Jump to content

Allah ın Zihniyeti!


Recommended Posts

ne yani bu? büyük fontla yazınca daha mı etkili oldu? vaaay iyisi mi ben dine döneyim.

Ben iletinizi tercüme edeyim,meali şudur:

Gayet sağlam bir biçimde temellendirilmiş bu iddialar cevap vermeye ne zekam ne bilgim yetiyor,ben de sorgulamadan ezberlediğim 7 yy. arap sayıklamalarını kusayım.

senin zeka seviyene göre anlatmış o da zaten.kuranımızda her zekaya cevap var biliyorsun.. ;)

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 40
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

senin zeka seviyene göre anlatmış o da zaten.kuranımızda her zekaya cevap var biliyorsun.. ;)

kuranımız sadece gerizekalılara cevap veriyor.

kuranı okuma, tanrın olarak kabul ettiğin şeyhin bir laf etsin ve sözünden dönme. itaat et mal mal kal.

bu mudur emir ?

nerde kaldı biyolojinin çözülemeyen bilinmeyenleri ? nerede kaldı kuantum fiziğinin ince detayları ? nerede kaldı fiziğin ucuna ulaşılmamış limitleri ?

yok anam. inan tap, eğil, yala, yoksa geber.

bu mu çözümün ?

bu çözüm değil ki ölüm.

geber inanmıyorsan diyorsun.

bu ne lan ?

sallama yahu. bu kadar da sallama. cahilliğini bu kadar ört bas etme.

yemezler anam.

kendine yedirirsin de, beyni az biraz basan adam yemez.

Link to post
Sitelerde Paylaş
kuranımız sadece gerizekalılara cevap veriyor.

kuranı okuma, tanrın olarak kabul ettiğin şeyhin bir laf etsin ve sözünden dönme. itaat et mal mal kal.

bu mudur emir ?

nerde kaldı biyolojinin çözülemeyen bilinmeyenleri ? nerede kaldı kuantum fiziğinin ince detayları ? nerede kaldı fiziğin ucuna ulaşılmamış limitleri ?

yok anam. inan tap, eğil, yala, yoksa geber.

bu mu çözümün ?

bu çözüm değil ki ölüm.

geber inanmıyorsan diyorsun.

bu ne lan ?

sallama yahu. bu kadar da sallama. cahilliğini bu kadar ört bas etme.

yemezler anam.

kendine yedirirsin de, beyni az biraz basan adam yemez.

kuranımız sadece gerizekalılaramı cevap veriyor;

bukadar şeyi bildiğine göre sanada güzel bir cevap vermiş olmalı :rolleyes:

Link to post
Sitelerde Paylaş

Atâ`, İbn Abbas (r.a)`ın şöyle dediğini nakletmiştir: "Allah, Hz. Ömer`e rahmet etsin. Mut`a, Allah`ın Muhammed Ümmetine bir rahmetinden başka bir şey değildir. Hz. Ömer bunu yasaklamasaydı, çok az kimse dışında zinaya düşen olmazdı" (el-Cassâs, a.g.e., III, 96). Abdullah b. Vehb`in naklettiği bir haberde de, bir adam İbn Abbas`a gelerek şöyle der: "Câriyemle ve arkadaşlarımla bir seferde iken cariyemi arkadaşlarıma helal kıldım ve ondan faydalandılar (yestemtiûne)" der. İbn Abbas bunun üzerine; "Bu apaçık bir zinadır (sifâh)" diye cevap verir" (el-Cassâs, a.g.e., III, 96, 97).

http://www.sorularlaislamiyet.com/subpage....&s=show_qna

vaybe ömer yasaklamasa kimkime dumduma olcakmış.

