Jump to content

Akraba evliliğin sadece zararları mı var ve Kur'an'da emredilmiş midir?


Recommended Posts

Kurandaki hükmi ayetler bilimselliğe yönelik değil hukukiliğe yönelik toplumsal hayatı düzenlemeyi amaçlamış ayetlerdir o dönemin tarihselliğinden bağımsız günümüz müslümanının bugünün şartlarında kuran ayetlerine batıni anlamlar yüklemesi sözde bilimsel tefsir veya kuranın faziletleri olarak öne çıkmaktadır, bugünün batıniliği mistiklikle değil bilimsellikle öne çıkıyor ve kurandaki ayetlere döneminden bağımsız derin anlamlar yüklemeye çalışıyor ve buna kuranın evrenselliği, Allah'ın ilmi gibi yakıştırmalarda bulunuluyor, çünkü siz kuranı çok seviyorsunuz ve ona inanmak için müthiş bir hüsn-ü zan ile işinize gelen her anlamı çıkarabilirsiniz birilerinin sizi frenlemesi gerek, kuran hala bugüne hitap ediyorsa bunun sebebi evrensel olması değildir, bu bizim ilkelliğimiz ve iğdiş edilmiş zihinlerimizdendir, bizim gericiliğimizle var olmaktadır , dinin tebliğ mekanizması da bu düzeni korumak için vardır, bidat kültürü de bunu destekler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kuranın amacı bilimsellik değil hukukiliktir örneğin çok eşlilik açısından düşünürsek nisa 23'te iki kız kardeşi aynı nikah altına almak bilimsel olarak mı reddedilmiştir yoksa burada amaç fıkhi hüküm koymak mıdır? elbette amaç fıkhi hüküm koymaktır bu yüzden bu tarz ayetlerin bilimselliği tartışılamaz abestir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
16 dakika önce, Kaz yazdı:

Kuranın amacı bilimsellik değil hukukiliktir örneğin çok eşlilik açısından düşünürsek nisa 23'te iki kız kardeşi aynı nikah altına almak bilimsel olarak mı reddedilmiştir yoksa burada amaç fıkhi hüküm koymak mıdır? elbette amaç fıkhi hüküm koymaktır bu yüzden bu tarz ayetlerin bilimselliği tartışılamaz abestir.

siz muslumanlardan  daha mı  iyi bileceksiniz?

Link to post
Sitelerde Paylaş
56 dakika önce, akılsızşuursuzatom yazdı:

siz muslumanlardan  daha mı  iyi bileceksiniz?

estağfirullah, sanırım diyecek başka bir şey bulamadınız, siz dininizi tebliğ ettiğiniz sürece benim de fikrimi beyan etme özgürlüğüm var, dinin bilgi boyutu hakkında yeterliliğim olduğu kadar konuşurum, motivasyonum müslümanlardan farklı olsa da islamı ve müslümanları daha çok öğrenmeye çalışıyorum.

tarihinde Kaz tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
26 dakika önce, Kaz yazdı:

estağfirullah, sanırım diyecek başka bir şey bulamadınız, siz dininizi tebliğ ettiğiniz sürece benim de fikrimi beyan etme özgürlüğüm var, dinin bilgi boyutu hakkında yeterliliğim olduğu kadar konuşurum, motivasyonum müslümanlardan farklı olsa da islamı ve müslümanları daha çok öğrenmeye çalışıyorum.

