pica pica

Daha yeni gelmiştik halbuki. Napalım, o zaman veda edeceğiz ister istemez. Umarım site tamamen kapanmaz. Gerçi Hacı'nın yazılarının olduğu blog kayıtlı ama buradakiler gitmez umarım. Neyse hoşça kal ateistforum. 

37 dakika önce, pozitivizm yazdı:

https://www.nccih.nih.gov/research/blog/mindfulness-meditation-reduces-pain-bypasses-opioid-receptors

Bu bilimadamları bizimle dalga mı geçiyor?

Farkındalık meditasyonunun ağrı kesici özelliği varsa ben neden yapamıyorum.

Meditasyonda sakinleşirsin. Sakinleşince de bütün vücudun rahatlar ve ister istemez ağrı sona erer. Sonuç olarak ağrı geçer. Mesela ben regl ağrısı çektiğim dönemlerde denedim bunu. Kafamı başka bir şeye verip hayal kurdum. Sakinleştikçe ağrı da hafifledi. Yani olay kendini sakinleştirmen sadece. 

Evet, bakıyoruz da @kavak efendi uyuyorlar. Bir zahmet daha çok yazın size zahmet olacak ama. 

38 dakika önce, AteistBakish yazdı:

Olmaz yapamazsın. 

Sebep?

49 dakika önce, husnu yazdı:

Sizin belediye suyunda kireç ve klor yok galiba.

Klor olsaydı ölürdü orkidelerin.

Köklerinin resmini göndersene merak ettim.

 

Benim bildiğim orkideye öyle bir şeye gerek yok. Bizimkiler de çeşme suyunu kullanıyorlardı yetiştirdikleri dönemde. 

12 dakika önce, kavak yazdı:

Yani bir arsa ile dünyayı kurtaracağını mı düşünüyorsun. İyiymiş.

 Son 5 senede dünya çapında 100.000 km² (yüz bin!) büyüklüğünde ormanlık alan talan edildi yani yok edildi.

Ayrıca atom bombası olan ülkelerin birbirine girmesi durumunda, dünyanın %80´i radyoaktifden dolayı yaşanmaz hale gelir.

Ben yaşadığım süreçte kendi kendimi kurtarayım yeter. Bir orman kurabilirsem bir şeyler olabilir belki. Artık onu da göreceğiz zamanla. 

19 dakika önce, AteistBakish yazdı:

Zorla mı yaptıracaksın? Annenle baban onlar için çalışma kampı fikirlerini biliyorlar mı? 

Benim bir şey dememe gerek yok ki. Ben arsayı aldığımı söylerim yeter. Kendileri gelir çalışırlar zaten. Bizimkilere öyle bir arsa almak onların sevineceği bir şey. Annem şu an memleketinde bile komşunun arsasını kullanıyor bir şeyler ekmek için. Yani anlayacağın boşa tepki gösteriyorsun. Bizim çatıda, evde bile envayi çeşit bitki var baktıkları. 

33 dakika önce, husnu yazdı:

Bu ağaç şakayıkının açması için 7 sene bekledim.

Boyu hala aldığım gibi.

Hiç büyümüyor.

Muhteşem yav. Biz de daha doğrusu babamda da var çiçek yetiştirme tutkusu.  Birsürü ağaç var çatımızda. Hem meyve hem de çiçek olarak. 

43 dakika önce, kavak yazdı:

Oldum olası okuma meraklısım ve elime ne geçerse ve zaman buldukça okuyorum. Bu okuma huyunu köyümdeki ilkokul öğretmenime borçluyum diyebilirim. Meraklı birisi olduğumu farketmiş olmalı ki bana evde okumam için masal ve cizgi roman kitapları verirdi. 

Ha bir de geçici olarak akvaryum, oğlum sayesinde, uğraşım vardı. O bitti, çünkü oğlan büyüdü.

Kitap okumak hobi sayılmaz yalnız.  Akvaryum bizde de vardı bak ama biz küçüktük ve taşındığımız için unutuyorduk. Doğal olarak gitti hayvancıklar gökyüzüne. 

2 saat önce, kavak yazdı:

Bilmem tanır mısın, https://www.imdb.com/title/tt0070723/ diye 70´li yıllarda vizyona giren bir bilim kurgu filmi vardı. Kurgusu 2000´li yıllarda geçiyor ve ölen insanları kurabiye yapıyorlardı. 2000´li yıllar yeni başladı sayılır ve bu yüzlılın sonunda kimbilir neler yaşanacak. İnsanlar, karıncalar gibi ürüyorlar ve gün gelecek doğanın doğal kaynakları tükenme noktasına gelecek.