Harp esiri olarak sahip olduğunuz cariyeler müstesna olmak üzere bütün evli hür kadınların hepsi de size haram kılındı. Bununla dan buraya kadar özet olarak on beş, uzun uzadıya açıklandığında, yirmi, yirmi bir çeşit kadınla evlenmek haram edilmiş oldu. Demek ki gerek müslümanların, gerek zımmilerin ve gerek kendileri ile savaş halinde bulunulan kimselerin nikahı altında bulunan ve hür olan bütün kadınların da genel olarak nikahları haramdır. Ancak savaşta esir olup hürriyetlerini kaybetmiş bulunan cariyelerin nikahı genel olarak haram değildir.

vay vay vay.

bide bir kıvırmaya çalışmışlar ki.yok günah değilmiş te genel anlamda günahmış.bilmemneymiş

1 sayfa koca yazı yazmışlar.güya harammış ta savaşta haram değilmiş..ben hayatımda bundan uzun kıvırma yazı görmedim

tarihinde predator tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
kuranımız sadece gerizekalılaramı cevap veriyor;

bukadar şeyi bildiğine göre sanada güzel bir cevap vermiş olmalı :rolleyes:

Baba,

İnan senden daha fazla kez kuranı okudum.

Sadece Türkçe değil, Fransızca, İngilizce, İspanyolca versiyonlarını da okudum hepsi başka şey dedi.

Merak ettim Arapça kelimeleri birer birer öğnerek tercüme ttim gene bambaşka bir şey dedi.

Bana çok güzel değil, malesef çok boktan bir cevap verdi.

Çocukluğundan beri inandığın, seni "oku" emrinin karşında tutarak okumadığın bu kitap halbuki kocaman bir yalanın, kuku koşunda koşan bir budalanın, liderlik peşinde koşan bir hıyarın (Muaviye), elaleme eziyet çektirip kendi parasına yaklaştırmamak isteyen dangulların gerçeğini öğretti.

Emin ol, hakkaten emin ol. Senden çok çok daha fazla kez Kur'an'ı sadece bir kaynaktan değil 10-12 kaynaktan okudum.

Ve emin ol inanmaya da çalıştım, ve her inanmaya çalıştığımda ne kadar daha fazla yalancı olduğu karşıma çıktı.

Okuyabilmeni dilerim tembelliğinden kaçarak bir gün.

Biri en başlarda bu lafı etmişti, öyle bir çıkıştım ki sallayarak. Lakin dinlerde sallama üzerine kurulmalıdır. Adamı bile yendim nerdeyse, öle değil böyle diyerek.

Neyse okursun bir ara da görürsün umarım içindeki şeytanlığı.

Düzeltmek istediğin varsa, çocuklara tecavüz etmeyi istemeyen, ve başı her açık kadına orospu damgası koymuyan beni değil de; bunları yapan Suudi Arabistanlılarla savaşırsın.

Yapmazsan, sallarsın anam.

Üçkağatçılık, düzenbazlık, hatta İslam'ın asıl kişiliğidir yaptığın.

Sonra alayımız senle dalga geçeriz burda.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Buradaki on kırâetin hepsinde dın fethasiyle, bundan başka yerlerde ise gerek ve gerek Kisâî kırâetinde ın esresi ile, diğer kırâetlerde yine fetha ile okunur. Biri dan ism-i meful (edilgen ortaç), biri de ism-i fail (etken ortaç) kipidir. İhsan, lugatte sarplık ve sağlamlık demek olan "hasenet"ten türemiş olup bir yeri kale gibi sağlam yapmak ve kocanın karısını, nikahı düşen kimselerden korumak mânâlarına müteaddi (geçişli), ırzını koruyup iffetli olmak veya evlenmek mânâlarına lazım (geçişsiz) olur. Kur'ânda da evlenme, veya hürriyet veya İslâm veya iffet olmak üzere dört mânâ ile ilgili olup yerine göre kendisine uygun düşen mânâya yorumlanır. Bundan dolayı burada muhsanât evli yani kocası olan ve istisnası ipucu ile de hür olan kadınlar demek olduğu apaçıktır. Yemin, aslında sağ el mânâsına olduğundan milk-i yemininiz demek ellerinizle meşru bir şekilde hakkıyla kazandığınız mülkleriniz demektir ki, en fazla köle ve cariyelerde kullanılır. Burada söz konusu, kadınlar olduğu için bundan maksat hakkıyla sahip olduğunuz köle kadınlar demek olduğu da apaçık bellidir. Bunlar, kadınlardan istisna edilince geride yalnız hür olanlar kalır. Ve genel şekilde nikahları haram kılınan muhsanatın da hür olan kocalı kadınlar, demek olduğu anlaşılır. Demek olur ki, hür olmayan kadınlar evlenmiş olsalar da hür kadınlar gibi genel şekilde haram değildirler. Bunlar, özel hükümlere tabidirler. Bunların haram olanları bulunabileceği gibi helal olanları da bulunabilecektir. Çünkü dârü'l-harbdeki (İslâmın elinde olmayan, her zaman savaş yeri olabilecek yer) karılığın ilk tutsaklık sırasında hükmü kalkabilir de sahiplerine helal olurlar. Yoksa bundan, evlendirilmiş köle kadınlarla, nikah altında iken kayıtsız şartsız sahiplerine helal olacağı gibi bir mânâ anlaşılmamalıdır. Yani istisna, kayıtsız şartsız haram olmaktan değil, genel olarak haram olmaktan çıkarmaktır. Olumsuzluğun kapsamı yolu ile köle kadınların helal olduklarını genelleştirmek için değil, kapsamı olumsuz kılmak yolu ile haramlığın, hepsini içine almasını önlemek içindir. Diğer taraftan bu istisna bundan sonraki ikinci âyette açıklanacak mânâya bir çeşit işareti de içerir.

