Jump to content

Şu ahlak konusuna son noktayı koyalım artık


Recommended Posts

Antilop zebra vb. örneği konu ilişkisiz. av avcı örneği. Ki onlar da varlar.

soruya tam cevap vermemişsin ama şu da var:

Öldürmeyeyim, lakırdı edeyim diyenler birlik olur mesela..

Sonra ne olur?

Öldürmeyeyim, lakırdı edeyim diyenler birlik olur mesela..

Sonra ne olur?

bilişsel yetiler gelişir.

İnsan toplumsal yaşantı içerisinde, toplumsallığın koşullamasıyla insan olmuş, ayağa kalkmak eli, el beyni, beyin ve toplumsal ilişkiler dili; dil beyindeki gelişimi koşullamış ve bugünlere gelmiştir.

İş sadece ayağa kalkmak/bipedalizm değil. Neandertallerin hali ortada.

Ben söyleyeyim:

İki lakırdı edeyim diyenlerden herşey olur. Gün gelir felsefe yaparlar materyalist olurlar.

Diğerlerinden ise bir bok olmaz.

Maymunumsu, homo habilis olarak kalırlar ve elenirler.

Sürü ve birlik tarihsel dizgede kaçınılmaz bir süreç. Bizi bugünlere getiren şey.

Getirmeseydi ne olurdu?

Sadece olmazdık. Bugün bunları yazamadık.

Ha işte o kaçınılmaz olan toplum da ahlakı koşulladı.

Evet uydurma, ama kaçınılmaz.

Kaçınılmaz da, sadece bu alternatif mi kaçınılmaz yahu?

360 derecelik açıda bir çemberin her açısına bir davranış alternatifi koyarsak

Bunlardan herhangi birisi alternatif olabilir

Ortada olan alternatiflerin olması gerekenler olduğunu savunmak da nedir?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 210
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Kaçınılmaz da, sadece bu alternatif mi kaçınılmaz yahu?

360 derecelik açıda bir çemberin her açısına bir davranış alternatifi koyarsak

Bunlardan herhangi birisi alternatif olabilir

Ortada olan alternatiflerin olması gerekenler olduğunu savunmak da nedir?

E senin de söylediğin bir şekilde bu değil mi zaten en başınan beri:

Altenatif.

Kaldı ki benim koyduğum alternatifi "tanıyorsan" eğer, bu yeterli.

Konunun bu bölümüne nokta ya da en azından noktalı virgül konulabilir.

Bunca uzun boylu konuşulagelen ahlak mefhumuna karşılık kabul edilebilir, geçerli bir argüman.

Hatta, senaryoyu defalarca kere en baştan oynatsan hangi alternatifin daha olası olduğu aslen aşikar.

Özellikle üst beyni az biraz gelişmiş her türde sürü, kuvvetle muhtemel bireye baskın çıkacaktır. 10 kişinin beşi biribirini yer, beşi bir grup olur.

Birbirini yiyen beş kişiden en güçlü biri kalır. Diğer beşi de muhtemelen o "bir" in ifadesini alır ya da gruba dahil edip 6 kişi yoluna devam eder.

Hatta diğer durumun bir önemi dahi yok. Çünkü zaten o zaman biz burada olmayacak, ya da olsak dahi bunları yazabiliyor olamayacaktık.

Ben bunları yazıyor olmamız durumunda tarihin geriye yönelik koşulladığı dizgeyi öngörüyorum..

Ve hepsinden öte ben gelecek olasılıklardan değil, aslen "olan üzerinden" temellendirmeye çalışıyorum.

Sağa sola her yere olan olmuş, biten bitmiş vb. yazmam bundandır.

Zaten bu noktaya gelebilmemizden ve zaten beyin üst kabuğumuzun bu derece evrilebilmesinden hareketle diyebiliriz ki; "zaten" tarihin bir noktasında sürü--toplum olmuşsuz.

The rest is history.

...........................................................

