Jump to content

Ruh, melek, insan, cin, iblis, şeytan


Recommended Posts

6:158

Kendilerine meleklerin gelmesini mi, yoksa Rabbinin, yahut Rabbinin bazı işaretlerinin(ayet,mucize) gelmesini mi bekliyorlar? Rabbinin bazı işaretleri geldiği gün, daha önce inanmamış veya imanında bir hayır kazanmamış kişiye bir yarar sağlamaz. De ki: 'Bekleyin, biz de beklemekteyiz.'

Sence burada gelecekte bir mucize olabileceğine işaret yok mu?

Gelecek olan daima gelecektir! Oda AŞKTIR.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 115
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Mucize ile iman ne kadar kolay. Bütün noksanlıktan uzak olan allah ne sıfatlarla anılıyor!!

Babasız çocuk doğmaz,babasına benzemiyen çocuk doğar. Tıpkı annesine çekmiş huyu,suyu,ahlakı,güzelliği.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İllizyon demişsin dostum, illizyon için illizyonu oluşturacak(yanılsamayı) kaynak gereklidir ki bu kaynakları maddeden ayrı ortaya koyacak argümanı bilgiyi göremedik. Bu illüzyonu algılayacak bilinç gerekli, keza aynı sorun bilinç için ondada geçerli.

Sonuç illizyon lafı koca bir yalan. Gerçekliği kaynaksız hayali, soyutluklara endeksleme ve felsefi yöne kaydırıp, ah sen ne istersen o, sen ne bilirsen o demek bile absürdlük.

Algımızın yanılması bile varlığımızı ortaya koyar ve yanılgımız dahi bu illüzyonu oluşturacak bir kaynağa dayanır.

illizyon kavramı ifade ettiği durum için, iki tarafın sadece birinin algısını farklılaştırmak diğerinin vargısını farklı göstermek temelidir.

Işık dalgalarını yanılsama ile renk olarak belirtiriz.O ışık dalgaları ne ilizyondur nede algılayan biz illizyonuz.

algımızdaki yanılsama dışında hiç bir soyut olay yok. yani uydurduğunuz tamamen kaynaksız kavramları, varlıksızlığa bağlamak? (nasıl var oluyorlarsa artık?) ve kendi bilincinizin varlığınızın parçası olup, asla ayrışmayacağını ve soyutta var olamayacağını gözden kaçırıp, efendim sözel olarak(demogoji diyoruz9 bakın hiç bir şey yok, her şey kelebek, tercih sizin, falan filan.

Çok sığ bir felsefi yaklaşım.

Varlığını bilincini ayır birbirinden öyle algılamayı başar ki az mantık olsun söyleminizde. Baştan sona inançsal, ve hatta kişisel bir dogma üretip beğeniye sunuyorsunuz. Gerçekçilikten kopuk.inanma meselesi, bilgiyle, bilmekle gram alakası yok.

Sevgi saygımla..

tarihinde e-teist tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Mucize ile iman ne kadar kolay. Bütün noksanlıktan uzak olan allah ne sıfatlarla anılıyor!!

Babasız çocuk doğmaz,babasına benzemiyen çocuk doğar. Tıpkı annesine çekmiş huyu,suyu,ahlakı,güzelliği.

Ne diyordu şarkısında Özdemir Erdoğan?

Sevgi anlaşmak değildir

Nedensizde sevilir

Yani Sevgide Neden yokmuş.O Zaman bu İsa denilen Manevi çocuğun doğumundada Neden (Manevi birleşim) yok işte.Dertli Düşünce Kadını hiç bir sebeb yokken birden Yaşama sevgiyle (Oda doğurduğudur) bakmaya başlıyor.O zaman Ey Dertli beşerin akıl kadını sende Kendine gel Toparlan(BUda Oruçtur)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Samimiyetle soruyorum Sayın özkanateş, Kuran odaklı yazdığınız bu yazınızın amacı ne?Ben ne öğrenmeliyim bu yazıdan, neye karşılık yazıyorsunuz, Kuran'ın mistik(ezoterik) anlamını açıklıyor, Kuran'ın doğruluğunu ispat ediyor, Kuran'a göre hareket etmeyi mi tavsiye ediyorsunuz?

