Jump to content

KAOS...


Recommended Posts

Daha önce bu konuyu tartışmıştık ama, bir kere daha gündeme getirmede yarar olduğuna inanıyorum...

Bilgi içinde yaşadığımız evrende en bol olan metadır. Madde ve radyasyonun her davranışı bilgidir. Bilginin olduğu yerde kurallar da olmak zorundadır.. Çünkü bir takım kurallar olmadan bilgi ortaya çıkıp birikemez. Ve bilgi ancak o kurallar aracılığı ile derlenir..

Bilgi maddenin davranışlarının ürünüdür. Bu davranış rastgele değildir. Ama basit de değildir. Karmaşıktır.

Evrende maddenin dağılımı neden rastgele değildir?

Çünkü maddenin dağılımı rastgele olsaydı, maksimum düzeyde bilgi verirdi ama, o bilginin derlenmesi mümkün olamazdı.

Ve bu madde yıldızlar ve galaksiler şeklinde organize olamazdı.

Maddenin derlenecek yararlı bilgiler içerebilmesi için basit ve rastgele olmaması da gerekmektedir.

Her iki durumda da evren canlıların ortaya çıkması için uygun bir ortam oluşturamaz.

Maddenin davranışının basit ve regüler olduğu bir evrende yeterince bilgi birikemez.

Rastgeleliğin egemen olduğu evrende ise biriken bilgi derlenemez.

Zihninizde bir takım grafikler canlandırarak ne demek istediğimi açıklamaya çalışacağım.

Zihninizde iki kare çiziniz.

İlkinin içini noktalarla doldurunuz.

Ama bu noktalar son derece düzgün olsun.

Aralarındaki mesafe hep aynı olsun.

Her satırda aynı sayıda nokta olsun..

İkinci kareyi en ufak bir kural izlemeden rastgele noktalarla doldurunuz.

Noktaların bazıları birbirlerine çok yakın olsun.

Diğerleri bir yerde küme oluştursun.

Karma karışık grafik bir şekil ortaya çıksın.

İlk karedeki noktaların düzeninden dolayı içerdiği bilgi çok az olacaktır.

Bütün doğasını hemen görecek ve anlayacağızdır.

İkinci kare bizi şaşırtacaktır. Noktaların arasında görünüşe göre bir ilişki yoktur.

Bu grafik bize birşeyler ifade etmektedir ama ne demek istemektedir?

Bu karede o kadar çok değişik manzara ve bilgi birikimi vardır ki, derlenmesi olanaksızdır.

Bilgi birikiminin en fazla olduğu bu karede ve ona benzer diğer durumlarda ondan bilgi derlemek olanaksızdır.

Bilginin zenginliğine rağmen o kareden, yararlı ve kullanılır bir bilgi derlenemeyecektir.

İçinde yaşadığımız evren bu iki aşırı örnekten farklıdır. Ne basittir. Ne de rastgele...

Bilgiden zengindir.

Daha da ilginci bu bilginin derlenebilir olması keyfiyetidir.

Bu evreni grafikle simgeleyelim.

Karşımıza tanıyabileceğimiz, anlam verebileceğimiz şekiller çıkacaktır.

O şekiller bilgiyi simgelemektedir.

Aslında onlar maddenin bazı davranışlarının sonucu ortaya çıkan ve kendileri hakkında ip ucu veren çeşitli tablolardır.

Biz onlar için rastgele diyemeyiz.

Basit de değildir onlar..

Kompleks ama tanınabilir bir yapıya sahiptirler...

Evrende maddenin davranışı ne basittir, ne de rastgele. Kompleksdir.

Basitlik ve rastgelelik aslında maddenin oldukça kolay ulaşılabileceği iki nitelikdir.

İçinde yaşadığımız evren bu iki örneğe uysaydı, canlılar için uygun bir ortam oluşturamazdı.

Bilinebilir bir evren olabilmesi için karmaşık olmaktan başka çaresi yoktur.

