Jump to content

Kuranda kar mucizesi


Recommended Posts

İki farklı konu üzerinden tartışılmakta. Jurist'in iddiası kuranda kar yoksa, dolu'dan nasıl bahsediliyordur. Bunu kanıtlamak için Nur:43ü öne sürüyor. Zavallı ise öne sürülen ayette bulut sözcüğü geçmez, olayın kar yağışı ile ilgisi yok, dolunun gökteki dağlardan geldiğinden bahsediyor diyor.

Jurist yağmur ve dolu yağışının dağlık bölgelerde daha sık olduğunu bilmiyor. Buna Örografik yağış adı veriliyor. Hava bir yükselti ile karşılaştığında hızla yükselir, soğur ve bu da yağışa neden olur. Bu yüzden dağların tepeleri çoğunlukla "bulutlu" ve karlıdır. Dağların tepeleri bulut üretiyor gibi görünür. Bunu youtubeda sayısız timelapse videosunda görebilirisiniz. Bu olay, havanın yükselip, soğuyup, yoğunlaşmasının sonucudur.

Muhammed'in dünyası çanak biçimindedir. Bunu dünya tanımında da devekuşu yuvasına benzeterek gösterir. Yani dünyanın kenarları dağlar, yükseltiler ile sınırlıdır. Arap yarımadası coğrafi olarak bir tepsi biçiminde tanımlanır. Bu yüzden sıcak hava ile buharlaşan su kıyılardan yükselip bu tepelere çarptıkça dolu biçiminde düşüyor olabilir. Bu hala herhangi biçimde kar yağışını garantilemez, zira iklim kar yağışı için uygun değildir.

Jurist gibi nice insanımız her yaz dolu yağmasına rağmen şaşkınlık içinde dolunun nasıl olup da yazın yağabildiğini merak ederler. Onlar için dolu da soğuk, kar da soğuktur. Demek ki dolu kar ile beraber ve hatta aynı şey olmalıdır. Dolu yağıyorsa, kar da yağmalıdır.

Dolu oluşumu için pek çok faktör varken, Muhammed'in durumunda bunlardan yükseklik ve sıcak yüzünden oluşan fırtınalar geçerli gibi görünüyor. Bu yüzden hayatının bir parçası olmayan kar için bir sözcük atılmamışken, "soğuk ve buz"a karşılık min beredin sözcükleri mevcut olabilir. Çünkü soğuk ve buzu mağaraların, kilerlerin, derin kovukların içinde çölde bile elde edebilirsiniz. Çölün bir başka özelliği de, mevsimine göre sabah kavururken, gece dondurabilmesidir.

Müslülerin en büyük hatası, bilmedikleri konularda mantıkla yol almaya çalışmalarıdır. Bu yüzden anlamsız, kısırdöngü tartışmalar uzadıkça uzar.

Kuranda sadece arap yarımadasında gerçekleşen olaylardan bahsedilir. Bu olayların nasıl ve hangi şartlarda gerçekleştikleri hakkında ne kadar bilgisizseniz, o kadar mucize olarak görünür.

tarihinde bir_akil_insan tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 124
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

dediğim gibi herşeyi geç....gökten yağmur - kar - dolu yağıyor dese bile...mucize neresinde olur bunun ? kuran demeden önce bilinmiyormuydu yani ??

bulutlar yağmur getirir...kar getirir eee?? nolmuş ? insanlık bunu ilk defa kurandan mı öğreniyor ?

kuran 1400 yıl önce inmiş ...hadi 1400 yıl öncesinin de öncesinde bilinmiyordu diyin???

Okeanides

Yunan mitolojisinde Okeanidler (Okeanides) olarak bilinen, tümü de yeryüzünü çepeçevre saran efsanevi Okenanos akarsuyunun tanrısı Okeanos ile onun karısı tanrıça Tethys'ten türemiş 3,000 peri olduğu söylenir, fakat bunların ancak küçük bir kısmının ismini biliyoruz.

Okeanidler, yeraltı sularından tutun da gökteki yağmur bulutlarına varıncaya kadar, yeryüzündeki tüm tatlı su kaynaklarına hakim olan peri-tanrıçalardır. Bir Okeanid, iki ölümsüzden türediği için sonuçta bir tanrıçadır; fakat hakimiyetleri genellikle belirli bir su kaynağı (nehir, göl, pınar vb.) ile sınırlı kaldığı için Okeanidlerin "peri" (nymph) olma özellikleri daha ağır basar.

