Jump to content

İSLAM’IN ORTAYA ÇIKIŞ NEDENLERİ


Recommended Posts

  • İleti 157
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Cevap: Hz. Muhammed (s.a.v.)’in Hayatı (571/Mekke–632/Medine)

Hz. Muhammed (s.a.v.), 571 yılında Mekke’de doğdu.

Babası Abdullah, annesi Âmine Hatun’dur.

Mekke’nin iler gelen kabilelerinden birine mensuptur.

Küçük yaşlarda anne ve babası ölmüş, dedesi Abdulmuttalip ve amcası Ebu Talip tarafından yetiştirildi. Gençliğinde ticaretle uğraştı. 25 yaşında Hz. Hatice ile evlendi.

Güvenilir olmasından dolayı Emin sıfatını kazanmış, kendisine El Emin denilmiştir.

610 yılında Ramazan ayının 27. gecesi Hz. Muhammed (s.a.v.)’e Hira mağarasında Cebrail adlı melek tarafından ilk vahiy gelmiştir (yani 40 yaşında iken ilk vahiy gelmiş ve peygamber olmuştur).

622 yılında, İslamiyet’in Mekke’de yaşanamaz hale gelmesi, Mekkelilerin Müslümanlara karşı baskıları, Medinelilerin Hz. Muhammed (s.a.v.)’i davet etmeleri gibi sebeplerle Hz. Muhammed ve sahabeleri Mekke’den Medine’ye göç ettiler. İslam tarihinde bu olaya HİCRET denir.

NOT: Hicret, Hz. Ömer zamanında Hicri takvimin başlangıcı olarak kabul edildi.

HZ. MUHAMMED (s.a.v.)’İN SEFERLERİ

Bedir Savaşı (624)

Sebepleri; Müslümanların daha fazla güçlenmeden ortadan kaldırılmak istenmesi, Müslümanların Mekke kervanlarını takip etmeleri, Müslümanların Mekke ticaretini engellemek istemeleri.

Savaşı Müslümanlar kazandı.

Sonuçları; İslamiyet ve Müslümanlar güç kazandı, Mekkeliler çok miktarda ganimet ve esir ele geçirildi.

NOT: Bedir Savaşı, Müslümanlarla Mekkeliler arasında yapılan ilk önemli savaştır. Müslümanların Mekkelilere karşı kazandıkları ilk savaştır.

Uhud Savaşı (625)

Sebepleri; Mekkelilerin, Bedir Savaşı’nın intikamını almak istemeleri, Şam ticaret yolunu güvenlik altına almak istemeleri, Müslümanların Mekke ticaret kervanlarını ele geçirmek istemeleri.

Savaşı Mekkeliler kazandı.

Hendek Savaşı (627)

Sebebi; Mekkelilerin Müslümanlara son bir darbe vurmak istemeleridir.

Savaşı Müslümanlar kazandı.

Sonuçları; Mekkeliler Müslümanları yenemeyeceklerini anladılar, Mekkeliler savunmaya, Müslümanlar saldırıya geçtiler, İslamiyet’in yayılması hızlandı.

NOT: Hudeybiye Barışı (628) Mekkelilerle Müslümanlar arasında yapıldı. Bu antlaşma ile Mekkeliler Müslümanları resmen ve hukuken ilk defa siyasi bir güç olarak tanıdı

NOT: 630 yılında Mekke Müslümanlar tarafından fethedildi. Nedeni; Mekkelilerin Hudeybiye Barışı’nı bozmalarıdır.

DÖRT HALİFE DÖNEMİ (632–661)

Halife: Hz. Muhammed (s.a.v.)’in ve Müslümanların hem din hem de devlet başkanı olan kimselere denir.

Hz. Ebubekir Dönemi (632–634)

Arabistan’da dini ve siyasi birlik yeniden sağlandı.

Kur’an-ı Kerim kitap haline getirildi.

Yalancı peygamberler ortadan kaldırıldı.

Hz. Ömer Dönemi (634–644)

İslam Devleti imparatorluk haline geldi.

Hicri takvim kullanılmaya başlandı (başlangıcı Hicret).

Mısır fethedildi, Kuzey Afrika’da ilk fetih hareketleri başladı.

Mali ve askeri amaçlı Divan teşkilatı kuruldu.

Hz. Osman Dönemi (644–656)

İlk İslam donanması kuruldu.

Kur’an-ı Kerim çoğaltılarak Arabistan’ın önemli merkezlerine dağıtıldı.

İslam tarihindeki iç karışıklıklar ilk olarak bu dönemde başladı.

Trablus ve Tunus alınarak Kuzey Afrika fetihlerine devam edildi.

Hz. Ali Dönemi (656–661)

Bu dönemde iç karışıklıklar devam etti. Cemel (Deve) Olayı (Müslümanların kendi aralarında yaptığı ilk savaştır) ve Sıffın Savaşı bu dönemde oldu.

NOT: Dört Halife Dönemi’nde halifeler seçimle iş başına gelmiştir, bu da demokratik bir yönetimin örneğidir. Dört Halife Dönemi’nden sonra halifelik babadan oğla geçen bir saltanat sistemi haline gelmiştir.

EMEVİLER DÖNEMİ (661–750)

Dört Halife Dönemi’nden sonra Muaviye halife olmuş, böylece Emeviler Dönemi başlamıştır.

Bu dönemde de İslamiyet’in yayılışı devam etmiş.

Ancak Emeviler Dönemi’nde uygulanan “Mevali”politikası (Arap milliyetçiliği) nedeniyle İslamiyet Türkler arasında çok fazla yayılış gösterememiş.