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kaçınılmaz da, sadece bu alternatif mi kaçınılmaz yahu?

360 derecelik açıda bir çemberin her açısına bir davranış alternatifi koyarsak

Bunlardan herhangi birisi alternatif olabilir

Ortada olan alternatiflerin olması gerekenler olduğunu savunmak da nedir?

Materyalist toplum örneğine dönecek olursak eğer, -kesin bir iddiam olmamakla birlikte-

o materyalist toplumdakiler birbirini kesip biçmeye başladığı zaman döt korkusu ve olasılık hesabı, mutlaka diyebileceğim düzeyde, en azından belirli bir miktar grubu, en azından döt korkusuyla da olsa biraraya getirecekti. Al sana çekirdek toplum. Eğer gelmezler ise muhtemelen sayılarının minimum düzeye inmesini takiben birbirlerinden uzaklaşacak ve belki de kendi alanlarını belirleyip riayet ederek(ki bu bile bir çeşit kural, bir ahlaktır) yaşayacaktı. Bu durumda genetik çeşitlilik ve türün devamı için "kritik kütle" sorunuyla karşılaşacakları gibi, diğer dış tehlikelere karşı da şansları "birlikte oldukları durumdan" daha az olacaktı. Peki ya bireyler üremeye başladığı zaman ne olacak? Ya bir çeşit ön ahlak-kural üretip bölgelerine ayrılacaklar, ya da daha en baştan bölge mölge yok deyip birbirlerini kıracaklar ve yine yok olup gidecekler..

Ha, birçok deneyde gösterildiği üzere, toplum ya da ailesinden yalıtılan yavrularda ve hatta bireylerde görüldüğü üzere, bilişsel faaliyetleri dumura uğrayıp körelecek. Zaten bireysel olarak yaşayacaksan bunca neo-kortekse, bilişsel yetilere falan gerek yok ki..Örnekleri doğada zaten. Beyin üst kabuğumuz neden ya da nasıl bu kadar gelişti? Leoparlar gibi yaşamak; avlayıp ağaca çıkmak için mi?

Grup örneğine dönecek olursak; kendimden hareketle şunu söyleyebilirim ki, ben kesinlikle grupçu:) olurdum. Ha senin eşiğine göre idealist ya da gizli dindar olabilirim(haşa) ama kimse grup seçiminin nedeni budur deyip de arkasında duramaz. Hayatta kalma isteği ve döt korkusu en baskın ve en belirleyici, geri kalan her tür motivi ezip geçecek düzeydedir. Ve şunu diyebilirim ki hiçbir düşünce akımı; hayatta kalma ya da sevdiklerini koruma dürtüsünün bileğini bükemez. Canlılığın 4 milyar yıllık mirası önüne gelen herşeyi ezer geçer. Ha büktüğü noktada o "birey" elenir. Canlılığın hikayesini ise geriye kalanlar yazar.

Ve bu bahsettiklerim uygar bir materyalist toplum için geçerli, daha ilkel düzeydeki bir güruhun sonu ise muhtemelen neandertallerinki gibi olur.

Doğal seçilim son sözü söylemiş zaten. Alternatiflerin hiçbir önemi yok..

Şu düşünce şeklinin hemen hemen açamadığı kilit yok: Biz bir seçilim değerleri bütünüyüz; sahip olduğumuz hemen(*) hiçbir özellik yok ki, bir seçilim değeri olmasın. Baştan aşağı seçilim değerleri cinsinden ifade edilebiliriz.

(*) Bizden gayri diğer hayvanlar için "hemen" kısmı da kaldırılabilir..

Link to post
Sitelerde Paylaş

E senin de söylediğin bir şekilde bu değil mi zaten en başınan beri:

Altenatif.

Kaldı ki benim koyduğum alternatifi "tanıyorsan" eğer, bu yeterli.

Konunun bu bölümüne nokta ya da en azından noktalı virgül konulabilir.

Bunca uzun boylu konuşulagelen ahlak mefhumuna karşılık kabul edilebilir, geçerli bir argüman.

