Hasan Akçay 0 Oluşturuldu: Aralık 17, 2020 Raporla Share Oluşturuldu: Aralık 17, 2020 Kuran'da sözü edilen yıl güneş yılıdır; bu kesin. Kanıt örneğin 36:39, 10:5'tir. Yılbaşı ise Kuran'da belirtilmemiş; insanlara bırakılmış. Müminler eğer Muhammed nebinin hicret için Mekke'den ayrıldığı gün yılbaşı olsun derler ise bunun 15 Temmuz olduğu görülüyor. Bkz. https://islamansiklopedisi.org.tr/hicret Muhammed nebi hicret için Mekke'den en uzun gündüzden sonraki 45'nci gün ZiLHiCCE hilali battıktan sonra ayrıldı. Buna göre hicrî takvimde yıl güneş yılıdır, yılbaşı: en uzun gündüzden sonraki 45'nci gün. En uzun gündüzden sonraki ilk dört dolunay "erbeatun hurum"dur (9:36), dört haramlar: 1. Ramazan 2. Zilhicce 3. Zilkâde (?) 4. Receb (?) Bunlar takvimdeki değil gökteki aylar olup mevsim olarak sabittirler ve üçü bir arada, biri yılın başka bir vaktinde değil arka arkaya gelirler. Link to post Sitelerde Paylaş
Hizip 0 Aralık 17, 2020 gönderildi Raporla Share Aralık 17, 2020 gönderildi (düzenlendi) Müminler yılbaşı olarak hangi günü seçerler bilemem ancak bu görselde yazılanların hepsi yalan ve uydurmadır. Muhammed hiç hicret etmemiştir. Peki bunu nereden biliyoruz? Çünkü Muhammed hiç yaşamadı. İslam peygamberi Muhammed bir hayal ürünüdür. Muhammedin yaşadığına dair hiç kanıt bulunmamaktadır. O tarihlerde yapılmış hiçbir anıtta, o döneme ait hiçbir yazılı belgede Muhammedin yaşadığına dair hiçbir kanıt yoktur. Konu hakkında bilgi edinmek isteyenler için bağlantı bırakıyorum: İslam Peygamberi Muhammed Gerçekten Yaşadı mı? Aralık 17, 2020 tarihinde Hizip tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Hasan Akçay 0 Aralık 25, 2020 gönderildi Yazar Raporla Share Aralık 25, 2020 gönderildi On 17.12.2020 at 22:44, Hizip said: Müminler yılbaşı olarak hangi günü seçerler bilemem ancak bu görselde yazılanların hepsi yalan ve uydurmadır. Muhammed hiç hicret etmemiştir. Peki bunu nereden biliyoruz? Çünkü Muhammed hiç yaşamadı. İslam peygamberi Muhammed bir hayal ürünüdür. Muhammedin yaşadığına dair hiç kanıt bulunmamaktadır. O tarihlerde yapılmış hiçbir anıtta, o döneme ait hiçbir yazılı belgede Muhammedin yaşadığına dair hiçbir kanıt yoktur. Konu hakkında bilgi edinmek isteyenler için bağlantı bırakıyorum: İslam Peygamberi Muhammed Gerçekten Yaşadı mı? https://en.numista.com/catalogue/pieces80728.html Bu altın sikkenin ön yüzünde bism allah muhammed rasul allah yazıyor. Ayrıntılı bilgi için bkz (55:40) Link to post Sitelerde Paylaş
Teşup'unOğlu 0 Aralık 26, 2020 gönderildi Raporla Share Aralık 26, 2020 gönderildi (düzenlendi) 21 saat önce, Hasan Akçay yazdı: On 17.12.2020 at 22:44, Hizip yazdı: Müminler yılbaşı olarak hangi günü seçerler bilemem ancak bu görselde yazılanların hepsi yalan ve uydurmadır. Muhammed hiç hicret etmemiştir. Peki bunu nereden biliyoruz? Çünkü Muhammed hiç yaşamadı. İslam peygamberi Muhammed bir hayal ürünüdür. Muhammedin yaşadığına dair hiç kanıt bulunmamaktadır. O tarihlerde yapılmış hiçbir anıtta, o döneme ait hiçbir yazılı belgede Muhammedin yaşadığına dair hiçbir kanıt yoktur. Konu hakkında bilgi edinmek isteyenler için bağlantı bırakıyorum: İslam Peygamberi Muhammed Gerçekten Yaşadı mı? Ayrıntılı bilgi için bkz (55:40) Muhammed'in yaşamamış olması yaşamış olmasında daha iyidir. Muslimlerin yerinde olsam pedofili,yağmacı,putperestlerin dinlerine saygısızlık yapan terbiyesiz,karı düşkünü,kan'dan beslenen,kumar oynayan bir peygamberim olacağına,olmamasını temenni ederim. Aralık 26, 2020 tarihinde Teşup'unOğlu tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