Karmaşık olması demek rastgele olmaması demektir.

Rastgele olmaması demek ise bir takım kurallara uyması demektir.

İçinde yaşadığımız evrende maddenin karmaşık dağılımını sağlayan o kural nedir?

Devam edecek...

HACI

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 44
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

52’lik bir deste iskambik kâğıdı alalım.

Onları dikine teker teker bir metre yukardan, yerde duran bir metal paraya doğru, düşürelim.

Elimiz hafifçe titreyeceğinden, aldığımız nefes havayı hafifçe hareket ettireceğinden, her seferinde iskambil kâğıdı farklı bir yere düşecektir.

Bazıları para üzerine düşerken, çoğu etrafına dağılacak ve görünüşe göre rastgele bir tablo oluşacaktır.

Yukardan bu tabloya bakalım.

İslambil kâğıtları gerçekten oda içinde rastgele bir şekilde mi dağılmışlardır?

Deneyi tekrarlayalım...

Her seferinde az çok farklı olmalarına rağmen benzer örneklerin oluştuğunu göreceğiz.

Deneyi bin kere de tekrarlasak, örneklerin genel benzerliği değişmeyecektir.

Çekim gücü gibi deterministik fizik yasaları, ortaya çıkan tablonun zenginliğinden sorumludur.

Ama her zaman ortada belirli bir örnek var olacaktır.

Bu deney kaotik sistemi simgelemektedir.

Kaosun ilk kuralı başlangıç koşullarındaki değişikliklere olan aşırı duyarlıktır.

Başlangıçtaki fark ne kadar az olursa olsun abartılacak ve kısa zaman içinde büyük boyutlara ulaşacaktır.

Başlangıçtaki koşulları birbirlerine ne kadar yakın tutarsak, ilerde nasıl bir örnekle karşılaşılacağını o kadar doğru tahmin edebiliriz. Yukardaki iskambil kağıdı örneğine dönelim. Deneyi büyük bir itina ve mümkün olduğu kadar kesinlikle tekrarlayalım. Sonucu doğru tahmin edebilmek için başlangıçta izlenmesi gereken kesinlik, linear olarak değil, geometrik olarak artacaktır. Aynı veya benzer örneği oluşturmak için başlangıçtaki değişgenleri çok daha katı sınırlar içinde tutmamız gerekmektedir. Aynı örneğe ulaşmak imkansızdır belki ama, ona yaklaşmak için bile ilk deneydekinden beş on kere değil, en azından bin kere daha dikkateli olmak zorundayız. Kaotik sistemlerde gereken kesinlik de, kaosun kendisi gibi, geometrik olarak artacaktır.

Devam edecek...

Link to post
Sitelerde Paylaş
sayın hacı bilginin olması için kuralların olması gerektiğini belirtiyorsunuz peki bu kurallar gerekli oldukları bilgi için nasıl oluşuyolar oluşmalarındaki etken yada etkenler nelerdir.

Kurallar neden var?

Kökenleri nedir?

Güzel bir soru..

Doğru yanıtını bilmiyorum.

Bir bilenin olduğunu da sanmıyorum.

Bildiğini sanan varsa beri gelsin..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evrende mevcut yasalar, kaos ve karmaşıklığın manifest olması için ideal koşulların ortaya çıkmasını sağlayacak şekilde yapılanmışlardır. Bir başka evrende fizik yasalarının kaotik çözümleri farklı olabilir. Onun nasıl bir evren olabileceğini tahayyül edemiyorum.

Evrenin başlangıç koşullarına dönelim. Kaotik sonuçları olan evrenlerde başlangıç noktasında oluşacak en ufak bir sapma farklı evrenlerin ortaya çıkmasına neden olacaktır. O evrenlerde egemen olan fizik yasaları da farklı olacaktır.

Bu durumda diyebiliriz ki kaos, evrendeki karmaşık düzenden sorumlu bir yasadır.