Bu ibare yukarıda ki "size haram kılındı..." hükmüne bağlıdır. Yani yukarıda olduğu gibi anlatılan kadınların haram kılınması üzerinize kesin şekilde yazılmış bir Allah yazısıdır. Bunların nikahının haram kılınması insana ait bir padişah buyruğu değil, bir Allah buyruğu gereğidir. Nikah bağı ve muamelesinin şahsa ait olan bir takım sosyal, hukuki ve ahlâki gerekleri vardır. Bu şekli ile soydan ileri gelen evlenme yasağı, yakın akrabalıktan ileri gelen evlenme yasağı, sütten ileri gelen evlenme yasağı ve nikahla meydana gelen akrabalıktan ileri gelen evlenme yasağı ve evli olmaktan ileri gelen evlenme yasağı, evlenmenin ve aile meydana getirmenin mahiyetinin gereği ve ilâhî kanun ile çizilmiş sınırlar ve temel haklardır.

Bunlarla evlenmek haram kılındı ve bunların dışında kalan kadınlar size helal kılındı ki siz erkekler muhsin kendisini haramdan saklayıp zina yapmadan, yani iffetinizi koruyarak ve zinadan sakınarak mehir veya para olacak mallarınızla nikahlarını veya mülkiyyetlerini isteyesiniz. Muhsin olmak, iffetini korumaktır ki buna ihsan veya nefsi tahsin etmek (kale gibi sağlamlaştırmak) da denilir. Müsafaha, "sefh" kökünden türetilmiş müfaale babıdır. Sefh, aslında kan ve su kategorisi sıvıları döküp akıtmak demek olduğundan müsafeha veya sifah, sırf suyunu boşaltmak, yani her iki tarafın (kadın ve erkeğin) üreme ve türeme maksadında bulunmayıp yalnız su akıtarak cinsel arzularını gidermek mânâsını ifade eder. Ve bunun için zinaya sifah denilir. Demek olur ki, yukarıda olduğu gibi kadınların helal kılınmasından esas maksat, yani nikahın ve odalık almanın meşru olmasının hikmeti, nefsi tahsin (kale gibi sağlamlaştırmak) ve üremedir. Nefsani arzuları gidermek de buna bağlıdır. Yoksa yalnız şehveti gidermek maksadı ile nikah veya cariye edinmek caiz değildir. Bu maksat da ya gizli veya açıkça olur. Gizli olur, yani yalnız kalbde kalırsa nikah akdi görünürde sahih olsa da dini yönden helal olmaz. Fakat görünürde kapalı ve belirsiz olursa, mesela evlenme akdinin yalnız faydalanma maksadı ile olduğu açıkça söylenir veya geçici bir müddet ile sınırlandırılırsa, bu şekilde nikah hem dini açıdan, hem de hukuki açıdan geçersiz olur. Bundan dolayı kaydından tamamen anlarız ki, müt'a nikahı, başka bir ifade ile metres tutmak helal değildir, bir zinadır. Erkekle kadın arasındaki doğuştan var olan ilişkinin yaratılış hikmeti, hayatın akıcı suyunun, yalnız kısır bir zevk için yok edilmesi değil, "Ondan eşini yaratan ve her ikisinden de birçok erkek ve kadın türetip yeryüzüne yayan." (Nisâ, 4/1) hükmünün tecellisidir. Bakara sûresinde "Kadınlarınız sizin tarlanızdır." (Bakara, 2/223) buyurulmuştur. Burada, "Kadınlarınız sizin eğlenceniz." denilmemiştir. "Rabbimiz! Sen bunu boş yere yaratmadın." (Âli İmran 3/191), daha esasında "Yeryüzünde ne varsa hepsini sizin için yaratan O'dur" (Bakara, 2/29) âyetinden anlaşıldığı üzere insanların nefislerinde ve ırzlarında aslolan mübah olmak değil, haram olmaktır. Ve bunun için burada da önce haram kılınmış kadınlar sayılmış, daha sonra zina yapmaktan sakınmak ve evlenme gayesi üzerine ve mallar karşılığında evlenmek istemeye müsaade olunarak evlenmenin helal olduğu açıklanmıştır. Kısaca nikah, zinanın zıddıdır. Zina batıl olup meşru değildir.