Doğanın kaynakları tükenmez kolay kolay. Türü yok eder ama yine de yok etmez. Her şey dönüşüm halinde ve doğa bir yolunu bulur sen merak etme. Ben mesela mesleğime başladığım anda bir arsa alıp ağaçlandıracağım onu. Birsürü hayvana da yuva olur hem. Büyük bir arsa şart oldu. Başına da koyarım annemle babamı tamam işte. 

2 saat önce, kavak yazdı:

Tamam işte; sen bile farkındasın. Yani yine diyet yapma vakti geldi gibi.

Ben diyet yapmam sağlıklı beslenirim.  Elimden geleni yapıyorum ama bırak da şu iki ayda yaşadığım şeylerin etkisi bitsin. En azından bir şeyler yapmaya başladım diyebilirim.  

6 saat önce, kavak yazdı:

 

Türkçe´ye yüzde yüz vakıf olmamama rağmen, huyum kurusun, yazım kuralları konusunda çok titizim.

Yukarıdaki çıkarımızın doğru olmakla beraber cümlelere küçük harflerle başlanmamalı.

Bilhassa bu mevzu internet ortamında tamamen göz ardı edilmeye başladı maalesef.

Tembellikten mi, alışkanlıktan mı, kolaylıktan mı yoksa umursamazlıktan mı?

Bir türlü anlayamadım gitti.

Sözlüklerde takılmaktan ve genelde yönetimin bu konuda bir şey yapmamasından olabilir. 

9 dakika önce, AteistBakish yazdı:

İnsan eti yenebilir.

Evet hatta insan dişleri aslında eti koparmak için çok güçlüdür ancak içgüdüsel olarak bunu yapmıyoruz. 

20 saat önce, anibal yazdı:

 

Açlık sofuluğu bozar. Ve açlık gerçek bir canavardır, masal değil.

Evet ama ben açlık durumundan bahsetmiyorum. Domuz yemek bilemiyorum. Merak duygusu insanda çok güçlü tabi. 

20 saat önce, anibal yazdı:

 

Köpekbalığı yemek, kuzey avrupadan japonyaya, denizi çok, insanı bol, hayvanı, eti az yerlerde yaygınlaşmış bir diyettir. Tanrıların unuttuğu yerler bunlar, malum, peygamber bile yollanmamış hiç.

Maalesef öyle. Dünyanın stoklarını bitiriyoruz resmen. 

4 saat önce, anibal yazdı:

 

KAide 1: Allah apaçık, ayetle haram kılmamışsa, hiç bir şeyi haram kılamazsınız. 

Kaide 2: Haram olan şeyi helal kılamazsınız.

 

Domuz eti, ayetle haram kılınma. Ama balina haram kılınmış değil. 

Ee, bu domuz eti yemediklerini göstermez ki. Yani Türkiye'de bile yetiştirildiğini duyunca ben şok olmuştum mesela. 

Valla balina noktasında dediğim gibi yunus var ama onu da yerler mi emin değilim. Gerçi köpekbalığı yüzgeci çorbası falan var Japonya taraflarında da dünyaca durum ne olur bilmiyorum. Nereden köpekbalığını yemek akıllarına gelmiş merak ediyorum. 

7 saat önce, anibal yazdı:

 

Yunus avlanmaz, kurban olmaz diye bişey yok.

 

MEvzu bahsi yemekse, müslümanın olduğu yerde öyle bir sorun olmaz, olamaz. Müslüman yer bitirir, ortada bir şey koymaz. Müslümanın yemekten bşak hiç bir meziyeti yoktur, ama bu meziyetin de hakkını verir.

 

 

 

 

Önce:

 

 

Sonra:

 

 Doğru ama benim aklım bunu almıyor. Gerçi ben de her gün tavuk ve balık yiyebilirim.  Yunus peygamberden dolayı avlanmayacağını düşünüyorum yine de. Gerçi benim merak ettiğim şey domuz yiyip yemedikleri. Gerçi bunlar her haltı yerler. Midesizler. 

Meditasyon değil de doğanın seslerini dinlemek daha kolay bence. İnsanı rahatlatıyor. Meditasyonun insanı rahatlatmasının sebebi tamamen sakinleşmesini ve doğru nefes almasını öğretmesinden geliyor. Bir de anın tadını çıkarıp zihninizi sakinleştirmenizden. Bunun için doğaya da gidebilirsiniz bence. Bir ormanın insanı ne kadar sakinleştirebildiğine ve onun bir parçası olduğunu anlamasına hayret edersiniz. 