“Mevali” politikası; Arap olan Müslümanların üstün görülmesi, Arap olmayan Müslümanların ikinci sınıf vatandaş olarak görülmesidir.

Emeviler Dönemi’nde (Muaviye Dönemi) halifelik babadan oğla geçen bir saltanat sistemine dönüşmüştür.

Semerkant ve Buhara, bu dönemde önemli kültür merkezleri haline gelmiştir.

ABBASİLER DÖNEMİ (750–1258)

Saltanat sistemi bu dönemde de devam etti (halifelik babadan oğla geçti).

Abbasiler, Arap milliyetçiliği (Mevali politikası) politikasını terk ederek hoşgörülü bir anlayış benimsediler.

Bilim alanında gelişmeler oldu, Bağdat önemli bir bilim ve kültür merkezi oldu.

Abbasiler, Türkler için Samarra şehrini kurdular.

NOT: İslam bilimleri üzerinde çalışan Müslüman-Türk bilginleri; Buhari, Farabi, İbn-i Sina, Biruni, Harezmî, Uluğ Bey, Ali Kuşçu vs

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 2 weeks later...

ben şimdi bir kaç gundur yazdıklarınızı okuyorum elhamdulillah muslumanım seviyeli yazışmalar olması benı sevındırdı bu siteyi sevdim şmdi burda ne işim var bu merak konusu olabılır butun ataistleri doğru yolu göstercem desem gülersiniz heralde ben kimim ki sizi doğru sandım bı yola götureyim kendim ne kadar muslumanım bıde o var şimdi musluman var yalan söylemez asla musluman var doğru sölemez sorsan ikiside musluman size her cevap vern musluman adı altındakı arkadaşların belkı çoğu musluman bıle deil çünkü bızde musluman şartları vardır bunlar kelimei şhadet le başlar herkelimei şahadet edn muslumandır bugun islamı ve muslumanlı anlamamış yaşamamış bırı şahadet eder ve sizin yanınıza gelip islamı anlatma savunma kalakar işte hem sıze hem kenmdıne yazık eder çunku siz bır muslumana doğru yoludaha buldurduk der dahada özguven içine girersiniz oda bılmedı bır dını anlatamadından belkı dınden bıle çıkar aklı başında sevıyelı arkadaş laarla bıldım ilim kadar gucumun yettı kadar konuşmak tartışmak isterim ama sabıt duz mantık olmasın yetrkı sevıyeyı bozmayalım bu arada islamın nerde başladını öğrenmek isti yosanız islamı arastırın bozuk bır şeyse size zaten zarar veremez islamı nerden araştırcak sınız bırde o var bozacını şahıdı çıraçı mısalı gidip sırada yoldan geçen memet agaya sorar san bugun tayıp erdoğanı bıle sokakta tanımayan var çok komık olur islamı nasıl anlarız araştırırız koyu bugun islamı yaşayan insanlar var adıyaman menzıl gıbı süleyman hılmı tuna saitnursi hazretleri gibi bunların yolundan gıden insanlar olabılır ben bulundum yerde namazını kılan bı ınsanım ama çevremde yakın çevremde sıf namaz kılıyom dıye okadar benı öven abartan insanlar varkı nerdeyse göğe çıkartıcaklar oysakı sadece namazımı kılan biriyım herkez kadar gunah da işleyebılırım benı melek sananlarbıle olmuş bunun nedenı cahıllın alıp başını gıtmesı adamın kız arkadaşı başını kapamış kıçını açmış bıze boyle musluman boyle dındar dıye anlatıyo bı baktıkkı kızın kafası kapalı ama götu bıle açıkta şimdi bunlar adı musluman ama sadece adı oyuzdden ılmı meseleler avam tabakasında araştırılmaz he bu arada bır not isslamda cennet cehennem var ve bunların 7 şer tabakası var meesela cehennem 1 tabaka muslumanlar yanacak 2 tabaka da falan fılan ama en ağır tabaka 7 tabaka bıldım ve hatırladım kadarıyla burda ataist yanı allaha inan mayanlarda yanacak azap görecek ama neden sizin adınıza bı ölu yosunuz melek ler geliyo harbıden siz ntabıkı kendı adınıza şoktasınız sizi en ağır azaba götürüyolar ama hiç yanlışınız yok neden pekı en ağır azap size çunku bukadar mucizeyi görmezden gelen aklını en az kullanan ve sınır tanımayan hayale bak maymundan turedinize inanınıyosunuz .neyse cevap bekliyo