Hayır, ben agnostiğim, yani bilinemezci.

Dolayısıyla bir tavsiye durumum olmaz.

Teist ve ateist kardeşler ise bilinebilirciler.

İlki Tanrı'nın olduğunu, ikincisi olmadığını biliyor.

Her ikisine de, diğer düşüncenin kendi içindeki tutarlılığını anlatıyorum.

Çünkü doğru olan bir düşüncenin tersi de doğru olabilecekse,

Aslında bir doğru yoktur ve tüm doğrular doğrudur.

Buradan da mistisizm/Sufizm'in talebeliğini yapmama geliriz:

Tüm doğruların doğru olabileceğini söyleyen bir başkası yok.

Sufizm'in kurucu teorisyenlerinden İbn Arabi:

"İnsan bilinci sonlu olduğu için, sonsuz olanı kavrayamaz, imgeleyemez. Bu sebeple, zihninde onun bir imgesini oluşturur. Sonra bu imgeye aşık olur. Aşka düştüğünden, diğer insanların imgelerinin, aynı sonsuzun farklı imgeleri olduğunu göremez, onlara düşman kesilir. Gönül arifi ise, kendisini bir imge ile sınırlamaz, her imgede o aynı sonsuzu görür, hepsini öğrenmek ister ve hepsini bir ve tek olarak sever."

Link to post
Sitelerde Paylaş
gönderildi (düzenlendi)

6:158

"Neyi bekliyorlar? Kendilerine meleklerin gelmesini mi, Rabbinin gelmesini mi, yoksa Rabbinin bazı mucizelerinin gelmesini mi? Rabbinin bazı mucizeleri geldiği gün, daha önce iman etmemiş yahut imanında bir hayır sahibi olamamış kişiye imanı hiçbir yarar sağlamayacaktır. De ki: 'Bekleyin, biz de beklemekteyiz."

Sence burada gelecekte bir mucize olabileceğine işaret yok mu?

Rabbin kişilere gelmesinin mümkün olmaması örneğinden...

Meleklerin ve mucizelerin gelmesini beklemenin beyhudeliği anlatılıyor.

Geleneksel görüş için "bekleyin" denen, kıyamet/hesap günü.

Bu yüzden kıyametle ilgili mucizeler geldiğinde,

Bir fayda sağlamak için artık çok geç olacak.

Bu, korku aşamasındaki kardeşler için bir tehdit.

Mistik görüş için her an bir mucize.

Ancak kişi hazır olmadıkça bunu göremez, faydalanamaz.

O kişi, tekamül sürecinde ilerledikçe görecek ve faydalanacak.

"Bekleyin", sevgi aşamasındaki kardeşlere bir sabır ve şefkat çağrısı.

.

tarihinde ozkanates tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Hadi hazırlanın, sevgi aşamasındakilere müjde, amma ney müjde bilen yok.

Direk cennet cehenem anlayabnlar, direk cennet cehenneme, bize hiç bir şey, bak sen üçüde doğru.

Üç doğrulu hürmüz.

Doğruyu üçleyelim, ancak öyle üç doğru varlık tanımında olamıyor maaalesef. Bunları siz soyut kavramsal zıtlık yanılgınızla eşleştirerek hepsi doğru amma çaktırmadan en doğru benim hikayesini empozedesiniz.

Neyse konuyu aslında şöyle toplayalım, mistik hayal kurun ve gerçek sayın yeterli. Çelişsede doğru?oldu, hep diyorum, sevgi muhabbeti elbette güzel, ancak gerçeklikten koparsanız elinizde sadece hayali inançlar, edebi eserler ve acılarına ilaç olamadığınız milyarlarca insan kalır.

Bu masalların insanlığa katkısı olamaz, ancak her şeye gülümser insanların yaşadıklarına kılınızı kıpırdatmadan hazin bakışlarla bakar,ağlaşır durursunuz.