Hatta, senaryoyu defalarca kere en baştan oynatsan hangi alternatifin daha olası olduğu aslen aşikar.

Özellikle üst beyni az biraz gelişmiş her türde sürü, kuvvetle muhtemel bireye baskın çıkacaktır. 10 kişinin beşi biribirini yer, beşi bir grup olur.

Birbirini yiyen beş kişiden en güçlü biri kalır. Diğer beşi de muhtemelen o "bir" in ifadesini alır ya da gruba dahil edip 6 kişi yoluna devam eder.

Hatta diğer durumun bir önemi dahi yok. Çünkü zaten o zaman biz burada olmayacak, ya da olsak dahi bunları yazabiliyor olamayacaktık.

Ben bunları yazıyor olmamız durumunda tarihin geriye yönelik koşulladığı dizgeyi öngörüyorum..

Ve hepsinden öte ben gelecek olasılıklardan değil, aslen "olan üzerinden" temellendirmeye çalışıyorum.

Sağa sola her yere olan olmuş, biten bitmiş vb. yazmam bundandır.

Zaten bu noktaya gelebilmemizden ve zaten beyin üst kabuğumuzun bu derece evrilebilmesinden hareketle diyebiliriz ki; "zaten" tarihin bir noktasında sürü--toplum olmuşsuz.

The rest is history.

...........................................................

Bu yazı "böyle olması daha iyi" "böylesi hayırlı" demekten öteye gitmez benim için

Benim için değil, objektif açıdan

Yorum bunlar

Senin yorumların

Bu yinede tepemizden aşağı bir otorite ve çetelerinin bize kural dayattığı gerçeğini değiştirmez

Sen kaderimiz böyle gibi bir şeyler diyorsun.

Link to post
Sitelerde Paylaş

bu adamı dikkate almayın...

Yasinka

tam bir TROLL......

tam bir MÜSLÜMAN...!!!!

tam bir DANSÖZZZZ !!!!!

bi dediği bi dediğini tutmayan....

azcık sıkıştırsan götünden başından bok fışkırtan...aptiyi zuptiyi kaybeden.....bir MECZUB....

işine gelince ahlak yok herşey mübah....diyen....

işine gelmeyince nedense sana diyor..."ateizm diyince herşey mübah mı lan ???" diye...soru sorabilen

böyle bir DÖNEK....böyle bir oportinist aslı müslüman - görünüşte ateist ama...........çakma ateist!!!!!!!!!!!!

aha burada : http://www.ateistforum.org/index.php/topic/63371-bir-ateist-ycin-ahlak/?p=1321715

tarihinde Zavallı tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Adama defalarca ayar veriyorsun, yuzu kizarmiyor ki yavsagin ahahah

Yahu ben yeri geldiğinde ahlaklı da olurum

Ayrıca benim böyle olamayacağımı da nereden çıkarıyorsun?

İstediğimi yaparım ben.

Senle bu mesajımda başka konuşurum, sonraki mesajımda tam tersini konuşurum

Oğlum böyle bir tartışmada dikkate alınabilmen için ilk önce benim gibi sağlam bir şerefsiz, kaypak, yavşak, o.çocuğu portresi çizmen lazım ki, ha bu adamın dedikleri dikkate alınabilsin desin millet

Link to post
Sitelerde Paylaş

Neyse, simdi oncelikle burada yuzlerce kez bir ateistin neden bir insani ahlaksizlikla yargilayabilecegi size aciklandi. Toplum sagliginin devami icin sosyolojik uzlasmalar hedehehddh

Evet bu sacmaligi defalarca duyduk. Toplum sagligini neden onemsemem gerekiyor diyorum, hala bana masal anlatiyorsunuz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu yazı "böyle olması daha iyi" "böylesi hayırlı" demekten öteye gitmez benim için

Benim için değil, objektif açıdan

Yorum bunlar

Senin yorumların

Bu yinede tepemizden aşağı bir otorite ve çetelerinin bize kural dayattığı gerçeğini değiştirmez

Sen kaderimiz böyle gibi bir şeyler diyorsun.

