zerdust 0 Haziran 21, 2008 gönderildi Raporla Share Haziran 21, 2008 gönderildi bana hıc bırsey saglamadı ben hepsını kendım elde ettım arkadaslar eksık yazdım yanlıs anlamalara yol acmasın ben vergı verdım devlet benı 700 ytl ye calıstırdı ben devlete 5 mılyar kazandırdım bundan dolayı ben kendım elde ettım dedım Link to post Sitelerde Paylaş
drys 0 Haziran 21, 2008 gönderildi Raporla Share Haziran 21, 2008 gönderildi Yahu yeter artık Türk-Kürt , Kürt-Türk diye burayada pislemeyin.Konu Castro!!TIM WEINER'den bir alıntı yaptım konuyla ilgili.Castro'nun CIA'nin adamı olduğu yönünde ki savların ne kadar yanlış olduğunu anlatmaya çalıştım 26.iletide.turkmaned bari sen oku yazdıklarımı!!Bırakın şu ırkçı,milliyetçi tavırları.Bu ülke hepimizin.. Link to post Sitelerde Paylaş
drys 0 Haziran 23, 2008 gönderildi Raporla Share Haziran 23, 2008 gönderildi Central Intelligence Agency kısaca CIA. Bilmeyenler için, hiç bir projeden ve operasyondan başarısızlıkla çıkmasının imkanı olmayan olağanüstü bir yapılanma.Oysa ki biraz araştırınca perdenin arkasından çok farklı bir tablo ortaya çıkıyor. Evet , 27 haziran 1947 de ABD başkanı Truman döneminde Stratejik Hizmetler Dairesi (OSS) içinden CIA kuruldu.Truman dönemi aynı zaman da soğuk savaşın başlangıç dönemi olarak kabul edilir.TIM WEINER'ın yazmış olduğu ve büyük ölçüde belgelere dayandırdığı Bir CIA Tarihi-KÜLLERİN MİRASI'nda CIA nin 60 yıllık tarihi boyunca elde edilen başarısızlıkları başarılarının yanında o kadar fazla ki doğrusu şaşırmamak elde değil.Ben de CIA nin ilahi bir güç olduğuna inanırdım.Ama bu kitabı okuyunca fikirlerim gerçekten hem değişti hem de CIA ye ve ABD yönetimine olan nefretim kat be kat arttı. Bakın, konu CIA nin Castro'ya yönelik sabotaj ve suikast girişimlerinden bahsetmişken,kitapta da -belgeleriyle beraber- bu yüzlerce girişimin nasıl da başarısızlıkla sonuçlandığından bahsedilmektedir.Hatta sadece Küba'da değil dünyanın daha bir çok ülkesinde de yapılan operasyonlar masaya yatırılmış başarısızlıkların nedenleri ortaya konulmuştur.Dwight Eisenhower'ın başkanlığının son günlerinde Ulusal Güvenlik Konseyi ile yaptığı son toplantıda öfkeyle itiraf ettiği gibi; ''Paerl Harbor'dan bu yana hiçbirşey değişmedi.Bu konuda sekiz yıllık bir yenilgi yaşadım, dedi Birleşik Devletler Başkanı.Ardından gelenlere bir 'kül mirası' bırakacağını söyledi.'' syf.207 Castro için kitaptan bir alıntı yapmak isterim; ‘’Ekim ayının başlarında ,CIA,Küba’nın içinde ki Castro karşıtı güçlerle ilgili neredeyse hiçbir şey bilmediğini nihayet anladı.’Castro’nun casuslarının aralarına sızmadığı konusunda hiçbir garantimiz yoktu’,diyordu Jake Esterline.Castro’nun gizli operasyonla indirilemeyeceğinden artık emindi.’’ Syf.203 ‘’Üç gün önce Bissel, Esterline’dan Küba operasyonuyla ilgili bir sonuç raporu almıştı.’İlk fikrimiz şimdi Castro’nun elinde bulunan kontrol gücü karşısında ulaşılmaz görünüyor’ diyordu Esterline.’Daha inanıldığının aksine ,ülke içinde bir huzursuzluk olasılığı görünmüyor;savunma sistemi de daha önce düşünülen türde bir saldırıyı imkansız kılıyor.’’ Syf.204-205 ''18 Mart 1961 de,CIA'nin mafya bağlantıları Castro'yu öldürme girişiminde bulundular.CIA'nin önde gelen Kübalı ajanlarından biri olan Tony Varona'ya zahirli hağlar ve binlerce dolar verdiler.(Esterline tarafından ''alçak ve hilekar bir hırsız'' olarak tanımlanan Varona daha sonra Beyaz Saray'da Başkan Kennedy ile görüştü.)Varona zehir şişesini Havana'da ki bir restoran çalışanına verdi;bu kişi zehri Castro'nun dondurma külahına koyacaktı.Kübalı istihbarat ajanları,daha sonra şişeyi bir buz kutusunda,donmuş halde buldular ...''syf.212 Domuzlar Körfezi işgalinde başarısızlığın büyük nedeni olarak JFK gösterilmektedir.