Jump to content

Hz. Muhammed Hakkında


Recommended Posts

Hz. Muhammed bilindiği gibi gerek veda hutbesinde, gerek diğer tüm tebliğlerinde aşağı yukarı aynı söylemleri çevresindekilere iletmiştir.

Ölüm döşeğinde olan biri,hayatının artık sonuna geldiğini anlayan biri eğer yalancı olsaydı "bunların hepsini ben uydurdum,dediklerimin hepsi yalan,vahiy falan almadım ben aslında" diyemez miydi? Bir insanın bunu dememesi için ne sebebi olabilir ki?İnsan ancak inandığı şeyin arkasında sonuna kadar durur.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 124
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Hz. Muhammed bilindiği gibi gerek veda hutbesinde, gerek diğer tüm tebliğlerinde aşağı yukarı aynı söylemleri çevresindekilere iletmiştir.

Ölüm döşeğinde olan biri,hayatının artık sonuna geldiğini anlayan biri eğer yalancı olsaydı "bunların hepsini ben uydurdum,dediklerimin hepsi yalan,vahiy falan almadım ben aslında" diyemez miydi? Bir insanın bunu dememesi için ne sebebi olabilir ki?İnsan ancak inandığı şeyin arkasında sonuna kadar durur.

Bu karakterde birinin ölürken dürüstlüğe meyledeceği sana mantıklı geliyor mu? Aksi de olabilir aynen devam edebilir. Sen muhammedin peygamber olduğu konusunda içini bu varsayıma dayanarak rahatlatıyorsan vay haline. Hem muhammedin aklının başında olduğunu kim iddia etti. Uydurmalarına belki kendi de inanıyordu ki buna dair veriler de var.

Link to post
Sitelerde Paylaş

eğer toplumu düzenlemeye çalışan birisiyse söylemez.

hiç yaşamamış olma ihtimali de var, ki bu durumda zaten istese de söyleyemez.

tarihinde equus tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Bu karakterde birinin ölürken dürüstlüğe meyledeceği sana mantıklı geliyor mu?

ben bu başlığı hz. muhammedi zeki-kurnaz-yalancı bir tilki olarak düşünenler için açtım. eğer böyle düşünüyorlarsa ölüm döşeğinde böyle bir itiraf yapıp tadını çıkaramaz mıydı?Peygamber ölüm döşeğinde ama hala "allah yolunda gidin" diyor.

Hem muhammedin aklının başında olduğunu kim iddia etti. Uydurmalarına belki kendi de inanıyordu ki buna dair veriler de var.

aklı başında olmasaydı hiçbir şekilde kalıcı olmazdı.elbet bir falso verir ve takibindekiler şüpheye düşürürdü. veya sosyal yaşantısını başka nopktalarında ciddi açıklar verirdi.

Link to post
Sitelerde Paylaş

aklı başında olmasaydı hiçbir şekilde kalıcı olmazdı.elbet bir falso verir ve takibindekiler şüpheye düşürürdü. veya sosyal yaşantısını başka nopktalarında ciddi açıklar verirdi.

daha ne kadar açık versin :lol: Saymaya kalksam sayfalar dolar. Görmek istemeyince böyle oluyor. Sana göre kimse şüpheye düşmedi öyle mi :lol: Dİyecek laf yok güler geçerim.

Link to post
Sitelerde Paylaş

neler mesela?

Muhammedin iddialarıyla gelen biri zaten en baştan akıl hastası olarak nitelendirilebilirdi ki bu şekilde de etiketlendi. Peygamberliğini ilan etmeden önceki karakteri ve yaşam tarzı, inzivaya çekilip durması, olmayan sesler duyup görüntüler görmesi, kendini ilahi bir gücün temsilcisi hatta iyice abartıp ilahi güç sanması ki buna dair beyanları var ve fiziksel hastalık belirtileri.. Tabi sen bunları ilahi bir güce bağlar olayı çözersin. Kurnazmıydı , aklı başından mı gitmişti, yoksa ruh saglığı bozuk ve aynı zamanda kurnazmıydı kesin bilemem. Akıl hastalarıda sinsi ve kurnaz olabilir. Asıl konu senin en başta sunduğun saçma aklama çabası. Buna dayanarak mı huzur buluyorsun? O zaman bende sana aynı şekilde şunu söylesem?