Kaos şekilsiz değildir.

Kaosun niteliği hiç bir zaman değişmeyecektir.

Kaosda her nokta kararsızdır. Ama ortaya çıkan manzara şekilsiz değildir.

Kaos yüzeyel olarak düzensizdir. Periyodik değildir. Kendini tekrarlamaz. Ama gizli (kriptik) örnekler bazı katı kurallara uyarlar.

Kaos evrenin uyduğu bir yasadır. Aynı yasaya multiversler de uyacaktır. Onların hepsi kaotik çözümleri olan fizik yasaları tarafından hükmedileceklerdir..

Link to post
Sitelerde Paylaş
Kurallar neden var?

Kökenleri nedir?

Güzel bir soru..

Doğru yanıtını bilmiyorum.

Bir bilenin olduğunu da sanmıyorum.

Bildiğini sanan varsa beri gelsin..

sayın hacı tahmin etmem gerekirse bilginin yani maddenin ve o maddenin davranışlarının belirlenmesi için tecrübeye ihtiyac vardır ve bu tecrübe sonundada ona göre kurallar belirlenir halbuki burda kurallar önce belirlenir diyorsunuz ozaman bilgi diye birsey yoktur sadece kurallardan oluşmuş bir kainattayız ve var olan tek bu kurallardır demek oluyor

umarım bu yazım sacma gelmemiştir sahsen amatör olarak bilimle ilgilenen ortaokul mezunuyumdur ,saygılar

tarihinde Sansar tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
sayın hacı tahmin etmem gerekirse bilginin yani maddenin ve o maddenin davranışlarının belirlenmesi için tecrübeye ihtiyac vardır ve bu tecrübe sonundada ona göre kurallar belirlenir halbuki burda kurallar önce belirlenir diyorsunuz ozaman bilgi diye birsey yoktur sadece kurallardan oluşmuş bir kainattayız demektir ,ayrıyetten umarım bu yazım sacma gelmemiştir sahsen ortaokul mezunuyum ,saygılar

Hiç de saçma değil..

Ben ortaokulu bitirdiğim zamanı hatırlıyorum..

Kendimi dünyadaki en bilgili insan olarak düşünmüştüm.

Bu konuda da haklı olabilirsiniz...

Yine de:

Önce kurallar mı vardı emin değiliz.

Ama kuralların daha önce var olduğu hakkında genel bir inanış var..

Kuralların maddeden önce oluşması zorunluğu da var..

Çünkü enerji maddeye dönüşürken ya kendi kurallarını oluşturacak, ya da mevcut kurallara boyun eğecek..

Her iki durumda da önce kurallar geliyor..

Değil mi?

Yorumunuz için teşekkürler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

sayın hacı, öncelikle moral verdiğiniz için cok tesekür ederim ,forumun bu bölümüne gelirken hep bu sıkıntı vardı içimde ya yanlış anlayıp sacmalarsam diye cünkü burdaki kişilere bakıyorum üniversite mezunu oldukları belli

gelelim konumuza gercektende birseyin olabilmesi ve sürebilmesi için kuralları olması gerekiyor ancak burda kuralların tecrübeyle olması gerektiğinide belirtmiştim halbuki maddeden önce olması gerekir zorunluluğuda var diyorsunuz öyleyse burda irdelenmesi gereken bu kainatı oluşturan enerjinin neden maddeye dönüşmesi gereksinimi yada gereksinimleridir bence bu gereksinimler kuralları belirliyor. ve böylece dönüşüm baslıyor

birde bana göre zaman diye birsey yoktur zamanı biz insanlar maddenin halini kavrayabilmek için olusturduk buna göre kuralların "önceden" yada "sonradan" olmasını (olmayan zamanı) esas alarak tespit etmek anlamsızdır adı üstünde maddenin halini anlamak için ,halbuki maddeden önce zaman yoktur bana göre.

aslolan biz insanların maddeyi kavramak için oluşturduğumuz zaman değil ,enerjinin maddeye dönüştüğü "prensiptir"

ben prensip diyorum siz bilimadamları hangi terimi kullanıyorunuz bilmiyorum son olarakta bir sorum var enerjinin maddeye dönüştüğü gibi maddede enerjiye dönüşebiliyormu? oluyorsa nasıl oluyor?

tarihinde Sansar tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Madde nasıl enerjiye dönüşüyor?