Yunan mitolojisinde periler

1- dişidirler

2- çok uzun süre yaşayıp hep genç ve güzel kalmakla birlikte çoğunlukla ölümsüz değildirler

3- genellikle belirli bir yere aittirler ve sadece o yeri korurlar. Perileri, "daimona" denilen dişi daimon'lardan da (dişi cin) ayırmak gerekir. Daimonlar, bir mekanı değil de bir şeyi, özellikle de soyut bir duygu veya durumu temsil ederler. Örneğin, Lyssa cinneti, Aidos ise saygıyı temsil eden daimona'dır. Perilerse coğrafi özelliktedirler, yani belirli bir mekana aittirler. Okeanos'un kızları olan Okeanidler şu 4 grupta toplanabilirler: 1- Naiad'lar (Naiades; pınar ve memba perileri) 2- Nephalai (yağmur bulutu perileri) 3- Aurai (meltem ve esinti perileri)

4- Leimonides (kır ve otlak perileri). Okeanidlerin tatlı su kaynaklarına hakim peri-tanrıçalar olduğunu söylemiştik; o zaman meltem, esinti, bulut, kır falan nasıl işin içine girebiliyor, diye sorabilirsiniz. Kırlara hayat veren küçük su birikintilerini, gölcükleri, çiyi düşünün; hafif bir rüzgar esmeye başladığında sanki yüzünüze su çarpmışcasına hissettiğiniz nemi, ferahlığı hatırlayın; nihayet gökte alelacele koştururken eteğindeki incileri döken kızlara benzeyen yağmur bulutlarını aklınıza getirin... Bunlar su ile büsbütün alakasız şeyler mi? Değil. İşte eski Yunan medeniyetinde de aynen böyle düşünülmüş muhtemelen.

http://yunanmitoloji.../okeanides.html

tarihinde Zavallı tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Kuran kar dan bahsetmeseydi. Insanların hayatı çok farklı olurdu. Ne kar nasıl yağarı bulurdu ne önlem alabilirdi ne buz yapabilirdi. Tabi kuran yazılı kitap olarak bakanlara bu Msj bir anlam ifade etmeye bilir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 3 years later...

Kur'an yıldızlardan, güneşten, aydan ve bulutlardan çokca bahseder fakat, niçin hiçbir ayet, Jüpiter'den Satürn'den veya bize 32 milyar ışıkyılı uzaklıktaki GN-z11 gibi devasa büyük galaksilerden hiç bahsetmez? Çünkü Muhammed'in kur'an'a yazdırdığı gökyüzü ile ilgili ayetler, 7nc Yüzyıl döneminin teknolojisi ile saptanan bilimsel tespitlerde vardı da ondan. Muhammed kendi yaşadığı dönemde bilinen keşifleri ayet olarak kur'an'a koydu, bilinmeyenleri ise koyamadı haliyle.

 

Fotoğraf
Link to post
Sitelerde Paylaş

Kuran'da kardan veya kar ile abdest alınabileceğinden bahsedilmemesi, aynı zamanda islam'ın arap dini olduğuna bir delildir.

Arabistan'da her taraf çöl olduğu için "su yoksa toprakla temizlenin" denilmiş. ancak evrensel olduğu iddia edilen dinde nedense kardan hiç bahsedilmemiş. Ayrıca "toprak" ve "kum" ayrımının yapılmamış olması da ayrı bir cehalet. 

Sonuçta kuran'daki metinler, hep araplara ve o dönemin şartlarına yöneliktir ve "Mekke civarı için" diye zaten belirtilmiştir.

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 06.07.2008 at 17:17, dedem maymundu said:

Evet beyler bayanlar.Bir sorum var.Abdest bildiğimiz gibi suyla alınır,etrafta su bulamadığımız istisna durumlarda da teyemmüm adı verilen şekil uygulanır.Yani toprakla abdest alınır.

İlkin şu geliyor aklıma kitabın indiği bölgedeki toprak bildiğiniz kumlu toprak ve kullanılmaya elverişli olabilir,tabi buna temizlik denebilirse.Ama basit bir mantıkla dünyada bir sürü toprak çeşidi olduğunu göz önünde bulundurursak allahın sadece arabistandakileri düşündüğü sonucuna varabiliriz,değil mi?

Ama asıl sorum bu da değil.Şimdi ben kuzeye doğru gittiğimi hayal ediyorum.Görme ihtimalimin fazlalaşağı birşey geliyor aklıma ki o şey de zaten suyun katı halidir:kar

Neden karla abdest alınamıyor ve hatta neden kuranda hiç "kar" sözcüğü geçmiyor.

 

hahahahah kasimuha çok güldüm kardeş amaç suyla yıkamak olsaydı, elin tertemizken abdest alırken elini yıkamak zorunda olmazdım

amaç suyla yıkamak değil...

amaç temiz ellerdir. kainatta el kalksın bütün işler durur  o yüzden abdeste ilk önce ellerden başlanıcak kıpırdanmak yasaktır denir

Bu el tertemiş işler yapıcak demektir.

karla kurla değildir bu mesele kasumuha hahah çok cahilsiniz

El temiz işler yapamıyorsa bare toprağa teyemmüm etsin elin makamı zillete dokunup yüzüne başına mest etsin tevazu örneği olsun demektir anlamışsen likuntu mi hevri badi tenk yu 

amiiiiiiiiiiiin 

:Dsasasa

 

 

 

 

