Jump to content

Muslumanlar boyle bir durumda ne yapar?


Recommended Posts

Anlaşıldı sexyhuri verdiğin link belli gene kıvırıacaksın biliyorum ama alevilerin sitesinden aldığın bu hadisler gayet net hz muhammed kompleksi olan bir sitenin buhari imiş tirmisi imiş vs hadis tefsircilerinin ağzından mış gibi sahih diye yutturduğu ve islama yama yapmaya kalkan insanlar gurubudur .

yemezler dostum böyle uyduruk hadisler ile ancak kendini kandırırsın .

evet ilim budur ateiste yalan hadislere eğim verir sonra hiçbir hadise inanmam der ama işine gelmeyince hadis böyle diyor der .

oysa bizler hadislere inanırız ama böyle yapma saftrik hadisler de çıkınca karşımıza anlarız sen merak etme .

ilmin yetersiz kaldı ..

Evet "Muslim'in" alevi oldugunuda burada ilk defa duyuyoruz..

Ileride benim bu konuya koymus oldugum hadisi bir baska sitede, baska bir konuda alintilayan kisiyide ayni senin yaptigin gibi suclarlar. fakat o sefer hadisi uyduran muhammed kompleksli kisiler ateistler olur. Komik adamlarsiniz siz..

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 116
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

einstein ayeti tam oku sadece dövün diyen ayetdeki cümleyi değil .

aynen öldürün diyen ayet var ya kuranı kerimde onunda böyle başını almıyor sonra bak allah öldürün diyor diye saptırmalar yapıyorsunuz .

ayeti eksik yorumlama tam yorumlar isen konuya dahada hakim olursun ama karşındaki ateist ise onu kandırırsın bu ayet ile müslümanı kandıramazssın çünki bneim dinimi bana anlatırken eksik anlattınmı beceremezssin ..

ayetin doğrusunu sen buraya yazarmısın ?

bnm oradan anladğım nokta şu

eğer size baş kaldırırlarsa önce öğüt verin konuşun sonra uymazlararsa dövün

yanlış mı okumuşum acaba bilmiyorum birde şu var parantez içleri kuranda yazmıodu dimi

size baş kaldırırlarsa öğüt verin uyarın dövün çıkan yazı bu oluyo bilemiyorum :)

Link to post
Sitelerde Paylaş
ayetin doğrusunu sen buraya yazarmısın ?

bnm oradan anladğım nokta şu

eğer size baş kaldırırlarsa önce öğüt verin konuşun sonra uymazlararsa dövün

yanlış mı okumuşum acaba bilmiyorum birde şu var parantez içleri kuranda yazmıodu dimi

size baş kaldırırlarsa öğüt verin uyarın dövün çıkan yazı bu oluyo bilemiyorum :)

kuranı kerim önce uyarın der , eğer uyardığın işe yaramaz ise yataklarınızı ayırın der . gene de dinlemezler ise dövün der . enson nokta dır dövme olayı ama orada dövmekden kasıt kick boks kung fu ( funku değil :D ) vs uzakdoğu spor ile vücudu yaralamak değil .

çünki ayeti kerimede kadınlar sizin emanetiniz onları incitmeyin ve adaletten sapmayın kadınların sizin üzerinizde olduğu gibi onlarında sizlerin üzerinizde hakları vardır ... diye gider ayeti kerime .

bana dediğim gibi islamı olduğundan farklı anlatma dostum ..

Link to post
Sitelerde Paylaş
aspendos,

seviyene ve kendine guveniyor isen, buyur hodri meydan bolumunde "Muhammed" adli konuda yarim kalan tartismayi sen bitir.

Var misin, Muhammed adli konusmada benimle tartismaya?

sexy huri elbette tatışırım ama bana söz verin öyle sıkıştığınız zaman benim iletilerimi silmesin adminler ..

o konuyu bir baştan okuyayım yarın müsait olduğum zaman yazarım .

Link to post
Sitelerde Paylaş

Gerçekten çok hassas bir konu.

Hadise göre Muhammed o öğüt verme ve yatakta yalnız bırakma aşamalarını da dikkate almadan indirmiş Ayşe'ye.

