Jump to content

İran veziri Haman'ın, Kuran'da Firavun'un veziri şeklinde tanıtılması...


Recommended Posts

TDV tarafından hazırlanmış olan İslam Ansiklopedisinde Haman, "Hz. Mûsâ dönemindeki Firavun sarayının bir yetkilisi olarak anılan kişi" şeklinde tanıtılır. Peki İran tarihine baktığımız Haman aslında kimdir? Gelin bunu hep beraber tartışalım...
 
Ve o yerde onları hakim kılalım, Firavun ile Hâmân ve ordularına, onlardan çekinmekte oldukları şeyi gösterelim. 28:6
 
Nihayet Firavun ailesi onu yitik olarak aldı. Çünkü o, sonunda kendileri için bir düşman ve bir tasa olacaktı. Şüphesiz Firavun ile Hâmân ve askerleri yanılıyorlardı. 28:8
 
Firavun: «Ey ileri gelenler! Sizin için benden başka bir ilâh tanımıyorum. Ey Hâmân, haydi benim için çamur üzerine ateş yak (ve tuğla imal et), bana bir kule yap ki, Musa’nın ilâhına çıkayım; ama sanıyorum, o mutlaka yalan söyleyenlerdendir.» dedi. 28:38
 
Bu ayetlerde Firavun ile beraber sık sık anılan Haman ismi, İslam kaynaklarında Firavun'un veziri şeklinde tanıtılmaktadır ama Haman ismini Eski Ahit'de ve İran tarihi içerisinde araştırdığımız zaman olay tamamen farklı yerlere gitmektedir.
 
Eski Ahit içerisinde yer alan Ester 3:1'de Haman bize şu şekilde anlatılır.
 
Bu olaylardan sonra Kral Ahaşveroş, Agaklı Hammedata’nın oğlu Haman’ı yüksek bir göreve atayıp onurlandırdı. Onu bütün önderlerden daha yetkili kıldı.

https://incil.info/arama/Ester+3:1

https://kutsal-kitap.net/bible/tr/index.php?id=449&mc=1&sc=446

 

 
Burada Kral Ahaşveroş(I. Serhas veya Kserkses olarakta bilinir) tarafından Haman'ın yüksek bir göreve atandığı(Vezir, Sadrazam gibi) yazmaktadır. Kral Ahaşveroş aynı zamanda I. Serhas veya Kserkses olarakta bilinir, kendisi Ahameniş İmparatorluğu'nun veya diğer adıyla Birinci İran İmparatorluğu'nun Kralıdır.
 
İran Tarihine baktığımız zaman ise Haman isminin kök olarak Elamlılar arasında önemli bir yeri olan Humban veya Khumban olarak bilinen tanrıdan geldiğini görmekteyiz. Elamlıların tarihi ise MÖ 2700'lü yıllara kadar dayanmaktadır. Yani Haman isminin linguistik yönden de Antik Mısır Dili ile uzaktan yakından en ufak bir alakası yoktur.
 
Peki Exodus veya diğer adıyla Mısır'dan Çıkış olarak bilinen yani Musa'nın asasını yere vurup, Kızıldeniz'i yardığı iddaa edilen olay ne zaman gerçekleşti? Biraz araştırdığımız zaman bu olayın kesin olmasa da MÖ 1000 ile MÖ 900'lü yıllar arasında gerçekleştiği iddaa edilmektedir. Yani bu olay Elamlılar'dan sonra gerçekleşmiş.
 
Buraya kadar hey şey anlaşıldıysa artık buradan sonra sorulması gereken soru şudur; Kuran'da Haman'ın Firavun'unun veziri olduğu yazıyor ama Eski Ahit'e ve İran tarihine baktığımız zaman Haman'ın aslında İran kökenli bir isim olduğunu ve Haman'ın da aslında Kral Kserkses'in veziri olduğunu öğreniyoruz. Bu durumda Kuran'da ki ayetlerin doğru olmadığı ortaya çıkmış olmuyor mu?
 
Veya soruyu şöyle soralım; Antik Mısır'da ki insanlar veya Firavunların isimlerine baktığımız zaman hep Amonhotep, Amonra, Atonra vb. yine Mısır tanrıları ile alakalı isimlere sahip olduklarını görüyoruz. Peki hangi Firavun gidip de Haman gibi bir isime sahip olan birini gider de vezir, sadrazam yapar? Muhtemelen o dönemde Haman diye bir isime sahip olan birisi ya Pers ajanı olduğu düşünülülerek öldürülürdü ya da köle yapılırdı....
 
