Jump to content

Göz merceği ateş yakan mercek gibi ince kenarlı mercek olduğu halde neden retinayı yakmaz?


Recommended Posts

Biraz yaptığım araştırmalarda göz merceğinin ışık yoğunluğuna göre kasılıp gevşemesi  aslında bu yakma olayını ortadan kaldırır.Zira mercek ile retina arası sabit olduğu için  misal cam bir mercek ve belli uzaklıkta bir kağıt olsa hem kağıt hem mercek arası  sabit olduğu için yakmak için ya merceği kağıda doğru kaydırırp odak noktasını kağıda düşürmek gerekir yada mercek sabit kalıp kağıdı  merceğe göre hareket ettirmek gerekir.
Oysa göz merceğimiz gelen ışığı toplayıp odaklayıp retinaya düşürüyor. Yani yanma an meselesi.
Ancak merceğin canlı olması ve gelen ışık yoğunluğuna göre küçülüp büyümesi bu tehlikeyi ortadan kaldırıyor.
Diğer nokta ışık direk retinanın ışığa duyarlı alanına düşmüyor işte inverted retina denilen şey
ışığa duyarlı hücreler en alta kaldığı için ışık bir çok tabakadan adeta süzülüp geliyor
Eh peki kör nokta blind spot denilen şey nedir?
Malum gözde kan damarları yok. Yani görüş alanında. Ancak retinada kan damarları göz küresini adeta sarmış ve tek noktada birleşmiş ayrıca görme sinirleri de bu noktadan çıkıp beyne gider görme oluşur.
Kör nokta bir kusur değildir.Zira iki gözün birlikte görmesi ile görüntülerin üst üste birleşmesi ile kör nokta hissedilmez.
Ancak tek gözü kapatıp her bir gözün kör noktası tespit edilir.
Bazıları bu eksik bilginin beyin tarafından tamamlandığı için kör nokta hissedilmez normal hayatta normal şekilde görmeye devam ederiz derler.
Göz gerçekten çok kompleks bir organ hala bazı şeyler netleşmiş değil.
retinaın bu damarsal yapısı biyometrik tanımlamalarda kullanılıyor zira parmak izi gibi her insanda tekildir.
Normal de bir gözün retinasında yırtılan kopma yaralanma olduğunda  tek göz kapatıldığında bu yırtılan bölge bir kör nokta olarak hissediliyor ancak ikigöz açık olduğunda normal görme meydana geliyor.
Bu yüzden efendim kör nokta bir kusurdur eksiktir safsatası doğru değil.
Zira iki göz farklı açılardan gördüğü için tam görüntüde bu hissedilmiyor
Aynen güneş tutulması normalde yılda 12 kez görülmesi gerekir
ancak sadece 4-6  kez görülüyor
zira ayın yörüngesi ile dünyanın güneş etrafındaki yörüngesi aynı düzlemde değil farklı açılardadır.
bazı nadir durumlarda  tam güneş tutulması meydana gelebilir.
Bu bakımdan aslında ay da dünyanın bir kör noktası gibidir. Güneş ile dünya arasına girse bir kör nokta hissedilir.
Ha kafadan bacaklı hayvanların retinaları öndedir. ancak bunlar çoğu suda yaşayan canlılar. Ve omurgalı gözlerine nazaran daha basit şekildedir.
Demek ki Allah retina önde de yaratmış arkada olacak şekilde de yaratmış her iki dizaynı da biliyor
her kese layık olanı hikmetli olanı vermiş.

Britannica da da bu durum açıkça anlatılmış:


https://www.britannica.com/science/blind-spot


 " The blind spot of the right eye is located to the right of the centre of vision and vice versa in the left eye. With both eyes open, the blind spots are not perceived because the visual fields of the two eyes overlap. Indeed, even with one eye closed, the blind spot can be difficult to detect subjectively because of the ability of the brain to “fill in” or ignore the missing portion of the image."


Hatta britannica iki göz açık olduğu zaman kör nokta hissedilmez demiş 
üstüne de sadece tek göz açık olsa bile bu kör nokta hissedilmez zira beyin eksik bilgiyi tamamlıyor demekte:
Yani normal retina yani ışığa duyarlı bölgede hücre ölmesi delinme yırtılma olsa bile tek gözle dahi zar zor hissediliyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

@nogodbutAllah

 

Gözdeki kusuru hasıraltı edecem diye bize evrimi, doğal seçilimi anlatmışsın yine.

 

Kimse gözde kör nokta vardır, aman da insanlar o yüzden büyük acılar çekiyor, yok efendim yok olmanın eşiğine geldi o yüzden bu bir noksandır eksikliktir demiyor. Bu işin kıstasını iş görebilirlik olarak almıyor. Kendi kendine savunabilecek zemini ancak burada bulmuşsun sanırım. Zira iş görebilirlik, fonksiyonellik tam da evrimin, doğal seçilimin, yani kör saatçinin işi. O göz bir şekilde iş göremeseydi bugünlere gelemezdik zaten. Ya da bugünlere geldiğimize göre bir şekilde iş görüyor demektir. Doğal seçilimin temel prensibi de budur zaten. Eldeki malzemeden çorbayı yapmak. Çorba olması, besin değeri olması, avantaj sağlaması yeterli. Mükemmel, eksiksiz olmasına gerek yok. Çorbasızlıktan iyi olsun yeter.

 

4 küsür milyar yıllık evrimin, elenme ve şeçilme işlemi süreci sonrasında oluşmuş bir mekanizmanın zaten belirli bir oranın üzerinde handikap barındıramayacağını kafanız alamıyor bir türlü. Mesele onun dört dörtlük olup olmadığı. Daha iyisinin olup olamayacağı. Bir mühendislik garabeti barındırıp barındırmadığı. Zira mühendisi herhangi bir tasarımdan, tanrıyı ise zorunlu olarak ancak eksiksiz, mükemmel bir tasarımdan çıkarabilirsiniz.