 

tarihinde Dindarr tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Kardan bahsedilmediği gibi cehennemde verilen ceza ise yakarak öldürmektir. Hatta gözü korutmak için bazı hocalar gaza gelip cehennem ateşi dünyadakinden 70 kat daha sıcaktır falan derler. Bilmezlerki uzayda oluşabilecek devasa sıcaklıkları. Bilen birinin gözünde cehennem ateşini bile küçük gösterdiklerini bile anlamazlar. Şimdi kutuplardaki insanların derdi donarak ölmek. Burada din ortaya çıksa bu adamlar donma cezası mı verilecekti. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 dakika önce, analiz yazdı:

Kardan bahsedilmediği gibi cehennemde verilen ceza ise yakarak öldürmektir. Hatta gözü korutmak için bazı hocalar gaza gelip cehennem ateşi dünyadakinden 70 kat daha sıcaktır falan derler. Bilmezlerki uzayda oluşabilecek devasa sıcaklıkları. Bilen birinin gözünde cehennem ateşini bile küçük gösterdiklerini bile anlamazlar. Şimdi kutuplardaki insanların derdi donarak ölmek. Burada din ortaya çıksa bu adamlar donma cezası mı verilecekti. 

Hayır sadece yakarak azap edilmez.Zemheri(soğuk cehennem) de vardır.

İmam gazali hazretleri  Kimya-i saadet ve hadis kitablarında Cehennemde çok soğuk Zemherir azapları bulunduğu

ayrıca Reşahat kitabında da, (Zemherir denilen soğuk Cehennemin azabı çok şiddetlidir) bahsetmiştir.

 

Ayrıca cehennemde ölmek yoktur.

Ne kadar cahil olduğun burdan belli zaten anlatmaya gerek yok

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
8 dakika önce, Hankah yazdı:

Hayır sadece yakarak azap edilmez.Zemheri(soğuk cehennem) de vardır.

İmam gazali hazretleri  Kimya-i saadet ve hadis kitablarında Cehennemde çok soğuk Zemherir azapları bulunduğu

ayrıca Reşahat kitabında da, (Zemherir denilen soğuk Cehennemin azabı çok şiddetlidir) bahsetmiştir.

 

Ayrıca cehennemde ölmek yoktur.

Ne kadar cahil olduğun burdan belli zaten anlatmaya gerek yok

 

 

Ayet göstersene bununla alakalı ?

 

Öldürmeyi hatalı yazmışım hızlı yazarken, dil sürçmesi gibi olmuş. Yosa bende biliyorum cehennemde sonsuz azap olduğunu ve derilerimizin yenilenerek yakma işlemlerinin devam edeceğini.

 

Sopanın ( asanın) yılan olabileceğine inanıyor musun gerçekten biraz açıklasana

Link to post
Sitelerde Paylaş
14 dakika önce, analiz yazdı:

Sopanın ( asanın) yılan olabileceğine inanıyor musun gerçekten biraz açıklasana

 

Burda sınırsız bir güçten bahsediyorum dağları,taşları,ayı,güneşi ve sonsuz evreni var eden bir yaradandan bahsediyorum.

Sopanın yılana dönüşmesi Allah için basit bir bişey..

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
Şimdi, Hankah yazdı:

 

Burda sınırsız bir güçten bahsediyorum dağları,taşları,ayı,güneşi ve sonsuz evreni var eden bir yaradandan bahsediyorum.

Sopanın yılana dönüşmesi Allah için basit bir bişey..

 

Peki Allah neden down sendromluları, siyam ikizlerini yaratır. Bu muhteşem varlığın amacı nedir? 

Link to post
Sitelerde Paylaş
Şimdi, analiz yazdı:

Down sendromluyu görünce nasıl kulluk ediyorsun. Bundan nasıl bir sonuç çıkarıyorsun

Benimde psikolojik sorunlarım var hemde ağır durmadan her gün ilaç içiyorum.2 3 kez ruh sinirde yattım.

Bu hastalığa ait olmadığımı biliyorum vede farkındayım.

Ancak bunun bir imtihan olduğuna eminim.

Şimdi bana ait olmadığımı hissetiğim bir hastalığı imtihan veya isyan sebebi olarak mı görmeliyim ?

Tabiki hayır.

Bunların hepsinin geçici ve imtihan olduğuna iman ediyorum.

hepsi bu.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
Şimdi, Hankah yazdı:

Benimde psikolojik sorunlarım var hemde ağır durmadan her gün ilaç içiyorum.2 3 kez ruh sinirde yattım.

Bu hastalığa ait olmadığımı biliyorum vede farkındayım.

Ancak bunun bir imtihan olduğuna eminim.

Şimdi bana ait olmadığımı hissetiğim bir hastalığı imtihan veya isyan sebebi olarak mı görmeliyim ?

Tabiki hayır.

Bunların hepsinin geçici ve imtihan olduğuna iman ediyorum.

hepsi bu.

 

Daha doğmamış bebeklerin ne sınavı bu sence

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...