tamam konu kapanmıştır.tefsirciler bile kabul ediyor.maksat üremeymiş..basbaya savaşta evli cariye alabilirsiniz gündoğdu abaza muslumanlara bir savaş çıksın yaşadılar

ben bundan kral kıcırtan görmedim.bu ayet neymiş böyle kvırıtan kıvırtana

tarihinde predator tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
20- Seninle tartışmaya girişirlerse, de ki: ?Ben, bana uyanlarla birlikte Allah?a iman ettim. Siz de İslâm?ı kabul ettiniz mi?? Eğer İslâm?a girerlerse hidayete ermiş olurlar. Yok, eğer yüz çevirirlerse sana düşen şey ancak tebliğ etmektir. Allah, kullarını hakkıyla görendir.

21-Allah?ın âyetlerini inkâr edenleri, Peygambere iftira edenleri, elem dolu bir azap ile müjdele.

KEHF

54-Andolsun, biz bu Kur?an?da

insanlar için her türlü misali değişik şekillerde açıkladık.

Fakat insan tartışmaya her şeyden daha çok düşkündür.

Açıkçası bu ayetler herhangi bir koşulda herhangi bir durumu açıklamamakla birlikte bunun da ötesinde tartışmaktan sakınan, tartışmayı, eleştirmeyi ve irdelemeyi cezalandırılması gereken bir suçmuş gibi gösteren ayetler. Benim (garip bir şekilde) tanrı olgusuna inanmama rağmen (ki bunun sadece birtakım dogmalar üzerine kurulu bir inanç olduğunu müslümanlar da anlamalı bence) müslüman değilim dememin başlıca nedeni de bunlar gibi ayetler... Ne tarz bir disiplin kusursuzluğunu ilan ettiği halde düşünmeye ve eleştirmeye sınır getirebilir. Bunu söyleyen "ağzına biber sürerim diyen anneden" daha az mı kusurludur.

Lütfen, artık bir konuşmada üstün çıkmak için ucu tehditkar yargılara bağlanan, sorunları görmezden gelmeye çalışan, olay mahallinden kaçmaya çalışırcasına söylenmiş bu ayetleri bir şey ispat etmekte kullanmaya çalışmayın. Zira bu tanrı fikrine sempati duyan insanların da size karşı olan saygısını zedeleyecektir.

Öte yandan ayetlere inanmayan birisine delil olarak ayet sunmak da saçma bence. Zaten kitabına inanmıyor, sen ayet göstererek neyi ispatlamaya çalışıyorsun. Bu foruma bugün üye olduğum için sitenin genelinde işleyiş nasıldır bilemiyorum. Ama müslümanlara ricam lütfen dininizden olmayan birisine ayetle birşey ispat etmeye çalışmayın ziyadesiyle saçma olur zira... Hele ki bu ayetlerle... Ne demek şimdi bu? Susun yoksa sel alır hepinizi yutar mı? Taş mı olurlar?