Ha güzel şiirler yazabilirsiniz bak, koftiden kahraman bile yapabilir insanlar sonradan sizi. Sonuç? Heç, emperyalizme yeni versiyon mistizm hapı üretmiş olmak.

Sevgi saygımla...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hayır, ben agnostiğim, yani bilinemezci.

Dolayısıyla bir tavsiye durumum olmaz.

Teist ve ateist kardeşler ise bilinebilirciler.

İlki Tanrı'nın olduğunu, ikincisi olmadığını biliyor.

Her ikisine de, diğer düşüncenin kendi içindeki tutarlılığını anlatıyorum.

Çünkü doğru olan bir düşüncenin tersi de doğru olabilecekse,

Aslında bir doğru yoktur ve tüm doğrular doğrudur.

Buradan da mistisizm/Sufizm'in talebeliğini yapmama geliriz:

Tüm doğruların doğru olabileceğini söyleyen bir başkası yok.

Sufizm'in kurucu teorisyenlerinden İbn Arabi:

"İnsan bilinci sonlu olduğu için, sonsuz olanı kavrayamaz, imgeleyemez. Bu sebeple, zihninde onun bir imgesini oluşturur. Sonra bu imgeye aşık olur. Aşka düştüğünden, diğer insanların imgelerinin, aynı sonsuzun farklı imgeleri olduğunu göremez, onlara düşman kesilir. Gönül arifi ise, kendisini bir imge ile sınırlamaz, her imgede o aynı sonsuzu görür, hepsini öğrenmek ister ve hepsini bir ve tek olarak sever."

Sevgili özkanateş yazınız ziyadesiyle çelişki içeriyor.Anlatmaya çalışayım gördüklerimi.

Ağnostik olduğunuzu belirtmişsiniz, ama siz bu forumda yazdığınız yazılarda Kuran'ı kaynak alıp, Kuran'ı tasavvuf penceresinden anlatmaya çalışıyorsunuz.

İnanca agnostik yaklaşan biri Kuran'ı kaynak alıp anlattığı konuyu Kuran'ı doğru kabul edip Kuran üzerinden anlatmaz.

Bilinemezci olup da Kuran'ı tasavvuf penceresinden anlatmak, konulara Ateist yaklaşanlara Kuran odaklı karşı cevap üretmek Agnostiklikle bağdaşmaz, bağdaşmadığı gibi çelişkili bir durum oluşturur, sizin yaptığınızda olduğu gibi.

Agnostik olup da her türlü inancın özünde aynı kaynaktan beslendiğini, aynı gerçeği anlattığını düşünüp savunmak da çelişkili.

Bütün inançların aynı gerçeği farklı şekillerde anlattığını düşünüyorsanız bilinemezci değilsinizdir, bütün inançların özünde bir olduğuna inanan bir inancınız vardır, bir nevi kendi zihin dünyanızda bildiğinizi düşündüğünüz anlamına gelir.

Eğer Sufi iseniz Ağnostik değil, İslam'ı,Kuran'ı farklı bir anlamda doğru kabul eden bir İslami inancınız var demektir.

Agnostik düşünüp de Sufi inanmak diye makul,anlaşılabilir bir inanç biçimi de yoktur,varsa söyleyin.

İnançlara Agnostik yaklaşıyorsanız herhangi bir inancın mantıklı,doğru olduğunu ya da bütün inançların aynı olduğu düşüncesinin doğru olduğunu anlatma gayretinde olamazsınız, inançların iddia ettikleri bilgilerin ve yaratıcıların var olup olmadığı bilgisine ulaşılmadığını,bilinemeyeceğini,bu bilginin şu an olmadığını savunabilirsiniz Agnostik yaklaşımla uyumlu,tutarlı olması için.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Nisa 171, Hicr 29, Enbiya 91, Secde 9, Sad 72, Tahrim 12

4/171 de bahsedilen Cebrail. Diğerlerinde bahsedilen Allahın ruhundan üflemesi. Allah ruhundan üfledi yazıyor diye tekamül eden ruh anlamı filan çıkmaz.

İddianın arkasında durmayacaksan, iddia etmeyeceksin. Seçimini şöyle yapanlar böyle yapanlar diye yazdığını kendin bile okumamışsın, ne iddia ettiğini bile bilmiyorsun. Sen o kitabı kendin okudun anladın mı da burada ateistlere satmaya çalışıyorsun? Daha kitabın içerdiği iddialardan haberin yok, ateistler çok zeki ya, "ben anlamadım ama vardır bir hikmet, onlar zekalarıyla anlar belki hidayete gelirler" diye buraya getiriyorsun.

Alıntında seçimini şöyle yapanlar, böyle yapanlar diye sıralayıp döküyor, ayette insan yükü yüklendi diyor, senin yaptığın alıntıdan haberin yok. Özgür mözgür laf salatası ile bu açığını örtmeye çalışıyorsun.

Çok şaşkınsın. Bir dolu ayet yapıştırdın, başlığı Kuran kursuna çevirdin, sonra "yok ben agnostiğim"! Önce bir bu şaşkınlıktan kurtul, sonra gel ateist forumda iddialara kalkış. Bu iddian tümden fiyasko. Bir dahaya çok dikkatli ol, dersini iyi çalış...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hayır, ben agnostiğim, yani bilinemezci.

Dolayısıyla bir tavsiye durumum olmaz.

Teist ve ateist kardeşler ise bilinebilirciler.

İlki Tanrı'nın olduğunu, ikincisi olmadığını biliyor.

Her ikisine de, diğer düşüncenin kendi içindeki tutarlılığını anlatıyorum.

Çünkü doğru olan bir düşüncenin tersi de doğru olabilecekse,

Aslında bir doğru yoktur ve tüm doğrular doğrudur.

Buradan da mistisizm/Sufizm'in talebeliğini yapmama geliriz:

Tüm doğruların doğru olabileceğini söyleyen bir başkası yok.

Sufizm'in kurucu teorisyenlerinden İbn Arabi:

"İnsan bilinci sonlu olduğu için, sonsuz olanı kavrayamaz, imgeleyemez. Bu sebeple, zihninde onun bir imgesini oluşturur. Sonra bu imgeye aşık olur. Aşka düştüğünden, diğer insanların imgelerinin, aynı sonsuzun farklı imgeleri olduğunu göremez, onlara düşman kesilir. Gönül arifi ise, kendisini bir imge ile sınırlamaz, her imgede o aynı sonsuzu görür, hepsini öğrenmek ister ve hepsini bir ve tek olarak sever."

Ateizm tanrı yoktur diye kesin bir iddia ortaya atmaz. Tanrının olduğunun teklif edilmesinin yanlış olduğunu söyler.

Buradan ne sonuç çıkıyor? Allah = Not even wrong.

Link to post
Sitelerde Paylaş

"Bekleyin", sevgi aşamasındaki kardeşlere bir sabır ve şefkat çağrısı.

Sen komedyen filan mısın bilader? Bir "bekleyin" kelimesinden bunca anlamı nasıl çıkarıyorsun yahu? :lol: O zaman otobüs durağında "az daha bekleyelim, otobüs birazdan gelir" diyen arkadaşım tasavvufun belini kırıp geçiyor, destan yazıyor o zaman yahu!

Sen hangi akılla alelade cam kırıklarını elmas diye satan bu mutasavvıf sahtekarlarına kanıyorsun yahu? Sizden başka kekstra yok mu memlekette?

Link to post
Sitelerde Paylaş

İllizyon demişsin dostum, illizyon için illizyonu oluşturacak(yanılsamayı) kaynak gereklidir ki bu kaynakları maddeden ayrı ortaya koyacak argümanı bilgiyi göremedik. Bu illüzyonu algılayacak bilinç gerekli, keza aynı sorun bilinç için ondada geçerli.

Sonuç illizyon lafı koca bir yalan. Gerçekliği kaynaksız hayali, soyutluklara endeksleme ve felsefi yöne kaydırıp, ah sen ne istersen o, sen ne bilirsen o demek bile absürdlük.

Algımızın yanılması bile varlığımızı ortaya koyar ve yanılgımız dahi bu illüzyonu oluşturacak bir kaynağa dayanır.

illizyon kavramı ifade ettiği durum için, iki tarafın sadece birinin algısını farklılaştırmak diğerinin vargısını farklı göstermek temelidir.

Işık dalgalarını yanılsama ile renk olarak belirtiriz.O ışık dalgaları ne ilizyondur nede algılayan biz illizyonuz.

algımızdaki yanılsama dışında hiç bir soyut olay yok. yani uydurduğunuz tamamen kaynaksız kavramları, varlıksızlığa bağlamak? (nasıl var oluyorlarsa artık?) ve kendi bilincinizin varlığınızın parçası olup, asla ayrışmayacağını ve soyutta var olamayacağını gözden kaçırıp, efendim sözel olarak(demogoji diyoruz9 bakın hiç bir şey yok, her şey kelebek, tercih sizin, falan filan.

Çok sığ bir felsefi yaklaşım.

Varlığını bilincini ayır birbirinden öyle algılamayı başar ki az mantık olsun söyleminizde. Baştan sona inançsal, ve hatta kişisel bir dogma üretip beğeniye sunuyorsunuz. Gerçekçilikten kopuk.inanma meselesi, bilgiyle, bilmekle gram alakası yok.

Sevgi saygımla..

"ortaya koyacak argümanı bilgiyi göremedik"... öyle bir bilgi olsaydı ilüzyonun kendisi ilüzyon olmaz bilgi olurdu. Siz "ilüzyon yoktur" dediğiniz andan itibaren artık ilüzyon var olmaz. İlüzyonun karakteri bu değil mi, kişi nasıl isterse öyle kurar. Bu yüzden benim "ilüzyon vardır" demem de bir ilüzyondan ibaret. Sizden tek farkım, ilüzyon-um-un ilüzyon olduğunu bilmem.

"algımızdaki yanılsama dışında hiç bir soyut olay yok"... algımızda yanılmasadan başka bir şey yok. Baştan algımızın kendisi yanılsama.

Yazdıklarının geri kalanı, "koca bir yalan, absürdlük, uydurduğunuz, kaynaksız, demogoji, çok sığ felsefi yaklaşım, az mantık, dogma, gerçekçilikten kopuk, bilmekle gram alakası yok" tan ibaret.

Hiçbir ilüzyonu gerçeğe çevirecek bir bilgi mevcut olmadığı için,

Mevzuyu kötü söze bağlamaktan başka çare kalmaz.

Ben "ilüzyon vardır" ilüzyonumdan vazgeçtiğim için,

Sizin "ilüzyon yoktur" ilüzyonunuzu anlayabiliyor,

Onu savunmaktaki dar boğazı görüyor,

Kötü sözlerinizi kabulleniyorum.

Hatta sizi aynadaki kendim olarak görüp,

"İlüzyon vardır" ilüzyonuma sarılmamak,

Ondan her an vazgeçebilmek için,

Kendime ibret alıyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Dostum ne kadar saçma sapan bir yorum yaptığının farkında mısın? Çünkü cümle alarak kendini kandırmakla meşgulsün. Anlamadığından değil, kendince kurduğun mantığın çökmesinden kaçıyorsun. İllüzyonu nerenle algılıyorsun? İllüzyonun var olması söylemi bile kendini çürüten bir argüman. Her şey illüzyon?E o halde illüzyonu algılayan şey olarak sende illüzyonsunve illüzyonun illüzyonu kandırmacan uzar gider? Bu illüzyonu farkeden illüzyon nasıl var?

Dönelim başa ve yanılsamanın olması yanılsayacak bir gerçeklik kaynağının varlığı ve zorunluluğuna dayalı , yani illüzyon yok, senin yanılsama üzerine akıl oyunu oynama hatan var, gerçekliğinle varlığında ortada olmanı yoksayma hatan var.

Renk algısını yanılsama dahi illüzyon değil, kaynağını algıdır ki kafana giren kurşunun tek yaptığı bir sistemi işlemez hale getirmek ki bunuda sistemin birlikteliğini bir noktada bozarak elde eder, varlığını algılayan varlıktır ve etkiye tepkiyle farkındalığını ortaya koyar. Tıpkı senin kendini yalanlayarak bu mesaja tepki vererek sapmadan konundan cevap vermen gibi.

Gerçi cevap bile gereksiz, çünkü cevap verdiğini sandığın mesajım zaten cevap niteliği olmaya mesajının cevabıdır.

Al o mesajımı her yazdığın mesaja geri koy cevap olarak, dön dur ancak unutma onuda illüzyon olduğundan cevap vermemen vede hatta okuyamaman gerekirken kalkıp illüzyon olduğunu unutup illüzyona cevap vererek kendini yalanlıyorsunki bu cevapta senin uyuşmuşluğunu algılayan varlık olarak varlığımın gerçekliğine kanıt olarak "o senin hüsnü kuruntun" ki tek illüzyon , söylediğin absürdlüğü gerçek varlığının var olan gerçek bilinciyle refleks cevap verme ki algınla kendini ispatlayıp tepki vererek gayetde illüzyon olmayan doğrultuda savunma mekanizmanla hiç sapmadan saldırı gerçekleştirerek kendini gerçekleştirmektesin.

Anlamaman gerekir ki anlamış isen illüzyon uçuşun çakılışa geçer.

Anladın mı?

Sevgi saygımla...

tarihinde e-teist tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Hadi hazırlanın, sevgi aşamasındakilere müjde, amma ney müjde bilen yok.

Direk cennet cehenem anlayabnlar, direk cennet cehenneme, bize hiç bir şey, bak sen üçüde doğru.

Üç doğrulu hürmüz.

Doğruyu üçleyelim, ancak öyle üç doğru varlık tanımında olamıyor maaalesef.

Hepimiz hepsini deneyimleyeceğiz,

Farklı zamanlarda.

Bunları siz soyut kavramsal zıtlık yanılgınızla eşleştirerek hepsi doğru amma çaktırmadan en doğru benim hikayesini empozedesiniz. Neyse konuyu aslında şöyle toplayalım, mistik hayal kurun ve gerçek sayın yeterli. Çelişsede doğru?oldu

Her birimizin içinde olduğu gerçeklik, ona gerçek gelir.

Benim, "her gerçeğin geçici olduğunu" söylemekten başka bir farkım yok.

hep diyorum, sevgi muhabbeti elbette güzel, ancak gerçeklikten koparsanız elinizde sadece hayali inançlar, edebi eserler ve acılarına ilaç olamadığınız milyarlarca insan kalır.

Bu masalların insanlığa katkısı olamaz, ancak her şeye gülümser insanların yaşadıklarına kılınızı kıpırdatmadan hazin bakışlarla bakar,ağlaşır durursunuz.

Ha güzel şiirler yazabilirsiniz bak, koftiden kahraman bile yapabilir insanlar sonradan sizi. Sonuç? Heç, emperyalizme yeni versiyon mistizm hapı üretmiş olmak.

Sevgi saygımla...

Savaş zamanı ayrı, hizmet zamanı ayrı.

Hepimiz hepsini deneyimleyeceğiz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Özkan Dostum sen kendi öne sürdüğünde illüzyon iken ne deneyimlemesinden bahsediyorsun? dön baba dönelim, yok deneyim, hepsi illüzyon, di hadi halaya.

Hadi hazırlanın, sevgi aşamasındakilere müjde, amma ney müjde bilen yok.

Direk cennet cehenem anlayabnlar, direk cennet cehenneme, bize hiç bir şey, bak sen üçüde doğru.

Üç doğrulu hürmüz.

Doğruyu üçleyelim, ancak öyle üç doğru varlık tanımında olamıyor maaalesef. Bunları siz soyut kavramsal zıtlık yanılgınızla eşleştirerek hepsi doğru amma çaktırmadan en doğru benim hikayesini empozedesiniz.

Neyse konuyu aslında şöyle toplayalım, mistik hayal kurun ve gerçek sayın yeterli. Çelişsede doğru?oldu, hep diyorum, sevgi muhabbeti elbette güzel, ancak gerçeklikten koparsanız elinizde sadece hayali inançlar, edebi eserler ve acılarına ilaç olamadığınız milyarlarca insan kalır.

Bu masalların insanlığa katkısı olamaz, ancak her şeye gülümser insanların yaşadıklarına kılınızı kıpırdatmadan hazin bakışlarla bakar,ağlaşır durursunuz.

Ha güzel şiirler yazabilirsiniz bak, koftiden kahraman bile yapabilir insanlar sonradan sizi. Sonuç? Heç, emperyalizme yeni versiyon mistizm hapı üretmiş olmak.

Sevgi saygımla...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sevgili özkanateş yazınız ziyadesiyle çelişki içeriyor.Anlatmaya çalışayım gördüklerimi.

Ağnostik olduğunuzu belirtmişsiniz, ama siz bu forumda yazdığınız yazılarda Kuran'ı kaynak alıp, Kuran'ı tasavvuf penceresinden anlatmaya çalışıyorsunuz.

İnanca agnostik yaklaşan biri Kuran'ı kaynak alıp anlattığı konuyu Kuran'ı doğru kabul edip Kuran üzerinden anlatmaz.

Bilinemezci olup da Kuran'ı tasavvuf penceresinden anlatmak, konulara Ateist yaklaşanlara Kuran odaklı karşı cevap üretmek Agnostiklikle bağdaşmaz, bağdaşmadığı gibi çelişkili bir durum oluşturur, sizin yaptığınızda olduğu gibi.

Agnostik olup da her türlü inancın özünde aynı kaynaktan beslendiğini, aynı gerçeği anlattığını düşünüp savunmak da çelişkili.

Bütün inançların aynı gerçeği farklı şekillerde anlattığını düşünüyorsanız bilinemezci değilsinizdir, bütün inançların özünde bir olduğuna inanan bir inancınız vardır, bir nevi kendi zihin dünyanızda bildiğinizi düşündüğünüz anlamına gelir.

Eğer Sufi iseniz Ağnostik değil, İslam'ı,Kuran'ı farklı bir anlamda doğru kabul eden bir İslami inancınız var demektir.

Agnostik düşünüp de Sufi inanmak diye makul,anlaşılabilir bir inanç biçimi de yoktur,varsa söyleyin.

İnançlara Agnostik yaklaşıyorsanız herhangi bir inancın mantıklı,doğru olduğunu ya da bütün inançların aynı olduğu düşüncesinin doğru olduğunu anlatma gayretinde olamazsınız, inançların iddia ettikleri bilgilerin ve yaratıcıların var olup olmadığı bilgisine ulaşılmadığını,bilinemeyeceğini,bu bilginin şu an olmadığını savunabilirsiniz Agnostik yaklaşımla uyumlu,tutarlı olması için.

Ateist kardeşlerin baktığı yerden teistim,

Teist kardeşlerin baktığı yerden ateistim.

Benim agnostizmim, "ne teist ne ateist" değil,

Hem teist hem ateist hem hepsi.

Birbirimize ötekileştirerek baktığımız sürece,

Bir olduğumuzu görmez, kamplar görürüz.

Bir olduğumuzu anlatan mistisizm. Kuran bu çoğrafyanın mistisizmi.

İncil, Budha, diğerleri de güzel. Bir bilen bulunca faydalanıyorum.

İnsan sevgisine varmış ateist kardeşlerinki de güzel,

Carl Sagan, Marx, Lenin, diğerleri. Bir bilen bulunca faydalanıyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Agnostik olup da her türlü inancın özünde aynı kaynaktan beslendiğini, aynı gerçeği anlattığını düşünüp savunmak da çelişkili.

Bunu düşünmüyorum, görüyorum.

Marx, Lenin bile, aslında aşktan başka birşey anlatmaz.

Sadece adını koyamazlar, çünkü bilimsel olmaz.

Mistik metinlerinse karizma derdi yok, ne varsa patlatırlar.

Fark sadece bu.

Kim aşkı nerede buluyorsa, onu takip etsin.

Ama takip ettiği aşk olsun.

Bizi Bir yapanı.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...