Jump to content

Cafe de Emre_1974tr


Recommended Posts

  • 3 months later...

Emre Aköz'ün 2007 yılında köşe yazısında bahsettiği tartışmamız( tartışma da onun bir yazısı üzerine başlamıştı, ama kendisi katılmamış sadece yorumlamıştır gazetesinde, forumda yaptığımız tartışmayı)

http://www.satrancokulu.com/satrancforumu/...php?topic=438.0

Selam ve sevgiler.

tarihinde Emre1974tr tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Linke tıkladım ancak avast virüs uyarısı verdi, tıklamayı düşünenler dikkat etsinler.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Adventuresoul'da(Macera Ruhu) yazarken, Merlin'in Kazanı sitesinin bizimle yaptığı röportaj:

http://www.merlininkazani.com/review_scree...1&B1=+TAMAM

http://www.merlininkazani.com/review_scree...3&B1=+TAMAM

Selam ve sevgiler.

Emre kardeşim bu yaşında hala çocuk gibi oyun mu oynuyorsun? Git kendine doğru düzgün bir iş bul. Emsallerin çoluk çocuğa karıştı.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Emre kardeşim bu yaşında hala çocuk gibi oyun mu oynuyorsun? Git kendine doğru düzgün bir iş bul. Emsallerin çoluk çocuğa karıştı.

Her ne kadar sanal ve gırgır bir karakter de olsan ...

ekşi sözlükte senin gibi laf etmişti biri:

"otuzunda hala bilgisayar oyunu oynayan dingiller"

SÖZLÜKTEKİ CEVABIM

evrim inancının ortaya çıkardığı yasaklamalardan birini gösteren ifade.

bu ruhçuluktan gelme inanca göre, insan tanrısal bir varlıktır ve olgunlaşarak yeniden tanrısallaşmalıdır.

hiçbir şey ve hiç kimse sabit kalmamalı ve sürekli değişmelidir bu uydurma öğretiye göre.

ve evrim geçirdikçe yani tekamül ettikçe dünya nimetlerinden uzaklaşmalıdır.

yine bu hurafe inanca göre olgun bir insan maddi zenginlikten, cinsellikten ve diğer güzelliklerden de uzak durmalıdır. yoksa çocukluktan kurtulamamış ilkel insan damgasını vuruverir.

yani sadece bilgisayar oyunları değil, çikolata ve pasta yemekten, gezip tozmaya, cinsellikten lükse kadar tüm nimetler çocuksu kabul edilir ve belli bir yaştan sonra hoş karşılanmaz.

hatta tasavvuf gibi yarı ruhçu öğretilerde, cennetteki nimetler bile istenmez bu yüzden. veya ayetlere temsili anlamlar yüklenmeye kalkılarak, cennetin anlamı ve içeriyi farklı sunulmaya çalışılır.

gerçekte ise tekamül diye birşey yoktur ve insan sonsuza dek insan olarak kalacaktır. cennette bile oyun eğlenceden, cinselliğe kadar kendileri için tasarlanmış nimetleri yaşamaya devam edecektir.

isterse yaşı bir katrilyona gelsin, yine insan olarak kalacaktır ve yine oyun oynayacaktır.

selam ve sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Emre Aköz'ün 2007 yılında köşe yazısında bahsettiği tartışmamız( tartışma da onun bir yazısı üzerine başlamıştı, ama kendisi katılmamış sadece yorumlamıştır gazetesinde, forumda yaptığımız tartışmayı)

http://www.satrancokulu.com/satrancforumu/...php?topic=438.0

Selam ve sevgiler.

Peki Deep Blue'nin çözemediği, ama benim beş saniyede çözeceğim satranç problemi ya da problemleri olamaz mı? Mesela Deep Blue'nin kaybedeceği bir maçı kazanabilir miyim?

(Amatör olarak oynuyorum, çok iyi bir satranç oyuncusu değilim, son on yılda, on kere filan oynamışımdır.)

tarihinde Goldwin tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Peki Deep Blue'nin çözemediği, ama benim beş saniyede çözeceğim satranç problemi ya da problemleri olamaz mı? Mesela Deep Blue'nin kaybedeceği bir maçı kazanabilir miyim?

(Amatör olarak oynuyorum, çok iyi bir satranç oyuncusu değilim, son on yılda, on kere filan oynamışımdır.)

Emektar Deep Blue'yu bilmem ama günümüzün güçlü bir satranç programını, saniyede milyarlarca hesap yapan bir süperbilgisayara yüklerlerse, problem çözmede ona karşı hiçbir şansın olamaz.

Çünkü artık yeterince yaratıcı oldukları gibi, bir de saniyede milyarlarca olasılık görebilme yetenekleri, bilgisayarların 100 hamle sonraki matı bile kolayca bulmasını sağlayabiliyor.

Hele ki birkaç hamle sonrasıyla ilgili problemlerde, zaten hemen tüm olasılıkları hesaplamış olacağından, senin görüp de bilgisayarın görememesi gibi bir durumun olması imkansızdır. Tabii mat veya vezir elde etme gibi net maddi sonuçları hedefleyen problemlerden bahsediyorum.

Maç kazanmaya gelince soyut düşünme yeteneğinle bilgisayara karşı bir şansın kağıt üstünde olsa da, çok düşük bir ihtimaldir.

Hele ki yine bir süperbilgisayar, yani saniyede milyarlarca veya trilyonlarca işlem yapan bir makine söz konusu ise imkansızdır demek gerekir.