Öte yandan konuya dönersek islamın kadına bakış açısını zaten islami aile hukukunda rahatça gözlemleyebiliyoruz. Bu yeteri kadar utanç vericiyken birisi çıkıp çok eşlilik fuhuşu engeller gibi saçma bir yorum da yapabiliyor televizyon ekranlarında... Ben daha ne deyim... Kime dert yanayım... İslam gerçekten de insanlara eşitliği getiriyor. Öyle ya tüm erkekler eşit haklara sahip... Kadın mı... Adı üstünde kadın, bu konunun insanlarla ne alakası var. Onlar da diğer hayvanlar gibi hizmet etmek için yaratıldılar zaten...

tarihinde FurySwipes tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

mohammed sen merak etme.bu ayette açıklanır..

talak 4 nasıl açıklandı ise..anladın sen onu..

o başlıktan öyle bi toz oldunki daha seni gören hacı olur vallah

elmalının tefsirinden kısa bi böllüm:

Buradaki on kırâetin hepsinde dın fethasiyle, bundan başka yerlerde ise gerek ve gerek Kisâî kırâetinde ın esresi ile, diğer kırâetlerde yine fetha ile okunur. Biri dan ism-i meful (edilgen ortaç), biri de ism-i fail (etken ortaç) kipidir. İhsan, lugatte sarplık ve sağlamlık demek olan "hasenet"ten türemiş olup bir yeri kale gibi sağlam yapmak ve kocanın karısını, nikahı düşen kimselerden korumak mânâlarına müteaddi (geçişli), ırzını koruyup iffetli olmak veya evlenmek mânâlarına lazım (geçişsiz) olur. Kur'ânda da evlenme, veya hürriyet veya İslâm veya iffet olmak üzere dört mânâ ile ilgili olup yerine göre kendisine uygun düşen mânâya yorumlanır. Bundan dolayı burada muhsanât evli yani kocası olan ve istisnası ipucu ile de hür olan kadınlar demek olduğu apaçıktır. Yemin, aslında sağ el mânâsına olduğundan milk-i yemininiz demek ellerinizle meşru bir şekilde hakkıyla kazandığınız mülkleriniz demektir ki, en fazla köle ve cariyelerde kullanılır. Burada söz konusu, kadınlar olduğu için bundan maksat hakkıyla sahip olduğunuz köle kadınlar demek olduğu da apaçık bellidir. Bunlar, kadınlardan istisna edilince geride yalnız hür olanlar kalır. Ve genel şekilde nikahları haram kılınan muhsanatın da hür olan kocalı kadınlar, demek olduğu anlaşılır. Demek olur ki, hür olmayan kadınlar evlenmiş olsalar da hür kadınlar gibi genel şekilde haram değildirler. Bunlar, özel hükümlere tabidirler. Bunların haram olanları bulunabileceği gibi helal olanları da bulunabilecektir. Çünkü dârü'l-harbdeki (İslâmın elinde olmayan, her zaman savaş yeri olabilecek yer) karılığın ilk tutsaklık sırasında hükmü kalkabilir de sahiplerine helal olurlar. Yoksa bundan, evlendirilmiş köle kadınlarla, nikah altında iken kayıtsız şartsız sahiplerine helal olacağı gibi bir mânâ anlaşılmamalıdır. Yani istisna, kayıtsız şartsız haram olmaktan değil, genel olarak haram olmaktan çıkarmaktır. Olumsuzluğun kapsamı yolu ile köle kadınların helal olduklarını genelleştirmek için değil, kapsamı olumsuz kılmak yolu ile haramlığın, hepsini içine almasını önlemek içindir. Diğer taraftan bu istisna bundan sonraki ikinci âyette açıklanacak mânâya bir çeşit işareti de içerir.

tarihinde Kaybolan Yıllar tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Talak 4 de açıklanan hiç bir şey YOK..

Adet görmeyenler deniyor..

Bu görmeyenlerin içinde sübyan kız çocuklarıda var unutma bunu..

Onları bunun dışına çıkartamazsın..

Senin din uleman Herakles mi?

1400 yıldır milyarlarca insan demek ki Allahı yanlış anlamışlar..

Vay vay vay..

Artık yeni bir şeyhimiz oldu demektir.. Herakles...

Gereken açıklamayı o kelime ne anlama gelir herkesin anlayacağı Türkçe ile yaptım..

Ayetteki manası evli kadınlardır..

Yani sizler evlide olsa cariyelerle olabilirsiniz..

Sevineceğine dertleniyorsun ya!!!