Link to post
Sitelerde Paylaş

ben şimdi bir kaç gundur yazdıklarınızı okuyorum elhamdulillah muslumanım seviyeli yazışmalar olması benı sevındırdı bu siteyi sevdim şmdi burda ne işim var bu merak konusu olabılır butun ataistleri doğru yolu göstercem desem gülersiniz heralde ben kimim ki sizi doğru sandım bı yola götureyim kendim ne kadar muslumanım bıde o var şimdi musluman var yalan söylemez asla musluman var doğru sölemez sorsan ikiside musluman size her cevap vern musluman adı altındakı arkadaşların belkı çoğu musluman bıle deil çünkü bızde musluman şartları vardır bunlar kelimei şhadet le başlar herkelimei şahadet edn muslumandır bugun islamı ve muslumanlı anlamamış yaşamamış bırı şahadet eder ve sizin yanınıza gelip islamı anlatma savunma kalakar işte hem sıze hem kenmdıne yazık eder çunku siz bır muslumana doğru yoludaha buldurduk der dahada özguven içine girersiniz oda bılmedı bır dını anlatamadından belkı dınden bıle çıkar aklı başında sevıyelı arkadaş laarla bıldım ilim kadar gucumun yettı kadar konuşmak tartışmak isterim ama sabıt duz mantık olmasın yetrkı sevıyeyı bozmayalım bu arada islamın nerde başladını öğrenmek isti yosanız islamı arastırın bozuk bır şeyse size zaten zarar veremez islamı nerden araştırcak sınız bırde o var bozacını şahıdı çıraçı mısalı gidip sırada yoldan geçen memet agaya sorar san bugun tayıp erdoğanı bıle sokakta tanımayan var çok komık olur islamı nasıl anlarız araştırırız koyu bugun islamı yaşayan insanlar var adıyaman menzıl gıbı süleyman hılmı tuna saitnursi hazretleri gibi bunların yolundan gıden insanlar olabılır ben bulundum yerde namazını kılan bı ınsanım ama çevremde yakın çevremde sıf namaz kılıyom dıye okadar benı öven abartan insanlar varkı nerdeyse göğe çıkartıcaklar oysakı sadece namazımı kılan biriyım herkez kadar gunah da işleyebılırım benı melek sananlarbıle olmuş bunun nedenı cahıllın alıp başını gıtmesı adamın kız arkadaşı başını kapamış kıçını açmış bıze boyle musluman boyle dındar dıye anlatıyo bı baktıkkı kızın kafası kapalı ama götu bıle açıkta şimdi bunlar adı musluman ama sadece adı oyuzdden ılmı meseleler avam tabakasında araştırılmaz he bu arada bır not isslamda cennet cehennem var ve bunların 7 şer tabakası var meesela cehennem 1 tabaka muslumanlar yanacak 2 tabaka da falan fılan ama en ağır tabaka 7 tabaka bıldım ve hatırladım kadarıyla burda ataist yanı allaha inan mayanlarda yanacak azap görecek ama neden sizin adınıza bı ölu yosunuz melek ler geliyo harbıden siz ntabıkı kendı adınıza şoktasınız sizi en ağır azaba götürüyolar ama hiç yanlışınız yok neden pekı en ağır azap size çunku bukadar mucizeyi görmezden gelen aklını en az kullanan ve sınır tanımayan hayale bak maymundan turedinize inanınıyosunuz .neyse cevap bekliyo

Öncelikle hoşgeldin

Noktalama işaretlerini kullanmaya özen gösterirsen yazdığın uzun yazılar daha rahat okunur ve ataist değiliz ateistiz

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tamam uzgunum pek türkcem iyi deil ataistiz kardesim hep bı atalet biriyle konuşmak istedim sohbet etmek benim göremedim neyi görüyor diye merak ettim ben kendi adıma islamı yASamaya çalışan ama yarım yaşayan biri iken bile şüphem yoktur kalben Allah'a inanıyorum merakettim şey siz kendinizi duygusal bı boşlukta hisset miyormusunuz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tamam uzgunum pek türkcem iyi deil ataistiz kardesim hep bı atalet biriyle konuşmak istedim sohbet etmek benim göremedim neyi görüyor diye merak ettim ben kendi adıma islamı yASamaya çalışan ama yarım yaşayan biri iken bile şüphem yoktur kalben Allah'a inanıyorum merakettim şey siz kendinizi duygusal bı boşlukta hisset miyormusunuz.

Artık bırakın siz de şu boşluk moşluk bilmem nelerini... Merak ediyorsan ben söyleyeyim, onlar da sen Allah'a inanıyorsun diye senin kendini boşlukta hisstettiğini düşünüyorlar...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ateist yanım ile cevap veriyorum:

Muhammed o kadar akıllıymışki o kadar yöneticiymişki ; o anki hayat şartları , yaşam tarzları , adalet aranmayışı , zenginin fakiri ezdiği , köleliğin kol gezdiği , erkeğin kardeşiyle annesiyle zifaf yaptığı bir dönemde böyle bir din uydurup Kuran diye bir kitap uydurarak o anki yaşam şekline adalet getirmiş

Diyebilirmiyiz? Demeliyiz en mantıklısı bu tabikide bence :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ateist yanım ile cevap veriyorum:

Muhammed o kadar akıllıymışki o kadar yöneticiymişki ; o anki hayat şartları , yaşam tarzları , adalet aranmayışı , zenginin fakiri ezdiği , köleliğin kol gezdiği , erkeğin kardeşiyle annesiyle zifaf yaptığı bir dönemde böyle bir din uydurup Kuran diye bir kitap uydurarak o anki yaşam şekline adalet getirmiş

Diyebilirmiyiz? Demeliyiz en mantıklısı bu tabikide bence :)

Bu yalanları nereden buluyorsunuz?

Müslüman olmayanlar, evlatlık eşi ile evlenmeyi bile ahlaksızlık görürken, BU YALANLARI nereden uyduruyorsunuz.

Ahzap 37 ye bak ve Muhammed'in ahlak anlayışını gör. Muhammed ve uydurduğu tanrısı evlatlık eşi ile evlenmeyi helal kılmıştır. Müslüman olmayanlar ise bunu sapkınlık olarak görüyordu.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu yalanları nereden buluyorsunuz?

Müslüman olmayanlar, evlatlık eşi ile evlenmeyi bile ahlaksızlık görürken, BU YALANLARI nereden uyduruyorsunuz.

Ahzap 37 ye bak ve Muhammed'in ahlak anlayışını gör. Muhammed ve uydurduğu tanrısı evlatlık eşi ile evlenmeyi helal kılmıştır. Müslüman olmayanlar ise bunu sapkınlık olarak görüyordu.

diyorumya işte ''en iyi ihtimal ile , Muhammedi saf ve temiz biri olarak düşünürsek'' söyle bi düşünürsen Muhammed in neden böle bişiler yapma gereği duydugunu?