Atom bombasında olduğu gibi.....

E=MC^2

Uranyum parçalanırken, uranyum atomunun çekirdeğindeki proton ve nötronları bir arada tutan bağlama enerjisi açığa çıkıyor.

Bu müthiş bir enerji.. Son derece büyük bir ısıya dönüşüyor.

Maddeden enerji ortaya çıkıyor.

Zaman konusunda sizin gibi düşünen bilim adamları var gerçekten..

Brian Green örneğin.. Zamanın olmadığına inanıyor.

Ama ben bu düşünceyi bir türlü kabul edemiyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Kurallar neden var?

Kökenleri nedir?

Güzel bir soru..

Doğru yanıtını bilmiyorum.

Bir bilenin olduğunu da sanmıyorum.

Bildiğini sanan varsa beri gelsin..

Hacının en sevdiği felsefeye kaymış oluyorum ama yazmadan duramam.

İşte bundan ötesini merak ediyoruz, ama çoğumuz deneyimsel tecrübe olmadığı için herşeyin bu köklerden başladığını düşünüyoruz. Evet madde ve evren yasalarla başladı, fakat yasalar ne ile başladı?

Evren düşünceden mi geldi, yoksa düşünce evrenden mi?

Evrenin parçalara bölünmüş tekillik olduğunu biliyoruz. Bu tekillik sonsuz gibi herşeyi içinde barındıran bir tekillik, fakat bu tekilliğin zamanla kaosa dönüşmesi nasıl başladı?

İnsan toplumsal yasalarını zamanla deneyim kazanarak koymuştur. Buna dayanarak Darwin'in evrim teorisine göre de zamanla en iyinin ayakta kalmasını sağlayan doğal seçilim savı bu şekildedir.

O zaman Darwin düşüncelerini yazıya döküp tepkinin yanında destek de aldığına göre bende sembolik düşünceyi kullanarak bilimsel bir teori oluşturabilirim...

Düzeni oluşturan yasalar mıdır? Yoksa düzen yasaları mı oluşturur?

Saçma soru yoktur, bu sorunun mantıklı cevabı ise ; ben şahsen yasa oluşturan bir düzen görmedim. Benim şimdiye kadar gördüğüm; düzeni oluşturan yasalar ve yasaları koyan düşünceler... Evren; tekilliğin içinde bulunan düşüncenin yarattığı bilinçli bir parçacığa verdiği tepkiden meydana gelmiştir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

bu soruyu sormamın nedeni ,hani bazı saatler vardır hareket enerjisiyle calışırlar hareket edince enerji oluşur ve o enerjiyle saat calışır ,farzedelimki hareket kabiliyetini insanla değilde saatin kendisiyle bütünlestirelim ozaman aynı anda enerjinin sayesinde saat calışacak saatin sayesindede enerji oluşacak ,yukardaki mesajınızdada belirttiğiniz gibi enerji maddeyi oluşturduğuna göre maddede enerji oluşturuyor budurumda sadece zaman değil maddede yoktur enrjinin bir saf hali birde katı (saat) hali vardır herikiside zamanla değil birbirleriyle acıklanmalıdır ve yine bu ikisi birbirlerini var ederek sonsuz bir döngü oluşturuyolar saf haldeyken düzenli (kurallı) bir sekilde katı hale ,katı haldende kaotik bir sekilde saf hale dönüşerek