İslamdaki güçlünün zayıfı koruması ve zayıfın güçlüye itaat mevzusu, hele de şu dayak tavsiyesi bana en itici gelenlerdendi.

Benim dini terkim çoğu ateist gibi güçlü bir şekilde araştırdıktan sonra olmamıştır. Sebebi de tam olarak bu itaat mevzusudur. Kuran'daki erkeklere hitaben yazılmış (kadının 3., 5. ya da 15. plana itilmiş) havası, ürperti veren cehennem tasvirleri, bu dövün muhabbeti ve korkutup sündürmeye yönelik anlatım biçimiyle 13 yaşımda benim için yeterli olmuştur.

"Kadın itaat edcek bana tabi, yok bir de halı yıkayım..." erkeklerine, "İslam hoşgörü dinidir." kadınlarına ben artık bir şey demiyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş
kuranı kerim önce uyarın der , eğer uyardığın işe yaramaz ise yataklarınızı ayırın der . gene de dinlemezler ise dövün der . enson nokta dır dövme olayı ama orada dövmekden kasıt kick boks kung fu ( funku değil :D ) vs uzakdoğu spor ile vücudu yaralamak değil .

çünki ayeti kerimede kadınlar sizin emanetiniz onları incitmeyin ve adaletten sapmayın kadınların sizin üzerinizde olduğu gibi onlarında sizlerin üzerinizde hakları vardır ... diye gider ayeti kerime .

bana dediğim gibi islamı olduğundan farklı anlatma dostum ..

Ya dövmenin azı çoğu, kick boksu şamarı mı olur!!! Vurulmanın etkisi bedenden çok zihinde kalır. "Sen daha aşağısın" psikolojisine sokmaya çalışıyor kadını.

Kuran, erkeğin elinin ayarından da şüphe duymuyor anlaşılan: hafifçe vuracaksınız, incitmeden. Bir kadının göğsünden çok neresi incinir acaba? Kaburga kemikleri? Beli?

Durum en başından yanlış bir kere. Daha "uyarın" derken kadının tavrında haksız olduğundan emin Kuran (!). Kocanın müthiş bir yargılama gücü olacak ki hükmetmiş buna. Kuran buna da takılmıyor tabi, direkt uygulamaya geçiyor: uyar, sevişme, döv.

Elde dört karı olmasa yatakları ayırmak da yer miydi acaba...

Şiddetin azı çoğu olmaz. Şiddetin hafifine izin vermek ne ya?

Link to post
Sitelerde Paylaş
Lan musluk suyundan gelme dallama. Ana bacına girmeye kalkarsan ben avrattan girerim sülaleden çıkarım ona göre.

Dinsiz bir forumda olduğunu unutma. Dinsiz mahallesinde kuran satamazsın.

o atsızcı..

nerelerdeydin.gözlerimiz yollarda kaldı.. :lol:

atsızcı bu forumun gülü yav gülü.. :angry:

Link to post
Sitelerde Paylaş
Uvey babamin anneme el kaldirdigi an hem onu, hemde allahini.....

anladin?

kemalettin tuğcu okuyarak mı büyüdün?

kendi kafandaki senaryoya göre nefret duymana gerek yok.

ben şimdi ne senaryolar yazarım mesela orada kendini bile anlarsın.

ama doğru olmaz.

mesala anne tarafını iffetsiz üstelik şirret yapabilirim, baba tarafını da mülayim, sabırlı... senaryo değil mi...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Çevirmenlerin bir ayette “örtün” diye çevirdikleri sözcük ile bir başka ayette “dövün” diye çevirdikleri sözcük, Kuran’ın Arapçasında aynı sözcüktür. D-R-B. Kuran’da 58 yerde karşımıza çıkan D-R-B sözcüğüne çevirmenler neredeyse her ayette başka bir anlam veriyorlar. Kimi yerde yola “çıkmak”, kimi yerde boyun “vurmak”, kimi yerde karanlığa “bürümek”, kimi yerde parmakları “doğramak”, kimi yerde örnek “vermek”, kimi yerde verilen bir şeyi geri “almak”, konulan bir şeyi “Kaldırmak”, birini “dövmek”, birini “yatırmak”, “uyutmak”, “örtmek” ve daha pek çok birbirine uymaz anlamların hepsi aynı sözcüğe, Kuran’daki D-R-B sözcüğüne yüklenmiştir. Örneğin Kuran’da geçen “Kulakların üzerine D-R-B etmek” kimi çevirmenlerce; “Kulaklarının üzerine yatırıp uyutmak”, diye anlamlandırılırken, kimilerince; “Kulaklarının üzerine vurmak”, diye çevrilmektedir. “Bu nasıl böyle olabilir?” diye sorulduğunda: “Tümcenin gelişine göre (Arapça deyimle “siyak”ına göre) uygun bir anlam yakıştırıldığı” söylenmekte! Yani, “Arapça değil mi? Uydur uydur söyle!”