Aslında o kadar basit değil. Ve aslen çoğunlukla yorum da değil. Alabildiğince "nesnel". Olan biten ve bundan sonra da olup bitecek bu.

İnsanı doğadan soyutlamadığın sürece bu.

Yorum kısmı neresi?

Sen ahlak inançtır, dinden gelir vb. şeklinde girip, arkasından -yanılmıyorsam- kurtulalım falan diyorsun..

Zaten o yüzden sıfırdan materyalist toplum örneğini de verdim.

Ahlak ya da kuralları tanıyanlar idealisttir, ateist değildir, materyalist değildir vb. buyuruyorsun.

Ama benim yazdıklarımın alt metni şu: söylediklerinin pratikte karşılığı yok. Olmamış ve muhtemelen de ol(a)mayacak.

Ahlakın/kuralların/toplumsal sözleşmenin nedeni toplum.

Toplumun olduğu yerde ahlak var.

Ahlakın olmadığı bir toplum da gösterilemez..

Buna bir itiraz gelmedi şu ana kadar. (Zaten yanılıyorsam ya da çökecekse ancak buradan çöker)

Toplumu koşullayan şey doğal seçilim. Koşullamayabilirdi. Ama koşullamış. (O yüzden burdayız. O yüzden böyle bir beynimiz var.)

Hatta bazı şeylere "-" bazılarına "+" değer yüklememizi determine eden de "genel olarak" o. (Tecavüz örneğini o yüzden verdim.)

Eğer öyleyse,

Din vb. idealizm falan değil; toplum kaçınılmaz olduğu sürece ahlak da kaçınılmaz olacaktır.

İdealizm ve din olsa olsa taşeron.

.......................

"Bu yinede tepemizden aşağı bir otorite ve çetelerinin bize kural dayattığı gerçeğini değiştirmez"

Katılıyorum. Ama konunun kökenini ve genel çerçeveyi de değiştirmez.

Sen kaderimiz böyle gibi bir şeyler diyorsun.

Tam olarak böyle değil. Bu dediğin dejenerasyona açık bir cümle. Böyle geldik kısmı öyle. Karşı konulmaz şekilde..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hic bir makul gerekceleri olamaz, sen zaten olayi ozetlemissin...

Aksini iddia eden ateizmin farkinda degildir sadece..

Dottore;

Gene yancı girmişsin olaya ama

Atladığın bir nokta var yalnız:

Senin inandığın kitap da ahlakı, genel geçer ahlakı temellendirmiyor. Temellendiremiyor. Temellendirememiş. Tanrın da ha keza.

Sadece bize başka bir ahlak modeli sunuyor; daha doğrusu dayatıyor, bilmem farkında mısın?(o da ne ahlak ama)

Ama nedenini niçinin koyup da temellendirememiş nedense?

Bu haliyle dünyanın herhangi bir yerindeki lokal bir ahlak anlayışından da bir farkı yok. Bunu nenem de yapar.

Ha yanında sadece bunun tanrıdan geldiği "iddiası" var.

Kitap öyle diyo. Bu mudur?

Buyur bakalım.

Ayrıca ahlak sorunu ateistlerin değil, aynı zamanda tüm insanlığın; agnostiklerin de sorunudur. (eğer sorunsa)

Bu şuna benziyor:

Bir doktor bir hastalığın nedenini buldum, dolayısıyla çözümünü de tespit ettim diyor.

Ama biri(ateist oluyor) böyle bir tespit olmadığını, hatta olamayacağını, peşisıra haliylen çözümün de şüphe götürür olduğunu belirliyor.

Başka biri de çıkıp(strong agnostik oluyor)

E şimdi .ıçtınız mı, o zaman tedaviyi neye göre yapacaksınız? Ne ile gerekçelendireceksiniz diyor?