nogodbutAllah 0 Aralık 26, 2020 gönderildi Raporla Share Aralık 26, 2020 gönderildi (düzenlendi) şu sitede: https://www.cngcoins.com/Coin.aspx?CoinID=300886# emevi halifesi abul melik ibni mervan devrinde bastırılmış ön ve arka yüzünde ihlas suresi ve kelimei tevhid olan altın sikkeler sasani ve bizans dönemindeki sikkeleri ortadan kaldırıyordu bu sikkeler mervan ile aynı devirde tahta geçen bizans imparatoru of Justinian II nin (malum o devirler biri tahta geçtiğinde alamet olarak adına sikke de basılırdı) bastırdığı sikkeler üzerinde hz isa figürü tanrı olarak yer alıyordu http://labarum.info/lbr/img/sb1249.jpg http://labarum.info/lbr/show.php?coin=12490 ibni mervan buna tepki olarak kelimei tevhid ve ihlas suresi yazılı sikkeler bastırıyor "Thus, the legends encapsulated a vigorous response to the Byzantine gold solidus of Justinian II where an image of Christ was placed on the obverse and that of the Emperor grasping a cross on the reverse." ibni mervan 685-705 yılları arasında hüküm sürüyor hicriye göre ve bu paralar hicretten 77 yıl sonra yani 622+77: 699 698 yıllarında basılıyor hz peygamber 632 vefat ettiğine gör bu paralar 67 sene sonra basılmış ve hala müzelerde duruyor paralar üzerinde tevbe 33: " muḥammadur rasūlu-llāh arsalahu bi-’lhudā wa dīn al-haqq lī-yuzhirahu ’ala al-dīn kollihi" " Āllah ahad Āllah āl-samad lam yalīd wa lam yalūd " ihlas süresi de hz isa ya tanrı diyen bizanslara karşı bir cevap olarak yer alıyor ** bu arada https://en.wikipedia.org/wiki/Abd_al-Malik_ibn_Marwan abdulmelik ibni mervan döneminde ilk kez olmak üzere camın fırında eritilerek sence denilen cam damgalarda üretilmiştir bunlar adeta mihenk taşı gibi ağırlıkları kontrol etmek için kullanılmıştır ilk basılanlar bakır sonra durum iyileştiğinfe gümüş ve altın olarak basılmışlardır umum tarih boyunca hem Kur'an hem hz peygamber isimleri hem bakıra hem altına hem cama kazınarak gelmiştir hala müzelerde korunmaktadır 5000 yıllık fosiller tabaklar mağara resimleri çivi yazıları vb delil kabul edilirken canlı tarihimizin altına demire kazınarak darb edilerek günümüz getirdiği hala müzelerde korunan hakikatleri silemezsiniz belki fırınlarda eritip yok edebilirsiniz ama oda imkansız. Aralık 26, 2020 tarihinde nogodbutAllah tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Magnesia 0 Aralık 26, 2020 gönderildi Raporla Share Aralık 26, 2020 gönderildi 21 dakika önce, nogodbutAllah yazdı: şu sitede: https://www.cngcoins.com/Coin.aspx?CoinID=300886# emevi halifesi abul melik ibni mervan devrinde bastırılmış ön ve arka yüzünde ihlas suresi ve kelimei tevhid olan altın sikkeler sasani ve bizans dönemindeki sikkeleri ortadan kaldırıyordu bu sikkeler mervan ile aynı devirde tahta geçen bizans imparatoru of Justinian II nin (malum o devirler biri tahta geçtiğinde alamet olarak adına sikke de basılırdı) bastırdığı sikkeler üzerinde hz isa figürü tanrı olarak yer alıyordu http://labarum.info/lbr/img/sb1249.jpg http://labarum.info/lbr/show.php?coin=12490 ibni mervan buna tepki olarak kelimei tevhid ve ihlas suresi yazılı sikkeler bastırıyor "Thus, the legends encapsulated a vigorous response to the Byzantine gold solidus of Justinian II where an image of Christ was placed on the obverse and that of the Emperor grasping a cross on the reverse." ibni mervan 685-705 yılları arasında hüküm sürüyor hicriye göre ve bu paralar hicretten 77 yıl sonra yani 622+77: 699 698 yıllarında basılıyor hz peygamber 632 vefat ettiğine gör bu paralar 67 sene sonra basılmış ve hala müzelerde duruyor paralar üzerinde tevbe 33: " muḥammadur rasūlu-llāh arsalahu bi-’lhudā wa dīn al-haqq lī-yuzhirahu ’ala al-dīn kollihi" " Āllah ahad Āllah āl-samad lam yalīd wa lam yalūd " ihlas süresi de hz isa ya tanrı diyen bizanslara karşı bir cevap olarak yer alıyor ** bu arada https://en.wikipedia.org/wiki/Abd_al-Malik_ibn_Marwan