tarihinde Sansar tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
bu soruyu sormamın nedeni ,hani bazı saatler vardır hareket enerjisiyle calışırlar hareket edince enerji oluşur ve o enerjiyle saat calışır ,farzedelimki hareket kabiliyetini insanla değilde saatin kendisiyle bütünlestirelim ozaman aynı anda enerjinin sayesinde saat calışacak saatin sayesindede enerji oluşacak ,yukardaki mesajınızdada belirttiğiniz gibi enerji maddeyi oluşturduğuna göre maddede enerji oluşturuyor budurumda sadece zaman değil maddede yoktur enrjinin bir saf hali birde katı (saat) hali vardır herikiside zamanla değil birbirleriyle acıklanmalıdır ve yine bu ikisi birbirlerini var ederek sonsuz bir döngü oluşturuyolar

Önce saate dışardan hareket enerjisine dönüşecek bir enerji yüklemek gerek. Saat kendi kendine çalışmaya başlamaz.

Nötron yıldızlarını bilir misin? Dışardan bir müdahale olmadığı sürece sonsuza kadar yapısını koruyabilir. Evrenin bigbang'den önceki durumu buna benzer ise bu döngüyü gerçekleştirecek tekilliğe kütle ve şekil verecek başka bir parçacık olmalı...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evrenin maddeden ibaret olduğunu, maddenin de hareket halinde olduğunu biliyoruz.

Maddenin düzenini veya tabi olduğu yasaları tespit etmeye çalışıyoruz.

Bir takim düzenler ve yasala gözlemliyor, buluyoruz.

Sonra bu düzen ve yasaların kaynağını araştırırken maddenin dışına çıktığımızı zannediyor. Bu düzen ve yasaların maddeden bağımsız olduğunu düşünebiliyoruz.

Böyle bir düşünce zincirinde ben çoğu kez meseleyi tersinden değerlendirmeye çalıyorum. Fikrin zıttını düşünüyorum.

Şöyle ki.

Farzedelim ki gerçekten maddeden bağımsız bir düzen, maddeyi yönlendiren bir takım yasalar var.

Peki! madde var olup, düzen ve yasalar olmasaydı ne olurdu? nasıl bir durum ortaya çıkardı? Düzensizlik, yasasızlık nedir?

Düşünebileceğiniz her durum, düşünebileceğiniz her düzensizlik ve yasasızlık zaten evrende var ise. Kaos her şeyi içinde barındırıyor ise.

Bu bizi evrende maddeden bağımsız düzenin ve maddeyi yöneten yasaların olmadığını gösterir. Kaos zaten yasasızlıktır. Evrenin her yerinde geçerli yasa/lar olsaydı. Kaos olmazdı.

Düzen veya yasa maddede etkisiz elemandır.

Maddenin davranış biçimleri sonsuz çeşitliliktedir. İpe sapa gelmez.

Düzen veya yasa bize göre, bizim değerlendirmemize göre olan şeylerdir. Sübjektif olgulardır.

Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sevgili Drekinci...

Bazan seni anlamakta zorluk çekiyorum....

Materyelist bir dünya görüşün var.. Atomist yani.

Ama insan aklı devreye girince o görüşü terkediyorsun. Ya da öyle bir izlenim uyandırıyorsun..

Düzen, düzensizlik, yasalar, yasasızlık biz insanların doğayı anlamak için uydurdukları kavramlardır.

Onlar bizim için reeldirler..

Evreni onlarla anlıyor ve olguları onlarla açıklıyoruz.

Fizik yasaları var mı, yok mu, varsa doğaları nedir diye sorgulamamızın nedeni onları reel olarak görme zorunluğudur..

Onları yaratmasaydık insan olamazdık.

Yalnız biz insanlar için reel değil fizik yasaları.

Hemen her canlı için reel.

Bitkiler dahil bütün canlılar kendileri ile ilgili fizik yasalarını bilirler ve onlara uyan davranışlar sergilerler.

Maddeden bağımsız bir düzen var mı sorusunun yanıtı var olsa ne olur, yok olsa ne olur?