Çünkü CIA bu işgalde Kübalı mültecilerin yanında ABD’nin askeri hava kuvvetlerini de kullanmayı istemiştir.Aslında hava saldırısı kararı tamamen JFK’dan habersiz alınmıştı.Dolayısıyla işgal günü CIA’nin hava saldırısı isteğini rededmiş ve sonrasında CIA örgütleyip,eğitip işgale yolladığı binlerce Kübalı mülteciyi asi tugayının lideri Pepe San Roman ile birlikte ölüme terk etmiştir.Bu fiyasko JFK suikastının fitilini ateşlemiştir. ‘’CIA’nin baş müfettişi Lyman Krikpatrick,Domuzlar Körfezi ile ilgili kendi otopsi raporunu yayınladı.Dulles ve Bissell’in,iki başkanı ve iki hükümeti operasyonla ilgili doğru ve gerçekçi bir şekilde bilgilendirmeyi başaramadıklarını öne sürdü.’’ Syf.219 Bu rapor tam 40 yıl sonra 2001 yılında ortaya çıkarıldı. ‘’Boby Kennedy’nin Nisan 1963 te FitzGerald’a söylediği gibi amaç Castro’yu on sekiz ay içinde ortadan kaldırmaktı;bir sonraki başkanlık seçimlerinden önce.CIA’nin yirmi beş Kübalı ajanı bu nafile operasyonlarda öldü. Sonra 1963 yazında ve sonbaharında,FitzGerald,Fidel Castro’yu öldürmek için son göreve liderlik etti.CIA,tetikçi olarak Küba hükümetinin içinde en iyi konumda olan ajanı Rolando Cubela’yı kullanmayı planlıyordu.Castro’dan tiksinen bu sinirli,çenebaz,şiddet düşkünü adam,Küba ordusunda binbaşıydı.’’syf.253 Evet benim çıkardığım sonuç;CIA’nin başka ülkelerde ki başarısının anahtarı o ülkelerde CIA ile çalışacak iç potansiyelin bulunmasından geçiyor.Aynı zaman da ABD başkanlarının politikaları ve rolü de etkili olabiliyor. Küllerin Mirası adlı kitabı okuyan yok mu?O halde şiddetle tavsiye ediyorum. Link to post Sitelerde Paylaş
Avcioglu 0 Haziran 23, 2008 gönderildi Raporla Share Haziran 23, 2008 gönderildi drys'nin alıntıları ilginç. Castro'ya CIA ajanı demek saçmadır, akılsızlıktır. Castro'yu sırf CIA'ya meydan okuduğu için bile saygı duymak gerekir. Link to post Sitelerde Paylaş
drys 0 Haziran 23, 2008 gönderildi Raporla Share Haziran 23, 2008 gönderildi Castro kesinlikle CIA'nin adamı değildir.O Marksist-Leninist biri kişiliktir.Ve tehditlere,ambargolara karşı çok ünlü bir sözünü hatırlamak lazım;Teslim Olmaktansa Adayı Batırırım!! Fakat Castro ile Che arasında ki son dönemlerde ki fikir ayrılıkları dikkat çekicidir.Acaba Che'nin Küba'yı terk etmesinin altında bu soğukluk etkili olmuş olabilirmi? Link to post Sitelerde Paylaş
Mask 0 Haziran 23, 2008 gönderildi Raporla Share Haziran 23, 2008 gönderildi Her büyük güce; gücünü devam ettirebilmek için düşman lazımdır.... Kastro hain olmasada, Amerika tarafından kullanılma ihtimali çok büyük.. Kendisi farkında olmasada neticede Amerikaya hizmet etmiş ve kendi toplumunu sefalet içinde bırakmıştır.. Link to post Sitelerde Paylaş
HULAGUHAN 0 Haziran 23, 2008 gönderildi Raporla Share Haziran 23, 2008 gönderildi Fidel Castro bana göre komünist değildi. Ülkesini Amerika'dan koruyabilmek için sosyalist rejime geçti diye düşünüyorum. Link to post Sitelerde Paylaş
DonCorleone 0 Haziran 23, 2008 gönderildi Raporla Share Haziran 23, 2008 gönderildi Castro kesinlikle CIA'nin adamı değildir.O Marksist-Leninist biri kişiliktir.Ve tehditlere,ambargolara karşı çok ünlü bir sözünü hatırlamak lazım;Teslim Olmaktansa Adayı Batırırım!! Fakat Castro ile Che arasında ki son dönemlerde ki fikir ayrılıkları dikkat çekicidir.Acaba Che'nin Küba'yı terk etmesinin altında bu soğukluk etkili olmuş olabilirmi? Hiç sanmıyorum.. Aralarındaki ufak tefek fikir çatışmaları yıllarca süren dostluğa engel olmaz bence.. Drys'nin verdiği alıntılar da ilginç aslında.. CIA'in abartıldığı kadar mükemmel bir kuruluş olmadığı ortada.. Not: Castro'yu CIA ajanı olmakla suçlayanlara sadece gülüyorum, onlara tavsiyem; bu kadar bilimkurgu filmi izlemesinler Link to post Sitelerde Paylaş