Çevirmenlerin ve yorumcuların büyük bir çoğunluğunun; “O kadınları dövün” diye çevirdikleri ayette de karşımıza çıkan bu D-R-B sözcüğü hakkında, 1050 yıllarında yazılmış bir Arapça sözlük ki tüm İslam bilginleri kaynak olarak benimsemişlerdir- şöyle der:

D-R-B: Bu sözcük hakkında ihtilaf vardır. (Bkz: Ragıb el Müfredat)

Yine tüm İslam bilginlerinin kaynak olarak benimsedikleri Firuzabadi’nin 1450 yıllarında yazdığı büyük sözlüğünde de aynen şöyle söylenir:

D-R-B: Bu sözcük hakkında ihtilaf vardır.

Evet, bu sözcüğün anlamının ne olduğu konusunda bilginler arasında “ihtilaf”, yani uyuşmazlık vardır; gelgelelim bu sözcüğü “dövün” diye çeviren hiçbir çevirmen, hiç değilse bir açıklama koyarak: “Bu sözcüğün anlamının ne olduğu konusunda kesinlik bulunmadığını, bu nedenle “dövün” diye yakıştırılan Türkçe anlamın doğru olmayabileceğini” belirtmek gereğini duymamış; sanki bu sözcüğün “dövmek” anlamı kesinmiş gibi, hepsi de ağız birliği ederek “dövün” diye çevirmişlerdir. İlginç olan bu çevirmenlerin tümünün de erkek olmasıdır. Yalnız kimi çevirmenler, bir parantez açarak “acıtmadan, azıcık) dövün” diye çevirmişlerdir. Oysa Kuran�ın Arapçasında “acıtmadan”, “azıcık” gibi uyarılar bulunmamaktadır.

Eğer “D-R-B” sözcüğü “acıtmadan, azıcık dövmek” anlamına geliyor ise, aynı sözcük, aynı kipte, bir başka ayette (Enfal, 12) niçin “Hiç acımadan parmaklarını doğrayın” anlamına gelsin?

Evet, Kuran’da “O kadınları D-R-B edin” diye bir buyruk gerçekten de vardır; ancak bunun “O kadınları dövün” mü, “yatırın” mı, gönderin” mi, “yollayın” mı, “doğrayın” mı, “atın” mı, yoksa “örnekleyin” mi anlamına geldiği “ihtilaflı”dır, tartışmalıdır. Çünkü Arapça’da “kitap D-R-B etmek”; kitap yayımlamak, piyasaya kitap çıkartmak anlamına gelir. “Para D-R-B etmek”; dolaşıma para sürmek, tedavüle sokmak anlamına gelir. Arapça’da “D-R-B’ül evvel” deyimi, ilk yaratıklar, anlamına gelir. Arapça’da iki insanın birbirleriyle D-R-B’laşması, dövüşmeleri anlamına gelmez, tersine, birbirleriyle ortak olup bir işletme kurmaları anlamına gelir. Birinin kendi parasını D-R-B ettiği ortaklıklara da Arapça’da “D-R-B”laşma (Mudaraba) adı verilir. Öyleyse Kuran’da geçen “O kadınları D-R-B edin” tümcesi, nasıl olup da “dövün” demek olabilir? Arapça’da çadır D-R-B etmek”; çadır “kurmak” anlamına gelir; yoksa çadırı “dövmek” değil.