abdulmelik ibni mervan döneminde ilk kez olmak üzere camın fırında eritilerek sence denilen cam damgalarda üretilmiştir bunlar adeta mihenk taşı gibi ağırlıkları kontrol etmek için kullanılmıştır ilk basılanlar bakır sonra durum iyileştiğinfe gümüş ve altın olarak basılmışlardır umum tarih boyunca hem Kur'an hem hz peygamber isimleri hem bakıra hem altına hem cama kazınarak gelmiştir hala müzelerde korunmaktadır 5000 yıllık fosiller tabaklar mağara resimleri çivi yazıları vb delil kabul edilirken canlı tarihimizin altına demire kazınarak darb edilerek günümüz getirdiği hala müzelerde korunan hakikatleri silemezsiniz belki fırınlarda eritip yok edebilirsiniz ama oda imkansız. İyi de bu yazdığın zırvaların başlıkla alakası ne? Adam Kuran'da güneş yılından söz ediliyor diyor, var mı bir fikrin? Link to post Sitelerde Paylaş
Magnesia 0 Aralık 26, 2020 gönderildi Raporla Share Aralık 26, 2020 gönderildi Gelelim başlıktaki temelsiz iddiaya, Araplar asla güneş yılını hesap etmeyi başaramamışlardır. Kuran'da da güneş yılından söz ediliyor demek zırvalamaktan başka bir anlam taşımaz. Güneş yılını bilen bir toplum, yıl hesabını 10-11 gün eksik hesaplamaz. Arabın takvimi ay takvimidir, bilgileri ancak kolay olan ay takvimi hesabını hesaplamaya yetmektedir. Link to post Sitelerde Paylaş
nogodbutAllah 0 Aralık 26, 2020 gönderildi Raporla Share Aralık 26, 2020 gönderildi https://avesis.aybu.edu.tr/ferkocoglu/yayinlar prof dr fatih erkoçoğlu şu an ANKARA YILDIRIM BEYAZIT ÜNİVERSİTESİ, İNSAN VE TOPLUM BİLİMLERİ FAKÜLTESİ, TARİH BÖLÜMÜ öğretim üyesi islam tarihi alanında yetkin birisi Kur'an da inkarcı taife hz peygamberin anlatıklarını esatiri evellin öncekilerin masalları hikayeleri storileri derler story kelimesinin aslının arapça satır سطر dan geldiği söylenir kalem suresinde vel kalemu ve ma yesdurun kalem ve onun yazdıklarına satır satır yazdıklarına denir story geçmiş ile ilgili olayları anlatığı için history de ona yakındır ancak masal fantezi farklıdır tarihin kaynakları belge vesikaları vardır onları yok ederseniz o zaman history story hatta tale olur hikaye ve kıssa ikisi de arapçadır ancak kıssa olmuş gerçek vakalardır ancak geçmişi anlattığı için bir nevi hikaye edilir uslub olarak. hakikati ise farklıdır Kur'an da hikaye kelimesi geçmez arapça olduğu halde kıssa kullanılır.hikaye de hayali kurgu senaryo vardır tanımında yaşanmış veya yaşanması mümkün demesi esasen hikayeninde içinde hakikat payını vurgular heptende hayali değildir. doktora tezi Doktora Tezi Fatih Erkoçoğlu, Abdülmelik b. Mervân ve Dönemi (65-86/685-705), mervan dönemi uzamanı adeta yazdığı bir makale ABDÜLMELİK B. MERVÂN’IN PARA REFORMU şurdan okunabilir yazdıklarımın bir kısmı da makalesinde geçmektedir https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/260699 Link to post Sitelerde Paylaş
Hasan Akçay 0 Aralık 26, 2020 gönderildi Yazar Raporla Share Aralık 26, 2020 gönderildi 1 hour ago, Magnesia said: Kuran'da da güneş yılından söz ediliyor demek zırvalamaktan başka bir anlam taşımaz. Kanıt getirerek konuşalım lütfen. Kanıt, örneğin 36:39, 10:5'tir. Her iki ayette de kamerin menazil" Link to post Sitelerde Paylaş
Hasan Akçay 0 Aralık 26, 2020 gönderildi Yazar Raporla Share Aralık 26, 2020 gönderildi 1 hour ago, Magnesia said: Gelelim başlıktaki temelsiz iddiaya, Araplar asla güneş yılını hesap etmeyi başaramamışlardır. Kuran'da da güneş yılından söz ediliyor demek zırvalamaktan başka bir anlam taşımaz. Güneş yılını bilen bir toplum, yıl hesabını 10-11 gün eksik hesaplamaz. Arabın takvimi ay takvimidir, bilgileri ancak kolay olan ay takvimi hesabını hesaplamaya yetmektedir. Kuran'da sözü edilen yıl "güneş yılı"dır; bunun kanıtı ise, örneğin, 36:39 ve 10:5'tir. Bu ayetleri inceleyin, zırva mı gerçek mi göreceksiniz; göremezseniz, söz, ben açıklayıp göstereyim. Link to post Sitelerde Paylaş