Biz de diyoruz ki o zaman semptomatik tedavi yaparız. Ampirik yöntemi izleriz.

İşe yarayan ve hastanın hayatını devam ettirmesini sağladığını/iyileşmesini sağladığını gördüğümüz uygulama/tedaviler devam eder, diğerleri elenir.

Bu zaten, tüm insanlığın sorunu, ya da çıkmazıdır.

Senin kitap da çözememiş.

Teistlerdeki durum ise şu:

Sizin doktorun diploması da sahte :)

Aslen doktor falan değil.

Sarıklı hoca.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Arkadaş bırakın bu saçmalıkları

Neden ve niçin sorusunun değerlendirilmeye alındığı yerde bir nesnellikten bahsedilemez

Ahlak bir inançtır

Bu evrim ağacını da skecem.

Facebook sayfası öyle diyor diye öyle olmuyor işte

Üç beş tane daha şarlatan var,

Biyolojik verileri yorumlarla birleştirmeye çalışan tipler

Bunların söylemleri geçersizdir

Ahlak neden, niçin grubunda bir değerlendirme

Nasıl ve Ne grubunda değil

Senin anlayacağın şekilde özetleyeyim

Ahlakta gerekçeler yorumlarda saklı olan bir durum var. İnanç yani.

Gerekçelerin parçalarda, içerikte saklı olduğu durumdur bilim.

Parçalara ayrıştırdığında ahlakın elinde kalan bir parçası yok.

Nöronları, beyni, atomları, enerjiyi her şeyi parçalarla gösterebilirsin.

Ancak inançların karşılığı yoktur parçalarda

Var olmak için ideanın yorumuna, sözlere, ifadelere vs gerek duyan şeyler yok hükmünde. Geçersiz şeyler

İnsan bilinci dolaylı bir madde fenomenidir.

Hareket etmeden duran bir çark gibi değil

Çarkı hareket ettirince ortaya çıkan durum

Bilgisayarlarda verilerin kendisi olmaz

100 milyon tane resim kayıtlı bir bilgisayarda resimlerin kendisi değil o resimleri ortaya koyan 1ler 0lar vardır.

Bu 1ler ve 0lar birleşir bir durum oluşturur

Videolar da öyle

Sen diyorsun ki videodaki tango dansının kendine has bir 1ler 0lar kodu var

Yani tango denilen dansın sadece kendine has 1ler 0lar kodu varmış

Bütün bu verdiğin kaynak adı altındaki şarlatanlıklar bunu diyor.

Ben de yok diyorum

Tango dansının özel bir 1ler 0lar karşılığı yoktur

Böyle bir şey olamaz.

Böyle bir şey ne zaman olur biliyor musun? Tamamen aynı kod tamamen aynı görüntüde olur

Yani gezegen üzerinde iki tane aynı spor salonu (tamamen detayına varana kadar aynı)

Bu salon içinde iki tane aynı çift (tüm detayları aynı)

Aynı hareketleri aynı zaman süresinde yapıyorlar

O zaman aynı kodlaman olur.

Bunun haricinde saçmalarsın.

Ahlak yok

Birileri bir resme bakar ve o resmi çizmeye çalışır

Baktıkları bir resim vardır

Bu resim de çizilmiştir

İnsanı sinir etmeyin.

Ahlak ve etik, çok uzun yıllardır dinin egemenliğindedir; ancak felsefe tarafından değerlendirilip geliştirilmektedir. Pek çok insana göre ahlak, dinin koyduğu sınırlarla belirlenmektedir. Din de değiştirilemez ve dogmatik bir bilgi türü olduğu için, ahlak kuralları da sabit ve monoton olarak ele alınmıştır...