Özet olarak, Mısır tarihinde herhangi bir Firavun'un asla Haman adında bir vezire veya sadrazama sahip olmadığını, Haman isminin Kuran'a, Eski Ahit'ten yarım, yamalak bir şekilde alınarak eklendiğini söyleyebiliriz. Zaten hüküm sürmüş olan tüm Firavunların vezirlerinin kim olduğuna baksak bile Haman adında bir isim bulamıyoruz ki ismin kendisi bile zaten İran/Pers kökenli bir isim. Zaten İran tarihine de bakınca Haman'ın aslında Kral Ahaşveroş yani Kserkses'in veziri olduğunu görüyoruz...
 
Bu gerçeği yalanlayacak, inkar edecek olan İslamcının yapması gereken şey şudur: Ben nasıl ki Haman'ın aslında Kserkses'in veziri olduğunu ve Firavun'un veziri olamayacağı ile ilgili İran/Pers tarihinden kaynaklar ortaya koyduysam, kendilerinin de Antik Mısır tarihini araştırarak Haman'ın Firavun'un veziri olduğunu gösteren bir kaynak sunmaları lazım. Antik Mısır tarihinde Haman isminin dahi geçmediğini de hesaba katarsak böyle bir kaynak bulmalarının çok zor ve hatta imkansız olduğunu söyleyebilirim....
Link to post
Sitelerde Paylaş
On 30.05.2020 at 14:01, 322 yazdı:
TDV tarafından hazırlanmış olan İslam Ansiklopedisinde Haman, "Hz. Mûsâ dönemindeki Firavun sarayının bir yetkilisi olarak anılan kişi" şeklinde tanıtılır. Peki İran tarihine baktığımız Haman aslında kimdir? Gelin bunu hep beraber tartışalım...
 
Ve o yerde onları hakim kılalım, Firavun ile Hâmân ve ordularına, onlardan çekinmekte oldukları şeyi gösterelim. 28:6
 
Nihayet Firavun ailesi onu yitik olarak aldı. Çünkü o, sonunda kendileri için bir düşman ve bir tasa olacaktı. Şüphesiz Firavun ile Hâmân ve askerleri yanılıyorlardı. 28:8
 
Firavun: «Ey ileri gelenler! Sizin için benden başka bir ilâh tanımıyorum. Ey Hâmân, haydi benim için çamur üzerine ateş yak (ve tuğla imal et), bana bir kule yap ki, Musa’nın ilâhına çıkayım; ama sanıyorum, o mutlaka yalan söyleyenlerdendir.» dedi. 28:38
 
Bu ayetlerde Firavun ile beraber sık sık anılan Haman ismi, İslam kaynaklarında Firavun'un veziri şeklinde tanıtılmaktadır ama Haman ismini Eski Ahit'de ve İran tarihi içerisinde araştırdığımız zaman olay tamamen farklı yerlere gitmektedir.
 
Eski Ahit içerisinde yer alan Ester 3:1'de Haman bize şu şekilde anlatılır.
 
Bu olaylardan sonra Kral Ahaşveroş, Agaklı Hammedata’nın oğlu Haman’ı yüksek bir göreve atayıp onurlandırdı. Onu bütün önderlerden daha yetkili kıldı.

https://incil.info/arama/Ester+3:1

https://kutsal-kitap.net/bible/tr/index.php?id=449&mc=1&sc=446

 

 
Burada Kral Ahaşveroş(I. Serhas veya Kserkses olarakta bilinir) tarafından Haman'ın yüksek bir göreve atandığı(Vezir, Sadrazam gibi) yazmaktadır. Kral Ahaşveroş aynı zamanda I. Serhas veya Kserkses olarakta bilinir, kendisi Ahameniş İmparatorluğu'nun veya diğer adıyla Birinci İran İmparatorluğu'nun Kralıdır.
 
İran Tarihine baktığımız zaman ise Haman isminin kök olarak Elamlılar arasında önemli bir yeri olan Humban veya Khumban olarak bilinen tanrıdan geldiğini görmekteyiz. Elamlıların tarihi ise MÖ 2700'lü yıllara kadar dayanmaktadır. Yani Haman isminin linguistik yönden de Antik Mısır Dili ile uzaktan yakından en ufak bir alakası yoktur.
 
Peki Exodus veya diğer adıyla Mısır'dan Çıkış olarak bilinen yani Musa'nın asasını yere vurup, Kızıldeniz'i yardığı iddaa edilen olay ne zaman gerçekleşti? Biraz araştırdığımız zaman bu olayın kesin olmasa da MÖ 1000 ile MÖ 900'lü yıllar arasında gerçekleştiği iddaa edilmektedir. Yani bu olay Elamlılar'dan sonra gerçekleşmiş.
 
Buraya kadar hey şey anlaşıldıysa artık buradan sonra sorulması gereken soru şudur; Kuran'da Haman'ın Firavun'unun veziri olduğu yazıyor ama Eski Ahit'e ve İran tarihine baktığımız zaman Haman'ın aslında İran kökenli bir isim olduğunu ve Haman'ın da aslında Kral Kserkses'in veziri olduğunu öğreniyoruz. Bu durumda Kuran'da ki ayetlerin doğru olmadığı ortaya çıkmış olmuyor mu?
 
Veya soruyu şöyle soralım; Antik Mısır'da ki insanlar veya Firavunların isimlerine baktığımız zaman hep Amonhotep, Amonra, Atonra vb. yine Mısır tanrıları ile alakalı isimlere sahip olduklarını görüyoruz. Peki hangi Firavun gidip de Haman gibi bir isime sahip olan birini gider de vezir, sadrazam yapar? Muhtemelen o dönemde Haman diye bir isime sahip olan birisi ya Pers ajanı olduğu düşünülülerek öldürülürdü ya da köle yapılırdı....
 
Özet olarak, Mısır tarihinde herhangi bir Firavun'un asla Haman adında bir vezire veya sadrazama sahip olmadığını, Haman isminin Kuran'a, Eski Ahit'ten yarım, yamalak bir şekilde alınarak eklendiğini söyleyebiliriz. Zaten hüküm sürmüş olan tüm Firavunların vezirlerinin kim olduğuna baksak bile Haman adında bir isim bulamıyoruz ki ismin kendisi bile zaten İran/Pers kökenli bir isim. Zaten İran tarihine de bakınca Haman'ın aslında Kral Ahaşveroş yani Kserkses'in veziri olduğunu görüyoruz...
 
Bu gerçeği yalanlayacak, inkar edecek olan İslamcının yapması gereken şey şudur: Ben nasıl ki Haman'ın aslında Kserkses'in veziri olduğunu ve Firavun'un veziri olamayacağı ile ilgili İran/Pers tarihinden kaynaklar ortaya koyduysam, kendilerinin de Antik Mısır tarihini araştırarak Haman'ın Firavun'un veziri olduğunu gösteren bir kaynak sunmaları lazım. Antik Mısır tarihinde Haman isminin dahi geçmediğini de hesaba katarsak böyle bir kaynak bulmalarının çok zor ve hatta imkansız olduğunu söyleyebilirim....

 

?

 

Sevgiler

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 3 months later...

İşte böyleee,

                      Genelde müslümanlar SALLAMAKTA dünya ŞAMPIYONUDURLAR.

İşte isbatı:

HaKKA suresi 40:O (kuran) çok muhterem bir nebinin  yani peygamberin sözüdür.

                    Geçelim HAKKA suresi 43 e:O (kuran)ALLAHIN sözüdür.

                     Şimdi bu ayetlrrin hankisi doğrudur.HAKKA suresi 40 mı doğru söylüyür ,yoksa HAKKA suresi 43 mü?

                     Dinlerinide kendilerinee benzetmişler.

                     Hadi diyelim bir hata olabilir,olamazda,çünkü TANRI sözünde yanlış olmaz.Halbuku kuranda buna benzer yüzlerce hata vardır.

Arap şairinin yüzlerce şiiri kurana ayat olarak alınmıştır.Birkaç dafa kurana ayat olarak alınmış şiirleri buraya getirip asmıştım.

İsterseniz gene getirebilirim.

Bize DÜRÜSTLÜK ögretmeye çalışanlara bakın  heleeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeee.

Dedeniz.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 1 month later...
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...