Link to post
Sitelerde Paylaş

diyorumya işte ''en iyi ihtimal ile , Muhammedi saf ve temiz biri olarak düşünürsek'' söyle bi düşünürsen Muhammed in neden böle bişiler yapma gereği duydugunu?

Ne dediğin anlaşılmıyor. Bu arada ilk iletindeki iğrenç yalanları nereden buldun?

Muhammed'in niçin yalancı peygamberliğine soyunduğunu anlayamamak için ise hayattan bayağı bir kopuk olmak lazım.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ne dediğin anlaşılmıyor. Bu arada ilk iletindeki iğrenç yalanları nereden buldun?

Muhammed'in niçin yalancı peygamberliğine soyunduğunu anlayamamak için ise hayattan bayağı bir kopuk olmak lazım.

aynı şeyleri düşünüyoruz aynı şeyleri söylüyoruz ama sen kafanda Muhammedi o kadar kin beslemişinki beni anlayamıyorsun :) bir ateist olarak seni tarafsızlıga davet ediyorum isa musa muhammed sadece sorgula kin besleme bu beslediğin kin bize zarar veriyor islamcı kesim bizi kötü biliyor kötü görüyor onlardan farkımız olmamasına ragmen dıslanıyoruz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

aynı şeyleri düşünüyoruz aynı şeyleri söylüyoruz ama sen kafanda Muhammedi o kadar kin beslemişinki beni anlayamıyorsun :) bir ateist olarak seni tarafsızlıga davet ediyorum isa musa muhammed sadece sorgula kin besleme bu beslediğin kin bize zarar veriyor islamcı kesim bizi kötü biliyor kötü görüyor onlardan farkımız olmamasına ragmen dıslanıyoruz.

1) Sallıyorsun (Muhammed umurumda bile değil)

2) Bold yaptığım kısım ise nasıl bir hayal dünyası içinde olduğunu gösteriyor.

3) Hala ilk iletinde yazdığın iğrenç yalanların kaynağını yazmadın

Not: Çevremdeki müslümanlar (aslında çoğu deist) beni sever

tarihinde kafa tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

1) Sallıyorsun (Muhammed umurumda bile değil)

2) Bold yaptığım kısım ise nasıl bir hayal dünyası içinde olduğunu gösteriyor.

3) Hala ilk iletinde yazdığın iğrenç yalanların kaynağını yazmadın

Not: Çevremdeki müslümanlar (aslında çoğu deist) beni sever

1. ne bilim yazdığın yorumlara bakdımda muhammedi surda görsen boğup öldürecen :D

2. iyi ihtimalleri düşün biraz . hep herkez kötü değildir

3. iğrenç yalan ne anlamadım ne tür bir iğrençlik gördün :D sana diyorumya iyi seyler düsün biraz , muhammed kendini peygamber ilan ederek kendi götünün rahatlığınımı düşündü böylemi düşünüyorsun?

tarihinde Huskar tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

1. ne bilim yazdığın yorumlara bakdımda muhammedi surda görsen boğup öldürecen :D

2. iyi ihtimalleri düşün biraz . hep herkez kötü değildir

3. iğrenç yalan ne anlamadım ne tür bir iğrençlik gördün :D sana diyorumya iyi seyler düsün biraz , muhammed kendini peygamber ilan ederek kendi götünün rahatlığınımı düşündü böylemi düşünüyorsun?

Sana şu kadar söyleyeyim sen ateist falan olma seni bozar. Gerçi yazdığın her cümleden ateist değil ateyiz olduğunu apaçık görüyorum :D

Bol şans diliyorum, bakalım kılıf içinde :ph34r: dinini savunabilecek misin? :lol:

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sana şu kadar söyleyeyim sen ateist falan olma seni bozar. Gerçi yazdığın her cümleden ateist değil ateyiz olduğunu apaçık görüyorum :D

Bol şans diliyorum, bakalım kılıf içinde :ph34r: dinini savunabilecek misin? :lol:

türkçe o kadar geniş bir dil ki söylenen ne olursa olsun cokca anlam cıkıyor sende ısrarla beni anlamamaya inat ediyorsun

Link to post
Sitelerde Paylaş

Putperest inanışların tek tanrılı dine uygulanmış versiyonudur İslam.

Muhammed diye biri varmı?

Yaşadığına dair bir belge olmasa da ben yaşadığını düşünüyorum, neden?

Çünkü kuran onun hayatındaki olaylara müdahale şeklinde. İnsanları nasıl yönlendirmek istiyorsa ona göre ayet gelmiş (yada yazmış diyelim). Şöyle ki:

Savaşa gideceklere gaz vermek için çoluk çocuk tüm ganimetleri helal kılıyor.

Şehit olacaklara cennette tomurcuklanmış memeler, şaraplar vaat ediyor.

Hanımları arasında tartışma çıkıyor pat diye ayet geliyor.

Evine çok misafir geliyor, gelmeyin artık diye ayet iniyor.

Bir kızımı beğenmiş, pat ayet iniyor ona helal kılınıyor. Ve bunları sırf onların iyiliği için yaptığını, tanrının emirleri diyerek destekli ayetlerle işi bağlıyor. Tam tüccar anlayacağınız.

Birisi soru soruyor, akşam ayet geliyor, ertesi gün cevap veriyor.

Birbirinden kopuk, tutarsız ayetler çok. Daha sonra diğer semavi dinlerle etkileştikçe diğer dinlerin tarihiyle desteklenmiş görünüyor. Büyük ihtimalle 638 - kudüs alındıktan sonra oluşturulmaya başlanmış kuran. yaşamış ta olabilir yaşamamışta. ben mevcut bilgilere dayanarak bir sonuç çıkarmaya çalıştım.

Tarihte Muhammed dönemine ait ortada anlatılan mışlı muşlu hikâyeler ve kurandan başka hiçbir bilgi yok çünkü. Muhammedin adı ilk kez ölümünden 50 yıl sonra Zübeyir tarafından basılan mühür de geçiyor. Onun dışında ortada dolaşan ne mektuplar nede kutsal emanetlerin ona ait olduğu ispat edilmiş değil. O mektupların gerçek olduğunu var sayalım zengin Müslüman dünyası neden bu kadar önemli belgeleri sergilemiyor ya da araştırılmasına izin vermiyor?

Kuranı kerim Osman zamanında arap yarımadasına dağıtılmış deniyor ama o döneme ait ortada kuran falan yok . Bilinen en eski kuranda 8.yy ait olduğu ortaya çıkan şu kitap: http://www.islamic-awareness.org/Quran/Text/Mss/radio.html

Uzatmadan İslamiyetin ortaya çıkış nedenide bir zaman edindiğim bilgiler ışığında şöyle:

Daha öncede bahsedilen, hindu, pagan, putperest inanışlarının Arabistan yarımadasında nasıl etkili olduğu yazılmış. Günümüzde de bazı Hintlilerin güneşe tapma figürleri namazla aynı.Mekke’deki Kâbe putperestlerin baş putuysa, Allah her yerdedir demelerine rağmen neden Kâbe ye dönüp tapılmaya devam ediliyor? Çünkü putperestliği tek tanrılı dine monte etmişler.

Muhammed 25 yaşındayken Mekke'nin en zengin kabilelerinden birinin başındaki 40 yaşındaki dul Haticeyle evlenir.Kabilenin başına geçer.

(O dönemde kadının değeri yok denir ama kabilenin başındaki kişi bir kadın ilginç.)

Diğer kabilelerle anlaşmazlığa düşer. Medineye sürgüne zorlanır. islami kaynaklara göre putları kırmıştır tek tanrılı dine inandığı için dışlanmıştır.(tek tanrılı yahudileri, hristiyanları neden dışlamamışlar oda ayrı bir şey).

Hicretten sonra Medinede zengin yahudilerle anlaşmalar yapılıyor, köleler satın mı alınıyor, dinlemi ikna ediliyor orası tam belli değil her kaynak farklı birşey yazıyor, bir anda müslümanların sayısı hızla artıyor, sonrası olaylar gelişiyor. Savaşlar, iç savaşlar, dış savaşlar, sen halife olcan ben olcam kavgaları.

Sonuç olarak İslamiyet, putperest Arapların semavi dinlerdeki kitap, peygamber kavramlarının insanlar üzerinde ne kadar etkili olduğunu, insanları nasıl kolayca yönetebileceklerini fark etmesiyle (kısaca Allahı bulmasıyla) ortaya çıkmış görünüyor. Şöyle ki ne zaman insanlar ticaret yapmaya başlıyor aynı dönemde siyaset ve din ortaya çıkıyor. Çünkü zenginliğe giden yolda insanları kandırmanın en etkili kolay yolu bu.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Putperest inanışların tek tanrılı dine uygulanmış versiyonudur İslam.

Muhammed diye biri varmı?

Yaşadığına dair bir belge olmasa da ben yaşadığını düşünüyorum, neden?

Çünkü kuran onun hayatındaki olaylara müdahale şeklinde. İnsanları nasıl yönlendirmek istiyorsa ona göre ayet gelmiş (yada yazmış diyelim). Şöyle ki:

Savaşa gideceklere gaz vermek için çoluk çocuk tüm ganimetleri helal kılıyor.

Şehit olacaklara cennette tomurcuklanmış memeler, şaraplar vaat ediyor.

Hanımları arasında tartışma çıkıyor pat diye ayet geliyor.

Evine çok misafir geliyor, gelmeyin artık diye ayet iniyor.

Bir kızımı beğenmiş, pat ayet iniyor ona helal kılınıyor. Ve bunları sırf onların iyiliği için yaptığını, tanrının emirleri diyerek destekli ayetlerle işi bağlıyor. Tam tüccar anlayacağınız.

Birisi soru soruyor, akşam ayet geliyor, ertesi gün cevap veriyor.

Birbirinden kopuk, tutarsız ayetler çok. Daha sonra diğer semavi dinlerle etkileştikçe diğer dinlerin tarihiyle desteklenmiş görünüyor. Büyük ihtimalle 638 - kudüs alındıktan sonra oluşturulmaya başlanmış kuran. yaşamış ta olabilir yaşamamışta. ben mevcut bilgilere dayanarak bir sonuç çıkarmaya çalıştım.

Tarihte Muhammed dönemine ait ortada anlatılan mışlı muşlu hikâyeler ve kurandan başka hiçbir bilgi yok çünkü. Muhammedin adı ilk kez ölümünden 50 yıl sonra Zübeyir tarafından basılan mühür de geçiyor. Onun dışında ortada dolaşan ne mektuplar nede kutsal emanetlerin ona ait olduğu ispat edilmiş değil. O mektupların gerçek olduğunu var sayalım zengin Müslüman dünyası neden bu kadar önemli belgeleri sergilemiyor ya da araştırılmasına izin vermiyor?

Kuranı kerim Osman zamanında arap yarımadasına dağıtılmış deniyor ama o döneme ait ortada kuran falan yok . Bilinen en eski kuranda 8.yy ait olduğu ortaya çıkan şu kitap: http://www.islamic-awareness.org/Quran/Text/Mss/radio.html

Uzatmadan İslamiyetin ortaya çıkış nedenide bir zaman edindiğim bilgiler ışığında şöyle:

Daha öncede bahsedilen, hindu, pagan, putperest inanışlarının Arabistan yarımadasında nasıl etkili olduğu yazılmış. Günümüzde de bazı Hintlilerin güneşe tapma figürleri namazla aynı.Mekke’deki Kâbe putperestlerin baş putuysa, Allah her yerdedir demelerine rağmen neden Kâbe ye dönüp tapılmaya devam ediliyor? Çünkü putperestliği tek tanrılı dine monte etmişler.

Muhammed 25 yaşındayken Mekke'nin en zengin kabilelerinden birinin başındaki 40 yaşındaki dul Haticeyle evlenir.Kabilenin başına geçer.

(O dönemde kadının değeri yok denir ama kabilenin başındaki kişi bir kadın ilginç.)

Diğer kabilelerle anlaşmazlığa düşer. Medineye sürgüne zorlanır. islami kaynaklara göre putları kırmıştır tek tanrılı dine inandığı için dışlanmıştır.(tek tanrılı yahudileri, hristiyanları neden dışlamamışlar oda ayrı bir şey).

Hicretten sonra Medinede zengin yahudilerle anlaşmalar yapılıyor, köleler satın mı alınıyor, dinlemi ikna ediliyor orası tam belli değil her kaynak farklı birşey yazıyor, bir anda müslümanların sayısı hızla artıyor, sonrası olaylar gelişiyor. Savaşlar, iç savaşlar, dış savaşlar, sen halife olcan ben olcam kavgaları.

Sonuç olarak İslamiyet, putperest Arapların semavi dinlerdeki kitap, peygamber kavramlarının insanlar üzerinde ne kadar etkili olduğunu, insanları nasıl kolayca yönetebileceklerini fark etmesiyle (kısaca Allahı bulmasıyla) ortaya çıkmış görünüyor. Şöyle ki ne zaman insanlar ticaret yapmaya başlıyor aynı dönemde siyaset ve din ortaya çıkıyor. Çünkü zenginliğe giden yolda insanları kandırmanın en etkili kolay yolu bu.

Bu yazdıklarınızın hepsinin biraz değişik verziyonunu sizden önce İslam bize kakalıyor.

Siz de onaylıyorsunuz.

Bu uzun iletiyi yazmaya zahmet etmişsiniz. İlhan Arsel'i okuyan bunları biliyordur zaten.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kuran kendi ortaya çıkış amacını ve düzenleniş amacını Arap kavmine özel olarak sınırlamaktadır.

Kuran hiç bir zaman ben bütün kavimlere geldim demez.Tek kavim için düzenlendim der.Ve bu durum Türkçe tercümelerde özenle saklanmaya çalışılır.

Kuran,bir kavim için arapça düzenlendik ki,bilsinler(FUSSİLET 3 KURAN)

http://www.kuranmeali.org/41/fussilet_suresi/3.ayet/kurani_kerim_mealleri.aspx

Bütün kavimler içindir demiyor ayet.Ve Türkçe tercümelerde bu ayetteki Lİ KAVMİN(TEK KAVİM İÇİN) ifadesi görmezden gelinir.Tercümanların bu kelimeyi özenle atlamaları,Kuranın tek kavme özel oluşunu anladıklarını ve örtbas etmeye çalıştıklarını gösteriyor.

O senin için ve kavmin için bir zikirdir.Sen ve Kavmin ondan sorumlu tutulacaksınız(ZUHRUF 44 KURAN)

http://www.kuranmeali.org/43/zuhruf_suresi/44.ayet/kurani_kerim_mealleri.aspx

Yine bütün kavimler ondan sorumludur dememiş.

Tercüme hileleri yapıyorlar ama bu onları kurtarmaz.Çünkü Kuran tek kavim demekle yetinmez.O tek kavmin özelliklerinide sayar.

1-MUHAMMED’DEN ÖNCE ATALARI HİÇ UYARILMAMIŞ OLAN BİR KAVİMDİR:

Seni ataları uyarılmamış olan o bir kavmi uyarman için gönderdik(YASİN 6 KURAN)

http://www.kuranmeali.org/36/yasin_suresi/6.ayet/kurani_kerim_mealleri.aspx

Yoksa onu kendisi uydurdumu diyorlar?Hayır o haktır.Senden önce hiç bir uyarıcı/peygamber gelmemiş olan o tek kavmi uyarman için sana indirildi(SECDE 3 KURAN)

http://www.kuranmeali.org/32/secde_suresi/3.ayet/kurani_kerim_mealleri.aspx

Ve biz onlara senden önce bir uyarıcı/peygamber yollamadık,kitaplarda vermedik(SEBE 44 KURAN)

http://www.kuranmeali.org/34/sebe_suresi/44.ayet/kurani_kerim_mealleri.aspx

2-ARAPÇA OLANI ANLAYABİLEN,ARAPÇA OLMAYANA İTİRAZ EDEN BİR KAVİM:

Kuranı anlayabilmeniz için Arapça indirdik(YUSUF 2 KURAN)

http://www.kuranmeali.org/12/yusuf_suresi/2.ayet/kurani_kerim_mealleri.aspx

Şimdi bu ayeti Japonlara uygulayın;ey japonlar,Kuranı anlayabilesiniz diye Arapça indirdik.

Eğer onu Arapça kılmasaydık,neden dilimizde inmedi derlerdi.Arap olana Arapça olmayan kitap yollanırmı hiç derlerdi(FUSSİLET 44 KURAN)

http://www.kuranmeali.org/41/fussilet_suresi/44.ayet/kurani_kerim_mealleri.aspx

Peki ya Türkler deseki neden dilimizde inmedi?Türk olana Türkçe inmeyen kitap olumu hiç deseler?Ayet Türklere bu itiraz hakkını tanıyor.

3-MUHAMMED SADECE KENDİ KAVMİNDEN SORUMLUDUR VE SADECE KENDİ KAVMİ İÇİN KONUŞUR:

Ve peygamber şöyle diyecek;ey rabbim kavmim bu Kuranı terk etti(FURKAN 30 KURAN)

http://www.kuranmeali.org/25/furkan_suresi/30.ayet/kurani_kerim_mealleri.aspx

Diğer kavimlere hiç değinmiyor,görüldüğü gibi.

O senin için ve kavmin için bir zikirdir.Sen ve Kavmin ondan sorumlu tutulacaksınız(ZUHRUF 44 KURAN)

http://www.kuranmeali.org/43/zuhruf_suresi/44.ayet/kurani_kerim_mealleri.aspx

Kuran kendisinin bütün amacının tek kavmin sorunlarını çözmekten ibaret olduğunu söylüyor zaten:

Kitabı sana yollayışımızın bütünü,kendi içinde bölünmüş olan bir kavmin sorunlarını çözmenden ibarettir(NAHL 64 KURAN)

http://www.kuranmeali.org/16/nahl_suresi/64.ayet/kurani_kerim_mealleri.aspx

Ayrıca İbrahim suresi 4 nolu ayete bakılırsa,bir peygamber sadece kendi dilini konuşan kendi kavminin peygamberi olabiliyor.Bütün dillere yada bütün kavimlere peygamber olamıyor:

Allah her bir kavme sadece o kavmin kendi dilinde seslenir.O kavimden olan bir peygamberle bunu yapar(İBRAHİM 4 KURAN)

http://www.kuranmeali.org/14/ibrahim_suresi/4.ayet/kurani_kerim_mealleri.aspx

Böyle bir Tanrı Türk kavminede Türkçe inen bir kitapla ve Türk bir peygamberle seslenmek isteyecektir.Türk olmayan bir peygamberle yada Türkçe inmeyen bir kitapla değil.Kuran’ın anlattığı Tanrı böyle bir Tanrıdır.

Bir kavmin peygamberinin kendi içinden olması gerektiği yabancı kavimden ve yabancı dilden olmaması gerektiği çok açıktır.Kuranın Arap olmayanlara değilde Araplara indiği çok açıktır;

Biz onu Arap olmayanlara indirseydik(Şuara 198 KURAN)

http://www.kuranmeali.org/26/suara_suresi/198.ayet/kurani_kerim_mealleri.aspx

Gelip onlara okunsaydı ona inanmayacaklardı(Şuara 199 KURAN)

http://www.kuranmeali.org/26/suara_suresi/199.ayet/kurani_kerim_mealleri.aspx

Yani bir kavmin sorumlu olacağı kitabı o kavmin kendi dilinde indirmemek,o kavimden olmayan birine indirmek sakınca yaratırdı.

Ben tek kavim için ve tek dil için düzenlendim diyen ayetlerin Kuranda olması çok iyi bir şanstır.Bunun yerine ben bütün kavimler için ve bütün diller için geldim şeklinde olsaydı bu ayetler; işimiz çok daha zor olacaktı.Tek kavim için düzenlendim diyen ayetler,bütün kavimler için düzenlendim şeklinde olsaydı o zaman Kuranın tek kavme özel oluşunu göstermek çok daha zor olacaktı.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 2 weeks later...

Dil, insanların birbirleriyle anlaşmaları için en önemli araçtır. Allah-u Teala, Rahman suresinin başlarında konuşma yeteneğini büyük nimetlerinden saymaktadır. İnsanların hidayeti için gönderilen peygamberler, kavimlerinin dilleriyle konuşuyorlardı. Ahlak, ahkâm ve akaidi kavimlerinin diliyle onlara açıklıyorlardı. Allah-u Teala bi'setten önceki cahiliyet Araplarının şartlarını göz önüne alarak Resul-u Ekrem'i (s.a.a) Arap kavminden gönderdi. Öyleyse onların diliyle konuşmalı ve anlayabilecekleri mucize getirmeliydi. Bu yüzden Peygamber (s.a.a)'in mucizesi olan Kur'an da Arapça nazil oldu. Elbette Arapça dilinin belagat, fesahat, vb. yönlerden zenginliği de göz ardı edilmemelidir.

Ancak burada insanın aklına şöyle bir soru gelmektedir: Allah'ın gönderdiği son Peygamberi (s.a.a) niçin Arap oldu ki kitabı da Arapça indi? Cevap şudur: Arapların, dillerine, adetlerine ve soylarına karşı özel bir bağlılık ve taassupları vardı. Tarih boyunca hiç bir dış güç onların dillerini değiştiremedi. Öte yandan Arapça, az kelimeyle birçok konuyu herhangi bir belirsizlik kalmadan beyan edebilme özelliğine sahip bir dildir. Hicaz bölgesi ve Arapça son Peygamberin dinini ve Onun (s.a.a) kitabını koruması ve varlığını sürdürmesi için en doğal yoldu. Dolayısıyla Kur’an'ın Arapça nazil olmasının sebeplerinden biri onun ebedi olarak korunması idi Kur'an, dilin ötesinde bir hakikattir. Arapçaya dönüşmeden önce insan aklının ulaşamayacağı bir merhalede idi. Allah onu asıl yerinden indirmiş, insanın anlayabileceği hadde getirmiş ve insan aklının onun hakikatlerini anlayabilmesi için Arapça haline getirmiştir

Demek ki Kur'an'ın aslı söz değildir ve belli bir dile de sığmaz. O zaman neden Arapça nazil oldu? diye sorulursa cevabı şudur: Arapçayı bütün diller arasında fesahet ve belağatın doruğuna çıkaran ve onu muteber bir dil haline getiren özelliklerinin yanı sıra İslam Peygamberi (s.a.a) dili Arapça olan bir kavmin için de davetini başlatmıştı. Peygamber (s.a.a) de Allah'ın mesajını ulaştırırken inkar etmemeleri için onların anlayabileceği bir mucizeyle gelmeliydi. Böylece Allah'a iman getirecek ve din için çaba harcayacaklardı. Tabi bu, Kur'an'ın bütün hakikatlerinin anlaşılması manasına gelmez. Çünkü onun hakikatleri sınırsızdır. Anlaşılmaktan kasıt dilin ve bazı gerçeklerin genel manada anlaşılmasıdır.

Bi'setten önceki cahiliyet döneminin Arapları çok kötü şartlar altında yaşıyorlardı. Bu yüzden Allah, Peygamberini (s.a.a) Arap kavminin içinden seçti. Hz. Ali (a.s) İslam’dan önceki cahiliyet döneminin durumunu ve Peygamber (s.a.a)'in gelişini şöyle anlatıyor: “Allah Peygamberini öyle bir zamanda gönderdi ki, insanlar başı boş ve şaşkın haldeydiler. Fitneler baş göstermiş, heva ve heves onlara galip gelmiş, kendini beğenmişlik ve tekebbür hatalarını çoğaltmış, cahiliyetin cehaleti onları aşağılamış, işlerinde şaşkınlığa düşmüş, cehalet belası her taraflarını sarmıştı. Peygamber (s.a.a) nasihat ediyor, hayırları için bütün gücünü kullanıyor, doğru yola davet ediyor, hikmet ve güzel öğütle halkı Allah'a davet ediyordu.”[3]

Bu şartlar, Peygamber (s.a.a)'in Arap kavminden gönderilmesine neden oldu. Öyleyse Kur'an da başka dilde değil Arapça olmalıydı. Fakat burada önemli olan şey Kur'an'dan faydalanabilmektir. Çünkü o Araplara özgü değildir. Allah-u Teala buyuruyor:

“Eğer Kur'an'ı başka bir dille meydana getirseydik, elbette derlerdi ki ayetleri Arapça olarak açıklansaydı da anlasaydık olmaz mıydı? Bu, yabancı bir dille söylenmiş bir söz, söyleyen de Arap ha? De ki: O, inananlara doğru yolu gösterir ve şifadır; inanmayanlarınsa kulaklarında ağırlık var ve Kur'an, onları kör etmede; sanki onlara pek uzak bir yerden nida edilmede

Cevaba geçmeden önce bir kaç noktayı belirtmemiz gerekir:

a-Konu son Peygamber (s.a.a) olunca bir grup Onun (s.a.a) mesajını almalı ve onu iyi bir şekilde korumalıdır (içten koruma etkeni)

b-Diğer taraftan bütün Peygamberlerin tarihinde gördüğümüz gibi dini ve onun koruyucularını yok etmek isteyenler hep vardır (değişimde dış etkenler).

c- Her zaman, özellikle Resulullah (s.a.a)'in vefatından sonra din hep mucizeyle korunacak diye bir şey yoktur.

Bütün bunlar göz önüne alındığında bakalım nerede ve hangi şartlarda bu noktalar gerçekleşebilir:

- Araplar, dillerine, adetlerine ve soylarına karşı özel bir bağlılık ve taassupları olan bir millettir. Onların dillerinden ve kültürlerinden ayırmak mümkün değildir. Hatta çokuluslu propagandalara rağmen asırlardır giydikleri elbiselerini bile değiştirmediler (içten koruma etkeni).

2- Hicaz Arapları kendileri ana dillerinden vazgeçmedikleri gibi tarih boyunca hiçbir dış güçte onları bundan vazgeçiremedi (dış etkenin değişimde ki etkisizliği).

3- Hicaz Araplarının dilinde ki zamirlerin çokluğu ve bu zamirlerin tesniye, müfred, cem diye ayrılması, kiplerin müzekker ve müennes olması, çoğulu belirten birçok kelimeler, kinayeler, istiareler vs. özellikleri nedeniyle az kelimeyle çok manalar herhangi anlaşılmaz bir nokta olmadan anlatılabilmektedir. Hicaz bölgesi ve Arapça son Peygamberin dinini ve Onun kitabını korumak ve varlığını sürdürmesi için en doğal yoldu. Dolayısıyla Kur'an'ın Arapça nazil olmasının nedenlerinden biri onun ebedi olarak korunması idi.[5] Kur'an'ın Arapça nazil olması Araplar için bir lütuf ve merhamettir. Kur'an eğer Arapça nazil olmasaydı, büyük bir çoğunluğa sahip Araplar ona iman getirmeyeceklerdi. Allah-u Teala şöyle buyuruyor:

“Kur'an'ı Arap olmayanlardan, Arapça bilmeyenlerden birisine indirseydik de, onlara okusaydı inanmazlardı. Not:ALINTIDIR Ayrıca Kur'an daki ayetleri biraz araştırmak anlayarak okumak gerek veya kabullenemiyormusunuz? tanrı olmadan olamassınız işte neden hala bir çaba içindesiniz anlamak mümkün değil Madem kabullenmek istemiyorsunuz bari hakaret etmeyinde sadece sorun cevaplayalım ilk önce saygı iyi forumlar

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 5 weeks later...
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...