Insan çok karmaşık bir ilişkiler yapısına sahip, sosyal bir hayvan türüdür. Diğer sosyal hayvanlardan farkı, bu defa işin içerisine beynin evrimiyle birlikte algının ve zekanın katılmış olmasıdır. Tüm sosyal hayvanlar, ilişkilerindeki sosyal iletişimi algılayacak kapasitededirler; ancak bu ilişkiler, zekaları ile sınırlandığı için çok karmaşık bir sosyal yapıya sahip değildirler. Çok karmaşık gibi görünen bir kovanda ya da karınca yuvasında bile temel bazı prensiplerden fazla bir şey olmadığı görülür. Ancak insanın zekasının işe karışmasıyla en basitinden yalan, aldatma, kandırma, yönlendirme, saptırma gibi pek çok iletişim kavramı hayatımıza girmiştir. Bu da bizlerin ilişkilerinin çok daha işin içinden çıkılmaz olmasına sebep olmuştur.

Ahlak kurallarına, toplumun düzgün devamı için gerek vardır ve zaten biz istemesek de, mutlaka var ettiğimiz sosyal düşünceler, toplum içerisinde açıkladığımız memetik seçilime uğrayarak bir şekilde kalacak ya da yok olacaktır. Doğadaki seçilime ne kadar uğraşsak da çok az müdahale edebiliğimiz gibi, buna da müdahale etmemizin bir yolu yoktur. Bu, insan doğasının ve sosyal yapının doğal bir ürünüdür ve bir nevi "sosyal doğa yasasıdır".

İnsanların dikkat etmesi gereken, kendilerine "ahlak kuralı" olarak dayatılanın toplum tarafından herhangi bir seçilime uğramadan sadece sizi manipüle etmek için var ettikleri bir kural mı olduğunu; yoksa gerçekten birikimli memetik seçilimle gelen ve toplumsal düzenleyiciler olan, akla uygun, hayatta kalma ve üreme şansımızı arttırıcı bir mem mi olduğunu incelemektir. Bu, ne yazık ki toplumun yapısından dolayı kimi zaman çok zor olmaktadır.

Doğada meydana gelen seçilim tarafsızdır, çünkü doğa, içerisinde yaşadıklarının "gözünün yaşına bakmaz". Ancak toplum böyle değildir. Toplum taraflıdır ve bu yüzden genel yapıya bağlı olarak seçilim gerçekleşir. Bu yüzden seçilimin sonucu da taraflıdır. Ve bu yüzden toplumların genel fikirsel yapısı, fenotipik ve daha genel olarak biyolojik yapısından çok çok daha hızlı gelişebilir. Bu tıpkı Yapay Seçilim'in canlılara Doğal Seçilim'den hızlı etki etmesi gibidir. Doğadaki seçilim, son derece yavaş işler çünkü doğa %100 tarafsızdır. Ancak insan eliyle yapılan ve son derece taraflı olan seçilim, Doğal Seçilim'den çok daha hızlı sonuçlar verir. Hele ki buna, seçilime uğrayan yapının da taraflı olması eklenirse, seçilim çok daha hızlı olacaktır. Ahlak söz konusu olduğunda, toplum da taraflı olduğu için, düşünsel evrim çok daha seri gerçekleşir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evet bu sacmaligi defalarca duyduk. Toplum sagligini neden onemsemem gerekiyor diyorum, hala bana masal anlatiyorsunuz.

Onemsemeyebilirsin. Kimsenin de sana onemse demeye hakki yoktur. Fakat bir toplum, kendi devami icin bazi kurallar koyduysa senin hem o toplumda yasayip, hem de o kurallara uymama gibi bir luksun olamaz. Tabi devletin koydugu keyfi ve sacma sapan kurallardan bahsetmiyorum. Bir toplumun sagligi icin gerekli olan temel kurallardan bahsediyorum.

Ayrica Istersen galapagos adalarina gidip toplumdan ayri daa yasayabilirsin. Mandira filozofu gibi..

Ama unutma ki hayatini devam ettirmek icin de gittigin yerde kendine kurallar koyacaksin.

Eger isin icinde "hayatini devam ettirmek" istegi varsa bu kurallar her zaman olacaktir. Yabani hayatta yasasan bile...