Hizip 0 Aralık 26, 2020 gönderildi Raporla Share Aralık 26, 2020 gönderildi 1 saat önce, nogodbutAllah yazdı: şu sitede: https://www.cngcoins.com/Coin.aspx?CoinID=300886# emevi halifesi abul melik ibni mervan devrinde bastırılmış ön ve arka yüzünde ihlas suresi ve kelimei tevhid olan altın sikkeler sasani ve bizans dönemindeki sikkeleri ortadan kaldırıyordu bu sikkeler mervan ile aynı devirde tahta geçen bizans imparatoru of Justinian II nin (malum o devirler biri tahta geçtiğinde alamet olarak adına sikke de basılırdı) bastırdığı sikkeler üzerinde hz isa figürü tanrı olarak yer alıyordu http://labarum.info/lbr/img/sb1249.jpg http://labarum.info/lbr/show.php?coin=12490 ibni mervan buna tepki olarak kelimei tevhid ve ihlas suresi yazılı sikkeler bastırıyor "Thus, the legends encapsulated a vigorous response to the Byzantine gold solidus of Justinian II where an image of Christ was placed on the obverse and that of the Emperor grasping a cross on the reverse." ibni mervan 685-705 yılları arasında hüküm sürüyor hicriye göre ve bu paralar hicretten 77 yıl sonra yani 622+77: 699 698 yıllarında basılıyor hz peygamber 632 vefat ettiğine gör bu paralar 67 sene sonra basılmış ve hala müzelerde duruyor paralar üzerinde tevbe 33: " muḥammadur rasūlu-llāh arsalahu bi-’lhudā wa dīn al-haqq lī-yuzhirahu ’ala al-dīn kollihi" " Āllah ahad Āllah āl-samad lam yalīd wa lam yalūd " ihlas süresi de hz isa ya tanrı diyen bizanslara karşı bir cevap olarak yer alıyor ** bu arada https://en.wikipedia.org/wiki/Abd_al-Malik_ibn_Marwan abdulmelik ibni mervan döneminde ilk kez olmak üzere camın fırında eritilerek sence denilen cam damgalarda üretilmiştir bunlar adeta mihenk taşı gibi ağırlıkları kontrol etmek için kullanılmıştır ilk basılanlar bakır sonra durum iyileştiğinfe gümüş ve altın olarak basılmışlardır umum tarih boyunca hem Kur'an hem hz peygamber isimleri hem bakıra hem altına hem cama kazınarak gelmiştir hala müzelerde korunmaktadır 5000 yıllık fosiller tabaklar mağara resimleri çivi yazıları vb delil kabul edilirken canlı tarihimizin altına demire kazınarak darb edilerek günümüz getirdiği hala müzelerde korunan hakikatleri silemezsiniz belki fırınlarda eritip yok edebilirsiniz ama oda imkansız. Bu paralar Muhammed'in yaşadığına dair kanıt değil. Paraların basımı İslam peygamberi Muhammed'in ölüm yılı olarak bilinen tarihten yıllar yıllar sonra basılmış. Kuran zaten o tarihlerde yazılmış bununla ilgili bilgi belge var. Bunula ilgili bir itiraz yok. Ancak Kuran dışında Muhammed ile ilgili (kişisel olarak) yaşadığına dair bir kanıt yok. Konuyu saptırmayın. Muhammedin yaşadığına dair kanıt Kuran olamaz. Eğer bunu kanıt olarak kabul edersek; o zaman Supermen'de gerçek. Kitapları var, dergileri, çizgi romanları var, filmleri var. Link to post Sitelerde Paylaş
nogodbutAllah 0 Aralık 26, 2020 gönderildi Raporla Share Aralık 26, 2020 gönderildi aslında güneş ve ay husban yani hesaplayıcı olarak addedilmiş rahman 5.ayet güneş asıldır ay zaten onun ışığı ile adeta var olur zira güneşi ziyalı ayı nurlu kıldık ayetinde ziya hakiki ışık kaynağının ışığı iken nur yansıtma ışık olarak kadim arabi sözlüklerde geçer misal mum yakıldı karşısına ayna konuldu mumdan aynaya kadar olan hakiki kuvvetli ışık ziyadır aynadan yansıyan da nurdur zira nur ziyanın zayıflatılmış halidir hatta güzel bir ifade vardı kadim arapça eserlerde nurun ziyadan farkını açılarken :el nuru ziaun işrak bi gayri ihrak yani ısısı alınmış ışık yani yakmayan ışık malum işrak şark demektir şark ışıtma demektir yani