Evet Arkadaşlar,

D-R-B kök kelimesi ile ilgili kapsamlı bir araştırmayı buraya yerleştirdikten sonra bu ayetle ilgili birkaç şey söylemek lazım.

Ayet ne diyordu bir göz atalım:

Ali Bulaç 34- Allah'ın, bazısını bazısına üstün kılması ve onların kendi mallarından harcaması nedeniyle erkekler, kadınlar üzerinde 'sorumlu gözeticidir.' Saliha kadınlar, gönülden (Allah’a), itaat edenler, Allah nasıl koruduysa görünmeyeni koruyanlardır. Nüşuzundan korktuğunuz kadınlara (önce) öğüt verin, (sonra onları) yataklarda yalnız bırakın, (bu da yetmezse hafifçe) vurun. Size itaat ederlerse aleyhlerinde bir yol aramayın. Doğrusu Allah yücedir, büyüktür.

Diyanet Vakfı 34. Allah'ın insanlardan bir kısmını diğerlerine üstün kılması sebebiyle ve mallarından harcama yaptıkları için erkekler kadınların yöneticisi ve koruyucusudur. Onun için sâliha kadınlar itaatkârdır. Allah'ın kendilerini korumasına karşılık gizliyi (kimse görmese de namuslarını) koruyucudurlar. Baş kaldırmasından endişe ettiğiniz kadınlara öğüt verin, onları yataklarda yalnız bırakın ve (bunlarla yola gelmezlerse) dövün. Eğer size itaat ederlerse artık onların aleyhine başka bir yol aramayın; çünkü Allah yücedir, büyüktür.

Edip Yüksel 4:34 Erkekler kadınları gözetirler.14 Zira ALLAH her birine farklı yetenekler ve özellikler vermiştir. Nitekim erkekler evin geçiminden sorumludur. Erdemli kadınlar, (Tanrı'nın yasasına) boyun eğer ve ALLAH'ın korumasını emrettiği (onur ve iffetlerini) tek başlarına bile olsalar korurlar. İffetlerinden endişe duyduğunuz kadınlara öğüt verin, yataklarınızı ayırın ve nihayet onları çıkarın.15 Size itaat ederlerse onlara karşı bir yol aramayın. ALLAH Yücedir, Büyüktür.

Elmalılı Hamdi Yazır 34-Erkekler, kadınlar üzerinde hakim dururlar, çünkü bir kere Allah birini diğerinden üstün yaratmış ve bir de erkekler mallarından harcamaktadırlar. Bunun için iyi kadınlar, itaatkardırlar. Allah'ın korumasını emrettiği şeyleri, kocalarının yokluğunda da korurlar. Serkeşlik etmelerinden endişe ettiğiniz kadınlara gelince; önce kendilerine nasihat edin, sonra yataklarında yalnız bırakın, yine dinlemezlerse dövün. İtaat ettikleri halde onları incitmek için bahane aramayın. Çünkü Allah, çok yüksek çok büyüktür.

Süleyman Ateş 34. Allah, insanları birbirinden üstün kıldığı ve mallarından harca(yıp kadınların geçmini sağla)dıkları için erkekler, kadınlar üzerinde yöneticidirler. Bundan dolayı iyi kadınlar ita'atkar olup, Allah'ın kendilerini korumasına karşılık (Allah'ın verdiği başarı ile) gizliyi korurlar (kocalarına asla ihanet etmezler). Hırçınlık, etmelerinden korktuğunuz kadınlara öğüt verin, yataklarda onlara sokulmayın, onları dövün. Eğer size ita'at ederlerse artık onların aleyhine başka bir yol aramayın. Çünkü Allah yücedir, büyüktür.

Yaşar Nuri Öztürk 34 Erkekler; kadınları gözetip kollayıcıdırlar. Şundan ki, Allah, insanların bazılarını bazılarından üstün kılmıştır ve erkekler mallarından bol bol harcamışlardır. İyi ve temiz kadınlar saygılıdırlar; Allah'ın kendilerini koruduğu gibi, gizliliği gereken şeyi korurlar. Sadakatsizlik ve iffetsizliklerinden korktuğunuz kadınlara önce öğüt verin, sonra onları yataklarında yalnız bırakın ve nihayet onları evden çıkarın/bulundukları yerden başka yere gönderin! Bunun üzerine size saygılı davranırlarsa artık onlar aleyhine başka bir yol aramayın. Allah çok yücedir, sınırsızca büyüktür.

