Jump to content

Üzerinde 19 Var kitabının eleştirisi.


Recommended Posts

Üzerinde 19 Var kitabının eleştirisi.

Edip Yüksel benden Üzerinde 19 Var kitabının eleştirisini yapmamı istedi. Aşağıda o eleştiriyi bulacaksınız.

Üzerinde 19 Var kitabının okunması gereken bütün bölümlerini dikkatle okudum. Sayılarla ilgili bölümlerini yakından inceledim.

Dili sade ve akıcı. Sayıları konu edinen bölümler dışında kitabı okumak oldukça kolay. Okuyucu içeriğini ve bazı kavramları anlamada zorluk çekmiyor. Başlangıçta kitabın ana teması giderek artan bir heyecanla işleniyor ve gerilim ustaca artırılıyor.  Ama sayılarla ilgili bölümlere gelince ve sonlara doğru tekrarlar, dayatmalar, israrlar, ikazlar, suçlamalar ve savunmalar başlıyor. Bu arada okuyucuyu sonunda yazar gibi düşünmesi için gerekli bilgilerle donatmak da ihmal edilmiyor. Başka bir deyişle kitabı okuyanlar, sistematik bir şekilde, yazarın vardığı sonucu kabul etmeye hazır bir bilgi düzeyine ulaştırılmaya çalışılıyor.  

 

19’un temelinde karmaşık olmaktan uzak, daha çok bölme ve çarpmadan ibaret basit matematiksel hesaplamalar var. Buna rağmen matematik biliminin önemini belirtmekten yana özel bir çaba harcandığını görüyorum. Hem annesi, hem de babası bir matematikçi olan ben, elbette matematiğin insan yaşamındaki yerini ve önemini çok iyi takdir ediyorum. Her ne kadar matematikte sayılar manüple edilir ve sonuçlardan bazı anlamlar çıkarılır ise de, matematik sayıların manüplasyonlarından çok daha derin ve geniş bir bilim dalıdır. Üzerinde 19 var kitabında matematik üzerinde çok durulduğu için, benim de matematik konusunu biraz geniş tutmam gerekiyor.

 Genel bir tanıma göre matematik en ilkel ve eski bir pratik olan sayma, ölçme ve objelerin şekillerini tanımlamadan kaynak alan yapı, düzen ve ilişkilerle ilgili bir bilimdir. Matematik mantıksal muhakeme ve nicel hesaplama ile uğraşır ama, temel olarak insanın sezgi duyusuna dayanır.  

Matematiğin en büyük özelliklerinden biri, uğraştığı objeleri duygusal olarak algılamamasıdır. Ayrıca matematiksel çıkarsamalar diğer bütün bilim dallarından farklı olarak, kesin bir şekilde kanıtlanbilirler.

Matematiksel çıkarsamaların sonuçlarının doğru ve kesin olduğuna nasıl karar verilecektir?.  

Kanıt nedir?

Her kanıtın kabul ettiği bir başlangıç noktası vardır. Bu başlangıç noktasının  doğru olduğunu nasıl bilebiliriz?

Ayrıca bunlara dayanan çıkarsamaların doğru olduğuna nasıl emin olabiliriz? Her çıkarsama için bir delil istediğimiz an sonsuz geçmişe gerilememiz gerekecektir.

Bu durumda ilerde bilgileri üstüne yükleyeceğimiz başlangıç noktasını simgeleyen herhangi bir kanıta gereksinimiz olduğu bir gerçektir.Bu başlangıç noktası ya kesin olarak doğru olmalıdır, ya da doğru olduğu kesin olarak bilinmese bile, başka türlü nitelendirilmesi mümkün olmamalıdır.

Buna göre matematikde kanıtlar birbiri ardından geleceklerinden hiyerarşik bir sıralanma oluşacaktır. Bazı temel ilkeler kanıtsız kabul edilen öneriler olarak kalacaklardır. Diğer matematik teoremler kanıtlanarak bu ilk ilkeler üstüne kurulacaklardır. Diğerleri onları  izleyeceklerdir. Bu şekilde matematikte hiyerarşik bir düzen ortaya çıkacaktır.

Matematikte muhakeme deductive (tümdengelilimli)dir. Oysa bilimde muhakeme inductive (tümevarımsal) dır.

Matematik kendini diğer bilimler gibi tekrar tekar sorgulamaz. Temel olanları hariç, her teorinin kanıtı vardır ve sorun orada bitmiştir. Matematiğin tekrar o teoremi kanıtlaması diye bir sorunu yoktur.