Link to post
Sitelerde Paylaş
Talak 4 de açıklanan hiç bir şey YOK..

Adet görmeyenler deniyor..

Bu görmeyenlerin içinde sübyan kız çocuklarıda var unutma bunu..

henüz adet görmeyenler dese kız çocuklarını anlicaz

ama hiç adet görmeyenler denince sokaktaki kediyede sorsan anlicaktır çocukları kastetmediğini..

ama sen kıllık olsun diye halen aynı şeyleri söylüyorsun..

hadi geçmiş olsun mohammedciğim :lol:

Link to post
Sitelerde Paylaş

al..bugün milletin gözüne soka soka bi hal oldum..ama halen birileri kıllık yapmaya devam ediyor..bu vatandaşlara geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum..

TALAK

4:. Vellaiy yeisne minelmehıydı min nisaikum inirtebtum fe'ıddetuhunne selasetu işhurin vellaiy lem yehıd ne ve ulatul'ahmali eceluhunne en yeda'ne hamlehunne ve men yettekıllhe yec'al lehu min emrihi yusren.

4.Kadınlarınızdan artık adetten kesilmiş olanlarla hiç adet görmeyenlerin iddet (bekleme süre)leri, -eğer şüpheye düşecek olursanız (bilin ki)- üç aydır. Hamile kadınların bekleme-süresi ise, yüklerini bırakmaları (ile biter). Kim Allah'tan korkup-sakınırsa (Allah) ona işinde bir kolaylık gösterir.

İhlas:

1. Kul hüvallahü ehad

2. Allahüs samed

3. Lem yelid ve lem yuled

4. Ve lem yekün lehu küfüven ehad

1.De ki: O Allah, birdir.

2.Allah, Samed'dir (herşey O'na muhtaçtır, daimdir, hiçbir şeye ihtiyacı olmayandır).

3.O hiç doğurmamıştır ve hiç doğmamıştır

4.Ve hiç bir şey O'nun dengi değildir.

TALAK

4:Vellaiy yeisne minelmehıydı min nisaikum inirtebtum fe'ıddetuhunne selasetu işhurin vellaiy lem yehıd ne ve ulatul'ahmali eceluhunne en yeda'ne hamlehunne ve men yettekıllhe yec'al lehu min emrihi yusren.

4:Kadınlarınızdan artık adetten kesilmiş olanlarla hİç adet görmeyenlerin iddet (bekleme süre)leri, -eğer şüpheye düşecek olursanız (bilin ki)- üç aydır. Hamile kadınların bekleme-süresi ise, yüklerini bırakmaları (ile biter). Kim Allah'tan korkup-sakınırsa (Allah) ona işinde bir kolaylık gösterir.

burda benit<kız> yada veled<çocuk> yazmamış..

nisa yazmış..nisa kadın demektir

tarihinde Kaybolan Yıllar tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Boyle ayetlerin dini vede kutsal bir kitapta isi ne? O devirde kadinlarin hepsi kocalarinimi boynuzluyormuz? Kuran degil sanki PlayKuran. HEHEHEHEHEEE.

Muhammedin karilarinin sirasi, cennetteki gogusleri yeni tomurcuklanmis kizlar, kadinlarin adet surelerindeki suphe? Sevisme aninda kadinin yapacagi hareketler ve davranislar vs vs . Bunu okuyup orgazm olan Musluman varmidir acep?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kaybolan yıllar takılmış plak gibi aynı şeyleri yazmada soruma cevap ver..

Hiç adet görmeyen kadınlar kimlerdir?

Malumun Araplar erken yaşta yatağa atıyorlar kız çocuklarını.. Kızlığını kaybeden kız çoocuğu kadın oluyor.. O yüzden Muhammedde, Müslümanlarda onlara kadın olarak bakıyorlar..

Reziller sizi... Hiç adet görmemişler kimler..

Sübyanı 9 yaşında yatağa atarsın.. Hiç boş bırakmazsın yıllarca.. O zamanda hiç adet görmemiş olur.. +

9 yaşında kızı yatağa atarsın.. 15 yaşına kadar sürekli hamile bırakırsın..

Al sana hiç adet görmemiş kadın..