güneşin ışınlarının ilk aydınlatmaya başladığı yön garb ta tam tersi güneş ışıklaırnın bitmeye sönmeye başladığı yöndür ** bir mercek lens ile güneş ışığı ile ateş yakabilirsiniz ancak ay ışığını fokuslayıp mercekle toplayıp bir şeyi yakamazsınız diye biliyorum ciddi ciddi bu sorular tartışılmış ve ay ışığının mercekle yakmayı gerçekleştiremediği söylenmektedir: https://www.quora.com/Can-you-start-a-fire-with-focused-moonlight department of Physics University of Illinois at Urbana-Champaign https://van.physics.illinois.edu/qa/listing.php?id=18061&t=starting-a-fire-with-moonlight " Q & A: starting a fire with moonlight Related Questions Still Curious? Explore Q&As in related categories Temperature & Heat Earth & Moon Most recent answer: 05/28/2017 Q: theoretically could you build a large enough lens to concentrate moonlight to start a peice of paper on fire. My 16 year old son and I are locked in this debate and we need an expert opinion. - Glen Hawkins (age 44) Clinton,Ut USA A: That's a very intriguing original question. I think the answer is no. There are several ways to make the argument. They all rely on a key fact- that the moon scatters the sunlight that hits it into more or less random directions. That greatly limits the ability of any subsequent optical device (lens, mirror,...) to refocus the light. Here's one argument. Let's imagine that the moon's surface was hot enough to glow with the same energy intensity as we actually see in its reflected sunlight. (The spectrum would be different, but that's not very relevant for the heating power. The important point is that the thermal radiation also heads off in all directions.) No passive device (such as a lens) could cause this thermal system to spontaneously heat up another system to a temperature higher than the surface temperature. How hot would that surface temperature be? Since the moon is at about the same distance from the sun as us, and we are at the right temperature to emit about as much radiation as hits us from the sun, that means that the focused moonlight would only heat things up a little above ordinary room temperature. (I've used the law that the absolute temperature only goes as the 1/4 power of the thermal radiation flux to get that even adding the focused moonlight to our ordinary radiant energy wouldn't get things very hot.) That was fun- took some thought. Mike W. " ** dolayısı ile işrak bi gayri ihrak doğru bir tabirdir ısısı alınmış ışık zira güneş ışığı hem ışıtır hem ısıtır enerjisi fazladır eski dilde mercek odak noktasına nokta-i mihrakiye denir mihrak kökü ihrak tan gelir yakma noktası ateş noktası demektir. kaldı ki işrak yani ışıtma kısmıda zayıflatılmış öyle kuvvetli değil ** dolayısı ile ay da güneş tabii olduğu için esası zemberiği merkezi neticede güneştir ** daha sonra uzun açıklamamı ayetler ile beraber yazmayı düşünmekteyim nasib olur sa. Link to post Sitelerde Paylaş
Hasan Akçay 0 Aralık 27, 2020 gönderildi Yazar Raporla Share Aralık 27, 2020 gönderildi 12 hours ago, Magnesia said: Güneş yılını bilen bir toplum, yıl hesabını 10-11 gün eksik hesaplamaz. "Yıl"ı 10-11 gün eksik hesaplamanın nedeni gökteki 13'ncü aya NESî (öteleme) uygulanmasıdır ki 9:37'de ziyadetun fîl kufr sayılıp reddedilir. Yani Kur'an ne diyorsa onu söylüyorsun sen ama Kur'an ile hemfikir olduğunun ayırdında değilsin. Örnek üzerinden anlatayım; örneğin Miladî 611, Nübüvvetin ikinci yılı... Dolunayların görüldüğü tarihler 611 ve 2015'te, 1 günlük hata payı ile, aynı* idi ve en uzun gündüzden sonraki ilk dolunay Şehru Ramazan** idi. Bir sonraki en uzun gündüze uzanan 365 günün yani 1 güneş yılının içinde yer alan dolunaylar: 01. ay: . 