 

Bu gördüğümüz tam da doğal seçilimin işi, tam da onun tarzına uygun her ne hikmetse ama, mesele sınırsız, kısıtsız bir mühendisin bu işi nasıl yapacağı kısmında düğümleniyor.

 

Kusur, eksiklik, noksanlık nedir; neye göre tanımlanır?

 

O gözün kabloları bir mühendislik garabeti şeklinde tersten bağlanmayabilir miydi? Bir tanrı için evet. Belki sıradan bir mühendis ya da evrim için ise bu örnekte demek ki hayır. Gözümüzde optik sinirlerin beyne bağlandı yerde retina olamaması sebebiyle kör nokta var mı? Evet. Resmin tamamını görebiliyor muyuz? Hayır. peki bu iş kör noktasız, ters kablosuz, resmin "tamamını" görebilecek bir şekilde de yapılabilir miydi? Bir tanrı için evet. 

 

Ama öyle değil. Bitti. Referansınız mükemmellik ve eksiksizlikse eğer, evet göz buz gibi de kusurludur. Kafanızı kuma istediğiniz kadar gömüp tanrı adına avukatlık yaparak atıp tutsanız da, bu iş böyle.

 

Ahtapotun gözü ise homolog evrime en güzel örnek ve onun kanıtlarından biri. Yine cuk oturuyor her ne hikmetse evrime. Hayır bu tanrı dediğin daha ilkel bir gözde sözde başarmış da bu meseleyi, iş daha komplike bir versiyonuna gelince mi şapa oturup çıkmaza girince tersten bağlamış? Aynı anda hem bizim gibi bir görme şekline sahip olan, fakat yeri gelince farklı ren tayfına veyahut kızılötesi, morötesi falan görüşe geçiş yapabilen, yani tüm bir tayfı istediği şekilde değiştirerek görebilen bir göz yapamamış mı mesela, onu bilmiyor mu? Böyle tercihli de görebilsek daha iyi ve faydalı olmaz mıydı? Bence muhteşem olurdu. Ama olamamış işte.

 

Bir insana 3-4 milyar yıl ver bugünden itibaren göz tasarımı için, bak bakalım ne oluyor..? İleri geri sarma, her tip görme şekli içerisinde switch imkanı, kablosuz bağlanma özelliği falan bile kor içine ihtimal. Portatif falan.. 

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
15 dakika önce, teflon yazdı:

Gözdeki kusuru hasıraltı edecem diye bize evrimi, doğal seçilimi anlatmışsın yine.

 

nogotbut, kafasındakilere delil arıyor.

yargısı kesin, bunu bir şekilde ispatlamanın derdinde.

ama gerçekler tabii ki nogotbut'un gördüğü gibi değil.

mesela bugünün endüstriyel beslenme tarzını eleştirmek için eski insanların nasıl sağlıklı beslendiklerinden dem vuruyor.

aslında buradan hareketle, tanrısına övgülerde bulunup medeniyetin geldiği noktayı eleştirecek.

fakat eski devirlerdeki insanların ortalama ömrü kaç yıldı diye soruyorsun, cevap yok!

bugünün medeniyetini eleştirirken işin şu tarafını da hiç görmüyor:

mesela piliç sanayii bu kadar ucuz ve hızlı üretim yapmasa insanlar tavuk eti bile yiyemeyecekler.

çok eskiye gitmeye gerek yok, bizim babalarımızın zamanında bile "kıtlık" diye bir şey vardı.

unun, bulgurun tükendiyse ve yeni mahsul de alamadıysan o yıl açlık tehlikesi yaşardın.

hem ülke nüfusunu hem de dünya nüfusunu, nogotbut'un tanrısı doğal olarak besleyemiyor.

ya da sağlık hizmetleri bu kadar yaygınlaşmasaydı insan ömrü bu kadar uzamayacaktı.

onun tanrısı hastalıklara da şifa bulmuyor ama ona sorsan her şey doğada var!

peki bebek ölüm oranları eskiden çok yüksekken şimdi niye neredeyse sıfırlanmış diye sorsan yine cevap gelmez.

ona göre, tanrısının yolundan gidersek hem iyi besleniriz hem de sağlıklı yaşarız.

 

yukarıda, biraz araştırma yaptım diyor.

sanki araştırmasında farklı sonuçlarla karşılaşsa düşüncelerinde bir değişiklik olacak.

neyi araştırıyorsun kardeşim, gözün kusurlarını bilmek için makale okumaya gerek yok!

yoldaki iki insandan biri gözlük takıyor, neyi savunuyorsun sen bana!

kaç çeşit göz hastalığı var haberin var mı?

hastaneden randevu almak için bir telefon aç bakalım, kaç insan sıraya girmiş öğren!

bu insanlar mükemmel organlarından neden şikayet edip duruyorlar!

 

nogotbut yukarıda güneş tutulmasından filan söz etmiş bir de.

bu bilim olmasaydı sen de güneş tutulmasında korkundan secdeye kapanırdın peygamberinin yaptığı gibi.

güneş tutulmasında özel olarak kılınan bir namaz var!

güneş tutulmasının namazı mı olur be!

sen tutulmanın nasıl olduğunu anlatma, tutulmada kılınan namazı anlat bize!

böyle bir saçma din olur mu?

senin tanrın, güneş tutulmasının sıradan bir doğa olayı olduğunu peygamberine bildirmemiş mi?

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...