Ben kendimi bildim bileli hep şüphe için de yaşayıp belli bir dönemden sonra aydınlanıp tanrının olmadığına dair söylemlerimi cevremdekilere her fırsatta ilettim. Benim sizin sunduğunuz sonsuz hayat, cennet, huriler gibi fırsatları ayağımla tepmemin sebebi sence ne olabilir ? Ben akılsız mıyım? Bumudur mantık? "aslında savunduklarımın hepsi benim uydurmalarım ; muhammed var allah var" diyemez miyim. İnandığım şeyin arkasında sonuna kadar duruyorum. Al bu da senin allahının olmadığının kanıtı, kanıt olarak görüyorsan.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hz. Muhammed bilindiği gibi gerek veda hutbesinde, gerek diğer tüm tebliğlerinde aşağı yukarı aynı söylemleri çevresindekilere iletmiştir.

Ölüm döşeğinde olan biri,hayatının artık sonuna geldiğini anlayan biri eğer yalancı olsaydı "bunların hepsini ben uydurdum,dediklerimin hepsi yalan,vahiy falan almadım ben aslında" diyemez miydi? Bir insanın bunu dememesi için ne sebebi olabilir ki?İnsan ancak inandığı şeyin arkasında sonuna kadar durur.

Tarih boyunca bircok insan ben paygamberim, tanriyim, tanrinin ogluyum vs. gibi ortaya cikmistir . Bunlarin bazilari basarili oldu insanlari inandirip bazilarinin kafasi kesildi, yakildi vs. Musluman dunyasinda da Muhammed sonrasi ben peygamberim esas diye cikanlar vardir ki tahmin edebilecegin uzere muslumanlar tarafindan cok hos karsilanmamislardir bu arkadaslar ve kellelerinden olmuslardir. Ilginc nokta bu insanlarin kelle giderken veya atese atilirken bile iddialarindan vazgecmemis olmalari. BEn zihinsel hastaliklar olarak goruyorum. Nasil ki eski krallar gercekten tanrinin yeryuzundeki gorunumu hatta bazen tanri olduklarina gercekten inaniyorlarsa, bu tip peygamberlerde gercekten inaniyor oluyorlar. Dedigim gibi kimisi daha bastan kelleyi kaybediyor, o donem icinde yasadigi durum dolayisi ile , kimisi de cevresini inandirip belli bir guce ulasabiliyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hz. Muhammed peygamberliğinden önce de araplar arasında "emin" sıfatıyla anılıyordu. Yalancı olsaydı herhalde kayıtlara geçen bir aldatması rivayet edilirdi. Kişilik bozukluğu olan insanlar zaten kendilerini belli eder ve çoğu kişi bunlara inanmaz. Şimdi ki "ben mehdiyim" diyen kişiler gibi.

Araplar o kadar aptal mı ki kişilik bozukluğu olan birine inansınlar.

Ha siz şimdi işkembeden şunu sallayacaksınız;

"Aslında yalanları ve aldatmaları olmuştur ancak kayılara özellikle geçirilmemiş veya silinmiştir"

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hz. Muhammed peygamberliğinden önce de araplar arasında "emin" sıfatıyla anılıyordu. Yalancı olsaydı herhalde kayıtlara geçen bir aldatması rivayet edilirdi. Kişilik bozukluğu olan insanlar zaten kendilerini belli eder ve çoğu kişi bunlara inanmaz. Şimdi ki "ben mehdiyim" diyen kişiler gibi.

Araplar o kadar aptal mı ki kişilik bozukluğu olan birine inansınlar.

Ha siz şimdi işkembeden şunu sallayacaksınız;

"Aslında yalanları ve aldatmaları olmuştur ancak kayılara özellikle geçirilmemiş veya silinmiştir"

Rivayete ne hacet. Kuran'da kendisine güvenmeyen insanlardan bir dolu bahsededuruyor.

Mekke'den niye kaçmış beyimiz?

10 yıl boyunca kaç kişiyi peşinden sürüklemeyi başarmış? Kaç kişi kendine güvenmiş?

Rivayet sistemi sahabelerin üzerinden dönen bir sistem. Yani ölesiye bağlı olan, öl deyince ölecek insanların yazdığı bir tarihten bahsediyoruz. Muhammed yalancının tekiydi ama biz ona inandık diye rivayet edecek değiller ya.