Maddeden önce ne vardı?

Enerji mi vardı?

Öyle ise maddeden önce de bir düzen ve fizik yasaları vardı.....

Enerjiden önce ne vardı?

Vaküm enerjisi vardı..

O halde vaküm enerjisinin olduğu bir ortamda bir düzen ve fizik yasaları da vardı..

Evrenin en ilginç gözlemi boşlukta, hiçlikte, yokluk dediğimiz olguda, bir enerjinin var olmasıdır.

Tek başına bu bile bir düzendir.

Bu durumda kesin olarak diyebiliriz ki, yokluk bile bir düzene ve dolayısıyla bazı fizik yasalarına sahiptir..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Anlaşılmayacak şeyler söylediğimi zannetmiyorum.

Belki de aynı şeyleri söylüyoruz.

Yani bir fizik yasası var. Önermesi ne oranda bizim için reel ise.

Bu yasa olmasa ne olurdu? Sorusu da o oranda reeldir.

Canlıların fizik yasalarına uyması bir önermedir.

Uymasa ne olurdu? Sıkıysa uymasın :D Bu da aynı değerdedir.

Bazı şeylerin aşılması, ikinci plana düşmesi böyle bir şeydir.

Ben evimde yaşantımı devam ettiriyorum. Ama evim 8. katta. Altımdaki katların üstünde olmama rağmen bunlar benim ev yaşantıma etki etmiyor. aşılmış, ikinci plana düşmüştür.

Evrendeki düzenden parsa toplamak isteyenlere sormak istiyorum hep.

Olmasa ne olurdu?

Çok mu saçma bir soru?

Bence güzel soru. Düzenin papucunu dama atıyor.

Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 3 years later...

Evrenin maddeden ibaret olduğunu, maddenin de hareket halinde olduğunu biliyoruz.

Maddenin düzenini veya tabi olduğu yasaları tespit etmeye çalışıyoruz.

Bir takim düzenler ve yasala gözlemliyor, buluyoruz.

Sonra bu düzen ve yasaların kaynağını araştırırken maddenin dışına çıktığımızı zannediyor. Bu düzen ve yasaların maddeden bağımsız olduğunu düşünebiliyoruz.

Böyle bir düşünce zincirinde ben çoğu kez meseleyi tersinden değerlendirmeye çalıyorum. <b>Fikrin zıttını düşünüyorum.</b>

Şöyle ki.

Farzedelim ki gerçekten maddeden bağımsız bir düzen, maddeyi yönlendiren bir takım yasalar var.

<b>Peki! madde var olup, düzen ve yasalar olmasaydı ne olurdu? nasıl bir durum ortaya çıkardı? Düzensizlik, yasasızlık nedir?</b>

Düşünebileceğiniz her durum, düşünebileceğiniz her düzensizlik ve yasasızlık zaten evrende var ise. Kaos her şeyi içinde barındırıyor ise.

Bu bizi evrende maddeden bağımsız düzenin ve maddeyi yöneten yasaların olmadığını gösterir. Kaos zaten yasasızlıktır. Evrenin her yerinde geçerli yasa/lar olsaydı. Kaos olmazdı.

Düzen veya yasa maddede etkisiz elemandır.

Maddenin davranış biçimleri sonsuz çeşitliliktedir. İpe sapa gelmez.

Düzen veya yasa bize göre, bizim değerlendirmemize göre olan şeylerdir. Sübjektif olgulardır.

Sevgiler.

Kaos yasasizlik demek midir? Benim bildigim kadariyla kaos hesaplanamaz rastlantisallik demek. Yine belli kurallara bagli ama sonucta bu kurallar dahilinde bile hesaplanamayan bir rastlantisallik cikiyor ortaya. Yani deterministik, ama hesaplanamaz. Bunun gibi.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kaos, kavram olarak kargasa demektir. Yalniz bu oyle bir kargasadir ki, gozlemsel olarak olgu verebilir. Iste bu olgunun yine gozlemsel olarak yanlislanabilmesi de; kaosun uyumunun bozulmadigini gosterir. Iste bu nedenden her turlu yerlesmis, mutlaklasmis sabitlesmis ve noktalanmislik, inancsal olarak bu kaosu algilayamamak ve illa bir duzene, uyuma v.s. tasimaya calismaktir.

