :)

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
11 saat önce, kavak yazdı:

2 hafta evvel karantinadaydım...
Sevgili eşim sağolsun, nerden bulaştığı belli olmayan mikrobu kendine bulaştırmış. Sadece kendine olsa yine de iyi...iki kız kardeşinde de test sonuçları positif çıktı. Aslında kimsenin ahını almayayım, çünkü kimin kime bulaştırdığı meçhul. Yine de ailecek ucuz kurtulduk diyebilirim, çünkü eşim mikrobu gayet ılıman bir şekilde def etti. Sadece ilk iki gün biraz ateşi yükselmişti, atesi düştü bu sefer tat alamıyorum diye yakındı.
Hepsi bu...
Ben de ve oğlumda test sonuçları negatif çıkmasına rağmen, kurallar gereği bizim de karantinaya girmemiz şart olmuştu. Karantina derken, ev hapsi. Dışarı çıkmak yasak, tee sağlık kurumu karantinayı kaldırana kadar. Bu arada her bir-iki günde bir sağlık kurumu telefonda sağlık durumuzu sordu. Uzun lafın kısası, insanın başına bir felaket(!) gelmeyince, hayatın değeri pek bilinmiyor galiba.

 

Geçmiş olsun!

Karantina dönemi geçmiştir herhalde. Vücudun Antikörper oluşturmuştur umarım.

 

Sevgiler

Link to post
Sitelerde Paylaş
16 saat önce, deadanddark yazdı:

 

Cok gecmis olsun size ve ailenize.

Zor zamanlardayiz. Dilerim kisa zamanda hersey düzelir.

Karsidan gelen insanlarin tam size yaklastiginda yarim daire cizmesi ilginc geliyor bana, kendimi kötü hissediyorum. Eskiden üzerime üzerime gelirlerdi, yine kötü hissederdim. Bunun bir ortasi yok mu.

 

Sağolasın dostum

Haklısın, yolda yürürken ben de tedirgin oluyorum.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
7 saat önce, mirasyedi yazdı:

Aynı ev içinde yaşadığınız  halde sadece birinizde  hastalık yapması çok ilginç.

Üstelik değerlerniz negatif çıkıyor.Hastalık belirtisi göstermeyip virus taşıyan süper taşıyıcıda değilsiniz. :)

 

 

Evet, aynen böyle.

Ancak eşimde belirtiler meydana çıkınca, 3 odalı evimizde herkes kendi odasına çekild ve perhiz yapar gibi karantinayı uyguladık.:D

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...