Çünkü senin belki de yıllarca sürede hesaplayacağın bir şeyi, o bir saniyede hesaplayacaktır. Ayrıca oyun yeteneklerinin ve yaratıcı düşünmelerinin de her geçen gün ilerlediğini düşünecek olursak, yakın bir gelecekte hiç bir insan tek bir oyun dahi alamayacaktır satrançta.

Kaldı ki dama oyununda tüm olasılıklar hesaplandı ve artık o oyunda bir insanın galip gelmesi imkansız hale geldi:

http://www.tubitak.gov.tr/home.do?sid=342&cid=5490

Aynı şey yarın satrancın da başına gelebilir, yani bilgisayar sadece hesap yoluyla bile yenilmez hale gelebilir. Tabii bunun için tüm olasılıkların hesaplanabilmesi lazım.

Selam ve sevgiler.

tarihinde Emre1974tr tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 3 weeks later...

Bu arada bilgisayar program ve oyunlarından bahsetmişken, yıllar önce bir forumda şöyle bir ileti yazmıştım:

Evet 74 doğumlu veya yakın tarihli dünyaya gelmiş olanlar,video oyunlarının gelişim süreci ele alındığında bence en şanslı grubu oluşturuyor.

Şimdi diyeceksiniz ki adama bak,kendi o tarihte doğdu diye şu söylediklerine bak.......

Neden bunu iddia ettiğimi hemen anlatayım:

Oyunların gelişim süreci,tam da her zaman benim yaşıma hitap etmiştir bu alanda.

Yetmişlerde sadece çizgilerin kare toplarla tenis,futbol(langırt tarzı) gibi maçları yaptığı siyah beyaz video oyunları vardı.Bir de tabanca şeklindeki joystik ile ekrandaki kareye ateş edebiliyordunuz.Bunlar tam bizim ilk okul öncesi çağına,zekasına hitap eden basit oyunlardı.

Sonra ilkokula başladık ve Atari 2600 ile tanıştık.Yani Pac Man(dobişko),Missile Command gibi ilkokul seviyesine hitap eden basit ve eğlenceli oyunların dünyasına daldık.

İlkokul 3.-4. sınıflardayken de Commodore 64 dünyasıyla tanıştık.Bu sefer oyunlar hem grafik olarak gelişmişti,hem de hitap ettiği zeka yaşı yükselmişti.Tam da ilkokul son sınıflara hitap eden bir 8 bit kültürü vardı.

Bu arada oldukça gelişmiş atari salonu yani arcade makinalarıyla da tanıştık.Yine herşey tam benim yaşıma hitap eder şekilde gelişiyordu.

Daha sonra orta sonlarda Amiga 500 ile tanıştık.Hem Kick off gibi dehşet güzellikteki-oynanırlıktaki,güzel grafikli oyunlara kavuşmuştuk,hem de iyi satranç oyanayabilen zeki bir makineye.Ayrıca ilk defa esaslı strateji oyunlarına,macera oyunlarına bu makina ile merhaba dedik.Yine bu da ortaokul ve lise çağıma birebir hitap eden,benimle birlikte büyüyen bir video oyun dünyasını müjdeliyordu.

Sonra üniversite yılları başladı 32-64 bitlik gelişmiş konsollar ve PC'ler dünyamıza girdi.Özellikle bilgisayarlarda olağanüstü strateji oyunları,çok güçlü satranç programları buluyorduk.Ve bu oyunlar artık çocuk oyunu değil,yetişkinlere hitap eden ciddi oluşumlardı.Yani yine tam da benim üniversiteli gençlik yıllarıma hitap eden seviye ve kültürdeki bir oyun dünyası söz konusuydu.

Sonra daha da büyüdük ve oyun dünyası da benle birlikte büyüyüp olgunlaşmaya devam etti.İlk defa bir bilgisayar satrançta dünya şampiyonu insanı yenmeyi başardı(Deeper Blue-kasparov).Artık konsol ve bilgisayarlar insanlara kafa tuteacak olgunluğa gelmişlerdi.Yine tam da benim yaşıma hitap edecek büyüklüğe gelmiş,yine benle birlikte büyümüşlerdi sanki.

Şimdi otuzlu yaşlara geldik.Ve bilgisayar-konsol dünyası da birer korkunç olgun makinalara dönüştüler.Artık satrançta insanların hiçbir şansı kalmadı onlara karşı.Yakında Go gibi zeka oyunlarında da insanlığı mat edeceklerdir.

Artık birer oyuncak değiller,tıpkı yine benim yaşıma hitap edecek şekilde.Ve artık internet denilen bir olay var ki bu olayı daha da güzelleştiriyor.

Allah uzun ömür verirse,2020 veya 2030'lı yıllarda oyun dünyasındaki grafik teknolojisinin varabileceği son noktayı da görebileceğim.Çünkü tahminlerime göre o yıllarda,gerçeğinden farksız üç boyutlu projeksiyon görüntüler içerisinde ve korkunç bir yapay zekaya sahip bilgisayar ve/veya konsollarla oynuyor olacağız.

O yıllarda grafiğin evrimi duracak çünkü en son noktaya varılacak.Ama yapay zeka hep geliştirilecektir diye düşünüyorum.

Hayatınız bir oyun ve eğlence gibi güzel geçsin,ahirette de kazananlardan olup bu eğlenceye devam edenlerden olun.

Selam ve sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 9 years later...
  • 1 year later...
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...