Onlar her şeyi  bilir biz bilemeyiz 

Link to post
Sitelerde Paylaş

hukuk bilim midir değilmidir?
hala tartışılır
ancak doğal tabii naturel hukuk denilen  hukukun insan aklı ile oluşmadığı zaten var olan fıtri doğal hukukun ve kuralların bir keşfi olduğunu anlatır yani  yerçekimi zaten vardı manyetik zaten vardı keşf edildi
ancak hukuksal pozitivism :
" Kanunlar insanlar tarafından yaratılan kurallardır.
Hukuk ve etik (ahlaklılık) arasında doğal ve kaçınılmaz bir bağlantı yoktur."
derki bu hak adalet hukuk ilahi tanrısal sezgisel fıtraten zaten vardır lar diyen doğal hukuka zıttır
ben acizane doğal tabii hukuku daha sağlam ve mantıklı görürüm
esasen beşeri hukuk kurallarının çoğunun kaynağı semavi dinlerdeki prensiplerdir
misal Kur'an da hz süleymana hikmet verdik denir
ve babası hz davud ekinlerini harap eden koyun sürüsü sahibini şikayet eder
hz davud bakar ki zarar gören ekinlerin kıymeti ile koyunların eşit
koyunları ekin sahibine vermeyi teklif eder
hz süleyman ise tarlayı koyun sahibine verir eski haline getirinceye kadar
tarla sahibine de koyunlar verilir bu sürede ekin sahibi koyunların sütünden yününden faydalanır
belkş doğan kuzularda ona kalır
sonra ekin sahibi eski hale dönmüş tarlasını alır koyun sahibide koyunları alır
hukuk çok detaylıdır bilimi aşkındır ilim basiret hikmet sezgi belki vahiy ilham gibi şeyleride barındırır
abd fransa polonya gibi devletlerin anayasaları doğal hukuk üzerine bina edilmiştir.
***
hukuk malum arapçadır arapça Hakk kelimesinin çoğuludur haklar demektir
Allahın isimleri arasında Hakk Adil Hakim de vardır
hatta ehkemel hakimin hakimler hakimidir
yani şahit bizzat kendisidir şahide gerek yok
zira her şeyi görüp kaydediyor delil karine sağlamdır
en ufak bir haksılık olmaz
oysa beşer hakim her şeyi görmez duymaz  kendisine gelen delillerin şahitlerin verdikleri ile sınırlı kalır
delil uydurma şahit yalancı ise yandı adalet adaletsilik haksızlık meydana gelir
bazen bebek sahipleri eve gizli kamera koyar bakıcının bebeği dövdüğü ortaya çıkar
daha bakıcı amanda ben yapmadım diyemezi kapı gibi delil var 
***
adaletin simgesi neden terazi
zira terazi denge demektir  hırsız eve girip para çalsa dengesizlik meydana gelir
hırsız para alıp üste çıktı, ev sahibi para çaldırıp alta indi negatif hale geldi dengesizlik oluştu
işte adalet o parayı para sahibine verir yetmez üstüne hırsıza da ceza verir ki dengeye gelsin
Kur'an da adale kelimesi geçer adaletin köküdür
misal insanı adil şekilde yarattık şekillendirdik derken kullanılır
maddi insan bedeni gerçekten terazi kefesi gibi dengeli insan bedeni tam ortadan kesilse simetrik kesilmiş olur esasen simetri sanat ve estetiğinde kaynağıdır
bir kaşı yanmış biri çok farklı görünür 
bir gözü az kaymış şaşı olan ın siması değişik görünür
insan fıtratında dengesizliği hemen görme ve düzeltme isteği vardır 
misal az eğri asılmış duvardaki tabloyu hemen refleksif olarak düzeltme ihtiyacı duyaar
o yüzden tabii doğal hukukun  fıtriliğine inanmaktayım


 

Link to post
Sitelerde Paylaş
5 dakika önce, nogodbutAllah yazdı:

hukuk bilim midir değilmidir?
hala tartışılır
ancak doğal tabii naturel hukuk denilen  hukukun insan aklı ile oluşmadığı zaten var olan fıtri doğal hukukun ve kuralların bir keşfi olduğunu anlatır yani  yerçekimi zaten vardı manyetik zaten vardı keşf edildi
ancak hukuksal pozitivism :
" Kanunlar insanlar tarafından yaratılan kurallardır.
Hukuk ve etik (ahlaklılık) arasında doğal ve kaçınılmaz bir bağlantı yoktur."
derki bu hak adalet hukuk ilahi tanrısal sezgisel fıtraten zaten vardır lar diyen doğal hukuka zıttır
ben acizane doğal tabii hukuku daha sağlam ve mantıklı görürüm
esasen beşeri hukuk kurallarının çoğunun kaynağı semavi dinlerdeki prensiplerdir
misal Kur'an da hz süleymana hikmet verdik denir
ve babası hz davud ekinlerini harap eden koyun sürüsü sahibini şikayet eder
hz davud bakar ki zarar gören ekinlerin kıymeti ile koyunların eşit
koyunları ekin sahibine vermeyi teklif eder
hz süleyman ise tarlayı koyun sahibine verir eski haline getirinceye kadar
tarla sahibine de koyunlar verilir bu sürede ekin sahibi koyunların sütünden yününden faydalanır
belkş doğan kuzularda ona kalır
sonra ekin sahibi eski hale dönmüş tarlasını alır koyun sahibide koyunları alır
hukuk çok detaylıdır bilimi aşkındır ilim basiret hikmet sezgi belki vahiy ilham gibi şeyleride barındırır
abd fransa polonya gibi devletlerin anayasaları doğal hukuk üzerine bina edilmiştir.
***
hukuk malum arapçadır arapça Hakk kelimesinin çoğuludur haklar demektir
Allahın isimleri arasında Hakk Adil Hakim de vardır
hatta ehkemel hakimin hakimler hakimidir
yani şahit bizzat kendisidir şahide gerek yok
zira her şeyi görüp kaydediyor delil karine sağlamdır
en ufak bir haksılık olmaz
oysa beşer hakim her şeyi görmez duymaz  kendisine gelen delillerin şahitlerin verdikleri ile sınırlı kalır
delil uydurma şahit yalancı ise yandı adalet adaletsilik haksızlık meydana gelir
bazen bebek sahipleri eve gizli kamera koyar bakıcının bebeği dövdüğü ortaya çıkar
daha bakıcı amanda ben yapmadım diyemezi kapı gibi delil var 
***
adaletin simgesi neden terazi
zira terazi denge demektir  hırsız eve girip para çalsa dengesizlik meydana gelir
hırsız para alıp üste çıktı, ev sahibi para çaldırıp alta indi negatif hale geldi dengesizlik oluştu
işte adalet o parayı para sahibine verir yetmez üstüne hırsıza da ceza verir ki dengeye gelsin
Kur'an da adale kelimesi geçer adaletin köküdür
misal insanı adil şekilde yarattık şekillendirdik derken kullanılır
maddi insan bedeni gerçekten terazi kefesi gibi dengeli insan bedeni tam ortadan kesilse simetrik kesilmiş olur esasen simetri sanat ve estetiğinde kaynağıdır
bir kaşı yanmış biri çok farklı görünür 
bir gözü az kaymış şaşı olan ın siması değişik görünür
insan fıtratında dengesizliği hemen görme ve düzeltme isteği vardır 
misal az eğri asılmış duvardaki tabloyu hemen refleksif olarak düzeltme ihtiyacı duyaar
o yüzden tabii doğal hukukun  fıtriliğine inanmaktayım


 

Aferin  sana

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 saat önce, nogodbutAllah yazdı:

hukuk bilim midir değilmidir?
hala tartışılır
ancak doğal tabii naturel hukuk denilen  hukukun insan aklı ile oluşmadığı zaten var olan fıtri doğal hukukun ve kuralların bir keşfi olduğunu anlatır yani  yerçekimi zaten vardı manyetik zaten vardı keşf edildi
ancak hukuksal pozitivism :
" Kanunlar insanlar tarafından yaratılan kurallardır.
Hukuk ve etik (ahlaklılık) arasında doğal ve kaçınılmaz bir bağlantı yoktur."
derki bu hak adalet hukuk ilahi tanrısal sezgisel fıtraten zaten vardır lar diyen doğal hukuka zıttır
ben acizane doğal tabii hukuku daha sağlam ve mantıklı görürüm
esasen beşeri hukuk kurallarının çoğunun kaynağı semavi dinlerdeki prensiplerdir
misal Kur'an da hz süleymana hikmet verdik denir
ve babası hz davud ekinlerini harap eden koyun sürüsü sahibini şikayet eder
hz davud bakar ki zarar gören ekinlerin kıymeti ile koyunların eşit
koyunları ekin sahibine vermeyi teklif eder
hz süleyman ise tarlayı koyun sahibine verir eski haline getirinceye kadar
tarla sahibine de koyunlar verilir bu sürede ekin sahibi koyunların sütünden yününden faydalanır
belkş doğan kuzularda ona kalır
sonra ekin sahibi eski hale dönmüş tarlasını alır koyun sahibide koyunları alır
hukuk çok detaylıdır bilimi aşkındır ilim basiret hikmet sezgi belki vahiy ilham gibi şeyleride barındırır
abd fransa polonya gibi devletlerin anayasaları doğal hukuk üzerine bina edilmiştir.
***
hukuk malum arapçadır arapça Hakk kelimesinin çoğuludur haklar demektir
Allahın isimleri arasında Hakk Adil Hakim de vardır
hatta ehkemel hakimin hakimler hakimidir
yani şahit bizzat kendisidir şahide gerek yok
zira her şeyi görüp kaydediyor delil karine sağlamdır
en ufak bir haksılık olmaz
oysa beşer hakim her şeyi görmez duymaz  kendisine gelen delillerin şahitlerin verdikleri ile sınırlı kalır
delil uydurma şahit yalancı ise yandı adalet adaletsilik haksızlık meydana gelir
bazen bebek sahipleri eve gizli kamera koyar bakıcının bebeği dövdüğü ortaya çıkar
daha bakıcı amanda ben yapmadım diyemezi kapı gibi delil var 
***
adaletin simgesi neden terazi
zira terazi denge demektir  hırsız eve girip para çalsa dengesizlik meydana gelir
hırsız para alıp üste çıktı, ev sahibi para çaldırıp alta indi negatif hale geldi dengesizlik oluştu
işte adalet o parayı para sahibine verir yetmez üstüne hırsıza da ceza verir ki dengeye gelsin
Kur'an da adale kelimesi geçer adaletin köküdür
misal insanı adil şekilde yarattık şekillendirdik derken kullanılır
maddi insan bedeni gerçekten terazi kefesi gibi dengeli insan bedeni tam ortadan kesilse simetrik kesilmiş olur esasen simetri sanat ve estetiğinde kaynağıdır
bir kaşı yanmış biri çok farklı görünür 
bir gözü az kaymış şaşı olan ın siması değişik görünür
insan fıtratında dengesizliği hemen görme ve düzeltme isteği vardır 
misal az eğri asılmış duvardaki tabloyu hemen refleksif olarak düzeltme ihtiyacı duyaar
o yüzden tabii doğal hukukun  fıtriliğine inanmaktayım


 

Boş beleş uçmuşsun yine...

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 27.11.2020 at 19:43, akılsızşuursuzatom yazdı:

Tecavüz  meselesi zahirde  kötü dür  ama netice  itibariyle  iyidir çünkü  kömür  ruhlu  bir kişiye seviyesini  gösteren  bir durumdur ve onu  cehenneme götürecektir. 

 

Harika!!! O halde çevrende değer verdiğin herhangibiri (annen,çocuğun, karın,kocan,kardeşin) tecavüze uğradığı zaman bu cümlen gelsin aklına: "netice itibariyle iyidir ." .

tarihinde Teşup'unOğlu tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
2 saat önce, Teşup'unOğlu yazdı:

 

Harika!!! O halde çevrende değer verdiğin herhangibiri (annen,çocuğun, karın,kocan,kardeşin) tecavüze uğradığı zaman bu cümlen gelsin aklına: "netice itibariyle iyidir ." .

işte bu özellikle  nurcu müslumanlarin  verdiği olağanüstü  bir cevaptır  bu soruya  bir kez daha o zihnin  yapısını  görelim  diye  tekrarladim.Ozur dilerim yanlış  anlaşıldiysam

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 4 weeks later...
On 26.11.2020 at 15:49, akılsızşuursuzatom said:

Öncelikle şunu belirtmekte fayda var. Kuran’da yakın akraba evliliğini insanlara emreden veya teşvik herhangi bir ayet yok. Fakat Ahzab 50 ayetinde peygamberin evlenebileceği kişiler sınırlandırılırken amca, hala, dayı, teyze kızlarıyla evlenebileceğini yazar. Yani insanlık için kuzenlerle evlenin veya evlenmeyin diye bir ayet yok. Fakat yasaklama gelmediği için evlenmenin dinen bir mahzuru da yok.