On 29.07.2021 at 17:01, afyon123 yazdı:

merhaba

Bu yaptığın saygısızlık. Saçmalamışsın resmen. Bu başlıkta bu yapılmamalı. 

Bunlar nasıl sorular böyle @AteistBakish  Komik olmuş bu sorular, ancak İslam ülkelerinin okyanusa kıyıları olmadığından balina kurban yerine geçemez. Çünkü denizde balina olmaz. "Yunus da balina pica." diyeceklere de şu cevabı vereyim. Malum yunusun karnında hayatta kalabilen Yunus'tan dolayı avlanmazlar. Ayrıca balinalar kurban yerine geçse bile o kadar eti nereye sığdırabilirler? Sığdırdılar diyelim sürekli et mi yenir yav? Gerçi bunu yapan Afrika ve Amerikan yerlileri var diye biliyorum. Bazı kabileler balina avcılığı yapıyor maalesef. 

Neyse eğlendim ben sorularla sağ olasın.  

Yazılım için belli düzeyde iyi gibi duruyor ama tabi ki de üye olmam. Onlar nasıl saçmalıklar öyle? Yine de yazıları misafirler de görebildiği için biraz da olsa faydalanılabilir. Hee tabi daha iyi yazılım forumları vardır illaki. Üye olunmamalı kesinlikle. 

On 31.07.2021 at 15:56, Entropyy yazdı:

Hoş bulduk dostum bende seni gördüğüme sevindim.

Diğer formun gülüne de haber saldım kavak seni özlemiş buyur gel dedim gelirmi bilmiyorum.

Naptım dedin? Kafayı mı yedin yav? Buradaki huzurumuzu bozmaya niyetin var galiba. Uzak dursun gelmesin. Gerek yok. 

Şimdi, sieg im krieg yazdı:

Tanrı kavramına tanrı ezeli olduğu için itiraz ediyorsun ama enerjiyi ezeli kabul ediyorsun.

Bunu sana açıkladım dostum yukarıda verdiğim cevapta. Neden ararsan yüz tane bulursun. Nasıl dersen işleri orada karıştırırsın. 

Ayrıca termodinamik bunu diyor ben demiyorum.  Yani termodinamik bunu kabul ediyor. 

Neden aramayı bırak, nasıl sorusunda gizli her şey. 

Ayrıca bir tanrı varsa o enerjidir. 

2 dakika önce, rahip yazdı:

Buna bir cevabım yok fakat zamanı işin içinden çıkarınca nasıl sorusu havada kalıyor gibi görünüyor.

Zamanı işin içinden çıkarman gerekmez ya da zamanı işin içinden çıkarırsan da bir şey değişmez. Bir zamansızlık olsa da -ki tekillikte var- bu tanrıyı göstermez. 

Şimdi, sieg im krieg yazdı:

"Bir şeye var dememiz için onun varlığının var olmaya başlaması lazım."

"Var olmaya başlamayan şey yoktur."

 

"Sebepsiz bir varlık yoktur."

 

Tırnak içinde yazdıklarım doğru önermeler mi peki?

Not: Ezeli olan bir şeyin var olmasının nedeni olması imkansızdır.

Bir şeye var demen için onun varlığının var olmasına gerek yoktur. Öyle düşünmek istersen o senin için vardır. Yani tanrı vardır dersem bu onu var yapar benim zihnimde ancak gerçek anlamda olduğunu söyleyemeyiz. 

Yokluk nedir peki? Buradan hiçlik konusuna da gidebiliriz ancak ikisi farklı şeylerdir. 

Dikkat edersen ben sana bir neden var oldu sorusunu sormadım. Nasılını sordum. Yukarıda da yazdım. Nasıl sorusunun cevabı ile neden sorusunun cevabı farklıdır. 

Hayır imkanlıdır. Neden sorusunun cevabını arıyorsan insanlar diyebiliriz. Ancak nasıl var oldu dersen bu soruya insanlar diyemezsin. 

Şimdi, rahip yazdı:

Sebebin sebebi olmuyor kardeşim her şeye sebep olanın sebebi olmaz. Nerden bakarsan bak işin içinden çıkmazsın ta ki her şeye kadir zamandan ve mekandan münezzeh bir yaratıcıya ulaşmayınca.

Sıkıntı da orada. Ben hep bir tanrı arayışındayım ancak o tanrı arayışında hep sorularıma yeniliyor. Bir ilklik durumunda o ilklik nasıl oluşmuştur? Dikkat edersen ben neden aramıyorum. Nasılını arıyorum. Nedenlerle gidersek işi çözemeyiz çünkü. Olay nasıl sorusunda.