Unutma bu bize göre hala ÇOCUK.. Ama artık kadın olmuştur rezil, aç gözlü Müslümanlar sayesinde..

Utanmazlar, arlanmazlar bakmıyorlar 1400 yıldır ne acılar yaşamış bu küçük kızlar..

Böyle aklayamazsınız bu rezillikleri..

Yaz bakalım hadi yemiyor değil mi cevaplamak..

Kelimelerle oynayın siz..

Sanki Arapça biliyor kalkmış bizlere birde açıklama yapıyor...

Link to post
Sitelerde Paylaş

tıbbende hiç adet görmeyen kadınlar mevcuttur..

senin dediğin çocuklar olsa henüz der..yani büyüyünce adet görecek demek ister..

boşuna çırpınma mohammedciğim..köşeye sıkışınca reziller filan hakaret yakışmıyor senin gibi karakterde bi insana..<anibal olsa neyse hadi>

yenilgiyi kabül etmekte bir erdemdir..yenilmeyen insan zafer kazanamaz unutma bunu..

hadi eyvallah..

tarihinde Kaybolan Yıllar tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Tıbben hiç adet görmeyen kadın oranı %0,1 civarındadır..

Bu kadınların var olması diğerlerini yok SAYMAZ..

O ayette geçen HİÇ Hayız görmemişin içine onlarda diğerleri ile beraber dahildir.

Ne yenilgisi be..

Bırak ona burayı okuyanlar karar versin..

Kendin saçmala sonra yenildin de..

Büyüyünce adet görecek dermiş.. Demiş mi? Dememiş.. Derdin ne öyleyse..

10 yaşında evlenip sürekli hamile kalmaktan ölene adet olmayan kadınlar var.. Ne oldu şimdi?

hemde o kadınların oranı tıbben adet görmeyenlerden fazla..

Sanki allah ayette tıbben demiş te sende sadece onları sayıyorsun..

Sana nasıl yedirtiyorum yazdıklarını varya....

Özelden acayip mesaj alıyorum bu konuda..

Kendi aklınla buraya yazdığın tek bir şey yok..

Her şey ortada boncukçu...

Link to post
Sitelerde Paylaş
Allah şöyle büyüjktür, böyle büyüktür gibi klasik söylemler her tarafımızı sarmıştır..

Peki ama aşağıdaki ayet Allaha addedilmiş bu söylemleri doğru çıkarıyor mu?

Bir mükemmellikten bahsediyoruz..

Öncelikle cariye kavramından bahsetmemizde yarar var..

Cariye nedir?

Cariye kısaca kölenin kadın olanına denir..

Peki bu cariyeler nasıl elde edilir?

Osmanlı tarihi bu soruya cevap vermektedir.

Köleler savaşlardan ve baskınlardan ele geçirilir..

Ayete bakalım:

Nisa Suresi 24 "Sahip olduğunuz cariyeler müstesna evli kadınlar da haram kılınmıştır."

Ayetin anlamı geneldir, savaşta ve savaş dışında sahip olunan bütün cariyeleri kapsar. Tabi ki o dönemlerde savaş haricinde başka hangi yollardan cariye olunur pek belli değildir. Bildiğimiz tek şey cariyelerin savaşlardan ve baskınlardan elde edildiğidir.. Evlilik gibi kutsal sayılan bir müesseseyi Allah neden bir anda yok sayabilmiştir? Evli bir cariye ile cinsel ilişkiye girmek ne demektir? İnsan onuru ve namusuna bu kadar düşkün olduğunu söyleyen bir dinin Allahı bu uygulamaya neden gerek duymuştur?

o ayetı yanlış yorumluyorsun senın sucun bu

o ayett te sahıp oldugun carıyeler harıc evli kadınlar haram kılınmıştır denmiştir ıyı okuyun ayetı

Link to post
Sitelerde Paylaş
10 yaşında evlenip sürekli hamile kalmaktan ölene adet olmayan kadınlar var.. Ne oldu şimdi?

yav ne saçmalıyorsun sen..

kuranda nerde yazıyor 10 yaşında kızla evlenebiliirsiniz diye.ispatla ozaman

ayette nisa diyor çocuk yada kız demiyor..

ayrıca oranı azda olsa hiç adet görmeyenler diyor..

halen konuşuyor ya..pes doğrusu..

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...