Kapıyı baştan kapatarak bu söylenceleri reddettiğini söylesen de durum bundan ibarettir. Ancak dediğim gibi doğru bir bakış açısıyla ipuçları da barındırır.

Selamlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Rivayete ne hacet. Kuran'da kendisine güvenmeyen insanlardan bir dolu bahsededuruyor.

Mekke'den niye kaçmış beyimiz?

10 yıl boyunca kaç kişiyi peşinden sürüklemeyi başarmış? Kaç kişi kendine güvenmiş?

Rivayet sistemi sahabelerin üzerinden dönen bir sistem. Yani ölesiye bağlı olan, öl deyince ölecek insanların yazdığı bir tarihten bahsediyoruz. Muhammed yalancının tekiydi ama biz ona inandık diye rivayet edecek değiller ya.

Kapıyı baştan kapatarak bu söylenceleri reddettiğini söylesen de durum bundan ibarettir. Ancak dediğim gibi doğru bir bakış açısıyla ipuçları da barındırır.

Selamlar.

size göre putlardan rant sağlayan dönemin zengin işadamları ve onların yandaşları haklı, hiçbir çıkarı olmayan hatta başta kaybetme ihtimali düşük görünmesine rağmen sadece Allah inancıyla hareket eden insanlar yalancı

ateist düşüncesi çok görmemek lazım.

Link to post
Sitelerde Paylaş

size göre putlardan rant sağlayan dönemin zengin işadamları ve onların yandaşları haklı, hiçbir çıkarı olmayan hatta başta kaybetme ihtimali düşük görünmesine rağmen sadece Allah inancıyla hareket eden insanlar yalancı

ateist düşüncesi çok görmemek lazım.

Haklılık ya da haksızlık meselesi değil. Muhammed'e herkesin güvendiğine ve herkes tarafından çok güvenilir bakıldığına dair subjektif bakış açısına karşılık dile getirilmiş karşıt bir objektiflik sundum.

Üstelik Muhammed'i savunurken hala aynı subjektifliği sürdürüyorsun. Sana göre yalancı diyenlerin hepsi rantçı veya rantçıların yandaşı.

O günden bugüne Araplar Hac'dan ve ümmet turizminden rant sağlamıyor mu?

Senin rantçın haklı da putlardan rant sağlayanlar ne diye haksız olsun.

Hiçbir çıkarım yokken ben niye haksız oluyum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hz. Muhammed bilindiği gibi gerek veda hutbesinde, gerek diğer tüm tebliğlerinde aşağı yukarı aynı söylemleri çevresindekilere iletmiştir.

Ölüm döşeğinde olan biri,hayatının artık sonuna geldiğini anlayan biri eğer yalancı olsaydı "bunların hepsini ben uydurdum,dediklerimin hepsi yalan,vahiy falan almadım ben aslında" diyemez miydi? Bir insanın bunu dememesi için ne sebebi olabilir ki?İnsan ancak inandığı şeyin arkasında sonuna kadar durur.

Bu adam salak mı ki veda hutbesinde böyle bir şey yapsın? Ölüm döşeğinde yapmış olabilir, belki de o yüzden o öldükten sonra bu kadar çok kavga gürültü olmuştur.

tarihinde gokmavi tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Haklılık ya da haksızlık meselesi değil. Muhammed'e herkesin güvendiğine ve herkes tarafından çok güvenilir bakıldığına dair subjektif bakış açısına karşılık dile getirilmiş karşıt bir objektiflik sundum.

Üstelik Muhammed'i savunurken hala aynı subjektifliği sürdürüyorsun. Sana göre yalancı diyenlerin hepsi rantçı veya rantçıların yandaşı.

O günden bugüne Araplar Hac'dan ve ümmet turizminden rant sağlamıyor mu?

Senin rantçın haklı da putlardan rant sağlayanlar ne diye haksız olsun.

Hiçbir çıkarım yokken ben niye haksız oluyum.

Senin anlayamadın kısım inanç kısmı dostum.Hangi sıradan yalancı üç kağıtçı biri karşısında dönemin en kuvvetli insanları varken böyle bir yola girsin.

O kadar eziyet çeksin değermi.İnancı olamayan biri buna kalkışabilirmi ve inancı olmayanlarda buna katılabilirmi.Bun insanlar deli yada üç kağıtçı değildi.

sadece inanıyorlardı.Sizin anlayamadığınız bir durum size anormal geliyor tabi.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hz. Muhammed bilindiği gibi gerek veda hutbesinde, gerek diğer tüm tebliğlerinde aşağı yukarı aynı söylemleri çevresindekilere iletmiştir.