İnsan psikolojisine biraz baktığımız zaman dövün diye savunduğunuz fiilin bu ayette anlatılan olayın gelişim sürecinde artık hiçbir işe yaramadığını görürüz. Psikolojik baskı ile üstesinden gelinemeyen bir olay fiziki baskı ile asla halledilemez. Kaldıki öyle olduğunu varsayalım, yine de bu durumda fiziksel baskı gören kadın daha da hırçınlaşır ve serkeşliğinin boyutunu daha da artırır, insanın doğası bunu gerektirir çünkü. Bu nedenle bu ayette dövün emri asla yoktur, çünkü psikolojik baskı ile yanınızda tutamadığınız bir kadını dayak ile hangi mantıkla yanınızda tutmayı amaçlıyorsunuz. Üstelik bu durum erkek onuruna terstir. Ne olursa olsun bana itaat etmeyecek, hatta beni aldatmaya meyilli bir kadını güzellikle yola getiremedim, yatağımı ayırdım psikolojik baskı ile yola getiremedim, ilerisinde dövdüm yola geldi, bunu mu bekliyor erkek mantığı.

Bir kadın olarak konuşuyorum, bu durumda hiçbir kadın kocasına itaat etmez, sadık kalmaz. Ve bu durum dediğim gibi insan onuruna, erkeklik onuruna aykırıdır. Bu yüzden son çare ayrı kalmaktır, ayet direk buna vurgu yapar. Çünkü bugünde biliyoruzki çiftlerin anlaşmazlıkları durumda bir müddet birbirlerinden ayrı yaşamaları yaşanılan birliktelik açısından sağlıklı düşünmeye vakit bulmaktır.

Tanrı insanı yarattığına göre neden insanın doğasına aykırı bir eylem istesin ki? Hiç mantıklı değil.

Bu ayet harunun mantığına yatar, çünkü o halı yıkamayı erkeklik gururuna! yakıştıramıyor ama pislettiği halıyı kendine yıllarca sadık kalan, çocuklarına ana olabilecek, yıllarca yatağını paylaşacağı kadının görevi olarak görüyor, bu da onun erkeksi ve gelenekçi bakış açısından kaynaklı, umarım birgün kadınlar ile erkekler arasında cinsiyetin dışında bir fark olmadığını o da görür.

Lakin batı toplumunda da şiddet yanlısı çok erkek varken, hergün kadınlara kamyon yükü sopa atarlarken islam kadını dövün diyor -ki böyle birşey yok kuranda-, batı toplumu işine geldiğinde kuran mı okuyor yoksa sorusu aklıma da gelmiyor değil hani :P

Sevgiler...

tarihinde berguzar tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Kuranda dövün bir tavsiyedir emir değil,el ayak kesme ve taşlayarak öldürmede olabilir ama bizler insanız ve kurandaki her tavsiyeyi uygulamıyoruz.Yaşadığımız çağın ahlak anlayışı ve insanlık değerleri neyi gerektiriyorsa öyle yaşamalıyız.islamın 5 şartı vardır ve bunlara uymak zaruridir,diğerleri yapılır veya yapılmaz günahsa günahın cezasıda çekilir.Genel islam anlayışı hoşgörü ve sevgiden yana olmalıdır,okuduğunuz ayetlere göre bunu görebilir veya tam tersinide savunabilirsiniz.Kuranda bolça bağışlamadan bahseder,herkonu da olduğu gibi kötü örnek alınmaz iyiyi örnek almalı ve uygulamalıyız.

Temel insan haklarına ve vijdana aykırı gelen bir emir kuranda yoktur,var olduğunu söyleyenler varsa ben kendi adıma uygulamamalarını ve bunun sonuçunda günah değil sevap kazanacaklarını düşünmekteyim.Saygılar.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...