reenkarnasyon

[exnihilo 0]

arkadaşlar reenkarnasyon hakkında seviyeli bir tartışma başlatmak isityorum.lütfen islam tartışmaları gibi alaya alınmasın.

[hardcodeprogram 0]

reenkarnasyon gibi bir sistemin varlıgının delilleri aşırı derecede yetersiz bence. Tek tük, azınlık kişilerin böyle bir olayla karşılaşması bunu çürütüyor. Reenkarnasyona göre tüm canlıların ruhu daha önceden başka bir canlıda idiyse bu olayla karşılaşma oranı dünyada en az %50 olmalı idi. Tartışmaya bile gerek yok diye düşünüyorum delillleri çok yetersiz.

[exnihilo 0]

ama şöyle kabul ederler ki önceki hayatlarını hatırlayamıyorlar

[iLLeGaLTM 0]

Ben olayın islam yönünü söyleyip çekileceğim

Reankarnasyon islamda ki ahiret inancına yüzde yüz terstir.

Hem allahın isism ve sııfatlarınada terstir...

Açıkça bşr muammadır.

KEndi fikrim olarak ruhun bedene yayılma yeteneği onun başka bir bedene geçebileceği manasına gelmez.

Nitekim ruh rabbimin emrindedir ayeti sırrınca ruh kabzedilince ancak allahın emrindedir.Başka bir bedene gidip giremez.Bu hususta izni yoktur..

Acizane görüşüm bilgim olmadığı için yanlışta olabilir saygılar

[Emre1974tr 0]

Hııımmmmmmmm

Şimdi şöyle bir düşünelim:

Ruhçular ateistlere;

Evrim inançlarını aşıladılar.

Komünizm sapkınlıklarını aşıladılar.

Irkçılığı aşıladılar.

Ne demiştik?

Şimdi sırada reenkarnasyon var. 21. yüzyılda da reenkarnasyon ve ruhlar alemi yalanlarını aşılayacaklar.

Yabancı diyarlarda bu çoktan uygulamaya geçildi bile. Şimdi de sıra Türk materyalistlerde.

Evrim, komünizm ve şimdi de reenkarnasyon.

Yakında şöyle toplu bir seans yaparsınız:

Oooommmmmmmmmmmmmmmmmmm

Hayırlı asimile olmalar, hayırlı nirvanaya koşmalar diliyorum hepinize. Artık en son halka da tamamlanıyor.

Selamlar.

[exnihilo 0]

Reenkarnasyon ruhun sürekli olarak tekrar bedenlendiğine inanan spiritüalistlerin bu olaya verdiği addır. Reenkarnasyon kavramı Asya dinlerindeki tenasüh kavramından farklı olmakla birlikte, günümüzde ruh göçüne inanan insanların sayısı bir milyarı aşmaktadır (hindular, budistler, deneysel spiritüalistler vs.) [1]

Tibetli budistler tarafından X. Panchen Lama’nın reenkarnasyonu olarak kabul edilen Gendhun Choekyi Nyima, XI. Panchen Lama

Ruh göçü doktrini kıyamet inanışına sahip geleneksel Musevilikte bulunmamakla birlikte, popüler Musevi inanışlarında ruh göçü kavramına ilişkin bazı unsurların yer aldığı görülmektedir. Örneğin birçok Yahudi Adem’in önce Nuh, sonra İbrahim, sonra Musa olduğuna inanır.

Ayrıca vaktiyle inisiyatik bir örgütlenme içinde olmuş Esseniler adlı Yahudi topluluğunun ruh göçünü kabul ettiği bilinmektedir. Öte yandan Yahudiler’in mistik ve ezoterik tradiyonu olan Kabala’da ruh göçü kavramının bulunduğu görülür. Ruh göçüne özellikle Sha'ar Ha'Gilgulim’de değinilmektedir. İbranice’de bu kavram ruhların devreleri anlamında kullanılan Gilgulei Ha Neshamot terimiyle ifade edilir. Eserde ruhların tekamül için çeşitli enkarnasyonlardan (doğumlardan,yaşamlardan) geçmesi gerektiği kavramı işlenir. [7]

wikipedia

Ünlü İngiliz biyolog Thomas Huxley reenkarnasyon fikrinin makul bir fikir olduğunu düşünmüş ve “Evrim ve Etik” (Evolution and Ethics) ve “Denemeler” (Essays) adlı kitaplarında bu fikri tartışmalı olarak ele almıştır.

A.B.D.’nde son zamanlarda, kimilerince 20. yy.’ın Galilesi sayılan Kanadalı-A.B.D.’li psikiyatrist Ian Stevenson tarafından sürdürülen bilimsel araştırmaların sonuçlarının yayımlanmasıyla reenkarnasyona olan ilgi biraz daha popüler hale getirilmiştir.

Reenkarnasyonun varlığının lehindeki en ayrıntılı kişisel rapor dosyaları Virginia Üniversitesi’nden Prof. Ian Stevenson tarafından “Yirmi Açık Reenkarnasyon Vakası” Twenty Cases Suggestive of Reincarnation, “Reenkarnasyon ve Biyoloji: Doğum İşaretlerinin ve Doğum Kusurlarının Etiyolojisine Bir Katkı, Cilt 1: Doğum İşaretleri” (Reincarnation and Biology: A Contribution to the Etiology of Birthmarks and Birth Defects Volume 1: Birthmarks) ve “Reenkarnasyon ve Biyoloji: Doğum İşaretlerinin ve Doğum Kusurlarının Etiyolojisine Bir Katkı, Cilt 2: Doğum İşaretleri ve Diğer Anormallikler” (Reincarnation and Biology: A Contribution to the Etiology of Birthmarks and Birth Defects Volume 2: Birth Defects and Other Anomalies) adlı kitaplarda yayımlanmıştır. (İncelemelerinin bir kısmı Charlottesville Üniversitesi tarafından İngilizce olarak ,6 büyük cilt halinde yayımlanmıştır.)

[33]Prof. Stevenson 40 yılını, geçmiş yaşamlarını hatırlıyor gibi görünen çocukları incelemeye hasretti. Yaklaşık 1000 çocuk üzerinde incelemelerde bulundu. (İncelediği vakaların sayısı 2002 yılında 2006'yı bulmuştur.) Prof. Stevenson her vakada çocukların raporlarını metotlu olarak belgeledi. Böylece, çocukların anlattıkları ile ölen kişilere ait olguların paralellik göstermekte olduğunu doğrulamayı başardı. Aynı zamanda sözkonusu ölen kişilerde ölüm ve yaralanmaya yol açmış yara izlerinin sözkonusu çocuklarda doğum işareti ve doğum kusuru olarak belirmiş olduğunu, otopsi fotoğrafları gibi tıbbi kayıtlarla doğruladı.[31][32] Prof. Stevenson’un yardımcılarıyla bilimsel anlamda son derece titiz bir şekilde incelediği bu vakalarda, geçmiş yaşamlarını (reenkarnasyonlarını) hatırladıklarını söyleyen bütün çocukların iddiaları araştırılmış ve hepsi doğrulanmıştır. İncelemelerini genellikle reenkarnasyona inanılan ülkelerde sürdürmüş olan Stevenson, yayımlanan son kitabında ise Batı’da rastladığı 6 vakayı sunmuştur.

Stevenson tarafından belgelenmiş tipik bir vakada, Beyrut’taki bir çocuk 25 yaşında bir motor tamircisiyken plaj yolu üzerinde hız sınırını aşmış bir arabanın çarpmasıyla ölmüş olduğunu anlatmaktaydı. Çeşitli tanıklıklara göre, çocuk sürücünün adını, kazanın tam olduğu yeri, motor tamircisinin kızkardeşlerinin, anne ve babasının, kuzenlerinin ve birlikte ava gittiği arkadaşlarının adlarını veriyordu. Vaka doğrulandı, çocuk sözkonusu motor tamircisinin ölümünden birkaçyıl sonra doğmuştu ve çocuğun ailesinin ölen adamla görünür hiçbir irtibatı yoktu.[34]

Stevenson’un ilk incelemelerini daha ziyade, reenkarnasyona inancının yoğun olduğu ülkelerde yapmıştı. Bu bakımdan bir eleştiri aldığında, bu kez incelemelerini Batılı ülkelerde de yaptı ve Avrupa’da incelediği bu tür reenkarnasyon vakaları üzerine bir kitap yayımladı.[35]

Daha başka birçok kişi reenkarnasyon fenomenini sorgulamış ve bunun makul bir fenomen olduğu sonucuna varmıştır. Bu kişiler arasında Peter Ramster, Dr. Brian Weiss, Dr. Walter Semkiw ve başkaları sayılabilir. Fakat bu kişilerin çalışmaları bilim çevreleri tarafından genellikle kuşkuyla karşılanmıştır. Dr. Karl Sagan gibi bazı kuşkucular, daha fazla reenkarnasyon araştırmasının yapılması gerektiği düşüncesindedirler.[36]

Temmuz 10, 2008 tarihinde Thor tarafından düzenlendi

[exnihilo 0]

emre evrim bir inanç değildir..ben cahilim diye bağırıyorsun yani.

[Emre1974tr 0]

emre evrim bir inanç değildir..ben cahilim diye bağırıyorsun yani.

Yakında aynı şeyi reenkarnasyon için de söyleyeceksiniz. Bunu da size bilim maskesiyle benimsetecekler.

Cahilliğinize ve hurafelerinize yeni bir halka daha eklenecek bu asırda.

Zaten bu son halka da tamamlanınca iyice pençelerine düşmüş olacaksınız.

selam.

[exnihilo 0]

Yakında aynı şeyi reenkarnasyon için de söyleyeceksiniz. Bunu da size bilim maskesiyle benimsetecekler.

Cahilliğinize ve hurafelerinize yeni bir halka daha eklenecek bu asırda.

Zaten bu son halka da tamamlanınca iyice pençelerine düşmüş olacaksınız.

selam.

konuyu saptırma

[exnihilo 0]

Taoizm’in kutsal kitaplarından Chuang Tzu’da (M.Ö.4.yy.) şöyle denir: “Doğum başlangıç değildir, ölüm de son değildir. Varoluş sınırsız, sonsuzdur; bir başlangıç noktası olmayan süreklilik sözkonusudur. Sınırı olmayan varoluş (varlık) uzaydır. Başlangıç noktası olmayan süreklilik zamandır. Doğum da vardır, ölüm de; biri dışarı doğru olan sonuçtur, diğeri içeriye doğru olan sonuçtur. Böylece, biçimini görmeksizin, 'İlâhî Olanın Kapısı'ndan bir içeri bir dışarı geçilir.” (Zhuang Zi, 23)

[Emre1974tr 0]

konuyu saptırma

İyi sapmalar.

Zaten ruhçuların uşağı olan sizlerin hiçbir düşünsel şansınız yok. Bu reenkarnasyonu da elinde sonunda size benimsetip olayı tamamlayacaklar.

Selam.

[exnihilo 0]

İyi sapmalar.

Zaten ruhçuların uşağı olan sizlerin hiçbir düşünsel şansınız yok. Bu reenkarnasyonu da elinde sonunda size benimsetip olayı tamamlayacaklar.

Selam.

bu forumda ruhçu bir ateist varsa o da benimdir.diğer arkadaşların ruhçu olduklarını hiç sanmıyorum

[Emre1974tr 0]

bu forumda ruhçu bir ateist varsa o da benimdir.diğer arkadaşların ruhçu olduklarını hiç sanmıyorum

Birdenbire herkes oltaya gelmiyecektir zaten. Adım adım sizi böyle devşirecekler. Gerçi çoktan gerçekleşti bu da, sadece işin reenkarnasyon ve ruhlar inancı kaldı.

Bugün sen ruhçu ateist olacaksın, yarın sayınız ikiye üçe çıkacak. Ve bilim dünyasına kabul ettirildiğinde toplu bir reenkarnasyon imanına geçiş yaşanacaktır.

Bak materyalist olduklarını sanan budistler reenkarnasyona da, kutsal insanlara da iman ediyor. Hatta Madonna'yı fazla çıplak bulduklarından Çin'e bile sokmadı bu budistler.

Selam.

[exnihilo 0]

Birdenbire herkes oltaya gelmiyecektir zaten. Adım adım sizi böyle devşirecekler. Gerçi çoktan gerçekleşti bu da, sadece işin reenkarnasyon ve ruhlar inancı kaldı.

Bugün sen ruhçu ateist olacaksın, yarın sayınız ikiye üçe çıkacak. Ve bilim dünyasına kabul ettirildiğinde toplu bir reenkarnasyon imanına geçiş yaşanacaktır.

Bak materyalist olduklarını sanan budistler reenkarnasyona da, kutsal insanlara da iman ediyor. Hatta Madonna'yı fazla çıplak bulduklarından Çin'e bile sokmadı bu budistler.

Selam.

ok.yşanırsa yaşanır.cahiliz biz siz doğrusunuz.kaybol bakıyım hadi.

[exnihilo 0]

sene 1957. yer ingiltere.

iki kız kardeş (yaşlar 11-4), okula giderken bir kamyonun altında kalıyor ve ölüyor.

anne o sırada hamile.

7 ay sonra anne ikiz kız bebekler doğuruyor...

zamanla tüm özellikler ölen kızlara ait şekilde beliriyor..

yani kamyon altında kalan kızlar, hamile olan anneden tekrar doğuyor!!

dudak uçuklatan bu gerçek olayın tamamı ve devamı 17 kasım 2006 tarihli kelebek'te yasemin boran'ın şu yazısında;

------------------------------------------------------

yeniden doğan kardeşler

spritualist literatür yeniden doğuş olaylarıyla doludur.

burada inceleyeceğimiz örnek ise, yeniden doğuş olayları arasında özel bir yere sahip. olay, iki kız kardeşin öldükten hemen sonra yine aynı anne-babadan ikiz kız kardeş olarak doğmasıdır.

1957 yılında ingiltere'de iki kız kardeş okula giderken bir kamyonun altında kalarak ölürler. kızlardan büyüğü jane 11, küçük jaoueline 4 yaşındadır. ve o sıralarda anneleri yeni bir hamilelik döneminin başındadır.

kızların ölümünden sonra çok büyük bir üzüntü içine giren aile zar zor toparlanıp doğum hazırlıklarına başlar. beklenen doğum kazadan yaklaşık yedi ay sonra hiç beklenmedik şekilde gerçekleşir. bebek daha doğrusu bebekler ikizdir. bunlardan ilk doğana jennifer, diğerine gillian isimleri verilir. kızların görünümleri aileyi şaşkına çevirir. ikinci doğanın yani küçük olanın yüzünde, sağ gözünün üzerinde bir yara izi vardır. ölen kızlardan küçüğünün yüzünde de aynı yerde ve aynı şekilde, üç yaşlarında düşme sonucu oluşmuş bir yara izi vardır. ve yeni doğan bebekteki iz, bunun eşidir. kızlar büyüdükçe başka benzerlikler de ortaya çıkar. örneğin, ilk doğan bebek, ölen büyük kardeşin huylarını taşımaktadır.

bir gün ikizler, babalarıyla birlikte tavan arasına çıkarlar. burada ölen kızların bazı eşyaları sarıp sarmalanmış olarak durmaktadır ve aile ikizlerin o güne kadar bu eşyalardan haberleri olmadığından emindir. oyuncaklar arasında ölen büyük kardeşin çok sevdiği zenci bir bebek de vardır. kızların sağlığında bu bebek kırıldığı için tavan arasındaki dolaba kaldırılmıştır. kazadan sonra da hiç dokunulmamıştır. jennifer, yani ikizlerin büyük olanı, babasına "baba, bu dolabı açar mısın, orada siyah bebeğim var" der. ve daha buna benzer bir sürü olay meydana gelir. bunun üzerine aile bunun ne olduğunu araştırmaya başlar. sonunda, 1966'da hindistan rajastan üniversitesi parapsikoloji bölümü başkanı dr. hemendra n.baharjee, ingiltere'ye gelip kızları inceler. anne, baba ve kızlarla uzun uzun konuşur, sesleri banda kaydeder.

dr. banarjee aslında yeniden doğum olaylarını araştırmamaktadır. doktor, yeniden doğduğu kesinleşmiş kişilerin eski yaşantılarını hatırlamalarına yönelik araştırmalar yapmaktadır. incelemenin sonunda ikizlerin, gerçek bir yeniden doğuş olayı olduğuna karar verir.

http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/...309&yazarid=43

[HomieSapiens 0]

İyi sapmalar.

Zaten ruhçuların uşağı olan sizlerin hiçbir düşünsel şansınız yok. Bu reenkarnasyonu da elinde sonunda size benimsetip olayı tamamlayacaklar.

Selam.

ruhcu dedigin ne ?

salak salak konusma burda

bi yerinden salliyip salliyip kelime buluyosun

ne lan bu seytan halkalari mi goren de tomb raider oyniiyorruz sanicak

Temmuz 10, 2008 tarihinde maymunumsu tarafından düzenlendi

[moleskine 0]

Ruha inanmıyoruz, ruh yok diyoruz, "hayır inanıyorsunuz ama farkında değilsiniz" diyorsunuz.

Ruh olmadığı için reenkarnasyon da olmaz diyoruz, "hayır hayır aslında inanıyorsunuz reenkarnasyona ruhçu uşakları sizi" diyorsunuz.

Bu new age zımbırtıları, yani ruhlar, reenkarnasyon, aura, astral projeksiyon, kaşık bükme,kirlian, üst bilinç, düşünce gücü, kozmik bilinç ya da kozmik enerji gibi saçmalıkların tek bir ortak noktası vardır: Para!

Zamanında ben de kendimi adamıştım bu saçmalıklara. Aura görmeye çalışır, astral projeksiyon yapmaya uğraşırdım. Reenkarnasyona da sempatim vardı. Onlarca kitap aldım, fakat işime yaradılar mı? Hayır. Aura gördüm mü ya da astral projeksiyonla farklı alemlere gittim mi? Hayır. Spiritüalist uğraşlar sadece para tuzağıdır. Ne dünyayı ele geçirmeye çalışan-ruhçu-paganist-çok güçlü-gizli masonların bir kandırmacasıdır, ne de gerçektir. Günümüzde aura görüyorum, kaşık büküyorum, kozmik bilinci uyandırıyorum, enerji yolluyorum, uzaylılarla bağlantım var diyen kişilerin, orta çağda demonlarla irtibata geçiyorum, meryem anadan emirler alıyorum, tanrı bana dokundu iddialarında bulunanlardan hiçbir farkı yoktur. Meditasyon yapıyorum, ruhumu dinlendiriyorum, ben x kişisinin reenkarne olmuş haliyim, kristallerin enerjisiyle yaşam doluyorum insanları, ya kendilerini kandırıyorlardır ya kandırılıyorlardır ya da başkalarını kandırıyorlardır. Kesin olan bir şey varsa o da ortada bir kandırmaca olduğudur.

[zerdust 0]

ben bunun varlıgının olduguna ınananlardanım

[aktifus 0]

Reenkarnasyon ve tekamül yaşamı anlamlandıran ve açıklayabilen tek sistem bana göre.

[keleyt 0]

emre evrim bir inanç değildir..ben cahilim diye bağırıyorsun yani.

Evrim bir inançtan öteye hiç bir zaman gitmemiştir..