Ölüm döşeğinde olan biri,hayatının artık sonuna geldiğini anlayan biri eğer yalancı olsaydı "bunların hepsini ben uydurdum,dediklerimin hepsi yalan,vahiy falan almadım ben aslında" diyemez miydi? Bir insanın bunu dememesi için ne sebebi olabilir ki?İnsan ancak inandığı şeyin arkasında sonuna kadar durur.

Yaşadığını farzedersek..

Bu gibi insanlar kaçıktır, muhtemelen paranoid şizofrendirler. Hangi normal insan Allah'la konuşup kendisini onun sözcüsü ilan eder? Yani adam söylediklerine kendisi de inanıyor olmalıdır veya başta tam olarak inanmıyorsa bile kısa sürede inanır hale gelmelidir. Başka türlü olmaz.

Biz bugün bu insanları akıl hastanesine yatırıyoruz. Çünkü biliyoruz ki görünmeyen varlıklarla konuşup kendini peygamber, mesih vs. ilan etmek, sağlıksız bir akla sahip olmaya işaret eder.

Ama o dönemde onlarda hikmet olduğuna inanılıyor ve takip ediliyorlar. Bu iş politik bir boyut kazanıyor daha sonra ve toplumları o deliler idare eder oluyor.

Bugün dünyanın yarısından fazlası bu gibi delilere inanmaya devam ediyor. Esas tuhaf olan bu.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kişilik bozukluğu olan insanlar zaten kendilerini belli eder ve çoğu kişi bunlara inanmaz. Şimdi ki "ben mehdiyim" diyen kişiler gibi.

İyi de bu forumda bu tahtası eksik kaçıklara hayran olan, kölesi olacağını ilan eden, sakallı muhammed avatarlı kişiler gördük?

Bu foruma mahsus da değil bu tipler, çokça varlar. Adam kekteki rantı gördü, tv kanalı açtı, kitleleri kekliyor?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yaşadığını farzedersek..

Bu gibi insanlar kaçıktır, muhtemelen paranoid şizofrendirler. Hangi normal insan Allah'la konuşup kendisini onun sözcüsü ilan eder? Yani adam söylediklerine kendisi de inanıyor olmalıdır veya başta tam olarak inanmıyorsa bile kısa sürede inanır hale gelmelidir. Başka türlü olmaz.

Biz bugün bu insanları akıl hastanesine yatırıyoruz. Çünkü biliyoruz ki görünmeyen varlıklarla konuşup kendini peygamber, mesih vs. ilan etmek, sağlıksız bir akla sahip olmaya işaret eder.

Ama o dönemde onlarda hikmet olduğuna inanılıyor ve takip ediliyorlar. Bu iş politik bir boyut kazanıyor daha sonra ve toplumları o deliler idare eder oluyor.

Bugün dünyanın yarısından fazlası bu gibi delilere inanmaya devam ediyor. Esas tuhaf olan bu.

Bence çık dışarı ve sor halka ateistler kimlerdir diye? Cevap açık: Akıl hastalarıdır derler.

Dolayısıyla bugün akıl hastanelerine Allah'ın elçileri ve milyarlarca inanan değil, kimler layık anlarsın. Çok ciddiyim, çık sor millete..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ölüm döşeğinde olan biri

Muhammedin ölüm döşeğinde kağıt kalem getirilmesini istediği, fakat Ömer'in getirilmesine engel olup "sekeratta sayıklıyor, söyledikleri geçersizdir" dediği ve Fatıma'nın bu söze gücendiği rivayet ediliyor? Bu olaya islam tarihinde kırtas vakası denir.

Belki de son nefesinde itirafta bulunacaktı, engel oldular, ne biliyorsun?

Bir çok siyasi gelişme, önderinin başını yemiştir. Yerine geçen onu öldürüp sonra da kahraman ilan etmiş, onun yolunda olduğunu ilan etmiştir. Ama onun katilidir. Onu elleriyle acımadan öldürmüştür. Ellerinde kanı varken yalan söylemiştir.

Hiç tarih okudunuz mu acaba?