 Matematik doğal olguları anlamaya yardım eder ama, şimdiye kadar kesin olarak çözmeyi başardığı tek bir doğal olgu bile yoktur.

Evrenin matematiksel bir düzeni olduğu söylenmektedir. Peki insanoğlu nasıl olmuşda o düzeni farketmiştir? Matematik doğada yoktur. Matematik insanın doğayı anlamak, deneyleri ve yapılan gözlemleri açıklamak için kullandığı bir sistem, daha doğrusu bir alettir. Dil nasıl insanın kendini belirtmede ve haberleşmede kullandığı bir alet ise, matematik de öyledir.

Matematik doğayı anlamada yeterli midir? 

Ben yeterli olduğuna inanmıyorum. Matematik bir süre daha gelişmesini sürdürecek ve sonunda bir yere ulaşacak ve oraya takılıp kalacaktır.

Kanıtlanamayan postülatlar üzerine kurulan ve tümüyle insansal bir bilim olan matematiğin evrenin gizemini  çözeceğine inanmak, son derece görkemli ve karmaşık evrensel olguları basite indirgemekle özdeştir.

 

Matematikle ilgili bir diğer ilginç özellik, bazı doğal süreçleri açıklamak için özel bir matematiğin icad edilmesi zorunluğudur. Newton yasalarını açıklamak için integral hesaplarına baş vurmuş ve integralı yaratmıştır. Heisenberg de belirsizlik kuramını açıklamak için yeni bir matematik oluşturmak zorunda kalmıştır.

 

Üzerinde 19 var kitabında ben sayılarla karşılaştım, numeroloji ile karşılaştım, sayısal harmoni ile karşılaştım ama, matematikle karşılaşmadım. Matematiğin en ilginç ve yararlı tarafı soyut kavramlar ve formüllerle somut bir sonuca ulaşılmasını sağlamasıdır. Özel görelik kuramında Einstein e=mc2 ile böyle bir sonuca ulaşmıştır. Kur’an’ın 19 yorumu ile bazı çıkarsamalara varılmıştır ama, somut hiç bir sonuca ulaşılmamıştır.

 

Hiç kuşkusuz varılan çıkarsamalar şaşırtıcıdır. Hatta onlar için mucize terimini bile kullanabiliriz. Olağanüstü tesadüfleri de mucize olarak nitelendirmek mümkündür. Ama sonuç somut bir değer değilse bu nasıl bir mucizedir?

 

19 mucizesi ile ne açıklanmaktadır?

Böyle bir kitabın yazılmasının mümkün olmadığı mı?

Bu doğru bir çıkarsama değildir. Çünkü böyle bir kitap yazılmıştır.

 

19 mucizesi bu kitabı korumakta mıdır?

Kitabın bazı harflerinin 19’un katları olması onu nasıl koruyacaktır? Bütün harfleri 19 kuralına uysaydı böyle bir sonuç haklı görülebilirdi.

Ama ancak bazı yerleri bu kurala uyduğundan, bu konuda yapılabilecek tek iddia, yalnız o yerlerin korunduğu olmalıdır. Ve bunu tesadüflerle açıklamak mümkündür.

 

19 mucizesi böyle bir kitabın tekrar yazılmasını önlemekte midir?

Hayır. Bu iddia da geçersizdir. Bu kurala çok daha sadık bir kitap yazılabilir. Ve bunu kimse önleyemez.

 

19 mucizesi bize bu kitabın ilahi bir yapıt olduğunu mu kanıtlamaktadır?

Bir yaratıcının böylesine karışık, dolambaçlı ve anlaşılması zor bir sisteme baş vurarak insanlığı inandırmaya çalışması ne dereceye kadar mantıklıdır.

 

Bir kitabın değeri bazı harflerinin gizemli, ne olduğu belirsiz ve anlamsız sıralar izlemesi ile değil, içeriği ile anlaşılır. Önemli olan kitabın ana temasıdır.

 

Bu yazı Kur’an’ın eleştirisi değildir.

Kur’an’ın 19 yorumunun eleştirisidir.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

edip yüksel iyi bir abimizdir,sanırım özgürlük heykeline aşırı bir şekilde maruz kaldığından ,bu kitabı yazmakla ilgili bir tereddütte hiç bulunma gereği duymamıştır hem niye duysun özgürlükler ülkesinde yaşıyor istediğini yazar adam ve istediğinede bak ben ne yazdım der yani.. yapacak birşey yok.. orası amerika herkez istediğini yazabiliyorr.. :)

tarihinde TanrıBeniNiyeKorudu tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...