01 Tem 611 (ramazan dolunayı) 02. ay: 30 Tem 03. ay: 29 Ağu 04. ay: 27 Eyl 05. ay: 27 Eki 06. ay: 26 Kas 07. ay: 25 Ara 08. ay: 23 Ocak 612 09. ay: 22 Şub 10. ay: 22 Mar 11. ay: 21 Nis 12. ay: 20 May 13. ay: 19 Haz 612 Birileri 12 ay = 1 kamerî yıl olsun vehmiyle 13. aya kağıt üzerinde NESî uyguladılar yani ötelediler onu ve onu en uzun gündüzden sonraki ilk ay sayıp Şehru Ramazan budur dediler. 01. ay: 19 Haz 612 (ÇAKMA ramazan) 02. ay: 18 Tem 03. ay: 17 Ağu 04. ay: 16 Eyl Böylece 612'nin ÇAKMA ramazanı (19 Haz) 611'in ramazanından (01 Tem) 11 gün erken geldi. Ama yalnızca kağıt üzerinde yapabildiler bunu, gök yüzünde öteleme yok çünkü o birilerinin gökteki aya uzanabilen eli yok, gücü yok. Gökte aylar Allah'ın gökleri ve yeri ayrattığı günden beri Allah onları nereye koyduysa ordalar. 01. ay: 18 Tem 612 (GERÇEK ramazan) 02. ay: 17 Ağu 03. ay: 16 Eyl 04. ay: 15 Eki 612'nin GERÇEK ramazan (18 Tem) 611'in ramazanında (01 Tem) 19 gün GEÇ geldi. Gökte durum bu. Gökte aylar 11 gün erken, 11 gün erken, 19 gün geç, 11 gün erken... gelerek bir bakıma yerlerinde sayarlar; o yüzden mevsim olarak sabittirler. Gökte aylar "ay dizileri"dir, yıl değildir; gökteki aylardan yıl olmaz. Yok, ben yaptım oldu denirse o uyduruk yıl zaman kavramına sahip değildir, şu soruya cevap veremez: Muhammed nebi 12 aylı kamerî yılın hangi mevsiminde doğdu? __________________________________________________________________________ * https://www.timeanddate.com/calendar/?year=611&country=4 . https://www.timeanddate.com/calendar/?year=2015&country=4 ** https://www.al-habib.info/islamic-calendar/hijri-global/hijri-calendar-1436-AH.htm Link to post Sitelerde Paylaş
Magnesia 0 Aralık 27, 2020 gönderildi Raporla Share Aralık 27, 2020 gönderildi 2 saat önce, Hasan Akçay yazdı: "Yıl"ı 10-11 gün eksik hesaplamanın nedeni gökteki 13'ncü aya NESî (öteleme) uygulanmasıdır ki 9:37'de ziyadetun fîl kufr sayılıp reddedilir. Yani Kur'an ne diyorsa onu söylüyorsun sen ama Kur'an ile hemfikir olduğunun ayırdında değilsin. Örnek üzerinden anlatayım; örneğin Miladî 611, Nübüvvetin ikinci yılı... Dolunayların görüldüğü tarihler 611 ve 2015'te, 1 günlük hata payı ile, aynı* idi ve en uzun gündüzden sonraki ilk dolunay Şehru Ramazan** idi. Bir sonraki en uzun gündüze uzanan 365 günün yani 1 güneş yılının içinde yer alan dolunaylar: 01. ay: . 01 Tem 611 (ramazan dolunayı) 02. ay: 30 Tem 03. ay: 29 Ağu 04. ay: 27 Eyl 05. ay: 27 Eki 06. ay: 26 Kas 07. ay: 25 Ara 08. ay: 23 Ocak 612 09. ay: 22 Şub 10. ay: 22 Mar 11. ay: 21 Nis 12. ay: 20 May 13. ay: 19 Haz 612 Birileri 12 ay = 1 kamerî yıl olsun vehmiyle 13. aya kağıt üzerinde NESî uyguladılar yani ötelediler onu ve onu en uzun gündüzden sonraki ilk ay sayıp Şehru Ramazan budur dediler. 01. ay: 19 Haz 612 (ÇAKMA ramazan) 02. ay: 18 Tem 03. ay: 17 Ağu 04. ay: 16 Eyl Böylece 612'nin ÇAKMA ramazanı (19 Haz) 611'in ramazanından (01 Tem) 11 gün erken geldi. Ama yalnızca kağıt üzerinde yapabildiler bunu, gök yüzünde öteleme yok çünkü o birilerinin gökteki aya uzanabilen eli yok, gücü yok. Gökte aylar Allah'ın gökleri ve yeri ayrattığı günden beri Allah onları nereye koyduysa ordalar. 01. ay: 18 Tem 612 (GERÇEK ramazan) 02. ay: 17 Ağu 03. ay: 16 Eyl 04. ay: 15 Eki 612'nin GERÇEK ramazan (18 Tem) 611'in ramazanında (01 Tem) 19 gün GEÇ geldi. Gökte durum bu. Gökte aylar 11 gün erken, 11 gün erken, 19 gün geç, 11 gün erken... gelerek bir bakıma yerlerinde sayarlar; o yüzden mevsim olarak sabittirler. Gökte aylar "ay dizileri"dir, yıl değildir; gökteki aylardan yıl olmaz. Yok, ben yaptım oldu denirse o uyduruk yıl zaman kavramına sahip değildir, şu soruya cevap veremez: Muhammed nebi 12 aylı kamerî yılın hangi mevsiminde