Zaten kaos'un ne oldugu algilansa; fizik otesinin her turlu akilci yaratimina da gerek kalmaz. Sonucta insanoglu gozlemini bir ...e gore temelinde degerlendirdiginden; bu ...e gore temelli degerlendirme; akilcilik olarak kaosu algilayamaz.

tarihinde evrensel-insan tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Kaos yasasizlik demek midir? Benim bildigim kadariyla kaos hesaplanamaz rastlantisallik demek. Yine belli kurallara bagli ama sonucta bu kurallar dahilinde bile hesaplanamayan bir rastlantisallik cikiyor ortaya. Yani deterministik, ama hesaplanamaz. Bunun gibi.

Şunu anlamadım bir noktadan sonra highway oluşması neye bağlı?O karınca iki seçeneğe sahip olarak 9 karelik bir alandan kaosa başlıyor buna kaos denebilir mi? 9 karelik hareket kaos değil de karıcanın bu sayısız hareketi mi kaos? Rastlantısallık ve kaos aynı şey mi?Bence değil gibi rastlantı kaos olmayabilir de düzenli bir rastlantı olmaz mı?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Şunu anlamadım bir noktadan sonra highway oluşması neye bağlı?O karınca iki seçeneğe sahip olarak 9 karelik bir alandan kaosa başlıyor buna kaos denebilir mi? 9 karelik hareket kaos değil de karıcanın bu sayısız hareketi mi kaos? Rastlantısallık ve kaos aynı şey mi?Bence değil gibi rastlantı kaos olmayabilir de düzenli bir rastlantı olmaz mı?

Rastlantisallik burada dogru kelime olmayabilir aslinda. Sonucta ortaya cikan, bir kural dahilinde cikiyor. Yani rastlantisal degil. Ama hicbir sekilde tekrar etmedigi icin rastlantisal bir gorunume sahip. Mesela pi sayisi, 3000. basamagi bilmek icin 2999 basmagida hesaplamaniz gerekiyor, ve sonucta ortaya cikan 3000. basamak sizin icin tamamen rastlantisal bir sayiya benziyor, cunku bunun ne olacagi konusunda hicbir fikriniz yok ve olamaz, ta ki hesaplayana kadar. Yani kaos verisi ile rastlantisal veriyi birbirinden ayirmak bazen zor olabiliyor. Birbirlerine cok benzer, benim bakis acimdan farksiz. Ama ayni sey degiller.

Sonucta kaos, hesaplanamiyor ve tekrara girmiyor. Simule edilebiliyor, ve ancak o zaman sonucu bilinebiliyor. Bu noktadan bakilacak olursa, evreni bir kaos modeli olarak dusunursek, evreni simule edebilmemiz icin evren kadar buyuk bir simulasyona ihtiyacimiz olacagindan, simule edilemez, ve dolayisi ilede sonucu asla bilinemez gibi bir sonuc cikiyor ortaya.

Highway olusmasi, diger hersey gibi, tamamen baslangic kosullarina ve kurala bagli.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Günlük yaşamda kullanılan kaos terimi, bilimsel anlamda kullanılan kaos teriminden çok farklıdır.

Bilimsel anlamda kaos kargaşalık ve basit bir düzensizlik değildir..

Kaosda her nokta kararsızdır ama, ortaya çıkan manzara şekilsiz değildir.

Kaos yüzeyel olarak düzensizdir. Periyodik değildir. Kendini tekrarlamaz.

Ama gizli (kriptik) örnekler bazı katı kurallara uyarlar.

O kurallar evrenin her yerinde aynıdırlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...