Link to post
Sitelerde Paylaş

görünen görünmeyen ne varsa hepsiyle konuşuyormuş adam. Bir taşı gösterip bu taşı ben peygamberlik teblig edilmeden önce tanırım bana selam verirdi dediğine dair rivayet var. Zaten çocukluğundan başlamış sıyırmaya en son mağarada kafayı hepten yemiş..

Link to post
Sitelerde Paylaş

ben bu başlığı hz. muhammedi zeki-kurnaz-yalancı bir tilki olarak düşünenler için açtım. eğer böyle düşünüyorlarsa ölüm döşeğinde böyle bir itiraf yapıp tadını çıkaramaz mıydı?Peygamber ölüm döşeğinde ama hala "allah yolunda gidin" diyor.

aklı başında olmasaydı hiçbir şekilde kalıcı olmazdı.elbet bir falso verir ve takibindekiler şüpheye düşürürdü. veya sosyal yaşantısını başka nopktalarında ciddi açıklar verirdi.

Aşağıdaki falsoları Hz Ali mi vermiş.

Bu hadisin basinda, Aise aynen söyle diyor: -"Peygamber benimle evlendi; ben o sirada 6 yasindaydim." Muhammed ile evlendigi zaman Aise'nin 6 yasinda oldugunun Islam dünyasinda kabulu zorunlu. Çünkü bunu anlatan "hadis", tartismasiz "saglam(sahih1553)" kabul edilir. Bu hadisi, Islam dünyasinda en saglam olarak benimsenegelmis olan Buhari'nin ve Müslim'in "e'sSahih"lerinde de buluyoruz. Aise, Muhammed'in koynuna verilmek üzere götürüldügünde, salincakta sallanip oynayan bir oyun çocuguydu. Yani Muhammed, 52 yasinda böylesine bir çocukla cinsel birlesimde bulunmustu.

B-Muhammed Cariye'yi tutup yatırır Hafsa' nın yatağına.Muhammed'in cariyesi ile yatması doğal. Kuran da, karılarının dışında cariyeleriyle de yatmasına olanak veriyor (bkz. Ahzab suresi, ayet 50,52) Ne var ki, cariyeyi özgür (hurre) olan bir kadının, üstelik Ömer kızı Hafsa'nın yatağında koynuna alıyor. Hafsa da çıkagelmiştir. Muhammed' in Marya ile ilişkisini görür.

Muhammed: "Vallahi Billahi Marya ile bir daha yatmayacağım!"

"Hafsa! Marya' yi kendime haram etsem de ona bir daha yaklaşmasam; bundan hoşnut olur musun? "Evet!" Muhammed hemen ant içmiştir: "Hafsa! Aramızda kalsın, bunu sakin kimseye söyleme, olmaz mi?" "Tamam!"

Ne ki, Hafsa bu durumu Aişe'ye anlatır.(Bkz. Taberi, Camiu'l- Beyan,28/102) (Bkz.F.Razi,30/41,43) Muhammed'in, Marya'yı kendisine haram etmesi, yani bu cariyeyle bir daha yatmayacağına and içmesi üzerine yeni ayetler gelir:

"Ey Peygamber! Karılarını hosnut edeceksin diye, Tanrı'nın sana helal kılmış olanı kendine neden haram yaparsın? Tanri bağışlayan ve acıyandır."(Bkz. Tahrim suresi, ayet:1.

Allah lazım olan ayeti gönderip muhammedin marya özlemini gidermiştir.

C-Ahzap suresinin 51. Ayeti : -"(Ey Muhammed!) Onlardan (yani karilarindan) diledigini geriye birakir, diledigini öne alabilirsin...

" Ne demek bu? Muhammed'in, karilariyla olan cinsel iliski düzenindeki isini kolaylastiriyor. Iliskiyi siraya koyma zorunlugunu kaldiriyor. "Hangi karinla ne zaman yatmak istersen özgürsün" diyor.