untermensch 0 Haziran 24, 2008 gönderildi Raporla Share Haziran 24, 2008 gönderildi CIA'in abartıldığı kadar mükemmel bir kuruluş olmadığı ortada.. yıllarca kgb ile itibar yarısında oldukları icin ve biz de batı blogu ulkesi oldugumuz icin dogal olarak, cia in aklımızda olusturulan imajı neredeyse tanrı statusu gibi birsey. dogu blogunda da aynısı kgb icin gecerli (idi) Link to post Sitelerde Paylaş
thecrow 0 Haziran 24, 2008 gönderildi Raporla Share Haziran 24, 2008 gönderildi Her büyük güce; gücünü devam ettirebilmek için düşman lazımdır.... Kastro hain olmasada, Amerika tarafından kullanılma ihtimali çok büyük.. Kendisi farkında olmasada neticede Amerikaya hizmet etmiş ve kendi toplumunu sefalet içinde bırakmıştır.. O zaman Castro'nun ABD'ye nasıl hizmet ettiğini açıkla biz de bilelim. Ayrıca sefalet dediğiniz şey göreli bir şey. Eğer insanların limuzinlere binebilme özgürlüğünün ortadan kalkmasını bir tür sefalet olarak niteliyorsanız orasını bilemem. Ama küba halkı aç değil açıkta değil. Menderesler memleketi küçük amerika yaptılar, erbakanlar amerikan kıçı yaladılar, tayyipler ABD'nin stratejik müttefiki olma yolunda tam gaz ilerliyor da ne oluyor? Elimize bir şey mi geçti? Anadoluda Küba insanından kat be kat fazla sefalet çeken milyonu aşkın vatandaşımız, varoşlarda işsizlikle boğuşup suç siklosunun içine düşen yüz binlerce insanımız varken Castro'ya oturduğumuz yerden sallamak kolay geliyor... Siz ambargo altında başını dik tutanlara sayıp sövün, sonra varlık içindeki memlekete yoksulluk çektiren imamlarınıza laf söyletmeyin... Dinin nasıl bir afyon olduğu ne kadar açık değil mi? Link to post Sitelerde Paylaş
mechanic 0 Haziran 24, 2008 gönderildi Raporla Share Haziran 24, 2008 gönderildi Fidel Castro'nun iyi bir yönetici olup olmadığı ancak ölünce meydana çıkar. Eğer yerine akrabalarından veya çocuklarından biri gelirse krallıktan ne farkı kalır. Zaten şu anda kardeşinde yönetim. Link to post Sitelerde Paylaş
thecrow 0 Haziran 24, 2008 gönderildi Raporla Share Haziran 24, 2008 gönderildi Raul castro'nun tek sıfatı Fidel castro'nun kardeşi olması değildir. Raul Castro en az Fidel kadar çok defa ölümle burun buruna gelmiş bir silah arkadaşıdır. İşe bu tarafından da bakın derim... Atatürk'ten sonra İnönü gelince sorun yok ama Fidel'den sonra Castro gelince saltanat oluyor. Link to post Sitelerde Paylaş
zerdust 0 Haziran 24, 2008 gönderildi Raporla Share Haziran 24, 2008 gönderildi ya yeter degılmı bu konu neyı konusuyorsunuz Link to post Sitelerde Paylaş
mechanic 0 Haziran 24, 2008 gönderildi Raporla Share Haziran 24, 2008 gönderildi Tek sorun saltanatlık değil.Öldükten sonra yönetim şeklinin değişmeside var. Örneğin Nikolai Çavuşeşku'yu bir gün önce alkışlayarak göklere çıkartan halk ikinci gün kurşuna dizdi. Link to post Sitelerde Paylaş
thecrow 0 Haziran 24, 2008 gönderildi Raporla Share Haziran 24, 2008 gönderildi Orasına diyeceğim yok. Ama Küba halkı yapmak isteseydi bunu şimdiye kadar defalarca yapardı. Değil bir başkaldırı, şu ana kadar öyle kalabalık bir kitle ile sıcak temasa girmiş devlet gücü bile yok ortada. Bizim ülkemizde 1 Mayısta kolluk güçleri cinayet işlemeyi bile göze alıyor. Havana'da 3.5 milyon insan işçi bayramı kutlarken burnu kanayan bile olmuyor. Demek ki Küba halkı da şu an için memnun. Ama bunun nedeni bir bakıma Castro'nun Sovyetlerde yapılan bir hataya düşmemiş olmasıdır. Castro sosyalizmi ideolojik yönleriyle halka indirgemeyi başarmıştır. Sanıyorum bu yüzden Küba halkı sosyalist rejmi özümsemiş ve olan bitenin farkındalığı ile yaşıyor. Önümüzdeki süreç dejenere bir kuşak yetiştirirse Küba'da rejme karşı tabandan bir tepki gelebilir... Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts