Kuantumda Gözlemci Faktörü

[GerçeğiArayan 0]

Bir parçacık gözlemlenmeden nasıl etkilenir? Bunun mekanizmasını anlatabilecek varmı?

[ozkanates2 0]

Böyle bir şey mümkün değil.

Gözlemlenmesine reaksiyon vermiyor.

Gözlemleme davranışının tüm etkileri ayrıştırılamadı.

Bu İdealist şeyleri bırakın.

Senin gözlemlemek dediğin şey nedir?

Gözlemlenen fenomenden senin veri işleme merkezine kadar uzanan bir süreç değil mi?

Bu sürecin tüm parçalarını ayrıştırdın mı?

Hemen teslim oluyorsunuz böyle saçmalıklara.

Materyalizme güvenmiyorsun, idealist saçmalıklara güveniyorsun.

Arkadaşım müdahale var.

Müdahaleye tam olarak ne yol açıyor kesin bilmeyebiliriz ama bir müdahale var.

Böyle bakmak varken sen ne diye gözlemlendiğini bilen olarak bakıyorsun?

Elektronlar artist mi? Kameraya mı oynuyor?

Şimdi şimdiden sorumluyuz.

Bildiklerimizi toparlar, bu bildiklerimizle bir model oluşturur, bu modele göre kararlar alırız.

Bugün bugünün biliminden sorumluyuz.

Yarın bilim deneyin elektron etkilediğini keşfederse,

Onu da o gün düşünür, bu yeni gelen bilgiyle yeni bir model oluştururuz.

Tıpkı bugünkü gibi.

Mistiği reddetmek için bilimi reddetmek bir seçim.

Binlerce yıllık mistiğin yüz yıllık modern bilimle birleşmesi üzerine düşünmek başka bir seçim.

[ozkanates2 0]

"Eğer kuantum mekaniği sizi derinden şok etmediyse, onu henüz anlamış değilsiniz."

-Niels Bohr

"Eğer öğrendiğiniz her hangi bir şey sizi derinden şok etmediyse, siz halen Newton fiziği aşamasındasınız."

- Özkan

[ozkanates2 0]

Bir parçacık gözlemlenmeden nasıl etkilenir? Bunun mekanizmasını anlatabilecek varmı?

Etkilenmez.

"Etkilenir" demek = forum düzeyindeki tartışmaların biliminsanlarından daha ileri olduğunu savunmak.

Yani gerçekten etkileniyorsa bile buradaki bilgi bunu tespit etmeye yeterli değil.

Nihai olarak ya bilimi reddederiz, ya da eldeki bilgiyle ne yapılacağına bakarız:

Dalga = her yerde = hiç bir yerde formunda olan varlık,

Bir gözlemleyen varken konum kazanır = uzay-zaman sürekliliğindeki bir taneciğe dönüşür.

Bİr gözlemleyen yokken o yine kendisidir = her yerde = hiç bir yerde.

Sinema ekranından üzerimize gelen ışık dalgalarını varlıklar olarak algılamamızdan farklı değil.

[ozkanates2 0]

"Eğer kuantum mekaniği sizi derinden şok etmediyse, onu henüz anlamış değilsiniz."

-Niels Bohr

Quantum fiziği halka yeni iniyor.

İzafiyet teorisini, bilimin otoritesi ve şartlandırması ile üzerinde düşünmeksizin kabul ediyoruz.

Oysa azıcık konsantre olsak, onun günlük hayatın algılarıyla algılanmasının imkansız olduğunu görecek,

Evrenin sırları için düşünce reflekslerimizin çok ötesine geçmek için çabalamak zorunda olduğumuzu anlayacağız.

100 yıldır apaçık duruyor önümüzde.

[GerçeğiArayan 0]

Etkilenmez.

"Etkilenir" demek = forum düzeyindeki tartışmaların biliminsanlarından daha ileri olduğunu savunmak.

Yani gerçekten etkileniyorsa bile buradaki bilgi bunu tespit etmeye yeterli değil.

Nihai olarak ya bilimi reddederiz, ya da eldeki bilgiyle ne yapılacağına bakarız:

Dalga = her yerde = hiç bir yerde formunda olan varlık,

Bir gözlemleyen varken konum kazanır = uzay-zaman sürekliliğindeki bir taneciğe dönüşür.

Bİr gözlemleyen yokken o yine kendisidir = her yerde = hiç bir yerde.

Sinema ekranından üzerimize gelen ışık dalgalarını varlıklar olarak algılamamızdan farklı değil.

Etkilenmediğini bende biliyorum. Etkilenir diyenlerin bu mekanizmaya ne yorum yaptıklarını merak ediyorum

[ozkanates2 0]

Etkilenmediğini bende biliyorum. Etkilenir diyenlerin bu mekanizmaya ne yorum yaptıklarını merak ediyorum

Tamam.

[Materyalist Bilinç 0]

Şimdi şimdiden sorumluyuz.

Bildiklerimizi toparlar, bu bildiklerimizle bir model oluşturur, bu modele göre kararlar alırız.

Bugün bugünün biliminden sorumluyuz.

Yarın bilim deneyin elektron etkilediğini keşfederse,

Onu da o gün düşünür, bu yeni gelen bilgiyle yeni bir model oluştururuz.

Tıpkı bugünkü gibi.

Mistiği reddetmek için bilimi reddetmek bir seçim.

Binlerce yıllık mistiğin yüz yıllık modern bilimle birleşmesi üzerine düşünmek başka bir seçim.

Kurallar var kurallar.

Buradan gökyüzüne doğru attığın bir taş buluttan sekmez.

[ozkanates2 0]

Kurallar var kurallar.

Buradan gökyüzüne doğru attığın bir taş buluttan sekmez.

Aslında seker.

Hatta sekmek için buluta da ihtiyaç yok, herhangi bir anda herhangi bir hareket yapabilir.

Mesela benim şu anda yazdığım klavyenin senin yanında ortaya çıkmaması için sebep yok.

Neden çıkmıyor o zaman. Çünkü plank sabiti (10 üzeri eksi 43) çok küçük olduğundan,

Bahsettiğim olaylar ancak atom altı dünyada doğrudan gözlemlenebiliyor.

Şimdi quantum bilgisayarlar imal edilmeye çalışılıyor.

Quantum fiziğinde bir elektron aynı anda 10 farklı yerde olabileceğinden,

Aynı anda 10 iş yapabilir ve böylece bilgisayar 10 kat hızlı çalışır.

Çok pratik bir fikir ama şu ince noktası var:

Bir elektron nasıl aynı anda 10 yerde olabilir?

Mistiğin cevabı basit: Hangi elektron?

[haci 0]

Kurallar var kurallar.

Buradan gökyüzüne doğru attığın bir taş buluttan sekmez.

Maddeyi manüple eden kurallar (fizik kanunları) yoktur.

Maddenin davranış şekilleri vardır. O davranış şekilleri doğada karmaşıktır.

Laboratuvar koşullarında o davranışları basite indirgemek ve incelemek mümkündür.

Onlara biz fizik kanunları (kurallar) diyoruz.

Yoksa doğada basit fizik kanunları da yoktur, kurallar da yoktur.

Bir elektronunun nasıl davrandığını laboratuvar koşullarında biliyoruz.

Doğada elektronun nasıl davranığı hala meçhul.

Örneğin yılıdırımların ve şimşeklerin nasıl ortaya çıktığı kısmen biliniyor. Olayın ayrıntıları bilinmiyor.

Bu konuda çeşitli teoriler var.

Doğada bir takım yasaların olduğu iddiası teistiktir. Ancak Allah'a inananlar müthiş bir düzenden bahsederler.

Doğada mevcut düzenin anlamı ve şekli farklıdır. Evet. Doğada düzen vardır ama o düzensizlikle birlikte olan bir düzendir.

Doğada maddenin her davranışı rastgeledir. Kabaca bir düzen vardır ama ona rastgelelik hükmeder.

Düzen ancak laboratuvar koşullarında vardır. Nedeni de bizim o düzenin oluşacağı koşulları hazırlamamızdır..

Biz laboratuvarda öyle koşullar hazırlıyoruz ki, madde (elektron, proton, atom, aklınıza ne geliyorsa) bazı spesifik davranışlar sergiliyor.

Biz o koşulları oluşturmasaydık, madde öyle davranmayacaktı.

[vitamin 0]

Biz laboratuvarda öyle koşullar hazırlıyoruz ki, madde (elektron, proton, atom, aklınıza ne geliyorsa) bazı spesifik davranışlar sergiliyor.

Biz o koşulları oluşturmasaydık, madde öyle davranmayacaktı.

Maddenin nasıl davranacağını gözlemden bağımsız nasıl söyleyebiliriz?

Maddenin doğal davranışı dediğiniz şey nedir, nasıl bilinir?

[haci 0]

Maddenin nasıl davranacağını gözlemden bağımsız nasıl söyleyebiliriz?

Maddenin doğal davranışı dediğiniz şey nedir, nasıl bilinir?

Kendimizden bilebiliriz. Biz nasıl davranıyoruz? Güneş nasıl davranıyor? Evren nasıl davranıyor?

Maddenin doğal davranışı bizim ve bizi oluşturan maddenin davranışlarıdır.

Onlarda düzen de vardır düzensizlikler de.... O davranışlar rastlantısaldır.

Düzenin kaynağı düzensizliktir.

http://haci-haci.typepad.com/maddenin_canli_davrani_se/10-fi%CC%87zi%CC%87k-kanunlari/

[CharlesDarwin 0]

Böyle bir şey mümkün değil.

Gözlemlenmesine reaksiyon vermiyor.

Gözlemleme davranışının tüm etkileri ayrıştırılamadı.

Bu İdealist şeyleri bırakın.

Senin gözlemlemek dediğin şey nedir?

Gözlemlenen fenomenden senin veri işleme merkezine kadar uzanan bir süreç değil mi?

Bu sürecin tüm parçalarını ayrıştırdın mı?

Hemen teslim oluyorsunuz böyle saçmalıklara.

Materyalizme güvenmiyorsun, idealist saçmalıklara güveniyorsun.

Arkadaşım müdahale var.

Müdahaleye tam olarak ne yol açıyor kesin bilmeyebiliriz ama bir müdahale var.

Böyle bakmak varken sen ne diye gözlemlendiğini bilen olarak bakıyorsun?

Elektronlar artist mi? Kameraya mı oynuyor?

Mümkün değil derken sen deneyini mi yaptın?

Adamlar 100 yıldır bununla ilgili deneyler yapıyorlar. Ben de deneylerini yapmadım ama hiç olmazsa Aspect deneylerini okuyup anlamaya çalıştım. Okumadan, öğrenmeden kesin hükümlü konuşmak biraz komik oluyor.

[Materyalist Bilinç 0]

Mümkün değil derken sen deneyini mi yaptın?

Adamlar 100 yıldır bununla ilgili deneyler yapıyorlar. Ben de deneylerini yapmadım ama hiç olmazsa Aspect deneylerini okuyup anlamaya çalıştım. Okumadan, öğrenmeden kesin hükümlü konuşmak biraz komik oluyor.

10 saniye içerisinde 10 metre yanında eyfel kulesi belirebilir mi?

Bunun da deneyini yapmadım. Buna da mümkün değil diyorum.

İhtimal kavramını sıfırlıyorum.

Sen materyalistik ilkelere vakıf değil misin?

Gerçeklikte herşeyin olabileceği beklentisi içinde misin sen?

Mesela Einstein bir yıl sonra yanına gelebilir mi senin? Bunun da deneyi yapılmadı.

Kurallar var kurallar.

Materyalizm kuramında bu kurallar.

O kurama vakıf olmadan ne doğru düzgün bilim yapabilirsin ne de gerçeği algılayabilirsin.

İnanç motoruna teslim olursun.

Bak mesela senin içinde inanç motoru çalışıyor ve seni bir ihtimal beklentisine sokmuş.

Bu da tanrı inanırlarıyla paralel bir beklenti.

[Materyalist Bilinç 0]

Maddeyi manüple eden kurallar (fizik kanunları) yoktur.

Maddenin davranış şekilleri vardır. O davranış şekilleri doğada karmaşıktır.

Laboratuvar koşullarında o davranışları basite indirgemek ve incelemek mümkündür.

Onlara biz fizik kanunları (kurallar) diyoruz.

Yoksa doğada basit fizik kanunları da yoktur, kurallar da yoktur.

Bir elektronunun nasıl davrandığını laboratuvar koşullarında biliyoruz.

Doğada elektronun nasıl davranığı hala meçhul.

Örneğin yılıdırımların ve şimşeklerin nasıl ortaya çıktığı kısmen biliniyor. Olayın ayrıntıları bilinmiyor.

Bu konuda çeşitli teoriler var.

Doğada bir takım yasaların olduğu iddiası teistiktir. Ancak Allah'a inananlar müthiş bir düzenden bahsederler.

Doğada mevcut düzenin anlamı ve şekli farklıdır. Evet. Doğada düzen vardır ama o düzensizlikle birlikte olan bir düzendir.

Doğada maddenin her davranışı rastgeledir. Kabaca bir düzen vardır ama ona rastgelelik hükmeder.

Düzen ancak laboratuvar koşullarında vardır. Nedeni de bizim o düzenin oluşacağı koşulları hazırlamamızdır..

Biz laboratuvarda öyle koşullar hazırlıyoruz ki, madde (elektron, proton, atom, aklınıza ne geliyorsa) bazı spesifik davranışlar sergiliyor.

Biz o koşulları oluşturmasaydık, madde öyle davranmayacaktı.

Teistler ve idealistler kuralları değil şablonu kabul ederler.

Onlara göre bir şablon vardır. Bir düzen, bir nizam derler.

Bu şablonun da kuralları esnetebileceğine inanırlar.

Mesela güneş patlamaya başlasa, teistler ve diğer inanırlar her an bu gerçekleşen kurallı fenomenin inandıkları şablon tarafından yok olabileceğine inanırlar.

Son saniyeye kadar, güneş bizi tamamen yutana kadar bu beklenti yer alır.

Ama kurallara göre sen de ben de ne olacağını iyi biliyoruz değil mi? Güneş patlamaya başlasa bunu durdurabilecek bir fenomen yaratamayız.

Onlar kuralları takmaz.

Onlar şablonu, yani nizam ve düzen dedikleri şeyi takar.

Kuralları takan adam hiç birinin havada asılı durduğuna inanabilir mi?

Maddede bazı kurallar vardır.

Mesela enerjinin formülü bir kuraldır.

Suyun formülü bir kuraldır.

Sen suyu karbon ve azotla elde edemezsin.

Ne yaparsan yap bu kuralı aşamazsın.

Azotla ve karbonla su elde etmenin imkanı sıfır.

[Materyalist Bilinç 0]

Aslında seker.

Hatta sekmek için buluta da ihtiyaç yok, herhangi bir anda herhangi bir hareket yapabilir.

Mesela benim şu anda yazdığım klavyenin senin yanında ortaya çıkmaması için sebep yok.

Neden çıkmıyor o zaman. Çünkü plank sabiti (10 üzeri eksi 43) çok küçük olduğundan,

Bahsettiğim olaylar ancak atom altı dünyada doğrudan gözlemlenebiliyor.

Şimdi quantum bilgisayarlar imal edilmeye çalışılıyor.

Quantum fiziğinde bir elektron aynı anda 10 farklı yerde olabileceğinden,

Aynı anda 10 iş yapabilir ve böylece bilgisayar 10 kat hızlı çalışır.

Çok pratik bir fikir ama şu ince noktası var:

Bir elektron nasıl aynı anda 10 yerde olabilir?

Mistiğin cevabı basit: Hangi elektron?

Bunlar zırva.

Alt sistem üst sistemi aşamaz.

Shrodingerin kedisi alt sistemi ilgilendiren bir denklemde hem canlı hem de ölü olabilir.

Bu üst sisteme kıyasla aynı zaman diliminde de olabilir.

Ama üst sistemde schrodingerin kedisi kutu dışında ise ya canlıdır ya da ölü.

Kutu içindeyse sadece kutunun boyutları vardır.

Sizin anlamadığınız bu.

Klasik modelde ne değiştirdin?

Kuralları ve formülleri çeşitlendirdik sadece.

Yoksa ne değiştirdin ki?

Aynı anda iki yerde birden olan bir ev mi yapacaksın?

Gülerler buna.

[haci 0]

Maddede bazı kurallar vardır.

Mesela enerjinin formülü bir kuraldır.

Suyun formülü bir kuraldır.

Sen suyu karbon ve azotla elde edemezsin.

Ne yaparsan yap bu kuralı aşamazsın.

Azotla ve karbonla su elde etmenin imkanı sıfır.

Kurallardan dolayı mı O ve H bir araya gelerek H2O oluşturuyor?

Yoksa onların bazı davranışları sonucu mu H2O oluşuyor?

Evrende O ve H var oldukça su oluşmak zorunda.. Ama bu bir kural değil. Kanun değil.

Onlarla ilgili özellikler..

Oksijenin iki elektron açığını kapatması gerekiyor. Bunu iki Hidrojenle başarıyor.

Hidrojenin azot ve karbonla da oluşturduğu bileşikler var. Onlara su denmiyor. Başka isimleri var...

[Materyalist Bilinç 0]

Kurallardan dolayı mı O ve H bir araya gelerek H2O oluşturuyor?

Yoksa onların bazı davranışları sonucu mu H2O oluşuyor?

Evrende O ve H var oldukça su oluşmak zorunda.. Ama bu bir kural değil. Kanun değil.

Onlarla ilgili özellikler..

Oksijenin iki elektron açığını kapatması gerekiyor. Bunu iki Hidrojenle başarıyor.

Hidrojenin azot ve karbonla da oluşturduğu bileşikler var. Onlara su denmiyor. Başka isimleri var...

Senin sorduğunu anladım.

O ve H'yi bir araya getiren ve suyun oluşmasını gerektiren bir kural yok.

Bu inançtır. Buna tanrı inancı gibi bir şey bu.

Ben bunu kesinlikle kastetmiyorum.

Ben maddeden bahsediyorum.

Suyun oluşması için O ve H'nin öyle davranması şart.

O ve H öyle davranmazsa su oluşmaz.

Ben böyle bir kuraldan bahsediyorum.

Kesinlikle birinci dediğin türden bir kuralı ima etmiyorum.

Ben kural ifadesiyle maddenin davranışlarını kastediyorum.

Tamamen rastgele ve kaotiktir.

Bu ratgele ve kaotik davranışlar içerisinde eğer aradığımız su ise, bunun formülü bellidir.

H2O.

C2O diyhe bir su formülü olamaz.

Ben böyle bir kuraldan bahsediyorum.

Yoksa evrendeki olayların çok da umrundaydı sanki su oluşmuş, dünya oluşmuş, insana hava oluşmuş vs.

Bunlar inanırların saçmalıkları.

Tekrar ediyorum,

Senin anladığın türden bir belirli, düzenli, akıllı ve odaklı bir kural iması yapmadım ben.

Suyun oluşmasında böyle davranırlar demek istedim.

Formula anlamında kural.

[haci 0]

Şunları da ekleyim.

Hidrojen ve oksijen kendileri dışında bir kural olduğu için bir araya gelerek H2O oluşturmuyorlar.

Suyu kendileri ile ilgili özelliklerden dolayı oluşturuyorlar.

Yani kuralı kendileri saptıyorlar.

[Materyalist Bilinç 0]

Şunları da ekleyim.

Hidrojen ve oksijen kendileri dışında bir kural olduğu için bir araya gelerek H2O oluşturmuyorlar.

Suyu kendileri ile ilgili özelliklerden dolayı oluşturuyorlar.

Yani kuralı kendileri saptıyorlar.

Tamam anladım.

Ondan bahsetmiyorum.

Formula'dan bahsediyorum.

Pre defined rules anlamında bir şey kullanmıyorum.