Ayrica "ahlak" diye konustugumuz sey tamamen pragmatik temeli olan kurallar. Ayni zamanda senin kendi sagligin icin de uyman gerekn kurallar.

Dedigim gibi uymak istemiyorsan gidebiilirsin. Sen hem toplumun urettigi besinleri ye,hem barin, hem temnolojiyi kullan sonra ben bu toplumun kurllarina uymicam de.

Yarin galapagosa git. Bikac gun sonra kacarak geri gelirsin. Bunlarin hepsi yuzyillar boyunca dusunulmus,deneyimlenmis seyler. Toplum kurallari tak diye zembille inmiyor.

Fazla felsefe yapmaktan resmin butununu goremiyorsunuz bence. Ayaklariniz yere bassin biraz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evet bu sacmaligi defalarca duyduk. Toplum sagligini neden onemsemem gerekiyor diyorum, hala bana masal anlatiyorsunuz.

Çünkü sen de o toplumun içinde yaşıyorsun, çocukların o toplumun içinde büyüyor.

Çalışıyoruz, arkadaşlıklar kuruyoruz, komşular ediniyoruz,çocuklarımız parklarda diğer çocuklarla oynuyor, okula gidip bir sürü çocukla gün geçirip öğretmen dediğimiz birileri tarafından bir tür eğitiliyor vs vs...

Toplum ne kadar sağlıklı olursa biz de o kadar rahat ederiz. Diğer çocuklar ne kadar sağlıklı büyütülürse çocuğumuz okula gittiğinde gözümüz arkada kalmaz, psikopat olmadığını bildiğimiz öğretmenlere onları emanet etmekte sıkıntı yaşamayız. Arkadaş ve komşularımızla daha az sorun yaşar, daha mutlu iletişim kurar, işbirliği ve dayanışma içinde olabiliriz.

İlkokul seviyesindeki şeyleri anlattırıyorsunuz burada.

Felsefe yapacağım diye kafayı iyice yediniz, ortalığı kirletip duruyorsunuz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ateistler dunyanin en ahlakli insanlari olabilir, kimse ateistler ahlakli olamaz demiyor..

Ateistler ahlakin bilimsel aciklamasini da yapabilir, insan nesli icin nedenli onemli oldugunu da savunabilir...

Ateistlerin yapamayacagi sey, kimseyi ahlaksizlikla yargilayamazlar, cunku ne yapilmasi gerektigini temellendiremezler..

Ahlakin evrimsel izahini yapinca, bu sorunu cozmus olmuyorsunuz. Bosuna laf kalabaligi yapmadan, bana hangi gerekceyle insanlari yargiliyorsunuz onu aciklayin..

konuya çok güzel yaklaşmışsiniz. Sizi tebrik ederim.

Şimdi; insanları neye göre yargılıyoruz bir de ona bakalım.

Kısa olarak bakarsak her canlı yaşamak ister. Tür içinde Malthus ilkesi doğrultusunda canlı doğa dengesi yaşam şansını arttırır.tek yaşayamayan sosyal canlı için kendi türündeki diğer canlılarda yaşamalıdır.

Uzun olarak;

Canlının evrimsel süreçte genlerini aktaran basit bir organizma, biyolojik bir robot olduğu gerçeği ile karşı karşıyayız. Bunun insan olması aslında olayı değiştirmiyor.

Evrimsel süreçte Koloninin çıkarlarını korumaya meyilli bir canlı oluşumuzu da göz ardı etmemek gerekir .koloni hayatta kalırsa sende yaşarsın.ne kadar çok canlı varsa,hayatta kalma şansı o kadar artar.

insan için kolonisi bağlı bulunduğu halk/devlet.

Daha fazla yaşamak için diğerlerine muhtaç olan bir canlıyız. Bu uğurda akıl ve mantığımizı kullanarak elimizden geleni yapıyoruz.