doğdu? __________________________________________________________________________ * https://www.timeanddate.com/calendar/?year=611&country=4 . https://www.timeanddate.com/calendar/?year=2015&country=4 ** https://www.al-habib.info/islamic-calendar/hijri-global/hijri-calendar-1436-AH.htm Bunlar boş laflar, küllüğüm laf salatası... Adamlar aya bakarak hesap yapmışlar, bunu sen de söylüyorsun. Ama İslamı revize etme, modern ve güzel gösterme telaşında olduğundan uydurup duruyorsun. Arap takvimi eksik mi? Eksik, o halde Arap yıl hesabını yapamamış. Yok şurdan kırp, şurası çakma, burası sallama, şu kısım dolunay molunay diye hesap olmaz. Yaparsın hesabı, koyarsın ortaya. Bak kefereler Arabın takviminden yüzlerce yıl önce takvimi gayet başarılı bir şekilde hesap etmiş, orası böyle, şurası şöyle diye kıvırtmamış. Madem sen bu işi beceremiyon, bari hazır hesap edilmişini kefereden al kullan... Link to post Sitelerde Paylaş
Hasan Akçay 0 Aralık 27, 2020 gönderildi Yazar Raporla Share Aralık 27, 2020 gönderildi (düzenlendi) 3 hours ago, Magnesia said: Bunlar boş laflar, küllüğüm laf salatası... Adamlar aya bakarak hesap yapmışlar, bunu sen de söylüyorsun. Ama İslamı revize etme, modern ve güzel gösterme telaşında olduğundan uydurup duruyorsun. Arap takvimi eksik mi? Eksik, o halde Arap yıl hesabını yapamamış. Yok şurdan kırp, şurası çakma, burası sallama, şu kısım dolunay molunay diye hesap olmaz. Yaparsın hesabı, koyarsın ortaya. Bak kefereler Arabın takviminden yüzlerce yıl önce takvimi gayet başarılı bir şekilde hesap etmiş, orası böyle, şurası şöyle diye kıvırtmamış. Madem sen bu işi beceremiyon, bari hazır hesap edilmişini kefereden al kullan... 12 aylı kamerî yılı uyduranların yıl hesabı yaptıkları filan yok; tam aksine, 13'ncü aya NESî denen "ziyadetun fîl kufr"ü uygulamak suretiyle yıl hesabından kaçmışlar. Yukarda verdiğim örneğe bir daha bakın: 19 Haz 612/2015 dolunayı kuzey yarıkürede en uzun gündüzden yani 21 Hazirandan ÖNCE dir ama onlar dolunayı kağıt üzerinde 21 Hazirandan SONRA ya ötelemişler sanki gökteki aya uzanıp öteye atma gücüne sahip imişler gibi. Yıl hesabı yapmak 10:5'te belirtildiği üzere kamerin "menazil"inden hareketle olur: Ve kamere menazil ölçüp verendir Allah yılların sayısını bilin diye, li ta'lemû aded es-sinîn... Kamerin menazili kamerin yerküreye yansıttığı görüntülerin dolunaydan karanlık aya inerken büründüğü evrelerdir; örneğin doluluk oranı % 0001 olan "urcûnil kadîm"dir (36:39), 99. 999... olan "şehr"dir yani dolunay (9:36). urcûnil kadîm ve dolunay Kamerin ister hilal halini kullanın ister dolunay halini yeter ki kullanın ve yıl hesabını yapın yalnızca güneş yıllarının sayısını öğrenirsiniz. Kur'an "ziyadetun fîl kufr"den hareketle uydurulmuş olan kamerî yılı reddeder. . Aralık 27, 2020 tarihinde Hasan Akçay tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Magnesia 0 Aralık 27, 2020 gönderildi Raporla Share Aralık 27, 2020 gönderildi 1 saat önce, Hasan Akçay yazdı: Kamerin ister hilal halini kullanın ister dolunay halini yeter ki kullanın ve yıl hesabını yapın yalnızca güneş yıllarının sayısını öğrenirsiniz. Kur'an "ziyadetun fîl kufr"den hareketle uydurulmuş olan kamerî yılı reddeder. . Kuran nerede hesap yapmış, doğruyu göstermiş? Kuran, o dönem Arap bilim adamının bile gerisindedir, bu ince hesapları yapıp doğrulama ya da yanlışlama bilgisine sahip değildir. Gök yüzünün direksiz durduğunu , güneşin bir balçıkta battığını söyleyen Kuran'ın yıl hesabı yapması, ya da yapılana yanlış demesi söz konusu değildir. Kuran'ı müthiş bir kitap haline getirme çabaları boştur Link to post Sitelerde Paylaş