D-Muhammed'in Zeyneb'i de karilari arasina katmasinin öyküsü:

Zeyneb Bint Cahs, Muhammed'in ogullugu Zeyd'in karisidir. Muhammed bir gün, Zeyd'i görmek için onun evine gider. Zeyd'i bulamaz, Zeyd'in karisi Zenneb'le karsilasir. Birden tutulur Zeyneb'e. Bir kadina Muhammed'in ilgi duymasi, o kadinin baska erkege -bu erkek kocasi da olsa- uygun olmaktan çikmasi ve dolayisiyla Muhammed'in olmasi gerektigi sonucunu dogurmaktadir. Iste bunun üzerine, Ahzab Suresinin 37. ayeti gelir. (Bkz. Taberi, Camiu'l- Beyân, "Ey Muhammed! Allahi'n nimet verdigi ve seninde nimetlendirdigin kimseye: "Esini birakma, Allah'tan sakin!' diyor; Allah'in açiga vuracagi seyi içinde sakliyordun. Insanlardan çekiniyordun. Oysa Allah'tan çekinmen daha uygundu. Sonunda Zeyd, esiyle ilgisini kestiginde onu seninle evlendirdik. Ki, evlatliklari esleriyle ilgilerini kestiklerinde onlarla evlenmek konusunda mü'minlere bir sorumluluk olmadigi bilinsin. Allah'in buyrugu yerine gelecektir." (Ahzâb, ayet: 37.)

E- Aise "zina" ile suçlaniyor: Muhammed: "Aise! Böyle bir suçun varsa tevbe et!" - "Aise! Senin hakkinda bana söyle söyle dedikodular geldi (Safvan'la iliski kurdugundan sözediliyor).

" Aise'nin "zina" etmedigine iliskin (Bkz. Nûr, ayet: 11-20. Buna göre toplam: 10 ayet. Ama tefsirlerde toplam: 18 ayet oldugu belirtilir. Bu ayetlerde, "zinayi" kanitlamak için "dört tanik göstermek gerektigi", bu gösterilmedigi zaman iftira olacagi açiklandiktan sonra,

1-Bir "zinanin" kanitlanmasi için "dört tanik" istemek, gerçekçi bir yaklasim midir?

2-6 yaşında bir kızla 50 yaşında bir erkeğin evlenmesinden islamiyete ne gibi bir fayda olmuştur.

3-Bırakın bir peygamberi herhangi bir insanın 6 yaşında bir kızla evlenmesini ahlaklı buluyormusunuz?

4-Bir cariyeyle ilişkiye girmeyeceğim diye yemin ettikten sonra tekrar birlikte olmak için Allah tan ayet geldi demek doğru bir davranışmıdır?

5-kadınlarla olan ilişkilerin kuranda yer almasını nasıl karşılıyorsunuz?

6-Muhammedin kadınlarla olan ilişkilerini anlatan bir kitaba tanrıdan gelen bir kitap demek mümkünmüdür.

7-Hadiste belirtildigine göre: Aclanogullari'nin ileri gelenlerinden Medineli Asim Ibn Adyy in ve ayni kabileden Uveymir'in "Peygamber"den bir sorulan olur: - Bir adam, karisini bir adamla zina ederken bulsa ne yapmali? Karisinin tam karni üzerinde bulsa? Eger gidip dört erkek tanik bul- maya yönelirse, zina eden adam isini bitirip gidecektir!!! Dört tanik mi aramali, yoksa..?

8-Yani, herkes ogullugunun bosanan karisiyla rahat evlenebilsin diye Muhammed'in Zeyneb'le evlendirildigini açikliyor.Bir insanın geliniyle evlenmesi ne kadar ahlaklı bir davranıştır. '

9-İnsanlara oğullarının karısıyla evlenebilmesi imkanı tanınabilmesi için.Mutlaka muhammedin geliniyle evlenmesimi gerekiyordu. Bu evlilik olmadan da soruna çözüm getirilemez miydi?

10-Muhammedin karılarıyla yatma sırasının konusunun kuranda yer alıyor olması ne kadar mantıklıdır.Böyle konular Allahın göndermiş olduğu bir kitap ta yer alırmı?

11-Muhammedin hangi karısıyla ne zaman yatacağının sırasıyla ilgilenmesi bir yaratacının yapacağı birşeymidir?

12-Allahın Muhammedin yatma sırasını takip etmesini doğru buluyormusunuz?

13-Allahın muhammedin evlilik konusuyla bu kadar yakından ilgilenmesini ve ne kadar kadın cariye eş dost akraba ve hatta ne kadar Müslüman kadın varsa muhammede serbest bırakmasını ne kadar mantıklı ve gerekli buluyorsunuz?

14-Bu kadar kadın ve kadınlarla ilişki konusunun tanrıdan emredilenler olduğuna inanıyormusunuz?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...