Gelişmek için idealara değil gerçeklere ihtiyacımiz var. Gerçekler çevresel şartlar doğrultusunda değişiyor. Ancak insan artık koloni ahlakını aşarak; çevresine bağımlı bir canlı olmaktan çıkıp artık global bir ahlak düzeyine sahip olmaya başladı (tam oturmuş değildir ).

Kendi kolonisinde çoğalma iç güdüsü ile hareket eden insan Thomas Robert Malthusun da belirttiği gibi nüfus patlaması gerçekleştirdi.

Bunlar bilimsel gerçeklerdir.ancak ideolojik olarak bakarsanız dinler size eskiye dönüş sunar. Bu bilimsel gelişme yerine ideoloji olarak geri döner bu bağlamda tür ideolojik düşünenleri hayatta tutmak ister değişen çevre şartları ideoloji için yanlış ve tehlikelidir.

Bu insan türünun yaşam şansını azaltır yada tür içinde kitlesel bir yok oluş ile karşı karşıya getirir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Çünkü sen de o toplumun içinde yaşıyorsun, çocukların o toplumun içinde büyüyor.

İlkokul seviyesindeki şeyleri anlattırıyorsunuz burada.

Felsefe yapacağım diye kafayı iyice yediniz, ortalığı kirletip duruyorsunuz.

Felsefe seviyen ilkokul duzeyinde olursa mevzuyu anlayamazsin tabi..

Senin ahlak sistemin bir tecavuzcu ya da katil icin anlamsiz mesela.

Onlar da belirli hormon vs dedigimiz maddesel sureclerle hareket etmiyor mu?

Senin genetik programini, onunkinden ustun yapan seyi soyle bana...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bir tecavuzcu ve katilin yasama amaci seninkinden neden degersizdir?

değersiz olduğunu kim söyledi?

Koloni kurallarını insanların koyduğunu mu söyledik ki katilin yaşamasınin yanlış olduğunu söylüyoruz?

Örneğin bu koloninin kuralları var. Doğru mu? Doğru.

Bu katil bu koloninin kurallarına uymuyor madem koloni kurallarını kabul etmiyor tek yaşasın ? Bir insan doğada tek yaşayabilir mi? Yada ne kadar ve nasıl tek yaşar ?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ateistler dunyanin en ahlakli insanlari olabilir, kimse ateistler ahlakli olamaz demiyor..

Ateistler ahlakin bilimsel aciklamasini da yapabilir, insan nesli icin nedenli onemli oldugunu da savunabilir...

Ateistlerin yapamayacagi sey, kimseyi ahlaksizlikla yargilayamazlar, cunku ne yapilmasi gerektigini temellendiremezler..

Ahlakin evrimsel izahini yapinca, bu sorunu cozmus olmuyorsunuz. Bosuna laf kalabaligi yapmadan, bana hangi gerekceyle insanlari yargiliyorsunuz onu aciklayin..

Ahlak sence nedir? Deistler nasıl açıklıyor ahlakı? tanrı neden hırsızlığı kötü olarak görüyor? bir insanın malı tanrıyı neden ilgilendiriyor ki?

Ahlak toplumsal kuraldır. İnsanın varoluşu 3 milyon senelik bir olay. 3 milyon sene boyunca yazılı kurallar yoktu elbet. Davranışlar genlere işlendi. Bu davranışlara uymayan, toplum tarafından dışlanıyor ve böylece toplum davranışlarını benimseyen yani ahlaklı insanlar seçiliyordu. Elbette ahlak illa herkeste bulunmayabilir. Ama şu zamanın kanunlarının yaptığını binlerce yıl, milyonlarca yıl ahlak kuralları ve ahlaki duygular yapmıştır.

Bak ne güzel açıkladım. Şimdi madalyonu çevirelim ve deistlere, agnostiklere (ki bence türk agnostikleri daha çok deisttir) soralım. Tanrınız, neden insanların malları ile ilgilenir? Ona ne? Bazı durumları neden iyi, bazılarını kötü olarak belirlemiştir?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...