Teşup'unOğlu 0 Aralık 27, 2020 gönderildi Raporla Share Aralık 27, 2020 gönderildi (düzenlendi) Ne Güneş Ay'a erişebilir ve ne de gecenin gündüzü geçmesi mümkün olabilir. Hepsi de bir yörüngede hareket ederler. Şu resimleri görünce aklıma bu ayet geldi güldüm... Ayrıca Gregoryen takvimi de %100 doğdu değildir. Hata payı vardır. Bu hata payları periyodik olarak her 100,500 yılda bir farkedilir. Arap takvimi ; 600lu yıllarda, o yıllara göre nispeten doğru ay hesaplaması yapması, bugün problem çıkarmayacağına kanıt olamaz. Çünkü takvimler 50-100 yıl ı baz alınarak yapılamaz. Daha çok öğrenmek için izleyin... Aralık 27, 2020 tarihinde Teşup'unOğlu tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Hasan Akçay 0 Aralık 27, 2020 gönderildi Yazar Raporla Share Aralık 27, 2020 gönderildi 1 hour ago, Teşup'unOğlu said: Ne Güneş Ay'a erişebilir ve ne de gecenin gündüzü geçmesi mümkün olabilir. Hepsi de bir yörüngede hareket ederler. Şu resimleri görünce aklıma bu ayet geldi güldüm... Ayrıca Gregoryen takvimi de %100 doğdu değildir. Hata payı vardır. Bu hata payları periyodik olarak her 100,500 yılda bir farkedilir. Arap takvimi ; 600lu yıllarda, o yıllara göre nispeten doğru ay hesaplaması yapması, bugün problem çıkarmayacağına kanıt olamaz. Çünkü takvimler 50-100 yıl ı baz alınarak yapılamaz. Daha çok öğrenmek için izleyin... Sevgili Teşup'unOğlu, Kuran'daki konu takvim değildir, yıl kavramıdır zira takvim bir düzenleme işidir, onu insanlar düzenler; yıl ise bir yaratma işidir; onu yerkürenin güneş etrafında dolanmasını sağlamak suretiyle Allah yaratmıştır. Miladî takvim, hicrî takvim, yıldız takvimi, ay-güneş takvimi, 13 dolunay takvimi... bunların her biri düzenleme olup hatalar barındırabilir çünkü beşer tarafından düzenlenmiştir; malum, beşer şaşar. ama yerkürenin güneş etrafında dolanması hata barındırmaz. Link to post Sitelerde Paylaş
deadanddark 0 Aralık 27, 2020 gönderildi Raporla Share Aralık 27, 2020 gönderildi 2 saat önce, Teşup'unOğlu yazdı: Ne Güneş Ay'a erişebilir ve ne de gecenin gündüzü geçmesi mümkün olabilir. Hepsi de bir yörüngede hareket ederler. Günes tutulmasi görmemislerdir. Link to post Sitelerde Paylaş
Teşup'unOğlu 0 Aralık 27, 2020 gönderildi Raporla Share Aralık 27, 2020 gönderildi 2 saat önce, Hasan Akçay yazdı: Sevgili Teşup'unOğlu, Kuran'daki konu takvim değildir, yıl kavramıdır zira takvim bir düzenleme işidir, onu insanlar düzenler; yıl ise bir yaratma işidir; onu yerkürenin güneş etrafında dolanmasını sağlamak suretiyle Allah yaratmıştır. Enam Suresi(96) O, karanlığı yarıp sabahı çıkarandır. Geceyi dinlenme zamanı, güneşi ve ayı da ince birer hesap ölçüsü kıldı.Bütün bunlar mutlak güç sahibinin, hakkıyla bilenin takdiridir (ölçüp biçmesidir). Enbiya Suresi(33) O, geceyi, gündüzü, güneşi ve ayı yaratandır. Her biri bir yörüngede yüzmektedirler. Lokman Suresi(29) Görmedin mi ki Allah geceyi gündüzün içine ve gündüzü de gecenin içine sokuyor. Güneşi ve ayı da koyduğu kanunlara boyun eğdirmiştir. Her biri (kendi yörüngesinde) belli bir zamana kadar akar gider. Şüphesiz Allah işlediklerinizden hakkıyla haberdardır. Furkan Suresi(45) Rabbinin gölgeyi nasıl uzattığını görmez misin? İsteseydi onu sabit kılardı. Sonra biz güneşi gölgeye delil kıldık. Ayetlerden anlaşılacağı üzere Allah putu güneşin dünyanın etrafında döndüğünden bahsetmektedir. Siz hayal gücünüzle ayetleri bükerek batlamus astronomisine göre yazılmış kurani günümüz astronomisiyle bağdaştırmaya çalışıyorsunuz fakat olmuyor. Yaratmıştır, yaratmıştır, papağan gibi başka kelime bilmiyor başka cümle kuramiyorsunuz. İki lafinizdan birisi yaratmıştır. Sanki yaratırken gözünüzle gördünüz de , yaratırken yanındaydız da bilmiş bilmiş konuşuyorsunuz. Ne belli Arap putunun yarattığı, ya Teşup yarattiysa ??? Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts