Jump to content

MUHAMMED VE KURAN KİME GÖNDERİLMİŞ?


Recommended Posts

muhammed ve kuran yani islam dini kime gönderilmiş....

bakın kuranın kendisi bu konuda ne diyor;

ŞURA 7.

Böylece biz sana Arapça bir Kur'an vahyettik ki, şehirlerin anası olan Mekke'de ve çevresinde bulunanları uyarasın. Hakkında asla şüphe olmayan toplanma günüyle onları uyarasın. Bir grup cennette, bir grup ise cehennemdedir.

gayet açık.... muhammed mekke ve cevresine gönderilmiş yani... arabistana yollanmış.... o yüzden çin... japonya... amerika... avrupa ..kurandan muaf sayılır..... desene bizim türkler kendi kendine gelin güvey oluyor.. .. çünkü ayete göre türkler... muhammedin ümmetinden değil...

bu ayet ek bir ayet daha yazayım..

ibrahim 4;

Biz her peygamberi, ancak kendi kavminin diliyle gönderdik ki, onlara (Allah'ın emirlerini) iyice açıklasın. Allah dilediğini saptırır, dilediğini de doğru yola iletir. O mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 47
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Gavs kardeş bak bu yol ateizme çıkar.

çıkmaz korkma.... eğer allaha sağlam bir iple bağlanıp... umutlarını airete bağladıysan .... korkmaya gerek yok.... bugun bilim allahın olmadığını ispat etse bile kendince... yine bana vız.... ben allahın var olduğunu biliyorum...

eğer sen kuranın tamamına inandım.. diyorsan...

bu ayetler hakkında düşüncen ne..?

gayet açıkça demiyor mu.... ben seni mekke ve cevresine gönderdim diye....

tarihinde gavs tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
çıkmaz korkma.... eğer allaha sağlam bir iple bağlanıp... umutlarını airete bağladıysan .... korkmaya gerek yok.... bugun bilim allahın olmadığını ispat etse bile kendince... yine bana vız.... ben allahın var olduğunu biliyorum...

eğer sen kuranın tamamına inandım.. diyorsan...

bu ayetler hakkında düşüncen ne..?

gayet açıkça demiyor mu.... ben seni mekke ve cevresine gönderdim diye....

Gavs efendimiz ozamanın şartlarıyla sadece onları uyarmak durumundaydı mekke ve çevresini cihatın ne olduğunu bilirsin daha sonra cihatla diğer toplumlarada ulaşmıştır din dolayısıyla efendimizin görevi onları onların görevi diğer toplumları uyarmak.Zaten ozamanın şartları ile ancak o civarlar uyarılabilirdi diğer toplumlar ancak mektup yoluyla dine davet edilmiştir buda pek işe yaramaz.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Gavs efendimiz ozamanın şartlarıyla sadece onları uyarmak durumundaydı mekke ve çevresini cihatın ne olduğunu bilirsin daha sonra cihatla diğer toplumlarada ulaşmıştır din dolayısıyla efendimizin görevi onları onların görevi diğer toplumları uyarmak.Zaten ozamanın şartları ile ancak o civarlar uyarılabilirdi diğer toplumlar ancak mektup yoluyla dine davet edilmiştir buda pek işe yaramaz.

tamam istimyo haklısın...

bende gereksiz bir başlık açtığıma karar verdim..........

konuşulması gereken daha önemli ayrıntılar varken.... böyle kafa karıştırmkatan başka şeye yaramayacak... yazılar yazmak doğru değil.... bir dahakine daha dikkatli olurum...

Link to post
Sitelerde Paylaş
muhammed ve kuran yani islam dini kime gönderilmiş....

bakın kuranın kendisi bu konuda ne diyor;

ŞURA 7.

Böylece biz sana Arapça bir Kur'an vahyettik ki, şehirlerin anası olan Mekke'de ve çevresinde bulunanları uyarasın. Hakkında asla şüphe olmayan toplanma günüyle onları uyarasın. Bir grup cennette, bir grup ise cehennemdedir.

gayet açık.... muhammed mekke ve cevresine gönderilmiş yani... arabistana yollanmış.... o yüzden çin... japonya... amerika... avrupa ..kurandan muaf sayılır..... desene bizim türkler kendi kendine gelin güvey oluyor.. .. çünkü ayete göre türkler... muhammedin ümmetinden değil...

bu ayet ek bir ayet daha yazayım..

ibrahim 4;

Biz her peygamberi, ancak kendi kavminin diliyle gönderdik ki, onlara (Allah'ın emirlerini) iyice açıklasın. Allah dilediğini saptırır, dilediğini de doğru yola iletir. O mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.

iyide dostum ayette Mekke ve çevresi diyor. Sadece mekke dese, mekkenin yanı dese, yada sadece araplar dese haklısın. Mekkenin çevresi tüm dünyadaki ülkeleri kapsar, Mekkenin bitişiğinde de demiyor. Dünya yuvarlak ya :) çevreden kastı DOĞUSU, BATISI, KUZEYİ, GÜNEYİ dir bence. Aksi takdirde BU KİTAP YALNIZCA ARAP HALKI İÇİN GÖNDERMİŞTİR, YALNIZCA MEKKE VE YANINDAKİ ÜLKE İÇİN GÖNDERİLMİŞ gibi ifadeler olurdu. Çevre dört bi yanı anlamını taşır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
iyide dostum ayette Mekke ve çevresi diyor. Sadece mekke dese, mekkenin yanı dese, yada sadece araplar dese haklısın. Mekkenin çevresi tüm dünyadaki ülkeleri kapsar, Mekkenin bitişiğinde de demiyor. Dünya yuvarlak ya :) çevreden kastı DOĞUSU, BATISI, KUZEYİ, GÜNEYİ dir bence. Aksi takdirde BU KİTAP YALNIZCA ARAP HALKI İÇİN GÖNDERMİŞTİR, YALNIZCA MEKKE VE YANINDAKİ ÜLKE İÇİN GÖNDERİLMİŞ gibi ifadeler olurdu. Çevre dört bi yanı anlamını taşır.

ya ordaki cevreden kasıt gayet açık... sen öyle yorumluyorsan...o başka

öyle olsaydı... allah diyemezmiydi.... seni tüm dünyaya yada tüm insanlara gönderiyorum diye... niye böyle herşeye yorulabilecek bir kelime seçiyor ki...

neyse ya ben bu konu hakkında daha fazla tartışmak istemiyourm...... çünkü kafa karışıklığındna başka bir şey getirmeyecek

Link to post
Sitelerde Paylaş
iyide dostum ayette Mekke ve çevresi diyor. Sadece mekke dese, mekkenin yanı dese, yada sadece araplar dese haklısın. Mekkenin çevresi tüm dünyadaki ülkeleri kapsar, Mekkenin bitişiğinde de demiyor. Dünya yuvarlak ya :) çevreden kastı DOĞUSU, BATISI, KUZEYİ, GÜNEYİ dir bence. Aksi takdirde BU KİTAP YALNIZCA ARAP HALKI İÇİN GÖNDERMİŞTİR, YALNIZCA MEKKE VE YANINDAKİ ÜLKE İÇİN GÖNDERİLMİŞ gibi ifadeler olurdu. Çevre dört bi yanı anlamını taşır.

Yani allah için dünyanın merkezi mekke.

Dilde arapça.

Ve inandığın allahın böyle şeyler yapması sence normal.

Gerçetende Bravo...

Link to post
Sitelerde Paylaş
ya ordaki cevreden kasıt gayet açık... sen öyle yorumluyorsan...o başka

öyle olsaydı... allah diyemezmiydi.... seni tüm dünyaya yada tüm insanlara gönderiyorum diye... niye böyle herşeye yorulabilecek bir kelime seçiyor ki...

neyse ya ben bu konu hakkında daha fazla tartışmak istemiyourm...... çünkü kafa karışıklığındna başka bir şey getirmeyecek

şahsen ben sahte bi paygamber olsam, boyle bi kitap yazsaydım kesinlikle "mekke ve çevresi" demezdim, dünya derdimki hiç tartışılmasın bu ayet. Kuran gibi bir kitabı insanlar yazdıysa ki, çok geniş düşünen insanlarmış ki ; onlarında boyle bi hatayı yapacaklarını hiç zannetmem. direk dünya diyip işin içinden zaten çıkarlardı. İnsanlar yazdıysa, ayet i çıkaran kendileri değilmi?, 1000 kere okuyup hataları giderip, sonra vahiy geldi demek ellerindeydi.

Kabe nin 4 yanını kıble kabul etmiyormuyuz? kabenin çevresi değilmidir bu, o mantıkla düşün. Mekkenin çevresi de tüm ülkeleri kapsar. Ayrıca kuran da hiç biyerde EY ARAPLAR demez, EY İNSANLAR der.

Link to post
Sitelerde Paylaş
orada "mekke" kelimesi geçmez

"şehirlerin anası" der

o da aslında Mekke ve çevresine işaret eder.

Yanlış çevirilerden alıntı yapıyorsunuz

Şehirlerin anası derken neyi kast ediyor?

Madem bu yanlış çeviri anlam kayması var o zaman orada neyi kast ettiğini açıklamalısın.

Link to post
Sitelerde Paylaş
şahsen ben sahte bi paygamber olsam, boyle bi kitap yazsaydım kesinlikle "mekke ve çevresi" demezdim, dünya derdimki hiç tartışılmasın bu ayet. Kuran gibi bir kitabı insanlar yazdıysa ki, çok geniş düşünen insanlarmış ki ; onlarında boyle bi hatayı yapacaklarını hiç zannetmem. direk dünya diyip işin içinden zaten çıkarlardı. İnsanlar yazdıysa, ayet i çıkaran kendileri değilmi?, 1000 kere okuyup hataları giderip, sonra vahiy geldi demek ellerindeydi.

Kabe nin 4 yanını kıble kabul etmiyormuyuz? kabenin çevresi değilmidir bu, o mantıkla düşün. Mekkenin çevresi de tüm ülkeleri kapsar. Ayrıca kuran da hiç biyerde EY ARAPLAR demez, EY İNSANLAR der.

Muhammed bu salladıklarının ileride bir kitap haline getirileceğini bilse zaten böyle desteksiz sallamazdı.

Ama biliyorsunki kuran denen kitap muhammed öldükten sonra osman tarafından toparlanmıştır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Yani allah için dünyanın merkezi mekke.

Dilde arapça.

Ve inandığın allahın böyle şeyler yapması sence normal.

Gerçetende Bravo...

Muhammede ayetlerin rusça mı indirilmesini bekliyordun? Senin dilin türkçe iken çince bir öss sınavına girmen adaletsizlik olurdu değilmi arkadaş, adaletli bir sistem ise seni bu sınava türkçe girmeni isterdi. Demekki arapça olarak inmesi gerekiyormus.

Peygamber in bulundugu bölge nere ise o bolgeden bahsederek tarif etmesi gerekir, keşvedilmemis amerika ve çevresi diye tarif etmesini bekliyordun.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Muhammede ayetlerin rusça mı indirilmesini bekliyordun? Senin dilin türkçe iken çince bir öss sınavına girmen adaletsizlik olurdu değilmi arkadaş, adaletli bir sistem ise seni bu sınava türkçe girmeni isterdi. Demekki arapça olarak inmesi gerekiyormus.

Peygamber in bulundugu bölge nere ise o bolgeden bahsederek tarif etmesi gerekir, keşvedilmemis amerika ve çevresi diye tarif etmesini bekliyordun.

nerde kaldı ewrenselliği dinin?

Link to post
Sitelerde Paylaş
Muhammed bu salladıklarının ileride bir kitap haline getirileceğini bilse zaten böyle desteksiz sallamazdı.

Ama biliyorsunki kuran denen kitap muhammed öldükten sonra osman tarafından toparlanmıştır.

derdi neydiki bu kadar ayeti sallayarak bu dava için hayatından vazgeçmişti. Ona bu hiçbişey kazandırmayacaktı. Hepsinin aksine ömrünü ayet yazmakla ve davası ugruna savaşarak geçirmek yerine, çekerdi kafasını yer içer eyvallah derdi. Kolaymı peygamberim diyebilmek, önce kellenden vazgeçmen lazım. Buda her babayigidin harcı değil.

tarihinde antares86 tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
derdi neydiki bu kadar ayeti sallayarak bu dava için hayatından vazgeçmişti. Ona bu hiçbişey kazandırmayacaktı. Hepsinin aksine ömrünü ayet yazmakla ve davası ugruna savaşarak geçirmek yerine, çekerdi kafasını yer içer eyvallah derdi. Kolaymı peygamberim diyebilmek, önce kellenden vazgeçmen lazım. Buda her babayigidin harcı değil.

derdi neydiki bu kadar ayeti sallayarak bu dava için hayatından vazgeçmişti. Ona bu hiçbişey kazandırmayacaktı.

Evinde 2-3 ay aş için ateş yanmadığı; bu evde su ve hurmadan başka yiyecek bulunmadığı yolunda patetik hadisler nakledilmiştir. Bu hadislerin Buhari'de yer alma konusu başka bir tartışma konusudur, çok da uzun sürer.

Başka hakikatlere bakalım-bırakalım tenakuz olarak kalsın-:

*Çok zengin bir kadın olan Hatice'den miras kalanlar

*Ebubekir'in sağladığı mallar

*Medinelilerin sağladığı mallar

*Düşünülemeyecek kadar çok ganimetler: Medine yakınlarındaki Hurmalıklar; Hayber Hurmalıkları; Fedek Hurmalıkları bkz:( Sahih-i Buhari tecrid: 1288 nolu hadis ve Kamil Mirasın açıklamaları)

*Humus (savaş ganimetinin beşte bir payı)

*Ayetnip (Bazı savaş ganimetlerin tümü. Örnek: Nadiroğullarından Fedek Halkından elde edilen ganimet böyle olmuştur. F.Razi: 29/284; Kurtubi 18/19 )

*Ayetnip hakkında nüzul olan HAŞR SURESİ 6.AYET:6 - Allah'ın, onlardan peygamberine verdiği ganimetlere gelince siz onun üzerine ne at, ne de deve sürmediniz. Fakat Allah peygamberini, dilediği kimselerin üzerine salar. Allah her şeye kadirdir.

Haşr Suresi 6. ayetin Tefsiri: Elde edilmesinde zorluk olmayan ganimete de fey' adı verilmiştir. Şer'an da fey', kâfirlerin mallarından müslümanlara dönen ganimet ve haraç gibi gelirler demektir. Denilmiştir ki ganimet, harb esnasında kâfirlerden üstünlük ve galibiyyetle alınan şeylerdir. Hükmü, Enfâl Sûresi'nde geçen "Bilin ki, ganimet olarak aldığınız herhangi bir şeyin beşte biri Allah'a, Resulüne..." (Enfâl, 8/41) âyeti gereğince beşte birdir. Fey' ise harp bittikten ve feth edilen yer Dar-ı İslâm olduktan sonra onlardan alınan mallardır. Hükmü, beşe bölünmeksizin hepsi müslümanların menfaatlarına uygun olan yönlere sarf edilir." âyette geçen zamirinden maksat, yurtlarından sürülen kâfirler, yani Benî Nadir'dir. Onlardan Resulullah (s.a.v)'a ganimet olarak verilenler de, bırakmış oldukları taşınır ve taşınmaz malların ganimet olmak üzere Resulullah'ın eline verilmesi ve tasarrufuna geçirilmesi demektir.

SÜNNETE BAKALIM: Nadir Oğulları'nın malları, elde edilmesinde fazla zorluk çekilmeyen ganimet kabilinden bir fey' olarak kalmıştı. Sahâbîler bunun, Bedir'de olduğu gibi Enfâl Sûresi'de bulunan âyetlerin hükmü gereğince beşe bölünerek kalanın taksim edileceğini sanmışlardı. İşte bu âyetle bunun bilhassa Resulullah'a aid bir fey' olduğu beyan edilerek buyuruluyor ki, Allah'ın yurtlarından çıkarmakla perişan ettiği o kâfirlerden fey' olarak Resulü'ne iâde buyurduğu mala gelince siz ona ne at oynattınız ne de deve.

HADİSE BAKALIM TEKRAR: Buharî, Müslim Tirmizî, Nesaî ve diğer kaynaklarda rivayet edildiğine göre, Hz.Ömer demiştir ki, "Nadir Oğulları'nın malları, Allah Teâlâ'nın, Resulü'ne ganimet olarak verdiği, elde edilmesi hususunda müslümanların ne at ne de deve sürmediği ganimet malı idi ve Resulullah'a mahsustu. Hz.Peyamber bu maldan ehlinin bir senelik nafakasını ayırdı, kalanını silah ve hayvanat ile Allah yolunda hazırlanmak için sarfetti. Nadir Oğulları'na karşı yapılan kıtal da ehemmiyetsizdir." (sÜNNET VE hADİS DIŞINDA yukarıdaki Ayet tefsiri Elmalılı Hamdi Yazırdan alıntılandı)

* "De ki, ganimetler Allah ve Peygambere aittir. (Enfal, 8/1),

* Muhammedin şahsi zengiliğinin DİĞER işaretleri: 60'tan fazla kölesi, 20 cariyesi; Karılarından Ayşe'nin bir andını bozması üzerine KENDİSİNE AİT OLANLARDAN 40 köle birden AZAD etmesi (Buhari; tecrid hadis no: 699 ve devamına dair kamil Miras'ın İzahı)

* Veda Haccı öncesinde kendi hazinesinden 100 deve kuban kestiren, hatta bir kısmını da kendi kesen; bir kısmını da damadı Ali'ye kestirEBİLECEK bir dünyalığa

sahip olması (Buhari ve Müslim'de Kitabu'l-hac'ca bkz).

* Rukye: Nefes etme ve okuma sonucu Teda vi ettiği-yani E't-Tıbbün-nebevi'yi uyguladığı vakalarla doludur Kütub-u Sitte. Her defasında Rukye adı altında ücret aldığın: koyun sürüleri, kurutulmuş, yoğurt, et artık 'Şifa bulan'ın gönlünden ne koparsa, gücü ne kadarsa ÜCRET almıştır Muhammed (s.a.v). Uhruc duası ile (''Uhruc adevullah, ene resullullah!'') diyerek Cin çıkaran da bu Muhammed Mustafa'dır.

* El-Müellefetül Kulüb ve ganimetlerin büyüklüğüne örnek:

Hevazin-Huneyn savaşında ganimet olarak elde edilenler Buhari'nin e's-Sahih'inde sayılıp dökülür: 6 bin kadın; 24 bin deve; 40 bin davar; 4 bin okiyye gümüş. Taberi ve Ceziri'ye göre düpedüz RÜŞVET VEREREK kabilenin ileri gelenlerinin Kalplerine İslama Isındıran (Yaşar Nuri terminolojisi ile) da bu Zat. EbuSüfyan'dan-Hars oğlu Ala'ya kadar 15 kişilik putataparlara İslama gelsinler diye 100'ER (YÜZ'ER) deve verende O. Kurana El-Müellefetül Kulüb diye de girmiş bu olay.

Sahihi Buhari'de ve İbni İshak'da Cabir b. Abdullah rivayetine göre şunları okuyoruz:

''Benden evvel hiç kimseye (diğer nebilere) verilmedik beş şey, hep birden bana verilmiştir:

1-) Düşmanın kalbine korku salmak

2-) Yeryüzü bana namazgah kılındı

3-) Cihad yolu ile bana ganimet helal edildi (''Ganaim bana helal edildi'' Halbuki benden evvelki Nebilere helal değildi)

4-) Bana Şafaahat verildi

5-) Bütün kavimlerin peygamberi sayılmak (''Benden evvel her nebi hassaten kendi kavmine ba's olunurken; ben umum-ı nasa ba's olundum'') Buhari c.II s. 223

* Enfal suresi: 1 - Sana ganimetlerin bölüştürülmesini soruyorlar. De ki, ganimetlerin taksimi Allah'a ve Resulüne aittir. Onun için siz gerçekten mümin kimseler iseniz Allah'tan korkun da biribirinizle aranızı düzeltin. Allah'a ve Resulü'ne itaat edin. (Elmalılı Meali)

* De ki; enfâl (ganimet), Allah ve Resulünündür. Yani enfâl hakkında hüküm vermek Allah'a ve Resul'e mahsustur. Bunda kimsenin oyu ve onayı yoktur. Allah nasıl emrederse Resul de onu öylece tebliğ ve icra eder (Elmalılı Tefsiri)

* Enfal suresi: 41- Şunu da biliniz ki, ganimet olarak aldığınız her hangi bir şeyden beşte biri mutlaka Allah içindir. O da peygambere ve ona yakınlığı olanlara, yetimlere, miskinlere ve yolda kalmışlara aittir. Eğer siz Allah'a iman etmiş, hak ile batılın ayrıldığı o gün, iki ordunun karşı karşıya geldiği o (Bedir) günü kulumuza indirdiğimiz âyetlere iman getirmiş iseniz bunu böyle biliniz. Ve biliniz ki, Allah, herşeye kâdirdir. (Elmalılı Meali)

Kendi payından 1/5'den fakir fukara & garip gurebayı doyurmakla mükellef iken Seyyid-i Kainat genellikle bunları kendisine ve aile efradına sarfederdi:

Örnek 1-) Hayber fetinden sonra hayber arazisinden çıkan bütün meyve, hububat cinsi ürünlerin önemli bir kısmını (Öksüz, yoksul, fakir ve gariplere d e ğ i l) Hane-i saadetine -kadınlarına kullanımlık- için göndertmiştir. Buhari: e's-Sahihlerden Abdullah İbn Ömer rivayetidir C VII Hadis no: 1052

Örnek 2-) Beni Nazır yahudilerindenele geçirdiği malları kendi ailesinin geçimine ayırmıştır. Sahih-i Buhari Cilt VII. S 332.