Kuran akraba evliliğine özel bir teşvik yapmadığı halde bazı ateist sayfalarda “Kuran akraba evliliğini neden teşvik ediyor, genetik hastalıkları bilmiyor mu?” gibi asılsız yorumlar yapılıyor ve bu da bilgi azlığından dolayı bazı insanların kafasını karıştırıyor. O halde bu yazıda akraba evliliğinin risklerini ve yararlarını açıklayacağım, fakat burada Kuran’da böyle bir emir olduğu sanılmasın diye baştan anlattım.

Yapılan araştırmalarda gösterilmiştir ki akraba olmayan bireylerin yaptığı evliliklerde genetik bir hastalık ortaya çıkma ihtimali % 2-3 arasıdır. Akraba evliliklerinde ise genetik hastalık çıkma ihtimali %4-6 arasındadır.(1, 2) Araştırmacılar bunun, gösterilmeye çalışıldığı gibi çok önemli bir risk artışı olmadığını söylüyor. Tabi bu rakamlar genel rakamlardır. Yoksa belirli bir genetik bozukluğu olduğu bilinen akrabalar evlenmeden önce taşıyıcı olup olmadıklarını genetik test ile kontrol ettirebilirler.

Akraba dışı evlilikte doğan çocuklar daha kuvvetli ve daha zeki olabiliyor. Buna genetik dilinde melez azmanlığı (hibrit vigor) deniyor. Peygamberimiz de bir sözünde akraba dışı evlilik yapın ki çocuklarınız daha kuvvetli olsun demiştir.(3) Bunu bilmesi ne kadar ilginç değil mi?

 

Akraba evliliğinde az miktardaki risk artışına karşın bazı yararları da var. Şöyle ki genetik terim olarak “Inbreeding” terimi akraba birleşmesi demektir. Eğer Inbreeding olmasa bugün yeryüzündeki insan ve hayvan ırkları oluşamayacaktı. Inbreeding sayesinde belirli bir insan topluluğu (populasyon) genetik havuzunu başkalaşmaktan ve değişimlerden koruyarak ırklar oluşmaktadır. Yani bugünkü ırk özelliklerini koruyan insanların kendilerine has görünümleri kapalı bir grupta çoğaldıkları için mümkün olabilmiştir. Bu da insanlar ve diğer canlılar arasında türün devamı için çok önemli olan genetik çeşitliliği sağlıyor. Eğer kapalı toplumlar olmasa gen havuzları kaynaşacak ve zaman içinde genetik havuz tektipleşecek. Doğa da bir türün genetik çeşitliliğini (Genetic variation) kaybedip tektipleşmesi ise tür için çok ciddi bir tehdittir.

Akraba evliliğinin (Inbreeding) ikinci ve daha önemli faydası ise şudur. Akraba evliliği toplumdan zararlı genlerin uzaklaştırılmasını sağlıyor. Ömrünün son 40 yılını akraba evliliklerindeki genetik değişimleri araştırmaya adamış olan Dr. Alan H. Bittles 2012 yılında Cambridge Üniversitesi yayınlarında bu konuda bir kitap yayınladı ve kitabında akraba evliliğinin kısa vadede genetik hastalık riskini bir miktar artırmasına rağmen insanlık için yararlı olduğunu çünkü zararlı mutasyonları insanlıktan temizlediğini söylüyor. Araştırmacıya göre eğer akraba evliliğini yasaklarsanız zararlı mutasyonlar toplum içinde gizli (resesif) halde sürekli artacak ve uzun bir zamandan sonra artık bu genetik hastalıklar önlenemez boyutta kendini gösterecek. Bu da insanlık için hiç arzu edilmeyecek bir durumdur.(4) Akraba evliliğini şu anda yasaklamak kısa vadede genetik hastalık riskini azaltıp geçici bir rahatlama sağlasa da insanlığın geleceği, biriken resesif mutasyonlardan dolayı hiç te parlak olmayacak.

 

Kısaca akraba evliliğini dinimiz emretmemiştir. Ama yasaklamamıştır da. İnsanlığın tercihi zaten her ikisini de dengelemekte. Genetik araştırmalar gösteriyor ki akraba evliliğinin yasaklanması ileride insanlığın başına büyük sorunlar açacak resesif mutasyonların birikmesiyle sonuçlanacaktır. Burada ben şöyle düşünüyorum, Kuran hiçbir konuda hata yapmıyor, bir insan yazması olsa o günün anlayışına göre bir şey söylerdi ve bugünün bilgisiyle çelişebilirdi ama bakıyoruz ki çok riskli konularda bile hiçbir falso yapmadan dosdoğru konuşmuş bir kitap. Aslında Kuran’ın en büyük mucizesi budur işte. Ateistler bir yerde çelişki var sanıyorlarsa o kısma tek gözle bakıyorlardır. Bunu her fırsatta gösterdim.

 

 

Sen süzme bir salaksın. Bunları da nerenden uydurduğunda malum.

 

Akraba evliliğinin yasaklanması, insan nüfusuna sadece fayda sağlar. Ve sen salağın bilmediği şey, aslolarak, akraba evliliğinin genlerimize kodlandığıdır. Velakin sizin din dediğiniz amsatanlık kurumu, kadınların seçme hakkını yok ettiği için, bu akraba evliliği belası başta kalmıştır. Akraba evliliği, kızın mal gibi, bir amcık olarak görüldüğü ve ele gitmesin dendiği toplumlara özgüdür. 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
17 minutes ago, anibal said:

 

 

Sen süzme bir salaksın. Bunları da nerenden uydurduğunda malum.

 

Akraba evliliğinin yasaklanması, insan nüfusuna sadece fayda sağlar. Ve sen salağın bilmediği şey, aslolarak, akraba evliliğinin genlerimize kodlandığıdır. Velakin sizin din dediğiniz amsatanlık kurumu, kadınların seçme hakkını yok ettiği için, bu akraba evliliği belası başta kalmıştır. Akraba evliliği, kızın mal gibi, bir amcık olarak görüldüğü ve ele gitmesin dendiği toplumlara özgüdür. 

 

Anibal evrime göre hepimiz tek bir ortak atadan geliyorsak, neden akraba evliliğinin zararlı sonuçları oluyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
9 minutes ago, Kuranınizinde said:

Anibal evrime göre hepimiz tek bir ortak atadan geliyorsak, neden akraba evliliğinin zararlı sonuçları oluyor.

Çitalarda antiloplarda bunu pek sık görmezsin. İnsanlarda coğrafi dağılım sebebiyle çekinik gen çeşitliliği çok fazla. Bunların bir kısmı da zararlı mutasyonlar. Evrim esnasında bazı genler çekinik hale geliyor. Aynı çekinik genlere sahip insanlar aralarında çocuk yapınca bu genler üstüste düşer ve daha baskın hale gelir. Örneğin seni çok akıllı yapan bir mutasyonun hem anne hem de babanda çekinik olarak var olması olası. Yakınların çocuk yapması yüzünden hepimizde çekinik olan tavşan ağzı, trisomi vs. genleri çekinikten baskına dönüşür. Çok fazla çekinik zararlı mutasyon taşıyan türlerde çocuk yapmak için en ideali genetik çeşitlilik sağlamak. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 3 weeks later...
On 26.11.2020 at 15:49, akılsızşuursuzatom yazdı:

Kısaca akraba evliliğini dinimiz emretmemiştir. Ama yasaklamamıştır da. İnsanlığın tercihi zaten her ikisini de dengelemekte.

 

Dostum, mantığa göre inanlar ve inanmayanlar da dengelenmiştir. Dolayısıyla Allah neden inanmayanları cezalandırır? Üstelik şöyle bir sözü var iken "cehennemi insanlarla dolduracağım" diye. Şimdi inanmayanlar inanmaya başlayıpta Allah'ı zor durumda mı bıraksın? 

 

Yani konunun içinde o kadar sıçık durum varki, anlatsam evime yol olur. Eve gidince belki yazarım. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
On 24.12.2020 at 14:01, Kuranınizinde yazdı:

Anibal evrime göre hepimiz tek bir ortak atadan geliyorsak, neden akraba evliliğinin zararlı sonuçları oluyor.

 

Bunu ben de merak ediyorum sayın Anibal, nasıl oldu Adem ve Havva annemizden doğan çocuklarda, kardeş kardeşe ensest ilişki ile bu günümüze geldik? :)

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...