* Cihad etmeden (at sürmeden) ele geçirilen ganimetleri HİÇ PAYLAŞMAZDI:

Haşr suresi: 6 - Allah'ın, onlardan peygamberine verdiği ganimetlere gelince siz onun üzerine ne at, ne de deve sürmediniz. Fakat Allah peygamberini, dilediği kimselerin üzerine salar. Allah her şeye kadirdir. (Meali)

Haşr 6:. Buharî, Müslim Tirmizî, Nesaî ve diğer kaynaklarda rivayet edildiğine göre, Hz.Ömer demiştir ki, "Nadir Oğulları'nın malları, Allah Teâlâ'nın, Resulü'ne ganimet olarak verdiği, elde edilmesi hususunda müslümanların ne at ne de deve sürmediği ganimet malı idi ve Resulullah'a mahsustu. Hz.Peyamber bu maldan ehlinin bir senelik nafakasını ayırdı, kalanını silah ve hayvanat ile Allah yolunda hazırlanmak için sarfetti." (Alusi Tefsiri)

* Savaşa katılmış olan k a d ı n l a r a ganimetten (Ganaim) pay ayrılmaz (!). Bu konuda kadınlara hak tanınmamıştır. Buna karşılık savaşa katılan a t l a r a hak tanınmıştır.

Örnek: Abdullah İbn-i Ömerden rivayetine göre Muhammed ganimet alınan mallardan her bir süvariye bir ''sehm'' (pay); ve süvarinin sahip bulunduğu ''AT'' için ise 2 ''sehm'' (pay) ayrılmasını öngörmüştür; böylece süvarilere 3 pay üzere ''nasib'' kılınmalarını sağlamıştır. Sahih-i Buhari Hadis no: 1635. C: X.

* Bu ganimet konusu çok hassas bir mevzuudur: Bu ''Ganimet Siyaseti'' İslama taraftar ve saha kazandırmak açısından son derece yararlı olmuştur. Muhammed taraftarları Çete saldırıları, baskın, Mukatele ve Kıyımda meşruiyet ve ç ı k a r görerek kılıç sallamışlardır.

* Ganimet derken tam olarak ne kastediliyor ve bu savaş ve Kıyımlar sonunda üleştirilen nedir. Bakalım neymiş:

* Köle (Kadın ve çocuklar)

* Cariye

* Hurmalıklar, verimli-verimsiz bütün topraklar

* Deve, at, koyun, kuzu ve her türlü davar

* Gümüş - altın - gibi tüm mücevheratlar

* Ele geçirilen silahlar

* ''Hicri 3. yılda Muhayrık adındaki Sahabisi Muhammede vasiyet yoluyla 7 (y e d i ) Hurma bahçesi bağışlar'' (Muhammed Hamidullah; İslam peyga

mberi) Bunları beyt-ül Mal'e (devlet bütçesine katıp fakir fukara-garip gurebayı doyuracak yerde, Kullanımı hane-i saadetine devretmiştir. Kadınları ve ev ahalisi ve kendisi bundan sebeplenmiştir.

* Mealen bu yazılanlara Hilafen rivayet edilmiş Hadislerden Örnekler:

1-) ''Peygamber öldüğünde, zırhı, bir yahudi'de 30 dirhem karşılığında rehin imiş'' Sahih-i Buhari

2-) ''Biz peygamber karılarının evinde 2-3 ay bazen geçerdi de evde ateş yanmaz, sıcak aş pişmez idi. '' E's-Sahihlerde Hz Ayşe'den rivayet edeilir.

3-) ''İki kara nesne ile yaşıyorduk: Hurma ve su. Peygamberin Medineli komşuları vardı bunların sağılan koyunları vardı. Sağdıkları koyun sütünden Nebiiye armağan gönderirlerdi. Peygamber bize de içirirdi.

(Buhariden yine Hz Aişe rivayet eder).

Bunları okuyan, işitenler ağlarlar camilerde. Veda Haccında 100 deve kişisel servetinden kestiren; Bayramlarda 2şer koç kestiren bir Nebii nerede ise yarı aç-yarı tok yaşar ve karnına ''açlıktan taş basarmış''...

* E's-Sahihlerden (Buhari hadislerinden) son çarpıcı bir örnek:

''Adamın biri peygambere gelip istekte, yardım talebinde bulunuyor. Peygamberde o kişiye ''iki dağın'' arasını dolduracak kadar çok koyun verdi.'

Bu bonkörlüğün sebebi: 'ganaim'. Haydan gelen (mal-mülk); Huy'a gider

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...